5309
--- fatih terim'den alıntı ---
ben 26 tane aslan olduğunu söylemiştim. bugün de burak bunu gösterdi iki gol atarak. ayrıca aslı olmayan sorulara da cevap vermiş oldu, buna da çok sevindim. burak’ı neden oynatmadığıma, cenazemiz nedeniyle burada olamadığımız için, cevap veremedim; ama bugün vereyim. burak’a ben ilk günden beri bir şey söylüyorum. ileride baskıyı başlatan, yürümeyen, mücadele eden burak, işte bu burak! demek ki doğru mesajı almış. çok sevindim onun adına. unutmamalıyız ki; dört santrfor varken galatasaray olarak istedik biz burak’ı. dolayısıyla başka bir şey düşünmemiz mümkün değil. ama bazen oyuncuların anlama tarzları budur. bizim mesajlarımız açık ve net. ben o mücadeleyi göreyim, kötü oynasın… her oyuncu için geçerli. burak’a da ayrı bir parantez açıyorum. aferin ona. iki maç rötar oldu; ama önemli değil, onları kapatırız. 26-27 yaşındaki bir oyuncunun çok daha önemli yerlere gitmesi için baskıyı ileride başlatan, rakibin arkasında yürümeyen, hep oyunun içinde olan, hava topuna çıkan bir oyuncu olması gerekir. burak bu! var bu meziyetler onda. ben ona da hatırlatayım. onu milli takıma aldığımda orta sahada oynattım. burak’ta o teknik de var, o beceri de var. dolayısıyla bazen mesajlar biraz istenmediği gibi oluyor. drogba’yla beraber oynar. burak sağda da oynar, solda da oynar. oynar burak. arkada umut var, elmander var. ikisini çıkarır, ikisini sokarız. sneijder da başka bir mevkiide oynar. yeter ki onlar formda olsun, problem de bizim olsun.
--- fatih terim'den alıntı ---
7. okuyuşum falan
şiir gibi konuşmuş.
aslında entry'e çok şey yazmak için başlamıştım ama fatih hoca'nın açıklamalarını bir kez daha okumak için bitiriyorum.
ben 26 tane aslan olduğunu söylemiştim. bugün de burak bunu gösterdi iki gol atarak. ayrıca aslı olmayan sorulara da cevap vermiş oldu, buna da çok sevindim. burak’ı neden oynatmadığıma, cenazemiz nedeniyle burada olamadığımız için, cevap veremedim; ama bugün vereyim. burak’a ben ilk günden beri bir şey söylüyorum. ileride baskıyı başlatan, yürümeyen, mücadele eden burak, işte bu burak! demek ki doğru mesajı almış. çok sevindim onun adına. unutmamalıyız ki; dört santrfor varken galatasaray olarak istedik biz burak’ı. dolayısıyla başka bir şey düşünmemiz mümkün değil. ama bazen oyuncuların anlama tarzları budur. bizim mesajlarımız açık ve net. ben o mücadeleyi göreyim, kötü oynasın… her oyuncu için geçerli. burak’a da ayrı bir parantez açıyorum. aferin ona. iki maç rötar oldu; ama önemli değil, onları kapatırız. 26-27 yaşındaki bir oyuncunun çok daha önemli yerlere gitmesi için baskıyı ileride başlatan, rakibin arkasında yürümeyen, hep oyunun içinde olan, hava topuna çıkan bir oyuncu olması gerekir. burak bu! var bu meziyetler onda. ben ona da hatırlatayım. onu milli takıma aldığımda orta sahada oynattım. burak’ta o teknik de var, o beceri de var. dolayısıyla bazen mesajlar biraz istenmediği gibi oluyor. drogba’yla beraber oynar. burak sağda da oynar, solda da oynar. oynar burak. arkada umut var, elmander var. ikisini çıkarır, ikisini sokarız. sneijder da başka bir mevkiide oynar. yeter ki onlar formda olsun, problem de bizim olsun.
--- fatih terim'den alıntı ---
7. okuyuşum falan
şiir gibi konuşmuş.
aslında entry'e çok şey yazmak için başlamıştım ama fatih hoca'nın açıklamalarını bir kez daha okumak için bitiriyorum.
