resim
Dursun Aydın Özbek
Görev:Başkan
Takım:Galatasaray
Yaş:75
Uyruk:Türkiye
  • 426
    kaynaksız bir giri sebebiyle yine yerin dibine sokuluyor. bir yazarımız (nickine bakmadım) da sanki kendi kulaklarıyla duymuş gibi "sıkıysa kayıt altına alınabilecek bir yerde söyleseydi." demiş.

    ne malum bu iddiayı ortaya atan adamın dursun özbeke gıcıklığından bu yalanı atmadığı? ya da lisede bir kesime olan husumetinden bir sözü manipule etmediği? yahut o anda sözü yanlış duymadığı ya da yanlış anlamadığı? kanıtlanmış gibi yağdırıyor herkes, her hıyarım var diyene bir avuç tuzla koşuyor.

    not: yazar arkadaş alınmasın. gel gelelim tanıdığım bir insan değil, delilsiz sunduğu bu kadar ince bir iddiaya hemen inanmam mümkün değil. şahsına karşı bir tavır değil bu.
  • 427
    sözlük yazarı neden yalan söylesin. ben aynen inanıyorum kendisine. kapitalist adamların genel özelliği para kimdeyse ona yaranır. kombine satmaya çalışırken "en büyük taraftar", dedelere yaranmaya çalışırken "galatasaray lisenin malıdır".

    gelelim söylediği iddia edilen sözün yarattığı tartışmaya. tabii ki spor kulubünü liseliler kurmuştur. lakin italya 90' oynanırken dünya'ya gelmiş adama takım sevdasının başarıya bağımlı olmayacağını anlatamıyoruz işte.

    bugün galatasaray lisenin falan değildir. haydi o mezunlar toplansın tribünde takımı taşısın da görelim, haydi aynı mezunların aldıkları formalarla o kulüp dönsün de görelim.

    söylenen söz neresinden bakarsan bak vasıfsız insan sözü. ancak burası ortadoğu, ortadoğu halkı gariptir. kraldan çok kralcıdır, yönetime katılmayı sevmez. baş kaldırana da iyi gözle bakmaz.

    artık devran dönüyor. taraftar özellikle sosyal medyayla sesini daha çok duyuruyor ve kendi vizyonu altında kalan yönetimleri sert bir şekilde eleştiriyor. aydın'ın gönderilmesi ve podolski tamamen taraftar baskısıdır kimse bana hikaye anlatmasın. yakın gelecekte bu taraftar sevgilisini, galatasaray'ı bu mal esaretinden de kurtaracaktır.
  • 428
    "galatasaray spor kulübü, galatasaray lisesi'nin malıdır." dediği iddia edilen başkan.
    şu tümceyi bir canlı yayında söylese şaşıracak mısınız? liselilerin farklı bir düşüncede olduğunu mu sanıyorsunuz?
    şunu olduğu gibi söyleyelim; sadece türkiye'deki değil tüm ülkelerdeki tüm frankofon okullarda bu kibiri görebilirsiniz. çünkü bu klasik fransız kibridir. bu okullarda dipten dipten bu aşılanır. biraz zihniniz açık değilse, biraz bu kibire kapılmaya müsait iseniz kendinizi bu camiaların, bu kültürlerin en deli savunucuları olarak bulmanız işten bile değildir.

    dönelim özele. galatasaray artık kitlelerindir. işin romantik boyutuna girmeyeyim de bu kafaların daha rahat anlayacağı dilden devam edeyim; halka açık bir sirkettir galatasaray. kombine satarken, hisse senedi satarken, ürün satarken götü yiyorsa başkan o zamanlarda desin esas "sen liseli değilsin bu ürünleri bu hizmetleri alamazsın" diye.
    ya da madem lisenin malı, bu zihniyet sneijder'i torunlarının doğum gününe çağırıp top falan sektirtsin.

    galatasaray lisesi, kurulduğunda belki o yukarda saydığım frankofon kafadan ziyade ülkesini ve insanlarını seven, vatanına öncelik veren bir zihniyetteydi. özellikle tevfik fikret ve bizzat ali sami yen ve ve ve çanakkale'de şehit olan kahramanlar buna delalettir. ama bugün o yukarda anlattığım kibir, o kafayı da kendine benzetmiştir.

    bu zihniyet iyi bilmelidir ki, galatasaray, o köhnemiş, dar ve artık dünyada kendine eskisi kadar yer bulamayan, eskimiş, adeta tarikatımsı kafa yapısının değil; afrikadaki çocuğun sırtındaki hiç sevmediğim hasan şaş formasına, ingiltere'de galatasaray ile maç yapabileceği için heyecanlanan yerel takımın saygısına, satılan 40bin kombineye, başkalarının zırhlı araçla gidebildiği ama bizleri alkışlarla karşılayan diyarbakır'a, bizi sevenleri üzmeyelim diyen metin oktay'a, realde barçada forma giymiş bir efsanenin meksika kararından vazgeçişinde, kosova'da, bosna'da, arnavutluk'ta, makedonya'da, batı trakya'da, almanya'da, hollanda'da ve avrupanın dört bir yanında üzerine galatasaray'ın formasını geçirmeyi hayal eden çocuğun bağlılığına, 5-6 yaşımda babamın sırtında monaco zaferini kızılay'da kutlarken herkesin yüzünü o zor zamanlarda güldüren güce aittir galatasaray.

    o zihniyet bu gücü anlayamaz ve bu gücün kendisine ait olduğunu zanneder. tıpkı naziler paris'e elini kolunu sallayarak girdiğinde hiçbir bok yapamamış hatta bazıları işbirliği dahi yapmış olan ve müttefikler olmasa daha kafadan en kötü bi 40 50 yıl işgal altında kalacakken kurtarılan ve bu kurtarılmayı da kendi çakma direnişi ne bağlayan fransa gibi.

    bu zihniyet, galatasaray'ın önündeki en büyük engeldir velhasıl. metin oktay sağolsun bunların duvarlarını büyük ölçüde yıkmıştır. geriye en tepesinde saklandıkları kuleleri olan liseleri kaldı ki onun da en fazla 15 20 yılı var merak etmeyin.

    galatasaray'ı var eden o lisenin kültürü değildir velhasıl. o kültüre rağmen içinden geldikleri özlerini unutmamış güzel insanlarına aittir. metin oktay'a, metin kurt'a, bir muhacir çocuğu olan ali sami yen'e, fikri hür vicdanı hür tevfik fikret'e aittir.

    bunların kibirli frankofon, miyadını doldurmuş düşünsel tarikatlarına değil.
  • 434
    ya ben bu işte cepten para vererek olmaz çarkı sürekli işler hale getirmek lazım gibi başkan söylemlerine hasta olmaya başladım. florya'yı cebinden yapacakmış, yapacan tabi az bile verin olum paraları yeter artık.

    gidin toçu alın demiyoruz koskoca klübün finansal fair play kapsamına girmeyen bir sürü mavuzusu var. salondur diğer amatör sporlardır tesislerin bakımı veya renovasyonudur bir sürü şeyi bu adamlar cebinden yapabilir ve ciddi maddi yüktür bunlar.

    tamam kendini çevirecek sistemi kur kurabiliyorsan da bunlarda sonucta yapılması gereken şeyler belli bir aşamaya gelene kadar taşın altına elinizi sokun aq.

    not : gazla yazılmıştır
  • 435
    gs tv'de katıldığı program yaklaşık 2 saat sürdü. çoğu konuya açıklık getirdi. çatının bir sponsor ile yapılacağını, stadın yanındaki alana spor salonu yapılacağını, gs tv'nin yayın durumu konularına açıklık getirdi her yeni başkan gibi. transferler konusunda isim vermedi fakat acele etmiyoruz dedi. riva dedi, mecidiyeköydeki otelin devamı için bir daha genel kuruldan onay isteyeceğini söyledi. hasnun galip'teki araziyi değerlendirmek istediğini söyledi. store deposunu stada taşıdık store bu sene kar etti ilk defa dedi. radikal kararlar aldık orada dedi. store'dan gelen 12 milyon liralık gelirin amatör sporlara aktarıldığını söyledi.
    kısacası her başkanın söylediği şeyleri söyledi ama lafla peynir gemisi yürümüyor. umarım icraatlar açısından da başarılı olur. umudum var.
    bir de kardeşiyle birlikte kendi cebinden karşılayarak florya'yı yeniden elden geçireceğini söyledi. başkan şovu seviyor zaten. bildiğimiz bir şey fakat kardeşinin flırya'da ne işi olduğunu soran soru üzerine söyledi bunu.
    umarım başkanlık ömrü yeter bu vaatleri hayata geçirmeye.
  • 436
    sabah akşam sabri'nin alacağı maaş üzerinden olağanüstü bir yaygara koparıp adama neredeyse hırsız muamelesi yapanlar podolski gibi dünyaca ünlü bir futbolcuyu 2.5 milyon euro'ya getirdiği halde kendisine tek bir övgü içeren yazı yazmamışlardır. yeniden pusuya yattılar heralde. *

    podolski için 7-8 milyon euro bonservis ödese heralde kimse gıkını çıkarmazdı. bunları da görmek lazm...
  • 439
    "sezon açılır, sabri oynayamaz. o zaman yaptığımız hamlenin yanlışlığı belli olur. şimdi konuşmak maksatlıdır"

    demiş.

    kendisinin otelleri olduğunu biliyorum. yeni bir otel yaptırırken çimentoyu şu kadar koyuyorum otel tamamlansın eğer yıkılırsa yanlışlığını görürüz mü diyor acaba?

    bu mantıkla nasıl herhangi bir yerin başkasını olmuş cidden insan gerçekten hayret ediyor.
  • 440
    aşağıdaki açıklamaları yapan başkan.

    dursun özbek: ''sabri sarıoğlu şampiyon takımın sağ bekidir. galatasaray'ın evladıdır.''
    dursun özbek: "sezon açılır, sabri oynayamaz. o zaman yaptığımız hamlenin yanlışlığı belli olur. şimdi konuşmak maksatlıdır"
    dursun özbek: "rakiplerimiz seyirci tarafından gelecek tepki nedeniyle doğruluğu tartışılır transferler yapıyorlar. sonucunu göreceğiz"

    tek tek değerlendirmek istiyorum söylediklerini.

    ilk söylediğine bakarsak sabri'yi öven bir açıklama var. en dikkat çekicisi evlat olma meselesi. adam muhafazakarlıkta çığır açmış durumda. bu zihniyetteki adamın aydın ile sözleşme yenileme düşüncesi gayet mantıklı. cahillikte bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerleyen bir başkanımız var.

    ikinciye gelirsek benim en sevdiğim açıklama bu. bu arkadaşın mantığına göre biz muslera ve sneijder'i satabiliriz. eğer ki sene ortasında başarısız olursak yaptığımız hamlenin yanlışlığı ortaya çıkar ve herkes mutlu olur. bu mudur yani, burası deneme tahtası mı? adam sabri'yle yola çıkıcam ve yanlış yaparsak belli olacak zaten diyor. ee ne anladım ben o işten. sağ taraf folloş olucak bütün sene, bu adam da yaa yanlış yapmışız diyecek 10. hafta. o da bunu diyince tüm sene kurtulucak birden bire. bu kadar saçma mantık var mı. nasıl toplanacak bu takım o zaman. bile bile uçurumdan atlamakla meşgul kendisi.

    sonuncuya gelirsek fenerbahçe'nin transfer politikasına gönderme var. adamlar 30 milyon euro harcadı, hala eleştirmekte bizimki. tabii ki fener patlayabilir, futbolda herşey mümkün ancak adamlar doğru sayılacak bir sürü iş yaptı. takımdan ''evlat''larını gönderdiler, yerlerine ise fernandao gibi, nani gibi, kjaer gibi takıma direk etki edecek oyuncular aldılar. nani'nin kalitesi direk ortada zaten, nasıl tartışılabilir bu transfer. ayrıca van persie büyük ihtimal fener'e gidecek. ve benim pek tanımadığım bir brezilyalıya 8 milyon euro verdiler. bu adam demekki iş yapma potansiyeli taşıyan bir adam.

    sen naptın peki dursun bey. türk milliyetçiliği hat safhada olan adamlarla çalışıyorsun. bilal'ı aldın ki bu iyi bence. ayrıca poldi'yi aldın, ucuza aldın hemde ama taraftar tepkisi sebebiyle aldığın ortada. taraftar bu kadar üstüne gelmese aatıf falan gelecekti. ayrıca sabri'ye dayadın parayı, şimdi de adam getirtemiyosun oraya. çünkü istediğin adamlar sabri'yi referans gösterecek ve yüklü para isteyecek senden. ayrıca jem karacan diye bir adam aldın, ne iş yapacak inan bilmiyorum. ayrıca niasse ile anlaştın. taraftarın tepki göstermeyeceğini bilsen yarın açıklayacaksın transferi. tahammül edemiyorum kendisine. inan kıraç'ın desteğiyle oturan bir adamsın koltukta.

    yapacağım bir öngörü ile bu entry'i sonlandırıyorum: kendisi 1 sene bu görevde kalır, olağanüstü genel kurul ile seneye yeni başkanımızı konuşuruz.
  • 443
    galatasaray'ın başkanlık koltuğunda çok eğreti duran başkan.

    eğer yukarıda yazılan açıklamaları gerçekten yapmışsa durum çok endişe verici bir hal almış demektir ve bu durumda ben de kendisine aşağıdaki özlü sözü hatırlatmak isterim;

    "aptallığın en büyük kanıtı, aynı şeyi defalarca yapıp farklı bir sonuç almayı ummaktır." - albert einstein
  • 445
    ''kendi başarımı kulübe kazandırdığım kaynaklar ve gayrimenkullerle ölçeceğim, şampiyonluk ve kupalarla değil"

    şu açıklamasıyla ali sami yen'in kemiklerini sızlatmış galatasaray spor kulübü başkanı.

    kuruluş amacı "maksadımız ingilizler gibi toplu halde futbol oynamak, bir renge ve isme sahip olmak ve türk olmayan takımları yenmek" olan kulübün başkanı bu açıklamayı yapamaz. nasıl ki prandelli deplasmanda 4 yediğimiz arsenal maçı sonrası ''önceliğimiz lig'' dedi ve 4-5 hafta sonra şutlandı. aynı tarife dursun aydın özbek için de geçerli.
  • 447
    belki iyi bir yöneticidir kendisi ancak spor külübü başkanlığını bilmiyor, bilmesin bizde istemiyoruz ben zaten yönetici.. başkanları pek sevmem ancak futbol'un f'sinden anlayan birisi sabriyi,bilali,jem karacan gibi isimleri takıma kazandırmaz en azından galatasaray'a olmaz.. ha kime olur akhisar belediyespor'a olur.. ama bize olmaz.. senin rakibinde pogba var sende jem karacan.. senin rakibinde dani alves var sende sabri.. senin rakbinde benzema,diego costa,suarez var sende burak&umut.

    bunları bilmiyorsan gelip aday olmayacan, zaten plan programı yoktu.. başkan oldu.. aysal döneminden kalma projeleri bitirmeye çalışıyor.
  • 448
    "sabri şampiyon takımın sağ bekidir." demiş olan başkan.

    bi küçük düzeltme yapayım, sabri şampiyon takımın en zayıf halkasıydı. dönemediği maçlarda takım bi dolu pozisyon yedi. kadıköy'de fenerbahçe'ye sabri'nin boşalttığı kanattan gelen golle kaybetti.

    bu mantıkla pandev de türkiye kupası'nı alan takımın santroforudur onu niye bıraktın başkan?

    sezon başlayıp fener gökhan-şener ile beşiktaş beck-tosic ile yardırıyorken, sabri'nin ilk yedirdiği golde taraftar aklına gelen zam, bas bas bağırdıkları halde o bölgeye ısrarla transfer yapılmaması ve bu açıklamalar nedeniyle 2 kat daha yüksek sesle yuhalayıp tepkisini gösterecek, sabri'yi yedeğe çeksen tarık bacaklarının titremesinden stresten sahaya zor çıkacak haberi yok. takımın 2 maç üst üste puan kaybetmesine, şampiyonlar liginde bi kez madara edilmemize bakar bu çünkü kimsenin sabrı kalmadı yerli oyuncu saçmalığı da kalkmışken bu rezilliği izlemeye.
  • 450
    böyle sıçıp sıvamaya devam ederse geçen seneki aziz yıldırım performansın üzerine koyacaktır.

    adam resmen kendi kendine verdiği demeçler ile takımı sabote ediyor. yok neymiş geçen seneden kalma çok güzel bir kadro varmış, o iskeleti koruyacakmışız.

    kendisine ve verdiği bu demece olumlu yaklaşanlara hasta galatasaraylı ferhan şensoy abimiz sesleniyor.

    https://www.youtube.com/...p;v=_Rvbz_rJTM8#t=34
App Store'dan indirin Google Play'den alın