2582
insanlar kutuplaşmaktan ötesini idrak edebilecek bakış açısından yoksun olduğu için yönetimi eleştirince terimci olunuyor hemen. terim bu takımın bu hale gelmesinin ana sorumlularından biridir. koca koca iki adam ego savaşından yazın takımı planlamaya vakit ayıramadılar. terim geçen sene bu malzemeden şimdikiyle aynı verimi almıştır, 71 puan. normal bir sezonda şanslıysa en fazla ikinci olacak bir puandır ama geçen sene şansımıza rakiplerimiz max 61 yapabilmiştir. işte zaten tüm bunları görüp pozisyon alması gereken yönetimdir. terimle yolların ayrılması bir karardır, doğruluğu yanlışlığı ayrıdır, zamanlaması ayrıdır. kararın kendisi tartışılabilir ama zamanlama ve sonrasındaki tercihlerin yanlışlığı tartışılamayacak kadar aşikardır. hoca kovulacaktıysa ya sezon başı ya devre arası kovulmalıydı. illa 5. hafta kovulacaktıysa ligi bilen tanıyan biri gelmeliydi sezon sonuna kadar. yılmaz vural bile bu takımdan bu sezon mancini'den fazla verim alırdı.
galatasaray yönetiminin bir ağırlığı olmalıdır, şimdiki yönetimin bir ağırlığı yoktur. galatasaray yönetiminin bir vizyonu olmalıdır, şimdiki yönetimin bir vizyonu yoktur. kurumsallaşma dediğin şey türkiye'de tff'ye, mhk'ye, tahkime çökerek yapılır. sen yapmazsan rakiplerin yapar. sen avrupa'nın gelişmiş bir ülkesinin temiz bir ligindeymiş gibi kurumsallaşırsan her maç her oyuncunun bacağını eline verip üstüne bir de senin oyuncuna kart verirler. türkiye'de kurumsallaşma türkiye şartlarına göre yapılır. türkiye'de kadıköy'de kupayı almak için başbakanı telefondan arayacak bir yöneticinin olması gerekir. çünkü türkiye, lucescu'nun yıllar önce dediği gibi çavuşesku romanyasından bile daha pis bir futbol ülkesidir. galatasaray tek başına tüm bunları değiştiremeyeceğine göre bu sistemle kavga ede ede kazanabilecek bir kadroya ihtiyacı vardır. hocasından yönetimine. şimdiki avrupai kurumsallaşma düşkünlerinin sonu total futbol rüyasıyla aynı olacaktır. bunu bugün göremeyenler yarın da göremeyecek, ya biz hatayı nerede yaptık acaba diye düşünmeye devam edecekler ne yazık ki. bugün galatasaray'ın kurtuluşu yeni yönetim, yeni yapılanma ve gelecek sezonu planlamadır. bu sezon ise takıma iyi bir sopayla ikincilik kurtarılmalıdır.
o kadar.
galatasaray yönetiminin bir ağırlığı olmalıdır, şimdiki yönetimin bir ağırlığı yoktur. galatasaray yönetiminin bir vizyonu olmalıdır, şimdiki yönetimin bir vizyonu yoktur. kurumsallaşma dediğin şey türkiye'de tff'ye, mhk'ye, tahkime çökerek yapılır. sen yapmazsan rakiplerin yapar. sen avrupa'nın gelişmiş bir ülkesinin temiz bir ligindeymiş gibi kurumsallaşırsan her maç her oyuncunun bacağını eline verip üstüne bir de senin oyuncuna kart verirler. türkiye'de kurumsallaşma türkiye şartlarına göre yapılır. türkiye'de kadıköy'de kupayı almak için başbakanı telefondan arayacak bir yöneticinin olması gerekir. çünkü türkiye, lucescu'nun yıllar önce dediği gibi çavuşesku romanyasından bile daha pis bir futbol ülkesidir. galatasaray tek başına tüm bunları değiştiremeyeceğine göre bu sistemle kavga ede ede kazanabilecek bir kadroya ihtiyacı vardır. hocasından yönetimine. şimdiki avrupai kurumsallaşma düşkünlerinin sonu total futbol rüyasıyla aynı olacaktır. bunu bugün göremeyenler yarın da göremeyecek, ya biz hatayı nerede yaptık acaba diye düşünmeye devam edecekler ne yazık ki. bugün galatasaray'ın kurtuluşu yeni yönetim, yeni yapılanma ve gelecek sezonu planlamadır. bu sezon ise takıma iyi bir sopayla ikincilik kurtarılmalıdır.
o kadar.