resim
Domènec Torrent Font
Görev:Teknik Direktör
Takım:San Luis
Yaş:61
Uyruk:İspanya
  • 1201
    her röportajında sözü bir şekilde fatih terim'e veya fatih terim'in takımın başında olduğu döneme getiren şahıs. kendisi yerine fatih terim olsa, galatasaray'ın bugün en az 7-8 puan daha fazlası olurdu. öte yandan galatasaray kendisinden kurtulduğunda, fatih terim'in kazandığı şampiyonluk kadar galibiyet almış biri olarak bu kulüpten gidebilecek mi merak ediyorum.
  • 1203
    çok ama çok yetersiz bir antrenör. bakın teknik direktör demeye ne dilim ne elim bile varmıyor. tabii bu onun suçu değil.

    sen galatasaray'dan teklif almışsın, kariyerinin en büyük takımını ilk adam olarak çalıştıracaksın. seni yardımcı antrenör diye düşünüp, ''`sonra yaptığım görüşmeden o kadar memnun kaldım ki ilk adam olarak istedim, ben başkanım`'' dedikten sonra pişmiş kelle gibi sırıtan kişiye kızmak lazım.

    bir an evvel gönderilmelidir. bu işin şakası falan kalmamıştır. iletişim açısından sıfırdır. takım üzerine ne bir hakimiyeti ne de sahada görebildiğim bir oyun planı vardır. biz bunları daha ilk geldiğinde söylediğimizde ofsayt yağmuruna tutulmuştuk. neyse canınız sağolsun.
  • 1204
    göreve geldiği takımın en büyük sıkıntısı 6 ve 8 numaraların kalitesizliği ve yetersizliği. 6 numara için transfer yaptırıyorsun fakat 12 şubat 2022 galatasaray kayserispor maçında bu bölgede onu tercih etmiyorsun. bunun mantıklı bir açıklaması olamaz. kimse yabancı sınırı veya emre'nin maça çıkamayacak durumda olmasını bahane etmesin. tek sorun bu olsa başka bölgeden feragat edip transfer ettiği oyuncuyu oynatırdı. sorun aldığı oyuncunun da yetersiz oluşu. oyun içinde doğru tercihlere döndüğümüzde dakika 81 di.

    oyun okuma becerisi yok. oyuncu motivasyonu yok. taktik bilgisi olabilir fakat tercihleri takıma uygun değil.

    maçta berkanı daha önde kullandı, oyuncudan defans arkası koşular istemiş, keremin yapacağı koşuları ondan istemiş. oyun içinde bunu farkettiğimde merak ettiğim şey topla buluşunca ne yapacağıydı. buluştu da ne yaptığını hepimiz gördük.

    kereme de farklı bir görev vermiş. sol kanattan gitmesini yasaklamış gibiydi. kanadı anholtun kullanımına açmış ama kerenin etkili koşullarını önlemiş oldu. kerem ne zaman bu görevlendirmeden çıktı etkili olmaya başladı.

    çok zor değil. gomis in krallık golleri videosu kulübün youtube kanalında mevcut. acaba bir kere izlemişmidir merak ediyorum. gomise uygun hücumlara yine 80 den sonra başladık. ama bir sorun vardı gomis oyundan alınmıştı.

    şuan eski hocayı suçluyor. yarın oyuncuları suçlayacak. kapının aralandığını görünce de suçlayacağı yönetim olacaktır. şuan imzalamış olduğu mukavelenin keyfini sürüyor.
  • 1209
    12 şubat 2022’de oynanan galatasaray-kayserispor maçında takımın tek etkin ve işleyen bölgesi sol kanatta, kerem'in kaleye yakın olma halini elinden almış hoca. dün hem kerem hem babel çoğu pozisyonda beklerden daha fazla bek pozisyonunda ve ayağını taç çizgisine basar haldeydi. öyle ki hem pva hem boey çoğu pozisyonda ya nerede duracaklarını bilemedi ya da saçma sapan koşular atmak zorunda kaldılar. kendisine de fazla kızamıyorum, yetersiz bir teknik adamlık kariyeri var adamın ve cv'sine türkiye'nin en fazla şampiyon olan takımını çalıştırmak gibi bir ekleme yapmak istemiştir muhtemelen.

    çok fazla değişimi, asmayı, kesmeyi, hemen hoca göndermeyi doğru bulmamakla birlikte torrent'in zaten uzun vadeli bir galatasaray hocası olamayacağından hareketle derhal yolların ayrılması gereken teknik direktör.
  • 1210
    tamam enkaz devralmış olabilirsin, tamam terim sağolsun bonservis rekoru kırarak sana her tarafı eksik bir kadro hediye etmiş olabilir, takımla hazırlık kampı geçirmemiş, istediğin transferleri yaptıramamış olabilirsin... yani hakkaniyetli olmak gerekirse adamın çok fazla haklı bahanesi var.

    ama ne olursa olsun galatasaray’ın başına gelip de 5’te 0 çekemezsin. bunun için bize doğrudan etkisini gösterecek okan buruk gibi biri lazımdı, bunu en başından söyledi herkes zaten. şimdi suçlu domenec filan değil kimse hikaye anlatmasın, tek suçlu yönetimdir. terim’i göndermekle haklı olduğu kadar, yerine yaptığı hamle ile de bir o kadar akıl dışı davranmıştır.
  • 1212
    yetersiz, yardımcı, çırak vb. ithamlar yeteri kadar kullanıldı ve taraftar bazı yaşanan olayların öfkesini kendisinden çıkardıysa şimdi 12 şubat 2022 galatasaray kayserispor maçı nda yaptıklarına/yapamadıklarına bir bakalım. önce içerideki maçlar göz önüne alındığında, bazı istatistiki bilgiler:

    -takım, bu sezon içeride en fazla isabetli pas yaptığı maçı oynamış (492 isabetli pas).
    -takım bu sezon içeride en çok şut attığı maçı oynamış (26 şut).
    -altay * ve antalyaspor * maçları ile beraber, içerideki en fazla isabetli şu attığımız maçı oynamış (7 şut)
    -altay (%64) * ve giresunspor (%63) * maçlarının ardından içeride en çok topa sahip olduğmuz maç oynanmış (%62).
    -hatayspor maçından sonra (17 korner) * , alanyaspor maçı * ile beraber en çok korner attığımız maç (13 korner).
    -hatay * ve giresunspor * maçları ile beraber içeride en fazla isabetli orta bulduğumuz maç (12 isabetli orta).

    şimdi sadece bu verilere bakarak aslında şöyle bir tablo ortaya çıkıyor: yerden yere vurmanın aksine, içerideki en üretken maçlarımızdan birini oynamışız. hatta istatistiki açıdan yakın maçlarla kıyaslarsak hatayspor (2-1), altay (2-2) ve giresunspor (0-1) maçlarına yakın bir futbol oynanmış. yani yine baskın ama sonuçsuz bir futbol.

    tabii öte taraftan, buradan şu sonuç da çıkmakta: biz, içerideki maçlarda bu ve buna yakın bir futbolu fatih terim döneminde de oynadıysak ve bunlar skora dönmediyse, torrent'in gelişi neyi değiştirdi? bunlar uzun uzun tartışmaya açık ancak zaman içinde cevaplanabilecek konular. o yüzden yine maç analizine dönersek:

    -maç başlangıcı çok eleştirilmekle beraber, torrent maça tecrübeli oyuncularla başlamayı tercih etti. bu takımın kırılganlığından ya da önce oyunu tecrübe ile kontrol altına almayı istemesinden kaynaklı olabilir. aslında ilk 20 dakika iyi de futbol izledik. tabii bu tecrübeli oyuncularla oynamanın bir bedeli olacaktı. o da 20 dakika sonuç alamayınca, oyundan düşecekleri idi. nitekim soso ağları bulamayınca, kalan 25 dakikayı neredeyse hiçbir şey üretemeden, rölantide geçirdi takım. zaten torrent de bu noktayı maçtan sonra eleştirdi. ama görüp eleştiriyorsan, çözümü de üretebilmelisin. öte yandan ilk yarı verdiğimiz tek pozisyon da nelsson'un arkasına atılan bir toptu. önceki maçlar kadar savruk değildik.

    -çok eleştirilen berkan-taylan ikilisine gelince. aslında berkan'ı biraz tudor'un tolga'yı kullandığı gibi kullandı. yani ona nispeten iyi yaptığı, koşma ve pres görevini verdi. o nedenle berkan özellikle ilk yarı orta alanda neredeyse hiç top kullanmadı. o işi soso biraz da taylan yapmaya çalıştı. zaten berkan, bizim adımıza maçın yine en çok koşan ismi oldu. neden oyundan çıkarmadığına gelince... sanırım oyuncusuna "sana güveniyorum" mesajını vermek istedi. o dakika oyundan alsa, berkan'ı tamamen kaybedebileceğini düşünmüş olabilir. yine tartışmaya açık bir karar. tabii berkan'ın kaçırdığı bir gol de var. o top girse, haklı çıkan torrent olacaktı.

    -bazı yazarlar da bahsetmiş. torrent'in diğer bir dokunuşu, özellikle ilk yarıda daha çok gördüğümüz half space'leri kullanma tercihi oldu. babel ve kerem çizgide kalırken, boey ve pva o boşluklara koşular attı. hatta bu kurgu geriden nelsson ve marcao ile de desteklenmeye çalışıldı. ama maalesef hiç etkili olamadı. marcao ve pva arasındaki pas alışverişlerinin inanılmaz kötü olması, kerem'in oyun stili gereği içe devrilmesi, diğer tarafta boey ve babel arasındaki uyumsuzluk, boey öne koşarken, babel'in sürekli geriye garanti oynamayı tercih etmesi buna imkan vermedi. tabii bunlar kısa sürede olacak şeyler de değil.

    -ikinci yarı daha hareketli başlamamıza rağmen, yine bireysel hatalardan doğan, olmayacak bir gol yemeyi başardık. golden önce gomis'in çıkması çok eleştirilse de, gomis 90 dakika çıkaracak durumda zaten değildi. oyundan çıkmadan önce fiziksel olarak düşmeye başlamıştı. aslında değişiklikler maça gayet olumlu da etki etti. bu dakikalarda üst üste net pozisyonları cömertçe harcarken, çoğu zaman olduğu gibi yenen gol, her şeyi daha zora soktu. boey'in zorlama bir pas tercihi, carole ile baş edememesi, berkan'ın yetersiz müdahalesi, pva'nın geri dönememesi derken yine zincirleme hatalar bir gole mal oldu. torrent'in düzeltemediği başka bir sorun daha.

    -golden sonra tribün baskısı ve ile beraber duygusal bir tepkime gördük. oyuncular efor ortaya koymak istedikçe, oyun daha da doğaçlama bir hale geldi. o dakikadan sonra sahada çok fazla teknik-taktik de kalmıyor haliyle. bir baskı oluştursak da bu oyun değil reaksiyon baskısı idi. golü bulmamıza rağmen ikinci golü bulabilecek soğukkanlılıkta ve disiplinde oynamadık zaten.

    özetle, bu maç özelinde torrent'i yerden yere vurmak pek doğru olmayabilir ancak takımdaki sorunların da hala durduğu aşikar. şu an takım bir sorunlar yumağı. oyuncuların özgüvenleri kırılmış durumda, belirli oynama alışkanlıkları var ancak hocanın yaptırmak istedikleri var, taraftar zaten geldiğinden bu yana öfkeli, medya her gün yeni hoca ismi yazıyor. hoca diyor ki "takımın şu an ihtiyacı olan şey sakinlik". belki biraz da böyle bakmak lazım. ha kendisi gider, bir başka isim gelir, bu kadar sorun, bir anda çözülür mü? elinde sihirli değnekle gelecekse, belki bir ihtimal.
  • 1213
    artık yapamayacağını anlamış kişi. konuşmalarından, hareketlerinden her şeyinden belli oluyor. takımla bütünleşemedi. istediğin kadar futbolu bil, taktik deha ol. takımla frekansın tutmazsa, iletişim kuramazsan başarılı olamazsın. "aynı kişi" diye belirttiği insan galatasaray'a yıllarını verdi, sizin dünyaları harcayarak elde ettiğiniz başarıları yerel ve kısıtlı imkanlarıyla elde etti. sakın fatih terim'i savunarak yazdığımı düşünmeyin. fatih hocanın ayrılmasını doğru bulan bir insanım. ama ona karşı böyle konuşabilecek bir insanın bir geçmişi, bir ağırlığı olmalı. ya da fatih terim gittikten sonra 5 maçta 0 galibiyet yerine 5 maçta 4-5 galibiyet gibi bir seri yakalamalı. hiç biri yokken sen böyle konuşamazsın. her şeyi bırak kendini savunma şekli bu değil. geçmişle kıyaslayarak kendini aklayamazsın. başarısız olduğunu kabul et, yaptıklarını anlat. güven ver. hiç biri yok. laf sadece. burak elmastan iyi öğrenmiş.
  • 1214
    her şey bir yana, teknik direktör olup olmadığını anlayabileceğimiz çok bariz bir test var önünde: berkan kutlu.

    galatasaray'ın gençleri onların gelişimini doğru ilerletecek bir teknik adamla çalışmamış olabilirler. fatih terim de artık yetersizdi bu konuda. zaten tek başına onca gencin gelişimine yetemeyeceğini dahi göremiyordu. ancak berkan'la ilgili bir done var.

    bu adam 12 şubat 2022 galatasaray kayserispor maçında bir iki kere geri pas attı diye tribünler neredeyse sahaya iniyordu. ardından geri dönmesi gereken yerde "aman tepki çekmeyeyim" diye öne oynamaya çalıştı ama beş saniye düşündüğü için topu kaptırdı ve kontra yiyeyazdık. buna rağmen daha sonra ceza sahasında rakipten topu çalıp çok iyi bir şut çıkardı. yani belli ki aslında direniyor ama bu noktada ona destek verecek olan kişi hocasıdır. torrent eğer cidden teknik adamsa berkan'ın psikolojisini düzeltmek için elinden geleni yapar.

    içeriden geldiği öne sürülen bilgilerdeki gibi tipik "ben taktiği veririm, gerisi beni ırgalamaz" tipinde biriyse eğer zaten galatasaray'ı geçtim, hiçbir yerde iş yapamaz. taktik anlatmak dünyanın en kolay işi. satranç değil bu. futbolun taktik yönüne biraz kafa yoran insan zaten bu işi kavrar. eğer teknik adam oyuncularının zihinsel sorunlarını çözemiyor, onları kendine inandıramıyorsa bir yerde patlıyor işte.

    bekleyip görelim. beş maçta sıfır alsa da ben torrent'i asmam ama gidişatın iyi olmadığı ortada.
  • 1215
    oyun hocası. bize şu an sonuç hocası lazım(dı). biz küme düşme hattının yakınında geziyoruz, bize gelen hoca hemen eldeki oyunculara göre pragmatik bir oyun oynatıp sonuç alıp geçmeliydi. ancak kendisi oyun hocası, böyle hocaların sezon içinde takım devralmaması gerek. böyle bir hoca transfer sezonunun başında takımı alıp transferlerde kendi oyununa uyacak oyuncular aldırmalıydı. zaten kendisi de bizdeki ilk demecinde sezon ortasında takım almadığını söyledi. bize hem sezon ortasında geldi, hem ortalık yangın yeri ve sıralamada durumumuz kritikken, hem de transfer için paramız yokken geldi. yaptığı saçma denemelere sinirleniyorum ama adamın bahane olarak öne sürebileceği durumlar o kadar net ki kızamıyorum da. umarım işler iyice kötüleşmez de galibiyet almaya başlar.
  • 1216
    kendisine ısınamayan arkadaşların içine sinecek adamlar bülent korkmaz ve okan buruk mudur yani. buna mı layığız biz. adam iyi futbol oynatmaya başladı. mustafa muhammed de 11'e dahil olduğunda goller de gelecek. fatih terim aşıkları ne düşünür bilmem ama ben bu sezon her maç rezil oynayan bir galatasaray izledim. biraz şu torrent'in yakasını bırakın arkadaşlar. bu takım küme falan düşmez merak etmeyin.
  • 1218
    https://twitter.com/...589674522714119?s=21

    sen kimsin arkadaşım? aynı kişi dediğin senin yaşında kupa almaktan sıkılmıştı. sana pep sonrası city'i emanet etseler terim kadar kupa göremezsin bu saatten sonra.

    suç sende değil hocanın yerine senin gibi 60'a kadar hoca olamamış, hocalık deneyiminde de gidişi brezilya'da bayram etkisi yaratmış bir yancıyı getirenlerde.

    gerçi ne anlatıyoruz. kupayı geçtim yancı daha galibiyet göremedi.
  • 1219
    küme düşme mücadelesine fortuna sittard'da devam etmesi gereken şahıs.

    teknik direktör demeye dilimin varmadığı bu şahıs, 12 şubat kayseri maçı basın toplantısında çok iyi performans gösterdiğini ima ediyor ve grandmaster terim'den o kişi diye bahsediyor.

    haydi bakalım kılıçlar ve baltalar ile maçın bir analizine bakalım.
    kayserispor 2-3 gün önce sert bir kupa maçından çıktı ve yorgun olarak bu maça geldi, bunu bir kenara yazalım.
    torrent'in bu maça hazırlanmak için koskoca 1 haftası vardı.

    kayserispor fb maçında olduğu gibi bu maçta da 4-4-2 ile topun arkasına geçti, 2 tane sağ bek önlü arkalı oynuyordu. onur ve ramazan. (hikmet karaman torrent'in kerem'i kanada hapsedeceğini analiz etmiş ve bu daveti geri çevirmemiş, eli artırarak 2 tane bek koymuş oraya)
    galatasaray maça 4-3-3 başladı, gomis ileride tek başına nokta santrafor. (guardiola'nın ve cruyff'un düzeninde nokta santraforlara yer yoktur bu arada, belli ki bunu da öğrenenememiş)
    kerem kaleden uzakta sol kanatta ve aanholt'un önünü kapatıyor, kerem'in karşısında da 2 tane kayserili sağ bek var.
    kerem'e hikmet karaman kadar torrent de önlem almış resmen. gs'nin topla adam eksiltebilecek tek oyuncusunu taç çizgisine doğu görevine yollamış. utanmayıp sahanın dışına koysaydın :)

    feghouli stoperlerden top alıp oyun kurmaya çalışıyor, hani servet çetin demişti ya ayağı iyiyse lincoln gelsin stoperden oyun kursun diye, onu da yaşadık :)
    babel ise sağ kanatta caner erkin stili ile orta açmaya çalışıyor, içeride ise sadece gomis var. evet 1 kişi ile gol arayan gs. gomis'i marke eden de yarım düzine kayserili var.
    profil olarak hedef kanat oyuncusu olabilecek babel'i ömer bayram gibi kullanmaya çalışan bir zihniyet.
    babel için bu stil tutarsa pep'e haber ver de oraya aldıralım bunu. gerçi guardiola, canerball stili oyun oynatmıyordu değil mi?

    ilk yarı boyunca gomis'e en yakın olan oyuncu boey, aynı boey top rakipteyken 60 metre geriye koşup alanını savunacak :) boey değil ıronman olsa kaldıramaz bu yükü, az daha zorla adamı belki adalesi atar böylelikle.

    kerem zaten kanatta kendi hocası tarafından pasifize edilmiş, kerem'in olması gereken alanda berkan kutlu'ya half space koridoru teslim edilmiş. kreatiflik sorunu yaşayan berkan ıslıklandı maçın ortasında. berkan'ı bu kadarı kötü gösteren de kenardaki antrenörü. verelim berkan'ı farioli'ye, yine madara etsin torrent'i seneye.
    sonra siz de daha daha sonraki sezonlar için berkan'ı ilk 11'lerinize yazın :)

    yabancı sınırını övüyordu değil mi bu adam. 10 tane kaliteli yerlisi vardı, dün ise yabancı sınırı yüzünden pulgar'ı oynatamıyorum diyor. resmen komedi.
    emre belözoğlu, pizzi ve trezeguet'i aldırdı ama yabancı sınırı var bu yüzden emre çolak ve deniz türüç'ü oynatıyorum demedi.

    sanırım bu şahıs kadroyu emre kılınç'tan başlayarak yazıyor. emre yoksa yerine babel'i koyuyor ve takımın merkezinde pulgar yedek kalıyor :)

    gedson'u aldırmayıp yabancı kaleci aldıran da buydu dimi. ceza sahası içinden aşırtma golü de baya komikti. iyi ayaklı kaleci ile alanya'nın baskısını ne güzel kırdın ne hoca, maçtaki en kalın pas bağlantısı babel- pena arasındaydı. bu oyunu burnley'de de denersin belki.
    hatta o maçı pep'e göster, "nasılım iyi burnley olmuş muyum" diye sor.

    maçın ilk devresinde taylan 1, berkan 1 ikili mücadele kazanmıştı. gedson içe rize'de bu hafta 20 tane ikili mücadele kazandı :)
    ama bizim orta saha önceliğimiz yoktu dimi.
    ahhh o reddettiğiniz gedson, iflak olmayacaksınız. sizi nefretle anacağız.
    ayrıca şeye de ikna oldum. gedson'un torrent sisteminde yeri olmadığına, çünkü torrent'in bir sistemi yok :)
    bu açıdan bakmamıştım ama bir aydınlanma geldi 5 hafta içinde.

    galatasaray 45 dakikayı çöpe attı, seversiniz bu tabiri. çöpteki 45 nedir iyi görebildiniz mi?
    bir takım sadece 1 oyuncu ile hücum eder mi? o ilk 45'deki düzen ile 100 maça çıksın bu takım, sadece duran toptan gol bulabilir.
    koskoca 1 hafta maça hazırlanıp yapabildiği ana plan bu mu?
    oyuncu tercihleri yanlış, transfer dönemi hamleleri yanlış. yanlışları toplayıp kümede kalmaca mi oynayacağız?

    geçen hafta da ömer bayram sağ bek başladı, 5. dakikada aanholt sağ beke geçti. inanılmaz bir maç planı cidden tebrikler. ne yaşandı acaba o 5 dakikada da böyle bir şey aklına esti.

    maçın en iştahlı 2 oyuncusu feghouli ve gomis'e dakika 52'de oyundan çıkarılmak üzere talimat verildi.
    hikmet karaman'a sorsalar rakipten hangi 2 oyuncuyu çıkaralım diye bunları seçerdi. aman aman ne güzel oyun okuma :)) tersten oyun okuyucu.
    bir de korner pozisyonunda gomis içeride kalsın diyor bu daha da vahim, kenarda bekleyen adam da mostafa mohamed. sonrasında kafa golünü atan da mostafa.
    rabbim öyle güzel örnekler veriyor ki görmesini bilene.

    oyuncuları bu kadar tanıyamamak da vallahi büyük başarı.

    ikinci yarı terim'in ezber düzenine geçip, kerem'i daha iç koridorda kullanarak ve aanholt'un önünü açarak kontrol nispeten rakibi baskı altına alan bir gs vardı. tabii ki kayseri'nin maçın sonlarına doğru daha da yorulduğu ve skoru alınca bunu korumak istemeleri de büyük bir etken.

    galatasaray'ın önünde 1 aylık kocaman bir transfer süreci vardı. bu süre zarfında her türlü manevra yapılabilirdi.
    beceremediler. verdikleri karar da ortada, ne olduğu belirsiz kiralık bir kaleci için gedson'u bjk'ye verdiler.

    brezilya'da 50 bin kişinin alıntı yapıp teneke bağlayarak bu antrenörü kovmasını çok iyi anlıyorum. basın toplantısında guardiola'nın cümlelerini turabi de kurabilir :))

    ayrıca skordan ziyade oyun içi yetersizlikleri de görebilenler için çok açık. farioli ile aynı zamanda göreve geldiler, farioli kedinin fare ile oynadığı gibi oynadı bununla :)

    torrent'in korkmaması lazım, bu yönetimin onu kovacak kadar parası yok.

    torrent'e de tavsiyem 8 defa bu ligi kazanmadan, kariyerinde 20 kupa baremini geçmeden "o kişi" falan diyip boyundan büyük işlere karışmasın.
    dr. who ile birlikte biz de total futbolu cruyff'tan öğrendik :)
    pulgar yerine taylan'ı tercih ettiğini görse cruyff suratına tükürürdü ama olsun :)

    bakalım torrent efendi, nestor'un tam saha baskısına karşı balıklama atlayacak mı :)
  • 1221
    kovulduğu zaman alacağı olan 2.8m euroya yakın parayı burak elmas yönetimi kendi cebinden ödemek zorunda olduğu teknik direktördür.

    yanlış transfer ayrı, yanlış teknik adam seçimi ayrı ama sen gidip teknik direktörlük anlamında ne idüğü belli olmayan kariyersiz adama 1.5 seneliğine 2.8m civarı para veriyorsan akıl sağlığın da yerindeyse ben bunda art niyet ararım. bütün maliyet kuruşu kuruşuna ışıtan gün ve burak elmas tarafından karşılanmalıdır aksi takdirde ben bir galatasaray taraftarı olarak bu işte tırnakçılık olduğundan şüphe ederim.
  • 1222
    hoca olmamasını geçtim artık, benim aklımda başka bir şey var, şurda 20-25 milyon galatasaray taraftarıyız, içimizden bir allahın kulu bu kişiyi kimin bulduğunu biliyor mu? fatih altaylı'nın danışıklı dövüş programı da dahil sorulan soru hep aynıydı; domenec torrent'le kim görüştü? burak elmas denen zat da hep ben görüştüm dedi. kimse de sormadı ki, tamam sen görüştün ama nerden buldun? burak elmas'a avrupadan 5 tane hoca say desen sayamaz, torrenti nerden buldu? kim önerdi? kim aracı oldu? kim burak elmas'ı arayıp da, ya böyle böyle bir hoca var görüşün isterseniz dedi? bilen var mı? yok. işte o öneren kişi, o görüşmeyi ayarlayan kişi komisyon aldı mı, aldıysa ne kadar aldı, torrent yıllık ücretinin bir kısmını bu işi kapması sebebiyle o kişiye veriyor mu, veriyorsa ne kadar veriyor, çok merak ediyorum. bu kişi bir menajer mi, bir yönetici mi, yoksa tamamen alakasız üçüncü bir şahıs mı? kafamda deli sorular.

    sahi torrent'i kim buldu?
  • 1223
    galatasaray'ın başına hoca diye konulan guardiola'nın eski yardımcısı.

    teknik direktör falan değildir. ne doğru dürüst kadro kurabiliyor, ne oyun okuyabiliyor, ne de doğru değişiklik yapabiliyor. geldiğinden bu yana 5 maçtır bütün hamleleri fiyasko. maç içerisinde yaptığı çok yanlış oyuncu değişikliğine gülerek reaksiyon veriyorum ve buraya da yazıyorum.

    teknik taktik durumun dışında bir de olayın mental yönü var. futbolcular resmen dağılmış durumda. torrent adlı çalıştırıcının oyuncularla iletişiminin iyi olmadığı söyleniyor.
  • 1224
    galatasaray’a gelirken bazı flamengo taraftarları bize üzüldüğünü dile getirmişti. aslında flemengo kariyeri, galatasaray kariyerine çok benziyor. taraftar baskısı orada da çok fazlaydı ve jorge jesus sonrası flemengo’ya gidip takımın oyun tarzını değiştirince fazla tutunamadı. kendisi ayrıldığında, flemengo taraftarı büyük kutlama yapmış. kendisinin bir takımda büyük işler başarması için ya hocası guardiola gibi inanılmaz transfer bütçeleri ile istediği oyuncuları alması ya da takımın iki-üç sene onun sistemine alışarak monte edilmesi gerekiyor. şu an iki seçeneği de karşılayacak özelliklere sahip değiliz. o yüzden yolların ayrılması iki tarafa da daha hayırlı olacak.
  • 1225
    galatasaray futbol takımının 5 resmi maçta henüz galibiyet görememiş hocasıdır. kulüp efsanesi, sayısız başarılar ve kupalar kazandıran fatih terim üstelik avrupa liginde son 16 ya takım bırakmışken "kötü gidişat" sebebiyle haklı veya haksız gerekçelerle gönderiliyorsa yerine gelen hoca o kötü gidişatı iyiye çevirmek zorunda. takımın başına ister alt yapı hocası geçsin, ister italya milli takımının hocası geçsin o ivme düzelmeli. zaten kötü oynayan bir takım bir de mental olarak çöküyor ve takım başındaki hoca bunu toparlayamıyorsa, takıma katacağı birşey yoktur. derhal görevinden alınmalıdır. galatasaray futbol takımının artık çöpe atacağı bir puanı dahi yoktur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın