• 51
    gitmelerine de dönmelerine de üzülmem.

    2016-17 transfer sezonu başlığına a takıma 9 oyuncu gerekiyor dedim. her ne kadar kafası oyun kurmaya çalışmasa da sinan ile sağ kanadı rotasyonlu koyup oynattığım, koşup koşup orta yapmak üzere eğitilecek bir bruma ve bir sene italyada oynamış, fena da oynamamış, gelirse carole gibi yine beni üzmeyecek bir adamı yedek kulübesine koyup ilk 11 başlayabilecek bir telles ile transfer ihtiyacı 7'ye düşer.

    angajmanlardaki rakamlara giderlerse de 16.5 m euro para gelir ki bu faraziyede kendileri yerine 2 adam alabileceğim gibi (emre taşdemir ve bir adet yabancı) 1 m euro bonservisi olan kafamdaki yedek forvet vedat muriç hatta bir de yedek sol açık veya orta saha alabilirim.

    ne olursa olsun win win gözü ile baktığım adamlardır.
  • 53
    hepinizin bahsettigi, ongordugu gibi yonetim bu oyunculardan gelecek olan parayi en boktan yerlere harcar. sacma salak adamlarla veya sozlesmesi bitecek oyuncu ile anlasma yapar ya da evlatlara zam yapmaya kalkar. yeni sezonda telles ve bruma takimimiza katilir insallah. eldeki kullanisli oyuncu sayisi artar en azindan. tabi bir de akli selim, ne yaptigini bilen bir hoca bulursak bal kaymak olur. *
  • 54
    muslera

    linnes - koray - chedjou - telles

    sinan - transfer - transfer - bruma

    sneijder

    podolski (transfer)

    beklentim yeminle bu kadar. melo tarzi -tabi ki o kadar iyisini bulamayiz ama- iki yonlu oynayabilen iki ortasaha, selcuk, umut, sabri, donk tarzi coplerden kurtulmak.. bu kadar abi.

    su iki genci takimda tutup, adam gibi iki ortasaha alip, bunlarin basina kadronun amina koymadan sistem oturtmaya calisacak bi teknik direktor getirip, iki saglam orta saha alip, bir kac genc yedek ve cop adamlarin siktir edilmesiyle butce olusturmak.. otesi yok. dursun basgan bunu yapabilir mi? kufrum edebimi asti bu gece..
  • 55
    akıbetlerini merak ettiğim ikili. tek temennim ikisinin de kadroda tutulmaları. haraç mezat satmaktansa bizde kalmaları en doğrusu. ikisi de çapsız bir adamın kadro planlamasının kurbanı oldu. yabancı sınırının olmadığı bir ortamda daha rahat forma şansları bulmaları içten bile değil.

    özellikle bruma'dan çok ama çok ümitliyim. real savunmasını tesbih gibi ipe dizen adam boş bir adam olamaz.
  • 56
    2016-2017 sezonu itibariyle yalan olmuş ikilidir. abi inanamiyorum yahu. yani sırf çok para yatırıldı diye ikisinden de uçmalarını tek başlarına bütün rakibi geçip gol atmalarını, savunmada kimseye göz açtırmamalarını, milimetrik paslar atmalarını, çektikleri her şutun isabetli olmasını bekledik.

    oğlum porto veya benfica olmak böyle olmaz yahu. bekleyeceksin, sabrdeceksin, şans vereceksin en önemlisi eğiteceksin. soruyorum şimdi hangisini yaptık. ilk aldığımız dönemde yabancı sınırı denen lanet vardı. adam akıllı oynatamadık. adamlar şans bulduklarında korka korka, kulübeye baka baka oynadı. böyle bir ortamda gencecik adamlardan ne verim alacaksın ki. hata yapsalar tribünler homurdanmaya başlıyordu. nasıl olacak oğlum o zaman.

    bu adamlar hata yapacaktı, gol kaçıracak, hataları bize gol yedirecekti. böyle böyle öğreneceklerdi büyük topçu olmayı. ama biz ne anlarız oğlum adam yetiştirmekten, bizim neyimize amk porto olmak.

    biz semih'lere, sabri'lere, umut'lara milyonlarca € yedirmeye devam edelim.

    yazık oldu oğlum. çok yazık oldu.

    not: telles porto'da, carole'u çok değil 1-2 sene içinde donunda sallayacak noktaya gelecek. bizde arkasından salyalarımızı akıtarak izleyeceğiz. psv'de bruma'yı alırsa bir "ah" da onun için çekeriz.
  • 59
    alex telles bize transfer olduğu sene ilk iki maç lisansı olmadığından oynamamış, onun dışında her maç oynamış. ertesi sene hamza hoca gelene kadar 2 kere oynamış. kalan 24 maçta 4 kere görev almamış. bu 4 maçın birinde kart cezalısı, bir tanesi ise son maç.

    telles aynı zamanda ilk senesinde iki, ikinci senesinde beş maçta şampiyonlar liginde görev almış.

    buruma'ya gelirsek ise şöyle...

    ilk transfer olduğu sene 17 haftada 7 kere görev almış sezonu sakatlıkla kapatmış. ikinci sene ise hamza hoca gelene kadar 4 kere görev almış, ve sonrasında 24 haftada biri son hafta olmak üzere 16 kere görev almış.

    şampiyonlar liginde ilk sene beş, ikinci sene beş kere görev almış.
  • 60
    (bkz: #1984289).

    türkiye'de 'yatırım' anlamı anında gelir getiren demektir. herkesin ailesinde 'dedeme 10 sene önce bu araziyi al demişler, bura dağ başı gelişmez dedi almadı' şeklinde hikayeler vardır. hah sen bu adamlardan abi iki topçu aldık, 20 milyon € para verdik dersen, onlar bu iki adamdan ronaldo+marcelo performansı beklerler. yani bu futbol anlamında değil, ülkenin sıkıntısıdır. bu iki genç yeteneği alıp 2-3 yıllarını bok ettiğimiz için onlardan kendi adıma özür diliyorum, bence taraftar olarak da yapmamız gereken bu. düşünsenize lan, dünyanın bir şeyler beklediği bir yeteneksin, seni çok düşündüklerini söyleyip transfer ediyorlar, 1 sene içinde seni getiren adamların hiç birinin kulüple bağı kalmıyor. bu adamların yerinde olsam, ben topa bile vuramazdım, adamlar yine iyi gelişim gösterdiler.

    yıllar önce walcott bir fenerbahçe oynamış, wenger attığı bu gol 5 senenin ürünü demişti, belli yani adamla ilgilenilmiş, bizde ilgilenilme aslanım- kaplanım şeklinde, karı-kız bulunarak yapılır, o yüzden böyle potansiyelli adamlar yitip gider. bakın sergen gibi potansiyelli bir adam bile hayatının en verimli yıllarını lucescu ile geçirdi. antreman yapmasını bilen türk futbolcu yok; olan da bildiğini düşünüyor, aslında olaya tam anlamıyla hakim değil. hatırlanır belki ayı en iyi olduğu dönemde kas yapıp çevikliğini kaybetmişti. bunu yaptıran ekibi öve öve bitiremiyorlar, çok iyi kaleci yetiştiriyor diye.

    not: daldan dala çok atladım yine, ramazana verin affedin beni.*
App Store'dan indirin Google Play'den alın