4535
" fantezi futbol dehası" teknik direktörümüz. fatih terim yıllardır gs ve kendisi üzerinde oynadığı kumarlardan birine bugün bir yenisini daha eklemiştir.
ne zaman gs'ın başına geçse ağzından düşmeyen bir laf vardır " oyuncularımız haftada 3 maç oynamaya alışmak zorunda. ingilterede haftada 3-4 maç oynanıyor. vs vs...". eyvallah hoca bunlar güzel laflar takım alışsın haftada 3 maça falan ama bu şekilde mi alışacak? bir hafta oynattığın oyuncu ertesi gün tribünde. bir oyuncuyu 10 maç üzeri hiç çıkarmıyorsun ötekini tribünden indirmiyorsun. rotasyon adı altında yaptığın senin fantezidir. hem kendini hem oyuncularını hemde taraftarı zora sokup, stres üzerine stres yaşatıyorsun.
her takıma gelişinde çok büyük işler yaptı buna kimsenin bir itirazı yok. fakat ilk sene sonrası sadece uefa kupası alındığı zaman iyi işler yaptı. bir önceki gelişinde de aynı hatalar şuanda aynı şeyleri izliyoruz. oynattığı sistem, oyuncular ve yaptığı değişikliklerle her seferinde kendi sonunu hazırladı ve şuanda da aynı şekilde devam etmekte. takımın hiçbir bölgesinde tamamen verim aldığı oyuncu olmamakla beraber birazcık kendini gösteren bir şeyler yapan oyuncularıda kısırlaştırmakta. bunun en güzel örneği emre çolak'tır. iki gün önce göklere çıkardığı, kurtarıcı olarak oyuna soktuğu oyuncunun suratına milyonlar üzerinde küfür edebilmektedir. olayların bu duruma gelmesininde en önemli faktörü fatih terimdir.
hala daha çocuk büyütmeye çalışıyor kendisi. bu takımda bu zamana kadar kewell libero, riera sol bek, muslera golcü, melo kaleci oldu. fakat hiç biri aydın yılmaz kadar sırıtmadı. nasıl bir düşüncedir de hala daha elmander'i çıkartıp aydın'ı oyuna alır anlamış değilim. amrabat çıkıp hakan oyuna giriyor. tamam diyoruz riera ileri çıkıcak. bakıyoruz hakan hücumda. kenarda burak yılmaz gibi bir golcü bekliyor. 1-0 öndeyiz fakat dünyanın golleri kaçmış ve oyuna hakan balta, aydın, emre giriyor. bu nasıl bir taktik nasıl bir oyun anlayışıdır birileri bana anlatsın lütfen.
sonuç olarak fatih terim'in aklını başına bir an önce alıp, özeleştirisini yapıp bir şekilde takıma bir denge kazandırıp, as kadrosunu belirleyip o şekilde devam etmesi gerekiyor. bu tarz rotasyonlar, oyuncu değişiklikleri, taktik sıkıntılar kendisini zora sokuyor. umarım bir an önce bu anlayış yerini özlediğimiz, onu imparator yapan o taktiksel beceriye, o motivasyona ve o büyüklüğe bırakır.
ne zaman gs'ın başına geçse ağzından düşmeyen bir laf vardır " oyuncularımız haftada 3 maç oynamaya alışmak zorunda. ingilterede haftada 3-4 maç oynanıyor. vs vs...". eyvallah hoca bunlar güzel laflar takım alışsın haftada 3 maça falan ama bu şekilde mi alışacak? bir hafta oynattığın oyuncu ertesi gün tribünde. bir oyuncuyu 10 maç üzeri hiç çıkarmıyorsun ötekini tribünden indirmiyorsun. rotasyon adı altında yaptığın senin fantezidir. hem kendini hem oyuncularını hemde taraftarı zora sokup, stres üzerine stres yaşatıyorsun.
her takıma gelişinde çok büyük işler yaptı buna kimsenin bir itirazı yok. fakat ilk sene sonrası sadece uefa kupası alındığı zaman iyi işler yaptı. bir önceki gelişinde de aynı hatalar şuanda aynı şeyleri izliyoruz. oynattığı sistem, oyuncular ve yaptığı değişikliklerle her seferinde kendi sonunu hazırladı ve şuanda da aynı şekilde devam etmekte. takımın hiçbir bölgesinde tamamen verim aldığı oyuncu olmamakla beraber birazcık kendini gösteren bir şeyler yapan oyuncularıda kısırlaştırmakta. bunun en güzel örneği emre çolak'tır. iki gün önce göklere çıkardığı, kurtarıcı olarak oyuna soktuğu oyuncunun suratına milyonlar üzerinde küfür edebilmektedir. olayların bu duruma gelmesininde en önemli faktörü fatih terimdir.
hala daha çocuk büyütmeye çalışıyor kendisi. bu takımda bu zamana kadar kewell libero, riera sol bek, muslera golcü, melo kaleci oldu. fakat hiç biri aydın yılmaz kadar sırıtmadı. nasıl bir düşüncedir de hala daha elmander'i çıkartıp aydın'ı oyuna alır anlamış değilim. amrabat çıkıp hakan oyuna giriyor. tamam diyoruz riera ileri çıkıcak. bakıyoruz hakan hücumda. kenarda burak yılmaz gibi bir golcü bekliyor. 1-0 öndeyiz fakat dünyanın golleri kaçmış ve oyuna hakan balta, aydın, emre giriyor. bu nasıl bir taktik nasıl bir oyun anlayışıdır birileri bana anlatsın lütfen.
sonuç olarak fatih terim'in aklını başına bir an önce alıp, özeleştirisini yapıp bir şekilde takıma bir denge kazandırıp, as kadrosunu belirleyip o şekilde devam etmesi gerekiyor. bu tarz rotasyonlar, oyuncu değişiklikleri, taktik sıkıntılar kendisini zora sokuyor. umarım bir an önce bu anlayış yerini özlediğimiz, onu imparator yapan o taktiksel beceriye, o motivasyona ve o büyüklüğe bırakır.
