• 1
    aslında bir yanılgı değildir, doğrudur. fakat bu doğrunun gerçekleşebilmesi için türkiye'de olabileceğine pek inanmadığım yönetim hatalarının önüne geçilmesi gerekmektedir. herkes tarafından bilinir ki futbolda başarının ana etmeni maddi güçtür. 3 büyük takımın diğer takımlardan bunca yıl üstün olmasının sebebi budur zaten incelenirse. daha önce anadoludan çıkmış şampiyon olarak trabzonspor'u ele alırsak elindeki maddi gücü asla verimli bir şekilde kullanamamış (o zamanki ligin para dağıtım sisteminin şimdi ile kıyaslanamayacak kadar kötü olduğunu da hatırlayalım) ve bu sebepten ötürü türk futbolunun gelişmesinde fazla bir katkısı olmamıştır. şimdi ise bu sırabursaspor'a geldi. sanki ertuğrul sağlam yönetiminde birazda olsa değişiklikler gelecek gibi.

    ukdeyi veren : aslan nihat
  • 2
    anadolu takımlarının şampiyon olamamasında maddi güç kadar taraftar desteğinin de yetersiz olması da etkendir. zaten taraftar gücüyle maddi güç kazanılabilir. bi erzurumda erzurumspor taraftarı üç büyük takımın taraftarından azdır. e kendi şehrinde bunlardan güçsüzsen onlarla yarışma şansın zaten yok . bursa bi kaç yıl önce bu durumu yıktı bursa da bursaspor taraftarı diğerlerinden fazladır. bursa da ki taraftar takıma sahip çıktığı için de ciddi bi yükselme başlamıştı zaten. şimdi bu taraftar birazda kayseri ve sivasta oluştu . antep in yıllardır belli bi çizgisi var bu yüzden .

    tabi bi de yerel medyanın güçlü olması lazım şayet yerel gazeteler satmıyorsa yada adam gibi yayın yapmıyorsa, senin şehrinde insanlar takımı takip edemiyorsa zaten taraftar desteği bekleyemezsin bu yüzden de maddi gücün şampiyonluğa yetecek seviyeye gelemez. şampiyonluk hedefleyen takım yerel medyayı düzeltmeyle başlamalı işe. bursa bunları adım adım sağlam bi şekilde yaparak yükseldiği için diğer kulüpler gibi günlük başarıdan sonra düşüş geçmeyecektir. temeli onu belli bi seviyede tutacaktır. ***

    şayet anadolu takımları gelişirse ülke futbolunun gelişeceğine inanıyorum .
  • 3
    anadolu klüpleri; spor klübü, ya da en azından futbol klübü olmak için uğraşmadıkça geçerli olacak olan yanılgıdır.

    bugün fransa'nın sıradan takımları yıldızlarını her sene lyon'a, almanya'nın sıradan takımları da bayern'e satar. ekonomik güç olmak elbette 1.sıradaki şarttır fakat, oyuncuyu elde tutmanın o kadar önemi yoktur bu şartta.

    mühim olan yeni futbolcuyu yetiştirmek veya en azından bulup getirmektir. anadolu takımları, kendi şehirlerindeki ve yakın coğrafyalarındaki gençleri sürekli olarak takibi altına alıp, tedrisatından geçirerek a takımına yükseltmelidir. çıkan oyuncular takımların iskeletini kurmalı, böylelikle birbirini tanıyan, kolej takımı havasındaki ekipler oluşmalı ve bu oyuncular takımın kadro beslemesini sağlamalıdır.

    arada sırada parlayacak olan yıldızlar da güzel fiyatlarla büyük takımlara satılır, böylelikle de çark dönmeye devam eder, gençleri yetiştirmenin masrafı bir transferle karşılanmış olur.

    2-3 sezon süper ligde kendisini bu şekilde döndürebilen klüp, elinde kalacak olan bir miktar ilave parayla, takımın içindeki gerçek eksiklere gayet yerinde yabancı transferleri yaparak son derece uyumlu ve her mevkide dirençli bir kadro oluşturur.

    mesela bursaspor'un kendi yetiştirdiği ya da ozan ipek gibi çok gençken transfer ettiği çocuklar, kadro içinde bazı mevkilerde banko oynamakta, bazı diğer mevkilerde ise verimli yedek oyuncu olarak yer almaktadırlar. banko oynayacak altyapı elemanı olmayan mevkilere de ivankov, ergic gibi transferler yapılınca da başarı zaten kendiliğinden geliyor.

    ayrıca bursaspor'un bu sezon sonunda elindeki bazı tanınmış gençleri satarak 10 milyon euro üzeri transfer geliri elde etme imkanı da var. yani ekonomik güç de altyapıyı sağlam kurduktan sonra gelebiliyor. bu yüzden ekonomik gücü, sponsorluk ve taraftarın forma ve kombine almasına indirgeyen algılamaya son vermeli anadolu. onlar ikincil etmenler. daha fazla para getireni bile ikincil etmen. öncelikle oyuncu devr-i daimini sağlam kuracaksın ki, hem takımın oyuncusuz kalmayacak, hem de 10 yıllık forma satış cirosu kadar parayı tek kalemde basacak yıldız oyuncu denk getirme imkanın olacak.

    aslolan insandır, futbolda da. önce insan, önce altyapı.
  • 6
    bu yanılgı kendini yaz boyu "türk futbolu'nda devrim" şeklinde gösterdi... devrimin başlangıcı da bursaspor'un şampiyon olması.

    bursaspor'un şampiyonluğu ne ilktir ne de devrim.
    önümüzde trabzonspor'un 6 tane şampiyonluğu var, üstelik 1978-1981 arası 3 senelik şampiyonluk serisi de yakaladılar. son şampiyonlukları 1984 yılında...

    geriye dönüp bakınca anadolu'dan şampiyon çıktığına göre, türk futbolu'nda bir devrim bulmamız lazım.

    türk futbol tarihi'nin mihenk taşı olarak kabul edilen 1984 yılında derwall'in florya'ya gelişine bakalım. trabzonspor'un şampiyonluğu ile arasında bağ var mıdır?

    1984-1996 arasını atlayalım... 1996-2002 arası galatasaray'da oluşan nesil ile türk futbolu'nın zirveye çıkışında, 15 sene önce anadolu'dan şampiyon çıkmasının rolü nedir? galatasaray'ın o dönemki kadrosunda -bildiğim kadarıyla- iki trabzon doğumlu oyuncunun** yer alması mı?

    2009-2010 sezonunda bursaspor'un şampiyonluğuna ve öncesine bakalım. sivasspor'un türkiye ligi'nde oynanan futbola uygun anlayışla iki sene zirveyi zorlaması türkiye'ye ne kazandırdı? hangi kulüplerin vizyonu değişti? transfer politikalarında değişme yok sadece gelen oyuncuların kalitesinde, naklen yayın ihalesinden dolayı katlanan gelirlerin sağladığı artış var.
App Store'dan indirin Google Play'den alın