• 51
    baştan söyleyeyim, bu yönetimi kötüleme amacım yok.
    sadece geçmişten beri süregelen futbolda yapılan yanlış kontratların basketbol için ne kadar hatırı sayılır, belki final fouru zorlayacak bir kadro yapılanması sağlayabileceğine dair örnekler vermek istiyorum,
    eren 2 küsür mil euro
    tarık 1,5 mil euro
    selçuk fazladan 1,5 mil euro, o da en az
    cigerci fazladan 1 mil euro
    çalık 1 mil euro
    koray 1 mil euro
    ......
    cavandaları, endoganları, carole ları, erayları saymıyorum bile.
    kabaca en az 10 mil euro çöpe giden paralar var.
    ve bu paralara euroleague kazanacak takım kurmak hiç de zor değil.
    yazık değil mi bu şubeye...
  • 52
    öncelikle 3 milyon euro değil, 3 milyon dolardır. ki o 3 milyon dolar, oyuncu bütçesi mi olacak yoksa takımın tüm masraflarının dahil olduğu bütçe mi olacak o da belli değil. bana göre erkek basketbol takımının bütçesi 6-12 milyon dolar olmalı. kimsesin 30 milyon dolar olsun gibi bir beklentisi yok. ama ülkede ekonomik kriz var, kulüp de zorda. o zaman 4-4.5 milyon dolar olsun. kimse böyle bir şeye de itiraz etmez. yeter ki samimi olunsun. yeter ki verimli kullanılsın o para.

    ancak galatasaray erkek basketbol takımının problemi bütçe değil. ilgi ve yönetici problemi var. umursamazlık had safhada. takım sezonu kapatalı 2 ay olmuş, rotasyonda 10-12. adam olacak erol can çinko transferi açıklandı sadece. oktay hoca kalıyor mu belli değil. iyice küçülmek için ona da mobbing uygulandığı söylentileri var. ama ben mustafa bey'in seçim dönemi yaklaşımını hatırlıyorum. bunun tam tersiydi.

    bir diğer konu sponsor. bulacağız dediler. sponsor bulmaktan kasıt ünal aysal'ın kapısında yatmaksa bu bir çözüm değil. zira 2 kez ret yendiği söylentileri var. ha zaten kim niye sponsor olsun ki? bir ton para vereceksin ondan ömer yalçınkaya nemalanacak. basketbol topu görse bomba diye karakola götürecek olan ömer cansever çarçur edecek. kim niye sponsor olsun? futbol takımı niye bunca zamandır adam akıllı sponsor bulamıyorsa basketbol da ondan bulamıyor. kötü yöneticilik.

    bu konu çok tartışılıyor gerek forumlarda gerek arkadaş ortamında. bizim sponsor değil ortak bulmamız lazım. aydınlar fb'nin voleybol takımına sponsor oldu ama aynı zamanda takım üzerinde söz sahibi de oldu. keza aynı şey şahenk için de geçerli. biz ne diyoruz? abi sen ver parayı biz kafamıza göre yiyeceğiz. yeri gelecek o parayla futbol takımına transfer yapacağız.

    sevgili mustafa başkan baskın seçimle geldin 5 aylığına. hiç itirazım yok yönetimine. ama 3 yıllık seçime giriyorsun, hazırlık için de zamanın var ne diye ömer cansever ve mahmut recevik ile devam? çok iyi insan ve galatasaraylı olabilirler ama basketbol ile alakaları yok. 3 milyon doları bu ekibe emanet edeceğine hiç para verme şubeyi kapat daha iyi.

    tekrar ediyorum, sorun bütçe sorunu değil. şubede eylemsizlik hakim. ne oluyor bitiyor kimsenin haberi yok. bu yönetim kafasıyla şubenin sonu kapanmaktır. özbek'ten bayrak devralındı. üzgünüm ama durum bu.
  • 54
    şimdi öncelikle şunu söylemek lazım euroleauge 200 ülkede 2 milyar civarı insanın ve birçok takımın katıldığı en büyük çapta turnuva. görünüşte müthiş bir ağı olan bu turnuvanın takımlara getirdiği gelirler rezalet ötesi durumda. euroleauge bizim gibi sponsor bulmada başarısız ya da yeteneksiz yöneticilerden kurulu değildir herhalde çünkü 200 ülkede yayınlanıp 2 milyar insanın takip ettiği turnuvanın pazarlanmasının getirisi bu kadar rezil durumda olmasının tek açıklaması basketbolun kimsenin umrunda olmamasından kaynaklanıyor. şunu da söylemekte fayda var türk şirketleri de sponsor olmasaydı gelirleri daha çok düşük olurdu.

    geçen sene fenerbahçenin turnuva boyunca elde ettiği gelir şampiyonlukla birlikte 1 milyon 930 bin euro civarındaymış. hadi diyelim ligden 1 milyon euro, trübün gelirinden 570 bin euro ve sponsor gelirlerinden 7 milyon kazanmış olsun. sonuç nedir 30 milyon euro harca tüm kupaları kazan şaka gibi 20 milyon civarı zarar et. bu nasıl bir zarardır bir yıl için açıklamasını yapabilecek varsa yanılıyorsam düzeltecek yazar arkadasları da dinlemeye hazırım. aziz yıldırım ise 2017'de yaptığı açıklamada erkek basketbolda 3 yılda 40 milyon dolara yakın açıklarının olduğu dile getirmişti.

    https://www.google.com.tr/...e-kadar-para-kazandi

    demek istediğim fenerbahçe gibi futboldaki başarısızlıkları basketbol ile telafi etme gibi bir amacımız yoktur. euroleauge şampiyonu, lig şampiyonu ve doğuş grubu gibi futbolda olmayan sponsor gelirleri ile bile dünyanın zararını yapan bir kulüp bize örnek olmalı.

    euroleauge daha kendine sponsor bulamıyor ben yönetim sponsor bulamadı diye suçlama taraftarı değilim. tek beklentim güzel bir yapılanma, yönetici kadrosu ile genç ve gelecek vaad eden oyunculardan zarar etmeyecek bir takım kurulması. 3 milyon euro transfer için mi sadece yoksa tüm giderler için ayrıldı onu bilemem ama zarar etmeyecek şekilde bir planlama olması gerektiği düşüncesindeyim.
  • 55
    az bulduğum düşürülme.

    3 milyon yatırdınız diyelim (kontratlar, bonservis ve tüm diğer harcamalar), türkiye ligi'ni kazandığınız takdirde kazancınız nedir? 3 milyon euro'dan fazla olmayacaktır muhtemelen. zaten euroleague şampiyonluğuna bile 2 milyon euro falan veriliyor. cebinizdeki neyse ona göre harcamak zorundasınız. tüketim manyaklığına girip 2-3 ergen burası spor kulübü tweeti atacak diye borç harç içinde yüzmeye gerek yok. 80'li yıllardan itibaren türkiye ve dünyada lükse para saçmak öyle bir pompalandı ki borç boyumuzu aşmış ama hala idrak edebilen yok. bu arada paralar saçılırken yönetici ve menajerler bizim paralarımızla köşe olmuş ondan da rahatsız olan yok. sonra da asgari ücretin 1600 yl olduğu memlekette 1100 tl'ye kombine satıldı mı da gelip burada "takıma para lazım pamuk eller cebe" muhabbeti yapıyorsunuz. enayi biziz ya!

    avrupa'nın en iyi ligi denen türkiye basketbol ligi'nde sayılabilecek adam akıllı 5 tane yetenekli türk basketbolcu yok. rezalettir bu. her sene adını sanını bilmediğimiz amerikalı'ya para veriyoruz. onların o paralara oynadığı basketbolu bizim ülkenin çocukları daha ucuza oynayamıyor mu?

    önemli olan bütçe değil bütçenin nasıl harcandığıdır. bu hamle mustafa cengiz yönetiminin isabetli icraatlarından birisidir.
  • 56
    açıkcası nba gibi para getirisi olmayan bir alanda sadece marka olmak için yatırım yapmak mantıklı gelmiyor. takım isimlerine bakınca zaten kimlerin ne kadar ilgilendiği ortada. avrupada çok düşük meblalar dönüyor ama gider 3-4 katı. amatör yatırımlar bile daha fazla gelir getirebilir. sonuçta zarar edilen bir alana şirket olarak yatırım yapılmaz.
  • 57
    fazla bile ayrılmış bütçedir.

    16 milyon tl para yapıyor bu para. sonuç olarak bütçeni gelen paraya göre ayarlarsın. göz göre göre kulübü batırmanın manası yok.

    ben zaten amatör bransların da kapanması taraftarıyım. kendini döndüremeyen şube kapansın.

    burası hayır kurumu değil. sonra borç dağ taş olunca yönetimler batırdı diyoruz. amatör branşların belimizi büktüğü yadsınamaz.

    çok meraklıysan ve gerçekten ben spor kulübü olacağım, birçok branşta olmak istiyorum diyorsan kendi yetiştirdiğin sporcularınla yarışırsın hem ülkene hizmet etmiş olursun hem de mali sıkıntıya düşmezsin.
  • 58
    bencede fazla ayrılmış bütçedir. ben basketbolla ilgilenen bir değilim ama “spor klubü” geyiği noktasında şöyle düşünüyorum. böyle bir misyonumuz vardıysa , batma hatta belkide satılma noktasında ki bir spor klubümü isteriz yoksa kendini çevirebilen futbol ağırlıklı diğer branşlarda ise yerli sporcu yetiştirip , ülke gençlerini spora kazandıran bir futbol klubü mü?

    *futbol klubü esas anlamının dışında , ironik ifade olarak eklenmiştir.
  • 60
    çare değildir.

    galatasaray basketbol şubesinin mali ve sportif açıdan istikrarlı bir biçimde varlığını sürdürebilmesi için tek bir gereklilik, tek bir şart, tek bir zorunluluk var; işi bilen yöneticilerin işi doğru şekilde idame ettirmesi koşuluyla "s p o n s o r".

    güçlü bir sponsor bulamadığımız sürece "basketbol bütçesi kulübü batırıyor" benzeri temelsiz söylemler daha da fazla dillendirilecektir.

    bu söylemler niye mi temelsiz? tam olarak şu sebepten/sebeplerden dolayı:

    amatör şubelerin 2011 sonu bütçe tablosu (beklenti - gerçekleşen): http://gss.gs/aFJ
    amatör şubelerin 2016 sonu bütçe tablosu: http://gss.gs/SgO.jpg
    amatör şubelerin 2017 sonu bütçe tablosu: http://gss.gs/xca.jpg

    basketbol özelinde 2016 sonu ortalama zarar: 20 milyon tl (o günkü dolar kuru 2.85 tl idi ki bu da yaklaşık 7 milyon dolar demek)
    basketbol özelinde 2017 sonu ortalama zarar: 15 milyon tl (o günkü dolar kuru 3.7 tl idi ki bu da yaklaşık 4 milyon dolar demek)

    basketbol özelinde amatör branşların farklı dönemlerdeki zararları bu durumlardayken, diğer yandan futbol için aynı dönemlerde 147 milyon euro zarardan bahsediliyorken ne çeşit bir batıştan, ne çeşit bir "basketbol şubesinin kulübü sürüklediği batak"tan söz edilebiliyor? basketbolun galatasaray'a bindirdiği mali yük futbolun yanında devede kulak kalır. diyenler olabilir "futbol a.ş. ve sportif a.ş. ayrı ama" diye. evet doğru, şirketler ayrı fakat borç galatasaray'ın borcu. ayrıca 2016 ve 2017 dönemlerine ait zararların tarihin en bol sıfırlı sayıları olduğunu da bir kez daha hatırlatmak isterim.

    doğru yönetimle, işi bilen yöneticilerle, iyi sponsorla her şey mümkün. örnek mi? bakınız zalgiris kaunas. futbol branşı da olduğu için zalgiris'i örnek veriyorum. yoksa saski baskonia'yı da buraya ekleyebiliriz. zalgiris'in bu sezonki basketbol bütçesi yaklaşık 8 milyon dolar idi. euroleague'de final four oynadılar ve bütçeye ortalama 3 milyon dolar koydular. zarardalar değil mi? yoo bebeğim yoo, değiller. o kadar doğru ve iyi yönetiliyorlar ki, sponsorlar sayesinde 5 milyon dolara yakın bir meblağı kasaya koydular. yetti mi? elbette ki yetmedi! tribün gelirleri (kombineler, maç biletleri vs.) ile sezon içerisinde ortalama 2 milyon dolar kadar kâr etmiş durumdalar. sonuç mu? 2 - 2.5 milyon dolar kârla kapattılar dönemi.

    zalgiris'in durumuna antisav olarak sunulabilecek olan tezler ne(ler) olabilir?

    litvanya'da kullanılan para birimi euro, dolayısıyla kurdan etkilenmiyorlar; basketbol litvanya'da birincil spor, dolayısıyla insanların eğilimi bu yönde.

    işte doğru yönetimle, iyi yöneticilerle ve sponsorla tolere edilebilecek kısım da tam olarak burası. soruyorum; hakan üstünberk döneminde euroleague oynadık, çok da başarılı olduk. basketbol şubesinin o dönemki yapılanmasıyla alakalı en ufak bir fluluk yok insanların zihninde. neden? çünkü hakan üstünberk dürüst, ilkeli ve kaliteli bir yöneticiydi. olay bu kadar basit. yani acitmadan biraderin bahsettiği (bkz: galatasaray fk/#2450450) komisyonların temelinde galatasaray basketbol şubesi yok, vallahi de billahi de sebep bu değil. problem şubeyi yönetenlerde ve yönetenlerin yönetim tarzında.

    son olarak; dursun aydın özbek nefretimiz ve mustafa cengiz sevgimiz bazı realitelerin önüne set çekiyor gibi. mustafa başkanın duruşuna, söylemlerine hayranım ancak yönetiminin basketbol konusunda şu ana kadar işi layıkıyla götürebildiğine inanmıyorum. her şeyden önce mustafa başkanın bir sözü, bir vaadi vardı. ne demişti ocak 2018'de:

    --- alıntı ---

    "bugün gelinen noktada, amatör şubelerimizin kendi ayakları üzerlerinde durmalarının tek yolu şirketleşmeleri. bunun için bu yapıları mevcut yapıdan ayıracağız, basketbol ve voleybol a.ş.'yi kuracağız. dünya çapında sponsorlar bulup, bu şubeleri eski parlak günlerine döndüreceğiz."

    --- alıntı ---

    http://gss.gs/Ly6

    bu sözlerin sahibi mustafa başkanın ta kendisi.

    mustafa başkanı sonuna kadar destekliyorum kendi çapında bir taraftar olarak, seviyorum da lakin galatasaray'ı daha çok seviyorum.

    bana kalırsa amatör şubelerin tamamen gözden çıkarılması yalnızca hatrı sayılır bir yoğunluğun talebiyle mümkün olabilir. galatasaray spor kulübü özelindeki amatör şubelerin "bütçeye yük" mantalitesiyle kapatılmasının istenmesinin matematik olarak sıkı bir dayanağı yok.

    ha bir de; basketbolun sporun romantik tarafı olduğunu bugün öğrenmiş oldum. avrupa spor pazarının en güçlü 2. spor branşı romantizmmiş, türkiye cumhuriyeti'nin spor piyasasının en güçlü 2. spor branşı romantizmmiş... efsane cska maçında rahmetli abdi ipekçi arena'yı dolduran 10 bin küsür basketbolsever de, yine efsi strasbourg eurocup finalinde rahmetli abdi ipekçi arena'yı hıncahınç dolduran 10 bin küsür basketbolsever de romantikti mesela. vay arkadaş. :(

    edit: imlâ
App Store'dan indirin Google Play'den alın