fenerbahçe maçında çok kötü bir iş çıkarmış teknik direktörümüz, rakip analizi üzerinde yoğunlaşan bir futbol adamı olan torrent'ten daha derli ve toplu bir takım beklerdim.
4-4-2 dizilişi karşılama oyununda en iyi diziliştir, beşiktaş trabzonspor ve barcelona maçlarında takım boyu kısalan, rakibi dar alana mahkum eden iyi bir kurgu vardı. fenerbahçe karşısında takım 442 ile takım boyu çok uzadı ve hatlar arası sayısal üstünlük hep rakip oyuncularda oldu, ortasahaları fink attı desek yanlış olmaz. maç içinde bunu farkedip çözüme gitmemesi büyük eksi yazar.
bir diğer konu trabzonspor maçından sonra geriden oyun kurmaktan vazgeçen galatasaray'ı böylesine zor bir maçta ısrarla uygulatmasına anlam veremedim. babel'in tek santrfor olduğu emre kılınç'ı uzun toplarla savunma arkasına sarkıtabilsek fenerbahçe'nin o yalandan presi mutlaka kırıldı. geriden oyun kurarken gelişigüzel pres yapan bir takıma karşı zorlanıyorsak komple rafa kaldırması gerekir.
savunmadan topla çıkarken yerden oynamak yerine sürekli uzun vuran fenerbahçe savunmasına karşı ön alan presini uygulamak mümkün değildi, her uzun topta önde karşılayan iki oyuncumuz hep uzak kaldı.
içsahada gümrük, kayseri, beşiktaş ve trabzonspor karşısında 90 dakika olmasa da belli bölümlerde göze hoş gelen bir takım vardı. bu anlayışı deplasmana taşıyacak bir oyun gücümüz yok, katı oynatmasını öğrenmesi gerekiyor aksi takdirde her deplasman kendisiyle tombala gibi olmaya devam edecek.
değişiklikler konusunda eleştirdiğim fatih terim'den bile çok daha geç yapıyor, işler iyi gitmeyince saha kenarında iyi oyuncular olmasa bile birşeyleri değiştirmek için hamle yapılmalı. özellikle cicaldau ve gomis'e bukadar sabretmesi çok skandal bir tercih oldu. bu arada girenlerin işe yaradığını söylemiyorum ama bu konuda daha cesur olmak zorunda.
galatasaray total olarak maalesef bir gelişim gösteremedi. kendisinin işin teknik boyutunda bilgisinden şüphem yok ama iletişim, oyuncuları ikna etmek ve otoriter kurmak teknik direktörlüğün diğer parçaları. yönetim konusunda kendini kanıtlayabilmiş değil.
lampard yönetimindeki dağınık chelsea ile şampiyonlar ligini alan thomas tuchel gibi örnekler var, geldiği gibi çok derli ve toplu bir takım yaratmıştı. torrent tercihi devre arasında ülke futbolundan uzak bir teknik adam getirmekte futbol aklının yetersizliğini ortaya seriyor, böyle bir hoca getirdiğiniz zaman herzaman "kadroyu ben kurmadım" kartı elinde oluyor. kendi kadro kuracak olsa belki çok daha farklı takım olabilirdi ama torrent ile yola çıkma konusunda büyük şüphelerim var.
son olarak şunu belirtmek isterim, domenec torrent galatasaray futbol takımının maaşlı elemanıdır, şuanda başarısız. kalma ihtimali çok az. altı maç kaldı muhtemelen sezon sonu gönderilecek, şu skandal sezonda kendisini kurban keçisi ilan etmeye gerek yok. akl-ı selim insanların galatasaray teknik direktörü olduğu için saygı gösteriyor diye kin kusmasını isteyenler hiç samimi değil. kötü maç çıkarırsa eleştirilir, şahsen ben öyle yapıyorum. taraftar olarak hiçbir duygusal bağım yok profesyonel işini yapmaya çalışan fakat performansı yetersiz bir teknik direktör.
(bkz:
10 nisan 2022 fenerbahçe galatasaray maçı)
