230
--- alıntı ---
sanık aziz duruşmadaki savunmasında; “bu tarla bir şeydir, nasıl söyleyim, yani
maçla ilgili bir şey değil yani, 3 tane tarla var işte, ekinler diyor suya çıktı, ya kurban kesiyor
gidiyor. her hafta da eyüp sultan' a gidiyordu. her hafta gidiyor, bizim burada konuşmalar da
var. hocaya gittik mi, camiye gittik mi, ne yaptın, tamer beye söylüyorum; " ne yaptın, gittin
mi, hallettin mi?" diyorum. camiye gidiyor, eyüp sultan’a kurban kesmeye. biz deplasmana
gittiğimizde tamer bey gidiyor, eğer deplasmanda değil içeride ise beraber gidiyoruz, kurban
kesiyoruz. şimdi buradaki konuşmada da yani bu şeyi, tarla işini; maçları, tarla maçları
sürmek de dilek anlamında kullanıyorduk” şeklinde esasen tam da
açıklanamayan/anlaşılmayan bir beyanda bulunmuştur.
--- alıntı ---
yukarıdaki açıklamalarda ne diyeceğini bilemeyip sıvayan aziz yıldırım'ın küçüklüğüne eş değerdir.
sanık aziz duruşmadaki savunmasında; “bu tarla bir şeydir, nasıl söyleyim, yani
maçla ilgili bir şey değil yani, 3 tane tarla var işte, ekinler diyor suya çıktı, ya kurban kesiyor
gidiyor. her hafta da eyüp sultan' a gidiyordu. her hafta gidiyor, bizim burada konuşmalar da
var. hocaya gittik mi, camiye gittik mi, ne yaptın, tamer beye söylüyorum; " ne yaptın, gittin
mi, hallettin mi?" diyorum. camiye gidiyor, eyüp sultan’a kurban kesmeye. biz deplasmana
gittiğimizde tamer bey gidiyor, eğer deplasmanda değil içeride ise beraber gidiyoruz, kurban
kesiyoruz. şimdi buradaki konuşmada da yani bu şeyi, tarla işini; maçları, tarla maçları
sürmek de dilek anlamında kullanıyorduk” şeklinde esasen tam da
açıklanamayan/anlaşılmayan bir beyanda bulunmuştur.
--- alıntı ---
yukarıdaki açıklamalarda ne diyeceğini bilemeyip sıvayan aziz yıldırım'ın küçüklüğüne eş değerdir.