resim
Arda Turan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Eyüpspor
Yaş:37
Uyruk:Türkiye
  • 2905
    şu dünyada mutlu etmenin imkansız olduğu bir insandır, ben bunu gördüm. memnuniyetsizliğinin sebebini değil sözlük tüm dünya birleşse bulamaz, çözemez. mümkünatı yok yani. çünkü her sezon, her geçen gün artıyor bu suratsızlık, memnuniyetsizlik.. ne yaparsan yap, arda buluyor memnun olmayacak bir şey. kısır döngü, çıkmaz sokak adına her ne dersen.. olmuyor, olmadı, olmayacak..

    en çok neye üzülüyorum biliyor musun arda, sana dair kurulan hayallere. onların bile hatrı yokmuş nezdinde. öyle olmasa, sevdiğimiz o arda'yı bu arda yapmazdın. sen çok çabaladın o sevdiğimiz çocuktan fazlası olmak için, unuttun 66 zaten yeterince zengindi, 66 10'dan her zaman büyüktü ve yine unuttun şu dönüştüğün arda'ya benzemeyen adam, öbür arda'nın tırnağı olamazdı. ama ah işte artık çok geç.
  • 2910
    ben hep söylüyorum,
    bu kafa ve mantaliteyle devam ettikçe galatasaray a yarar değil zarar vermektedir..
    her ne kadar kendi evladında olsa,yapıcak bi şey yok..
    eğer senin evladım dediğin adam sabahlara kadar emre belezoglu abisiyle takılıyorsa,sinem kobal gibi medyatik bir sevgilisi varsa,acun ılıcalı gibi adamlarla takılıyorsa.....
    bunlar zaten iyi halleridir.

    bir de evladımız dediğimiz adam a metin oktay ın 10 numarasını vermiştik...
    en çok merak ettiğim konu ise,kafasını yastığa koydugunda acaba hiç düşünüyor mu ben bu formayı taşıyorum ama metin oktay'ın kemikleri sızlıyor mu layık olabiliyor muyum diye...

    son olarak ise,
    emre abisini,nihat abisini örnek alıyor..takıma serdar özkan kankasını kazandırıyor.
    frank rijkaard ın kuyusunu kazanlardan birinin o oldugunu düşünebiliyormusunuz...
    artık düşünün derim.
  • 2911
    son günlerdeki hali için en son suçlanacak kişidir. adnan polat'ın hataları, aziz yıldırım'ın psikolojik baskıları, medyanın bilinçli,bilinçsiz saldırıları ve son olarak galatasaray taraftarının ona sahip çıkmaması onu bugünkü haline getirdi.

    henüz 21 yaşındayken ve kendi bile istemiyorken türkiye gibi bir yerde, kaldıramayacağı yükleri; hem 10 numarayı hem kaptanlığı ona verdi adnan polat. floryanın 5 kapısı var, satılmayacak futbolcu yok gibi açıklamalarla da ne kadar arkasında durduğunu gösterdi!

    hakemlere, federasyona, medyaya yıllarca baskı uygulayan aziz yıldırım rakibin en önemli oyuncusu karşısında geri kalır mı? o dönemde fenerbahçeye transfer olasılığı kıyametle falan eşdeğer olan arda'ya teklif yaptı ve basınına da üzerine gitme emri verdi. küçükken fenerliydi, emreyle beraber oynamak istiyor gibi haberlerle ardayı bunalttıkça bunalttılar.

    medyanın da geri kalır tarafı yoktu tabi. önce aziz yıldırımın paralı askerleri başladı saydırmaya. daha sonra türk futbolunun en büyük yıldızı ona giydirirsek prim yaparızcılar çıktı. bir sinema olayı var mesela. adam sevgilisine romantik birşeyler yapmak istemiş, alacağı pırlantanın yarı parasına sinema salonu tutmuş. olay öyle bir abartıldı ki görgüsüzlükle falan suçlandı adam. aynı dönem bütün parasıyla lüks bir araba alıp, borca batan gökhan gönül'ün neredeyse hiç haberi çıkmadı medyada.

    peki biz ne yaptık taraftar olarak. medyanın gazına geldik hemen. sinema olayı yüzünden, 6 aylık jo'yla bir tuttuk, en zor zamanlarında sahip çıkmayıp yuhaladık. messi'nin bile xavi-iniesta yerine mascherano-veron falan olunca bocaladığını görüpte, arkasında barış, mustafa oynamasına rağmen bu sezon 3 gol 2 asist yapan adama yapmadığımız hakaret kalmadı. serdar özkan'ı o getirtti, dos santos'u o göndertti gibi saçma sapan iddialarla yönetimin suçlarını bile ona yüklemeye çalıştık.

    arda'nın hataları da vardı elbet. yanlış kişilerle arkadaşlık kurdu, ilişkisini geri planda tutmayı beceremedi, kaptanlığı kaldıramadı vs.. ancak en büyük suç kimde derseniz bizde. onu bitirmek isteyenlerin ekmeğine yağ sürdük, 23 yaşında bir adama yapmadığımızı bırakmadık. o yüzden biran önce kaç kurtar kendini arda, belki bu taraftar gidince anlar değerini..
  • 2912
    kendisinin önünde 3 seçenek vardır. birincisi bu takımda kalmak mevcut davranış durumunu ve psikozlu türk genci tribini devam ettirip kendine ve takımına 1 yıl daha zarar verdikten sonra harcanmış bir yetenek olarak futbol yaşantısına devam etmek. umarız bu seçeneği kullanmaz. ikincisi artık bir karar verip avrupada kendisine uygun bir kulube gidip futbol yaşantısı ve hayatına yeni bir gelişim süreci katmak. bu seçenek gayet mantıklı görünüyor hem kulubü hem türk futbolu hem de kendisi açısından çok fazla artısı var kaldı ki adnan polat avrupadan bir kupa kazandırmadan kendisini bırakmayacağını söylüyordu e artık avrupada olmadığımıza ve arda'nın yaşı da tam transfer zamanına uygun olduğuna göre satabiliriz. üçüncü ve son olarakta kalbimizden geçeni söylüyorum davranışlarına bir çeki düzen ver kewell seni alıp sopayla dövüyor mu hasan şaş telefonla arayıp ağzına mı sıçıyor bilmiyorum umarım böyle birşey olur ve kendine gelirsin. ayrıca çevrendeki insanlarla arana bir mesafe koyup ve özel hayatına bir düzen getirip takımında uzun yıllar kalmasan bile taraftarının gönlünü kazanmaya yetecek kadar oyununu oynamalısın. senden bir bülent korkmaz olmanı beklemiyoruz ama senden bir harry kewell kadar önem arz eden ve saygı duyulan bir futbolcu olmanı daha çok istiyoruz.
  • 2914
    yaptığı asist muhteşem.

    ee profesyonellik? takındığı tavır? mücadele gücü? arkadaşlarını, hocasını, taraftarını, camiasını ne kadar düşünüyor peki? bu tavrı bırakmazsa kendisi pişman olur. o tribün ağlaya ağlaya küfreder arda'ya çünkü. ağlasa da çekinmez.

    seviyoruz seni arda, sevmek istiyoruz. biliyoruz, bizdensin içimizdensin ama... işte bir de aması var bu işin hacı.

    koşmaman, suratını asman, hocana destek olmaman, kaptanlık yapamaman, ulan arda olamaman lan arda olmaman...
  • 2916
    emre belezoğlu'nun fenerbahçeye gitmesinin kurbanı olmuştur.

    evet, bence arda emre yoluna düştü. 2008 avrupa şampiyonası yazında transfer oldu emre fenerbahçe'ye. arda'yı ben en son tam anlamıyla doğru dürüst, savaşarak, isteyerek, fedakarlık yaparak futbol oynarken tam da o avrupa şampiyonasında gördüm. sonra o şampiyona bitti, lig yine gündemimize girdi ve arda'nın geleceğini çizen o pankart kadıköy semalarında görüldü:

    (bkz: emre'yi bitirdik sıra arda'da)

    oğlum, bu çocuğun başına ne geldiyse bu pankart yüzünden geldi. galatasaray yönetimi ve ben de dahil olmak üzere tüm galatasaray taraftarı arda'nın da bir gün sonunun fenerbahçe'de biteceğinden o kadar korktuk ki tam da takımdan gitmesi gereken o 2008 yazında ve o senenin ara transfer döneminde avrupa'ya satmadık arda'yı. keşke sırf satmamakla kalsaydık. 10 numarayı verdik. kaptanlığı verdik. lan nerdeyse eline kulübü teslim ettik. sırf gün gelip de onu fenerbahçe'ye kaptırmamak için.

    ama, al işte ne oldu? boynuz kulağı geçti. arda galatasaray'a transfer yaptırır *, takımdan oyuncu gönderir oldu *. teknik direktörleri önce arda'ya beğendirmek gerekmeye başladı ve sonuç: arda artık kendi taraftarı tarafından sevilmeyen, istenmeyen adam.

    şu anda onun bu haline nasıl üzüldüğümü bir ben biliyorum herhalde. böyle olmasını istemezdim ama arda bizim onun önüne altın tepsiyle sunduğumuz egoların kurbanı oldu. demek istediğim, geniş pencereden bakıldığında tek suçlu arda değil. ona belli olduğu üzere kaldıramadığı, hatta altında ezildiği, bu yükleri, sorumlulukları yüklediğimiz için taraftar ve yönetim olarak biz de suçluyuz.

    çok az kaldı arda ali sami yen'de yuhlanacak ve ben o anı nerede izliyor olursam olayım birkaç damla yaş akıtacağım gözümden galiba.
  • 2918
    tez vakitte elinden kaptanlık alınmalı diye başlayacaktım bu entryye. sonra düşündüm ki kaptanlık pazubant ile olmuyor ki. 23 yaşındaki adam 30 yaşındaki adamlara "ağabey"lik yapıyor daha önceki "ağabey"lerinden gördüğü şekilde. onları ne tarafa çekerse o tarafa götürüyor. ve birilerinin silahşörü. birilerinin kellelerini isteyenlerin tam da kafadan vurmak için kullandığı bir silahşör.

    herkes git diyor da. gitme kal arda. sıçıp sıvamışken bir de tüy diktiğini görmek isterim. 105 yıllık galatasaray ı 23 yaşındaki çocuğun elinde oyuncak edenlerle elele dikiver o tüyü.
  • 2919
    chao grey'den nefis bir arda yazısı:

    --- alıntı ---

    benim için arda turan artık darth vader'lığını tamamlamıştır. bilen bilir ki en fanatik "ardaturansporlu" ben oldum hep; fakat zamanında delicesine, hesapsızca, sırf benim için sahada her şeyini ortaya koyuyor diye tüm falsolarını görmezden gelerek savunduğum adamlardan sonraları nasıl nefret ettiysem arda da kendinden öyle uzaklaştırıyor beni artık. kaptan yapıldığında 'yakışır' dediğim, acıdan yüzü ekşidiğinde kalbimin acıdığı, samimiyetine, iyi niyetine delicesine inandığım adam bu değil. florya'daki kokuşmuş yeniçeri mirası onu tamamen ele geçirmiş vaziyette. yanına kattığı birkaç adamla (ki birisi de hakan balta'dır) kazan kaldırma işlemlerini tamamladılar. bunu şimdiye kadar görmezden gelmedim ama arda'nın içinde hala iyi bir şeyler olduğuna inanıyordum, şimdi de inanıyorum gerçi ama artık kolları-bacakları kesik durumda, akıl hocasının (hocalarının) gözetimi altında o. ne zaman birisi gelip onu kurtarır, ne zaman yeniden anakin olur bilemiyorum ama tarafım bellidir: frank rijkaard oley!

    not: tabii ki arda'yı silmiş değilim, ama içinden o yeniçeri ruhunu söküp atmadan kendisine karşı eskiden hissettiklerimi hissetmeyeceğim.

    --- alıntı ---

    http://chaogrey.blogspot.com/.../new-apprentice.html
  • 2920
    tamam kötü oynuyor, formsuz, yüzünden bezginlik akıyor ama nası bir ikiyüzlülük yapıyorsunuz farkında mısınız? lincoln bu takımda 2 sene kaldı. kalli zamanında kadro dışı kaldığı 5. haftaya kadar oynadığı 4 maç ve skibbe zamanındaki ilk yarı hariç ne oynadı? kalli zamanında ilk yarının kalanını sakat geçirdi. 2. yarı gençler maçı hariç hangi maçı kurtardı? sonra yine sakatlandı. buna rağmen şampiyonluğun geldiği fener maçında sokak'a gittiğimizde hala lincoln oynar diye bekliyorduk. sakat haberini aldık yıkıldık. ertesi sezon skibbe ile oynadı, skibbe gitti yine durdu.

    sonra ne dedik biz? adam mutsuz, kriz yönetemiyoruz. lincoln'u oynatmasını bilmiyoruz. tamam eyvallah hatalar yapıldı. e arkadaş şimdi de arda mutsuz. kaptanlığı sorgulanıyor, taraftarla arasında yaşadığı var. e bu kriz değil mi amına koyim. bunu da yönetemiyoruz. ee şimdi niye arda siktir olup gidiyor da lincoln'un kiymetini bilmemiş oluyoruz. niye arda kadrodışı kalıyor da lincoln'u oynatacak teknik adam arıyoruz? bu iki yüzlülük değil mi kardeşim? hadi altyapı, özevlat muhabbettini geçiyorum. geçen sene o sıçıyor denilen sezon; 10 küsür gol, 30 küsür assist yapmış, 22-23 yaşındaki hem de bir türk oyuncudan bahsediyoruz. sıçmasa ne olurdu diyorum? hadi bunu geçtim şu istatistiklerin yarısını yapan adamların youtube videolarını replay'e bağlarsınız, ama arda ülkeden sürülsün. hakkaten sürülsün de rahat edelim.

    sevin, sevmeyen isterseniz küfredin ama eleştiri yaparken azıcık tutarlı olun.

    tanım da lazımsa bunu kullanın : kadrodışı kaldığı an güneşli günlerin geleceği kaptanımız.
  • 2921
    tutarlı bir sekilde önce ağabeylerıyle bir olup kalli'yi, sonra onla beraber lıncoln harıka oynuyor, taraftarın sevgilisi oluyor diye skibbe'yi yollatmak için takımı sabote eden futbolcu..

    tutarlılığı devam edıyor ve şimdide vurdum duymaz tavırlarıyla hakan ağabeyinden, emre agabeyinden öğrendiklerini uyguluyor..

    rijkaard'ın karıyeri karsısında ezildiği ve yerli hoca istegi nedenıyle takımı satıyor.

    lıncoln'e gelınce, evet ilk sezonunda sakattı, ama 2. sezonunda harıkkaydı.. arkadasları dışladı..

    arda'yı dışlayan yok.. hatta kaptan yapıldı.. ama senın, benım tuttugum takımı kume dusecegını bılse satacak mantalıteye sahip..
  • 2922
    uzun zamandır galatasaraydan gitmesini istediğim oyuncumuz.

    gitmesini istememin sebebi onu sevmemem değildir. asla takımı sattığını, bilerek kötü oynadığını, birilerinin kuyusunu kazmak istediğini düşünmedim. *

    arda turan türk futbolunun son yıllarda yetiştirdiği en yetenekli oyuncu. bunu bir çok alanda da gösterdi. ancak kendi topraklarından güzel bir şey çıkmasını hazmedemeyen içimizdeki irlandalılar bir çok şeyde olduğu gibi ardayı da bitirme planlarına yıllar önce başladılar. bugün gelinen nokta ardanın artık mental olarak çok zayıf, çok mutsuz, aklı karışık olduğunu gösteriyor.

    avrupaya gitmesi kendisi için hayırlı olacak çünkü tıpkı tugay kerimoğlu gibi, nihat kahveci gibi kendini geliştirebilecek. hele bir de ingiltereye giderse onun için çok daha iyi olacak.

    daha fazla yıpranmadan, seni çok seven taraftarla karşı karşıya gelmeden git arda. git ve olabileceğin oyuncu ol. biz de her maç sen yokken bile senin için bağıralım.
  • 2924
    kaptanlık pazubandı çocukları şımartmak için kullanılan bir onore etme şekli değildir. kaptanlık pazubandı ileride satılacak bir oyuncunun fiyatını artırmak için kullanılacak bir araç da değildir. eğer sahadaki dizilişten ve görev dağılımından teknik direktör sorumlu ise kaptanın kimin olacağı futboldan anlamayan yönetimin karar vereceği bir durum da değildir.

    kaptanlık pazubandı sahadaki lideri belirler ve bu lider takıma güven, moral ve mantık aşılar. tüm bunları yaparken aynı zamanda mücadele eder ve fiziksel emeğini de takımından esirgemez. kaptan demek saha içinde ağırlığı olmak, diğer futbolcuların ve hakemlerin seni ciddiye alması ve sana saygı duyması demektir.

    arda turan benim gözümde "büyük kaptan"lık bir kenara kaptan bile değildir. altyapıdan yetişmiş yetenekli fakat karakter yoksunu bir oyuncudur. ortalama türk insanı mentalitesine sahip, entellektüel ve uluslararası düşünebilme/davranabilme yetileri sıfıra yakınsayan, ileri derecede futbol oynama yetisine ek olarak ne akıllı, ne medeni, ne de mantıklı olan bir figürdür. profesyonel değildir, masabaşı ve laf galatasaraylısıdır, benim gözümde, net bir şekilde galatasaraylı gibi oynamamaktadır. her ne kadar "elin gavuru" olsalar da milan baros, lucas neill ve harry kewell sahada kendisinden daha "aslan" ve "galatasaraylı"dır.

    arda turan madem ayhan akman, harry kewell, milan baros ve lucas neill gibi isimlere kaptanlık yapamayacak, ne şeyime takmaktadır o pazubandı? ya da madem sahada pazubant sahibi kişi dışında liderler var, o pazubant ne şeyime orada durmaktadır? süs mü o?

    arda turan türkiye'nin en pahalı yerli futbolcusu ve ülkenin en yetenekli oyuncusu ise buna yakışır bir şekilde davranmalıdır, bunu maçlarda göstermeli, zor maçlarda ise iyice göstermelidir.

    ingilizcesini konuşturarak efendi bir şekilde durumu anlatmak yerine kart yemek pahasına hakemin suratına ciyak ciyak bağıran, doksan dakika boyunca suratsız bir şekilde gezinen, yalnızca beşer ila onar dakikalık kısa sürelerde top oynadığını hatırlayan adam benim gözümde kaptan değildir, 10 numara da değildir...

    arda turan sen ne kadar kabahatli isen yönetim senin on katın kadar kabahatlidir.

    ileride milliyetçi görüşü benimsemiş bir siyasi partiden milletvekili olarak seçimlere falan gireceğini düşünüyorum. senin kafa o kafa çünkü.

    seni sevmiyorum arda turan, ne efendisin, ne de akıllı bir adamsın... ve bence haddini bilmelisin... sen bu takımın lideri olmadığın gibi reisi de değilsin.

    not: galatasaray yönetiminin şovenist ve aptalca politikalarına kurban gitmiş, bir zamanların 66 numarası, şimdilerin psikolojisi bozulmuş polat alemdar'ı... orta sahaya adam gibi transfer yapmayıp "arda turan bu sene kaptanlık pazubandını ve 10 numaralı formayı giyecek, ayrıca 10 numara pozisyonunda oynayacak." diyen futbol özürlülerine de kafa göz çay söylemek istiyorum.
  • 2925
    ciddi psikolojik desteğe ihtiyacı olandır. gerçekten adamın yüzünde normal bir ifade yok. yediğimiz ve attığımız goldeki ifadeler normal değil. bu adamı tekrar kazanmak tamamen yönetim ve rijkaard'ın elindedir. müthiş yetenekleri olan bu oyuncu, milli takımda bu kadar mükemmel oynarken, nasıl olur da kaptanı olduğu takımda bu kadar yokları oynar. bu adama bu yaşta kaptanlık veriyorsan, "ardanın kariyer planını yaptım" diyorsan, ona psikolojik desteği de sen vereceksin. bilmiş konuşmalar ve yüzeysel açıklamalar arda'nın şu anki durumunu düzeltmez. ama şark kurnazlığı ile yönetilen galatasray kulübü arda turan gibi bir değeri harcamış, anasını bellemiş, top oynayamayacak hale getirmiştir. hepimiz seviyoruz arda'yı. normal bir yönetim olsaydı, arda onların en değer verdiği oyuncu olsaydı, yani peşinde bu işin bilimsel yönünü bilen adamlar olsaydı, psikologları olsaydı; maç içinde yürüyen ve umursamaz takılan, maçtan sonra da taksiye binip giden arda kadro dışıydı.

    ancak arda'ya ne verdiniz ki siz sayın yöneticiler. onun kariyer planını yapacağınıza önce ruh sağlığını koruyun şu adamın. ne verdiniz arda'ya? türkiye'de hiçbir işin bilimsel yönüne bakılınmaz. bilim bir adet cep telefonu bizim için. arda turan da güzel bir iphone.
App Store'dan indirin Google Play'den alın