63
henüz kesinleşmeyen ancak oldu gözüyle baktığımız felipe melo, hamit altıntop, burak yılmaz ve nordin amrabat transferleri ve biten umut bulut transferi ile orta saha ve hücum hattına önemli takviyeler yapılmıştır.
ancak savunmaya yönelik olarak sadece dany nonkeu transferinin yapılmış olması, dengesiz bir transfer politikası gibi görünmekte şimdilik.
takımın sağ ve sol bekleri ele alındığında herkesin ortak görüşle memnun olduğu sadece bir isim var*. türkiye içi maçlardaki yeterliliği ve avrupa deneyimi ile, biraz zorlama da olsa hakan balta'yı da banko yazalım sırf tabloyu yumuşatabilmek adına; eder 2 adet rahat izleyeceğimiz adam. ama bu iki mevki için 3 tanesi tartışmasız kabul görecek toplam 5-6 oyuncu olması lazım bahsedilen üç kulvarda başarının yakalanması için. kendi rotasyon tercihimiz dışında sakatlık ve kart cezaları olasılıkları da göz önüne alınırsa, akhisar deplasmanı hadi neyse de, bir ingiltere deplasmanına sol bekte çağlar birinci, sağ bekte sabri sarıoğlu ikilisi ile çıkma fikri beni ürpertiyor.
gelelim stopere; 2011-2012 sezonunda semih kaya'nın muhteşem çıkışına şahit olduk, umut dolduk, çok sevindik. ancak artık avrupa arenasına en üst perdeden çıkacağız ve semih kaya'nın kesinlikle hoş görülebilir olmakla beraber 2011-2012 sezonunda yaptığı bazı doğal hatalar avrupa arenasında tekrarlanırsa canımızı çok yakar. benim canım yansın, ben semih'e helal ederim hakkımı, onun canı sağolsun ama konulacak hedeflere bir ıska yüzünden ulaşamamak gibi dramatik bir olaydan da çok çekiniyorum.
semih'in formsuz, dikkatsiz, motivasyonsuz olduğu bir haftada fatih terim yine onu oynatmaya mecbur kalmamalı diyorum. bu bölgeye yapılacak bir takviye ile semih'i göz göre göre kötü oynayacağı bir maçtan korumalı; böylece hem semih güvende tutulmalı, hem de hedefler, diye düşünüyorum. bu bölgeye yapılan dany transferi yerel maçlar için kesinlikle doğru bir hamle ancak avrupa arenasında dany'nin de tecrübesi yok. semih kadar kapalı kutu olacaktır kendisi.
şu anki stoper hattımız; semih kaya, ujfalusi, dany ve gökhan zan isimlerinden oluşuyor. gökhan zan'ın takas ile gönderilmesi gündemde ama takımda kalsa bile içimizi rahat tutacak garantiyi sunamıyor malesef kendisi. ceyhun gülselam'ın aynı şekilde gönderilmez ise stopere çekilmesi de ancak yerel maçlarda denenebilecek bir rotasyon formülü. milano'da, münih'te ujfalusi-ceyhun ikilisi ile sahaya çıkarsak o maç bitmez bizim için. ayrıca sakatlık, ceza ve formsuzluk yüzünden ujfalusi-dany ikilisi ile sahaya çıkmak demek yerel maçlarda önemli bir hücum silahından vazgeçmek anlamına geleceği için stopere bir yerli oyuncu daha almamız gerektiğini önemle vurgulamak istiyorum.
ujfalusi-semih-dany üçlüsü, üç kulvarda yapılacak asgari 45 maç için yeterli bir üçlü değil. kafaya oynayan takımların genelinde bu bölgede performans garantisi sunabilen 3 oyuncu, 1 veya 2 de geleceğe dönük kumaşa sahip isim bulunuyor. 2 forma için rotasyona çeşitli kalitelerden ama 3 tanesi birinci sınıf olmak üzere 4-5 oyuncu sokuluyor. dileyen; ingiliz, italyan, ispanyol ve alman takımlarının kadrolarına göz atabilir. stoper bölgemize yerli pasaportuna sahip bir oyuncu transferi en az felipe melo kadar hayati bir hamledir. bu noktada sözlükte isim tartışmalarına açığım. aklıma gelen isimler; serdar aziz, ömer toprak ve serdar taşçı. bu üç isimden birisi kadromuza dahil edilmeli. en uygun aday olarak da ömer toprak görünmekte bana göre.
orta sahamızda ve hücum hattımızda işler yolunda gibi görünmekle beraber, şu ana kadar yapılan transfer hamlelerinde ofansın defansa göre orantısız biçimde önem kazandığını gördük. savunmamıza yapılması gereken en az 1, mümkünse 2 veya 3 takviye varken, umarım bundan sonraki transfer hamlelerimiz ile defans-ofans dengesi kurulur.
galatasaray "los galacticos" oldu diyenlerden değilim. bu görüşü hiç tasvip etmiyorum ancak orijinal los galacticos olan real madrid, sürekli hücum oyuncuları transfer edip, savunmasını ihmal etmenin bedelini fazlasıyla ödemişti. parıltılı isimlerin hipnozuna kapılmadan, bir an önce savunmaya takviye yapılmalıdır diyerek bu kısa* yorumumu noktalarım efendim.
ancak savunmaya yönelik olarak sadece dany nonkeu transferinin yapılmış olması, dengesiz bir transfer politikası gibi görünmekte şimdilik.
takımın sağ ve sol bekleri ele alındığında herkesin ortak görüşle memnun olduğu sadece bir isim var*. türkiye içi maçlardaki yeterliliği ve avrupa deneyimi ile, biraz zorlama da olsa hakan balta'yı da banko yazalım sırf tabloyu yumuşatabilmek adına; eder 2 adet rahat izleyeceğimiz adam. ama bu iki mevki için 3 tanesi tartışmasız kabul görecek toplam 5-6 oyuncu olması lazım bahsedilen üç kulvarda başarının yakalanması için. kendi rotasyon tercihimiz dışında sakatlık ve kart cezaları olasılıkları da göz önüne alınırsa, akhisar deplasmanı hadi neyse de, bir ingiltere deplasmanına sol bekte çağlar birinci, sağ bekte sabri sarıoğlu ikilisi ile çıkma fikri beni ürpertiyor.
gelelim stopere; 2011-2012 sezonunda semih kaya'nın muhteşem çıkışına şahit olduk, umut dolduk, çok sevindik. ancak artık avrupa arenasına en üst perdeden çıkacağız ve semih kaya'nın kesinlikle hoş görülebilir olmakla beraber 2011-2012 sezonunda yaptığı bazı doğal hatalar avrupa arenasında tekrarlanırsa canımızı çok yakar. benim canım yansın, ben semih'e helal ederim hakkımı, onun canı sağolsun ama konulacak hedeflere bir ıska yüzünden ulaşamamak gibi dramatik bir olaydan da çok çekiniyorum.
semih'in formsuz, dikkatsiz, motivasyonsuz olduğu bir haftada fatih terim yine onu oynatmaya mecbur kalmamalı diyorum. bu bölgeye yapılacak bir takviye ile semih'i göz göre göre kötü oynayacağı bir maçtan korumalı; böylece hem semih güvende tutulmalı, hem de hedefler, diye düşünüyorum. bu bölgeye yapılan dany transferi yerel maçlar için kesinlikle doğru bir hamle ancak avrupa arenasında dany'nin de tecrübesi yok. semih kadar kapalı kutu olacaktır kendisi.
şu anki stoper hattımız; semih kaya, ujfalusi, dany ve gökhan zan isimlerinden oluşuyor. gökhan zan'ın takas ile gönderilmesi gündemde ama takımda kalsa bile içimizi rahat tutacak garantiyi sunamıyor malesef kendisi. ceyhun gülselam'ın aynı şekilde gönderilmez ise stopere çekilmesi de ancak yerel maçlarda denenebilecek bir rotasyon formülü. milano'da, münih'te ujfalusi-ceyhun ikilisi ile sahaya çıkarsak o maç bitmez bizim için. ayrıca sakatlık, ceza ve formsuzluk yüzünden ujfalusi-dany ikilisi ile sahaya çıkmak demek yerel maçlarda önemli bir hücum silahından vazgeçmek anlamına geleceği için stopere bir yerli oyuncu daha almamız gerektiğini önemle vurgulamak istiyorum.
ujfalusi-semih-dany üçlüsü, üç kulvarda yapılacak asgari 45 maç için yeterli bir üçlü değil. kafaya oynayan takımların genelinde bu bölgede performans garantisi sunabilen 3 oyuncu, 1 veya 2 de geleceğe dönük kumaşa sahip isim bulunuyor. 2 forma için rotasyona çeşitli kalitelerden ama 3 tanesi birinci sınıf olmak üzere 4-5 oyuncu sokuluyor. dileyen; ingiliz, italyan, ispanyol ve alman takımlarının kadrolarına göz atabilir. stoper bölgemize yerli pasaportuna sahip bir oyuncu transferi en az felipe melo kadar hayati bir hamledir. bu noktada sözlükte isim tartışmalarına açığım. aklıma gelen isimler; serdar aziz, ömer toprak ve serdar taşçı. bu üç isimden birisi kadromuza dahil edilmeli. en uygun aday olarak da ömer toprak görünmekte bana göre.
orta sahamızda ve hücum hattımızda işler yolunda gibi görünmekle beraber, şu ana kadar yapılan transfer hamlelerinde ofansın defansa göre orantısız biçimde önem kazandığını gördük. savunmamıza yapılması gereken en az 1, mümkünse 2 veya 3 takviye varken, umarım bundan sonraki transfer hamlelerimiz ile defans-ofans dengesi kurulur.
galatasaray "los galacticos" oldu diyenlerden değilim. bu görüşü hiç tasvip etmiyorum ancak orijinal los galacticos olan real madrid, sürekli hücum oyuncuları transfer edip, savunmasını ihmal etmenin bedelini fazlasıyla ödemişti. parıltılı isimlerin hipnozuna kapılmadan, bir an önce savunmaya takviye yapılmalıdır diyerek bu kısa* yorumumu noktalarım efendim.