179
rakibi önemsememiz, rakipten korkmamamız gereken maç.
şimdi bunu niye yazdım ? çünkü netteki çoğu galatasaray forumlarında ve sözlükte "rakibi küçümsememeliyiz, sonuçta alman takımı" cinsinden yorumlar var. fakat bu olay rakibi önemsemek değil, onlardan korkmaktır. sonuçta onlar alman takımıysa biz de türk takımıyız. onların önemli oyuncuları varsa bizim de önemli oyuncularımız var. skoru değiştirebilecek kalitedeki oyuncu sayımız onlarınkinden çok daha fazla.
bu tür yorumlar rakibi önemsemek için yapılan yorumlar değil. rakibi nasıl önemsersin ? atıyorum draxler genç ama iyi oyuncu, şu yönleri iyi şu yönleri kötü dersin. huntelaar'ı topla buluşturmamak için ekstra önlem alırsın. fuchs'u ileri çıkarmamak için sağ kanadı güçlendirirsin falan. önlemler alıp önemsersin rakibi. ama galatasaray taraftarı bildiğin korkuyor schalke'den.
rakip tabii ki önemli bir takım. şampiyonlar ligi'nde son 16 takım arasına kalan, grubunu lider bitiren bir takımdan bahsediyoruz. alman olmalarının kendilerine sağladığı bir takım olumlu şeyler var elbet. pozisyon bilgileri bize göre çok iyi. oyun disiplininden kolay kolay çıkmıyorlar. bunlar kendilerinin artıları. tamam, eyvallah. ancak onların saha içinde iyi yaptığı şeyler kadar bizim de iyi yönlerimiz mevcut. önemli oyunculara sahibiz, rakip sahada set hücumlarını iyi oynayabiliyoruz, gol pozisyonlarına girmekte çok büyük sıkıntı yaşamıyoruz, savunmamızı göbekten delmek zor vs.
galatasaray futbol takımı geçmişinde schalke'den çok daha önemli ve güçlü takımlarla oynamıştır. bazılarını yenmiş, bazılarına yenilmiş, bazılarıyla da yenişememiştir. ancak galatasaray hiçbir zaman avrupa'da şamaroğlanı olmamıştır. çoğu zaman rakiplerinin ummadığı taş olmuştur, başlarını yarmıştır. bazılarının elinden uefa kupası'nı, bazılarının elinden avrupa'nın en büyük kupasını almıştır, şampiyonlar ligi'nin formatını değiştirmiştir.
dolayısıyla galatasaray yarın sahaya rakibini iyi çalışmış, kendine güvenen, kazanma hırsıyla dolu bir şekilde çıkmalıdır. evet, onlar iyiler. ama bizden iyi değiller. saha bizim, seyirci bizim, her şey bizim lehimize. schalke'de sakatlık varmış veya yokmuş, hiç umrumda değil. keşke tam kadro gelselerdi, tam kadro olarak da bizden iyi bir takım değiller, olamazlar.
saha içine gelecek olursak, dediğim gibi pozisyon bilgileri ve alan paylaşımları çok iyi. kim ne zaman nerde duracağını çok iyi biliyor. kontraataklarda çok etkililer, dolayısıyla bu imkanı onlara vermemeliyiz. melo bazı maçlarda topu olumlu kullanayım diye pas hatası yapıyor veya dany dengesiz hareketlerde bulunabiliyor, aman diyeyim. rakip sahaya yerleştiğimizde top kaybı yaşarsak mümkün mertebe yugoslav faulleriyle oyun temposunu lehimize dengelemeyiz.
açıkça söylemek gerekirse schalke'nin bizim ayarımızda bir takım olduğunu düşünmüyorum, galatasaray galatasaray gibi oynarsa turu burda alırız. şu haldeki schalke'ye en az 3 atmalıyız diyorum.
3-0 olsun bizim olsun, göreyim aslanlarımı !
şimdi bunu niye yazdım ? çünkü netteki çoğu galatasaray forumlarında ve sözlükte "rakibi küçümsememeliyiz, sonuçta alman takımı" cinsinden yorumlar var. fakat bu olay rakibi önemsemek değil, onlardan korkmaktır. sonuçta onlar alman takımıysa biz de türk takımıyız. onların önemli oyuncuları varsa bizim de önemli oyuncularımız var. skoru değiştirebilecek kalitedeki oyuncu sayımız onlarınkinden çok daha fazla.
bu tür yorumlar rakibi önemsemek için yapılan yorumlar değil. rakibi nasıl önemsersin ? atıyorum draxler genç ama iyi oyuncu, şu yönleri iyi şu yönleri kötü dersin. huntelaar'ı topla buluşturmamak için ekstra önlem alırsın. fuchs'u ileri çıkarmamak için sağ kanadı güçlendirirsin falan. önlemler alıp önemsersin rakibi. ama galatasaray taraftarı bildiğin korkuyor schalke'den.
rakip tabii ki önemli bir takım. şampiyonlar ligi'nde son 16 takım arasına kalan, grubunu lider bitiren bir takımdan bahsediyoruz. alman olmalarının kendilerine sağladığı bir takım olumlu şeyler var elbet. pozisyon bilgileri bize göre çok iyi. oyun disiplininden kolay kolay çıkmıyorlar. bunlar kendilerinin artıları. tamam, eyvallah. ancak onların saha içinde iyi yaptığı şeyler kadar bizim de iyi yönlerimiz mevcut. önemli oyunculara sahibiz, rakip sahada set hücumlarını iyi oynayabiliyoruz, gol pozisyonlarına girmekte çok büyük sıkıntı yaşamıyoruz, savunmamızı göbekten delmek zor vs.
galatasaray futbol takımı geçmişinde schalke'den çok daha önemli ve güçlü takımlarla oynamıştır. bazılarını yenmiş, bazılarına yenilmiş, bazılarıyla da yenişememiştir. ancak galatasaray hiçbir zaman avrupa'da şamaroğlanı olmamıştır. çoğu zaman rakiplerinin ummadığı taş olmuştur, başlarını yarmıştır. bazılarının elinden uefa kupası'nı, bazılarının elinden avrupa'nın en büyük kupasını almıştır, şampiyonlar ligi'nin formatını değiştirmiştir.
dolayısıyla galatasaray yarın sahaya rakibini iyi çalışmış, kendine güvenen, kazanma hırsıyla dolu bir şekilde çıkmalıdır. evet, onlar iyiler. ama bizden iyi değiller. saha bizim, seyirci bizim, her şey bizim lehimize. schalke'de sakatlık varmış veya yokmuş, hiç umrumda değil. keşke tam kadro gelselerdi, tam kadro olarak da bizden iyi bir takım değiller, olamazlar.
saha içine gelecek olursak, dediğim gibi pozisyon bilgileri ve alan paylaşımları çok iyi. kim ne zaman nerde duracağını çok iyi biliyor. kontraataklarda çok etkililer, dolayısıyla bu imkanı onlara vermemeliyiz. melo bazı maçlarda topu olumlu kullanayım diye pas hatası yapıyor veya dany dengesiz hareketlerde bulunabiliyor, aman diyeyim. rakip sahaya yerleştiğimizde top kaybı yaşarsak mümkün mertebe yugoslav faulleriyle oyun temposunu lehimize dengelemeyiz.
açıkça söylemek gerekirse schalke'nin bizim ayarımızda bir takım olduğunu düşünmüyorum, galatasaray galatasaray gibi oynarsa turu burda alırız. şu haldeki schalke'ye en az 3 atmalıyız diyorum.
3-0 olsun bizim olsun, göreyim aslanlarımı !
