143
kopenhag – galatasaray : 1-0
maç yazısına başlık bulamadım, bu ilk defa oluyor. öyle saçma sapan bir maçtı ki. avrupa’da devam etmek isteyenlerin kıyasıya mücadelesi oldu. aynı bizim süpsüper ligimizdeki gibi, mücadele. futbol falan arayan olmadı.
mancini maça aydınla başladı diye çok küfür yedi, twitterda gördüm. bir çoğu da “du bakalım” diye küfür etmedi, net biliyorum.
aslında konu aydın veya mancini konusu değil ama bunu futbolsever büyük çoğunluğun anlaması zaman alacak, bu yazının o kadar zamanı yok.
maç başladı, ulan 45 dakika kim bekleyecek bi sigara içip öyle oturayım sofraya dedim. timelinedan takip ederim diye düşünürken golü yemişiz. nasıl ya? dakka 6, 1-0. timeline golde bir dolu suçlu bulmuştu. eray, eboue, riera, semih, chedjou, mancini, hoca, ünal aysal, rte, tüpçü diye gidiyordu. şaka yahu, saçma sapan suçlu arayanların benim timelineda ne işi var ama büyük ihtimalle bu isimlerin hepsini yazanlar olmuştur. kurumsal şekilde ifade edersem, tekrar gösterimde izledim golü, ilk suçlu kanattan adamın kaçması, ikinci suçlu kaleci. o top altı pasın içine geliyor, kaleci uzanıp alacak, basit. savunma adamlarının yüzü kaleye dönük, topa vurduklarında kendi kalelerine atma ihtimali yüksek, işleri zor. fakat kaleci topun yönünü kesen bir açıyla uzanıp kesebilirdi(matematik önemli, geometri iyi topçu). kaleci eray ya da muslera benim için fark etmez. hiç birine küfür zaten etmem ama ayırmadan hepsinin hatasını yazarım. tıpkı hoca için ve mancini için yazdığım gibi. eray’ın hatasını söylemek başka ona güvensizlik duymak başka. fenerliler rüştü’yü, volkan’ı ve hatta mert’i güvenerek yetiştirdi. uyandırayım.
ilk 15 dakika juce maçının ikinci devresi gibi baskı altında geçirdiğimiz zaman oldu. sonra takım toparlandı, önce dengeyi kurdu(türk spor basını ağzı) sonra baskıyı. pozisyon da bulduk ama golü bulamadık. işin kötüsü maçın sonuna kadar aynı şey devam etti. kopenhag attı, yattı.(bu gece türk spor basını klişeleri toplu geçişi yapıyorum vallahi)
iğneyi mancini’ye batıracaksak çuvaldızı da tugay’a batırmamız lazım. aydın, ceyhun ve hatta yiğit gökoğlan konusunda hata kimde sizce. mesela mancini yiğit’i a2’de izleyip bunu a takıma alalım demiş olma ihtimali nedir? ya danışman ya da tugay’ın telkinleri ve tavsiyeleri olmuştur. benim tahminim danışmandan yana. tugay saha içinde önüne gelen atar yapar adamdı, bu kadar değişmiş olamaz. suçluyu bulduk : danışman.
bu takım hala mancini’nin takımı değil, adama haksızlık etmemek lazım. şu maçta ne kadar yanlış oyuncu değiştirse de, ki ilk 11 için yanlış demek güç, pozisyonları gol yapsak, asıl önemlisi gol pasından önceki pası doğru yapsak rahat kazanacağımız maçtı. şimdi bu maçtan sonra mancini’ye saydırmak doğru değil. bir terimsaraylı olarak, böyle biten bir maçtan sonra terim düşmanlarından da aynı şeyi bekledim ama tabii ki boşuna bekledim.
sorarsan herkes “aslolan galatasaray” diyor. ben hiç görmedim buna uygun davranan. kazanılan maç sonrası, kaybedilen maç sonrası millet hoca-mancini üzerinden birbirine çakıyor. bu hırsınızı birleştirseniz fenerin hiç sahada, hiçbir yerde karşımızda şansı olmaz be.
adamlar kendilerine leke süren, şikeci başkanlarına sahip çıkıyor biz terim’e, mancini’ye sahip çıkmıyoruz be. (aslında bu cümle “siz terim’e, mancini’ye sahip çıkmıyorsunuz”du ama otosansüre takıldı, “biz” oldu.)
şampiyonlar liginde gruptan çıkmak için juve’yi yenmemiz, en azından berabere kalmamız gerekiyor. bu takım juve ile berabere kalamayacak durumda mı? size soruyorum, topçuya, hocaya küfür ederek rahatladığını zanneden rahatsızlar?
ulan iyi ki hakan şükür zamanında twitter yoktu. kaçırdığı gollerle saç-baş yoldurduğu zamanlarda(neden kel kaldım sanıyorsunuz amk) twitter olsaydı hakan şükür gibi biri şimdilerde adapazarı patatestv’de amatör maçları yorumluyor olurdu. şimdilerde burak yılmaz’a küfür edenlerin birçoğu galatasaray taraftarı olmaz, doğal olarak bizim de uefa kupamız var amk diye konuşmazdı. 46-47 senelik hayatımda topçuya küfür ederek ona gol attırmış bir takım görmedim ama siz devam edin. derdinizin galatasaray veya topçu olmadığını biliyorum. derdiniz kendinizsiniz, haklı çıkma isteğiniz. mastürbasyona devam. zaten başbakan henüz mastürbasyona karışmıyor, keyfini çıkarın.
bir de şöyle bir şey var: yarın(ya da bugün) 6 kasım, fenerin bizi 6-0 yendiği maçın yıldönümü. biz uefa kupasını bunlara kadar zevkle kutlamıyoruz amk. koskoca adamlar elleriyle 6 yapmış pozlarını paylaşıyor sosyal medyada. anlayın ne kadar büyük bir şey bu.
maç yorumuna ek yapayım; riera, bruma ligde yok şl’de ilk 11, amrabat kurtarıcı olarak şl’de oyuna giriyor. bak bunların hepsi 6+0+4 denen gerizekalılık yüzünden. teknik direktör denen adam bütün topçularını hazır tutmakla yükümlü tamam da böyle manyak bir sistemde geçerliliği olmuyor. türkiye yurtdışına yılda sadece 1 kere izin verildiği, cepte döviz bulundurmanın suç olduğu saçma salak döneme geri döndü 6+0+4 ile. illa küfür edeceksiniz, galatasaraylı topçuya, hocasına değil bu kararı alan ve alınmasını sağlayan dallamalara küfür edin.
karın ağrısız fener maçı dilerim hepinize.
*
maç yazısına başlık bulamadım, bu ilk defa oluyor. öyle saçma sapan bir maçtı ki. avrupa’da devam etmek isteyenlerin kıyasıya mücadelesi oldu. aynı bizim süpsüper ligimizdeki gibi, mücadele. futbol falan arayan olmadı.
mancini maça aydınla başladı diye çok küfür yedi, twitterda gördüm. bir çoğu da “du bakalım” diye küfür etmedi, net biliyorum.
aslında konu aydın veya mancini konusu değil ama bunu futbolsever büyük çoğunluğun anlaması zaman alacak, bu yazının o kadar zamanı yok.
maç başladı, ulan 45 dakika kim bekleyecek bi sigara içip öyle oturayım sofraya dedim. timelinedan takip ederim diye düşünürken golü yemişiz. nasıl ya? dakka 6, 1-0. timeline golde bir dolu suçlu bulmuştu. eray, eboue, riera, semih, chedjou, mancini, hoca, ünal aysal, rte, tüpçü diye gidiyordu. şaka yahu, saçma sapan suçlu arayanların benim timelineda ne işi var ama büyük ihtimalle bu isimlerin hepsini yazanlar olmuştur. kurumsal şekilde ifade edersem, tekrar gösterimde izledim golü, ilk suçlu kanattan adamın kaçması, ikinci suçlu kaleci. o top altı pasın içine geliyor, kaleci uzanıp alacak, basit. savunma adamlarının yüzü kaleye dönük, topa vurduklarında kendi kalelerine atma ihtimali yüksek, işleri zor. fakat kaleci topun yönünü kesen bir açıyla uzanıp kesebilirdi(matematik önemli, geometri iyi topçu). kaleci eray ya da muslera benim için fark etmez. hiç birine küfür zaten etmem ama ayırmadan hepsinin hatasını yazarım. tıpkı hoca için ve mancini için yazdığım gibi. eray’ın hatasını söylemek başka ona güvensizlik duymak başka. fenerliler rüştü’yü, volkan’ı ve hatta mert’i güvenerek yetiştirdi. uyandırayım.
ilk 15 dakika juce maçının ikinci devresi gibi baskı altında geçirdiğimiz zaman oldu. sonra takım toparlandı, önce dengeyi kurdu(türk spor basını ağzı) sonra baskıyı. pozisyon da bulduk ama golü bulamadık. işin kötüsü maçın sonuna kadar aynı şey devam etti. kopenhag attı, yattı.(bu gece türk spor basını klişeleri toplu geçişi yapıyorum vallahi)
iğneyi mancini’ye batıracaksak çuvaldızı da tugay’a batırmamız lazım. aydın, ceyhun ve hatta yiğit gökoğlan konusunda hata kimde sizce. mesela mancini yiğit’i a2’de izleyip bunu a takıma alalım demiş olma ihtimali nedir? ya danışman ya da tugay’ın telkinleri ve tavsiyeleri olmuştur. benim tahminim danışmandan yana. tugay saha içinde önüne gelen atar yapar adamdı, bu kadar değişmiş olamaz. suçluyu bulduk : danışman.
bu takım hala mancini’nin takımı değil, adama haksızlık etmemek lazım. şu maçta ne kadar yanlış oyuncu değiştirse de, ki ilk 11 için yanlış demek güç, pozisyonları gol yapsak, asıl önemlisi gol pasından önceki pası doğru yapsak rahat kazanacağımız maçtı. şimdi bu maçtan sonra mancini’ye saydırmak doğru değil. bir terimsaraylı olarak, böyle biten bir maçtan sonra terim düşmanlarından da aynı şeyi bekledim ama tabii ki boşuna bekledim.
sorarsan herkes “aslolan galatasaray” diyor. ben hiç görmedim buna uygun davranan. kazanılan maç sonrası, kaybedilen maç sonrası millet hoca-mancini üzerinden birbirine çakıyor. bu hırsınızı birleştirseniz fenerin hiç sahada, hiçbir yerde karşımızda şansı olmaz be.
adamlar kendilerine leke süren, şikeci başkanlarına sahip çıkıyor biz terim’e, mancini’ye sahip çıkmıyoruz be. (aslında bu cümle “siz terim’e, mancini’ye sahip çıkmıyorsunuz”du ama otosansüre takıldı, “biz” oldu.)
şampiyonlar liginde gruptan çıkmak için juve’yi yenmemiz, en azından berabere kalmamız gerekiyor. bu takım juve ile berabere kalamayacak durumda mı? size soruyorum, topçuya, hocaya küfür ederek rahatladığını zanneden rahatsızlar?
ulan iyi ki hakan şükür zamanında twitter yoktu. kaçırdığı gollerle saç-baş yoldurduğu zamanlarda(neden kel kaldım sanıyorsunuz amk) twitter olsaydı hakan şükür gibi biri şimdilerde adapazarı patatestv’de amatör maçları yorumluyor olurdu. şimdilerde burak yılmaz’a küfür edenlerin birçoğu galatasaray taraftarı olmaz, doğal olarak bizim de uefa kupamız var amk diye konuşmazdı. 46-47 senelik hayatımda topçuya küfür ederek ona gol attırmış bir takım görmedim ama siz devam edin. derdinizin galatasaray veya topçu olmadığını biliyorum. derdiniz kendinizsiniz, haklı çıkma isteğiniz. mastürbasyona devam. zaten başbakan henüz mastürbasyona karışmıyor, keyfini çıkarın.
bir de şöyle bir şey var: yarın(ya da bugün) 6 kasım, fenerin bizi 6-0 yendiği maçın yıldönümü. biz uefa kupasını bunlara kadar zevkle kutlamıyoruz amk. koskoca adamlar elleriyle 6 yapmış pozlarını paylaşıyor sosyal medyada. anlayın ne kadar büyük bir şey bu.
maç yorumuna ek yapayım; riera, bruma ligde yok şl’de ilk 11, amrabat kurtarıcı olarak şl’de oyuna giriyor. bak bunların hepsi 6+0+4 denen gerizekalılık yüzünden. teknik direktör denen adam bütün topçularını hazır tutmakla yükümlü tamam da böyle manyak bir sistemde geçerliliği olmuyor. türkiye yurtdışına yılda sadece 1 kere izin verildiği, cepte döviz bulundurmanın suç olduğu saçma salak döneme geri döndü 6+0+4 ile. illa küfür edeceksiniz, galatasaraylı topçuya, hocasına değil bu kararı alan ve alınmasını sağlayan dallamalara küfür edin.
karın ağrısız fener maçı dilerim hepinize.
*
