• 1
    1-1 sona eren 1993/94 sezonu 25. hafta karşılaşması. 3 gün öncesinde türkiye kupası finali'nde yine ali sami yen'de karşılaşmış ve golsüz berabere kalmıştık.

    galatasaray: hayrettin demirbaş, cihat arslan, bülent korkmaz, roger ıngemar ljong, falco götz, tugay kerimoğlu (benhur babaoğlu ( 85' )), uğur tütüneker, hamza hamzaoğlu, mustafa kocabey, suat kaya (erdal keser ( 60' )), kubilay türkyılmaz

    beşiktaş: zafer öğer, recep çetin, mutlu topçu, gökhan keskin, ali günçar, fany tommy madida, feyyaz uçar, metin uzun, mehmet özdilek, oktay derelioğlu, metin tekin

    goller:
    [1-0] hamza hamzaoğlu ( 33' )
    [1-1] metin uzun ( 72' )
  • 2
    o haftaya fenerbahçe'nin 3 puan onunde giriyorduk ve ligin bitmesine 6 hafta kala besiktas onunde galibiyetten baska bir sonucu dusunmek dahi istemiyordum. maçin hakemi ahmet çakar'di. benim gozumde çakar net bir besiktasliydi o zamanlar. neden boyle dusunuyordum bilmiyorum ama ahmet çakar'da çok pis besiktasli tipi varmis gibi gelirdi bana. zaman icinde kendisinin besiktasli degil, sovmen oldugunu ogrenecektik. neyse, gelelim maç oncesine; 3 gun once oynanan maçta alpay özalan ayisi hakan sukur'un burnunu kirma senliklerine basladigi icin hakan bu maçta oynayamayacakti. hakansiz bir galatasaray'in isinin zor olacaginin farkindaydim. maça aslinda iyi basladik ve devreyi de onde kapattik. fakat ikinci yari isler istedigimiz gibi gitmemisti. hakan sukur olsaydi boyle olmazdi diye dusunmustum o zamanlar. hala da oyle dusunurum. hakan pres yapar rakibi illallah ettirirdi. hem besiktas maclarini da bos gecmezdi.

    beraberlikle beraber ertesi gun fenerbahce'nin macini kazanip puan farkini 1'e indirecegini dusunup cok sinirlenmistim. fakat ertesi gun saffet sancakli'nin dosedigi gol ile kocaelispor fenerbahce'yi yenmis ve puan farki da ligin bitimine 5 maç kala 4'e yukselmisti.

    bu arada besiktas ile o sezon iki kere daha oynadik. 7 hafta icinde 4 derbi maca cikmistik onlarla. ilk ikisi berabere bitmisti, sonraki ikisini kaybetmistik maalesef.
  • 5
    belki benimle aynı jenerasyondan olan renktaşlar hatırlar, o dönem beşiktaşla bu maç haricinde iki ayaklı kupa final maçları oynamıştık.
    finalin ilk maçı yanlış hatırlamıyorsam bu maçtan üç gün önce yine sami yende oynanmıştı ve 0-0 bitmişti.

    o zamanlar derbilerde tribünler iki takım taraftarları yarı yarıya olurdu, ve ard arda gelen bu iki bjk derbilerinde beşiktaş taraftarının yanında o sezon ligde şampiyonluk için yarıştığımız fb li taraftarlarda onlara destek vermeye gelmişlerdi. (aynısı rövansta da olmustu) ve dönemin gazeteleri bile değinmişti buna, ozamanlar babam hep hürriyet okuduğu için bende o gazetede okumuştum bunu çok büyük bir ihtimalle. yani fbjk kardeşliği taaa ozamanlardan vardı.

    neyse, maç 1-1 berabere bitti. bizim golümüzü hamza atarken onların golünü metin uzun, namı diğer küçük metin atmıştı. ikiside uzaktan atılan şık gollerdi.
    şampiyonluk yarışında kritik haftalara girilirken moral bozan bir puan kaybı olmuştu.
    maç sonunda muhabirlere konuşan falco götz " artık fener istediğini yapabilir, yarın ister kazanıp puan farkını bire indirir yada kaybeder puan farkı dört olur " demişti. (tam net olarak hatırlamasam da böyle bişeyler söylemişti işte)*

    ancak fenerliler yine her zamanki gibi erken sevinip timsaha gelmişti, çünkü ertesi gün deplasmanda kocaelispora 1-0 yenilip bizim aldığımız bu beraberlik puan farkını dört yapmıştı.
    sezon sonu ise bir puan farkla şampiyon biz olmuştuk.*

    (bkz: tarihte bugün)
App Store'dan indirin Google Play'den alın