2103
2 ekim 2012 galatasaray sporting braga maçından önce "tribün birlikteliği ve görsellik için sadece ve sadece "kırmızı" giyinmeye özen göster" diye bir bildiri yayınlamış olan taraftar topluluğu.
biz ne yaptık peki? tabi saysak da saymasak da, birçok yönünü eleştirsek de çorbada tuzumuz olsun diye, ortaya güzel bir şeyler çıkarmak amacıyla parçalı giymedik, kırmızı, galatasaray ile alakası olmayan sade bir tişört ile maça geldik, eşi dostu da uyardık kırmızı giyinmeleri için.
stada geldiğim gibi doğu ve batı trübünlerini kontrol ettim hemen, ağırlıklı olarak sarı renk hakimdi, pek şaşırmadım. güney kırmızı ağırlıklı olsa da tam olarak kırmızı değildi, kuzey ise ağırlıklı olarak kırmızıydı.
herkes istediğini giyer tabi, kimsenin ultraslan'ın bildirilerine uymak gibi bir zorunluluğu yok. kimseyi de yadırgamam niye kırmızı giymedi diye. fakat enteresan olan bir şey vardı, belki de çok doğal bilemedim, hiç şaşırmadım desem yeridir. pegasus tribünü'nde kulede duran dört amigodan sadece birisi kırmızı giyinerek maça gelmişti. bu yaptıkları ahmaklıktan başka bir şey değil, ben ve benim gibi bu bildiriyi dikkate alan herkesi aptal yerine koymaktır bu. bu bildiriyi yayınlıyorsan ve sen bu oluşumun başındaysan giyeceksin o kırmızıyı, bu kadar basit.
ne bir organizasyon var ne bir birliktelik ne bir liderlik. işte böyle boş beleş bir oluşum.
biz ne yaptık peki? tabi saysak da saymasak da, birçok yönünü eleştirsek de çorbada tuzumuz olsun diye, ortaya güzel bir şeyler çıkarmak amacıyla parçalı giymedik, kırmızı, galatasaray ile alakası olmayan sade bir tişört ile maça geldik, eşi dostu da uyardık kırmızı giyinmeleri için.
stada geldiğim gibi doğu ve batı trübünlerini kontrol ettim hemen, ağırlıklı olarak sarı renk hakimdi, pek şaşırmadım. güney kırmızı ağırlıklı olsa da tam olarak kırmızı değildi, kuzey ise ağırlıklı olarak kırmızıydı.
herkes istediğini giyer tabi, kimsenin ultraslan'ın bildirilerine uymak gibi bir zorunluluğu yok. kimseyi de yadırgamam niye kırmızı giymedi diye. fakat enteresan olan bir şey vardı, belki de çok doğal bilemedim, hiç şaşırmadım desem yeridir. pegasus tribünü'nde kulede duran dört amigodan sadece birisi kırmızı giyinerek maça gelmişti. bu yaptıkları ahmaklıktan başka bir şey değil, ben ve benim gibi bu bildiriyi dikkate alan herkesi aptal yerine koymaktır bu. bu bildiriyi yayınlıyorsan ve sen bu oluşumun başındaysan giyeceksin o kırmızıyı, bu kadar basit.
ne bir organizasyon var ne bir birliktelik ne bir liderlik. işte böyle boş beleş bir oluşum.
