• 151
    görevi kendi isteğiyle bırakana kadar fatih hoca'nın, önümüzdeki seneki icraatlerini görene kadar burak elmas'ın sonuna kadar arkasındayım.

    türk insanı planlama nedir, nasıl olur, bu yolda sancıları nedir gerçekten haberi yok. bu yüzden ülke bu halde zaten. yıllarca "biz büyük takımız, şampiyonluk dışındaki sonuçlar başarısızlıktır" karın ağrısıyla bu planlama için gerekli neşteri vuramadık, şimdi dövizin de etkisiyle af edersiniz kıçımızda ayı bağırıyor.

    insanların hakikaten ne gelişim ne devinim görmek istediği var. alalım 7-8 tane yıldız 1 tane şampiyonluk alalım diye 5 sene eziyet çekelim falan istiyorlar. öyle oldu hep şu ana kadar işte, benzeri beşiktaş'ın da başına geliyor, fenerbahçe'nin de başına geliyor önümüzdeki seneden itibaren trabzon'un da başına gelecek.

    hadi kendimize kurbağanın öküz modeli aldığı gibi bayern, liverpool, atletico falan örnek aldığımızı var sayalım. bu takımlar şu anki dominasyonunu 1-2 senede mi kurdu zannediyorsunuz. isterseniz bayern'in 2010'lar başındaki liverpool'un 4-5 sene önceki halini atletico'nun 7-8 sene önceki haline falan bir bakın. bu takımlar senin büyüklüğünün yaklaşamayacağı seviyede, senden daha kadim kulüpler. şu anki dominasyonlarını kurabilmek için 4-5 sene değil belki 10 sene uğraştı bu takımlar halen de o planlarına sadıklar.

    iyi ki kulübede fatih terim var, iyi ki kulübün başında bahsettiğim tip insanlar yok valla yazıyı yazarken bile sinirleniyorum bunları açıklamaya gerek duyduğum için. 1-2 sene de sabredin anasını satayım, başarı kupa değil bi gelişim görün 1-2 sene de bir şey çalınmaz hayatınızdan.
  • 155
    uzun bir entry yazacağım. planlamaya nasıl bakmalıyız bunu ele almak istiyorum. (2.kısmı ayrı bir çizgiyle ayırdım)

    önsöz;

    çalışmayan hatta planli çalışmayan bir sey elde edemez. şampiyon bile olsa o şampiyonluk o seneye aittir ve orada kalır. sana sürekli başarının yolunu açmaz.

    ---------------------------------------------------1.kısım-----------------------------------------------------

    pesin pesin yazayım. terimci yine terim korumus denmesin de. eleştirim de var elmas ve terime ama sonuç hatta oyun veya hakemlere bagırmamak konusu değil. bize bir yapılanma vaad ettiler. evet bir rapor alalım kendilerinden ilk yarı bitince nedir durumumuz. hocaya 11 maddelik sorularımı bir okuyalım önce.

    (bkz: fatih terim'e mektuplar/#3256333)

    taraftar olarak kusura bakmayın fena elestiricem.* hala oyun söyle skor böyle bu adam gs oyuncusu değil fatih terim istifa etmeli vs anlatılıyor.

    yapılanıyoruz.*

    yapılanma diyince hemen sahaya bakmayalım artık bir zahmet. taraftar olarak tesisleri dert ediniyor muyuz?
    altyapıdaki çocuklar nasıl hangi koşullarda ne kadar haber alıyoruz, gidişati takip edebiliyor muyuz? altyapı için kaç tane zemini iyi hazırlanmış sahamız var.*) salon durumu nedir? altyapı hocaların kalitesi nasıl? beknaz ne durumda seneye kampa alinacak hangi altyapi oyunculari olur sorguluyor muyuz? yapılanmayı kişilere bağlı kılarsak patlarız. bunun riskine karsi analiz yapıyor muyuz? ekonomik olarak döviz surekli artarken duzenli borc odeme oyuncu ödemesi transfer tesislesme konularında atılan adimlar neler? niğdespor hamlesi oldu sürekli olarak bunun takibini nereden yapabiliriz?

    yapılanırken bunu altyapı ile desteklemezsen sürdürülebilir bir başarın olmaz. elinden keremi marcao'yu bir çekerler sen buna hazırlıklı değilsen güm diye patlarsın.

    bu takım 1.5 senedir orta saha yok diye kıvranıyor. peki bartuğ elmaz hazır hale getirilmesi için ne yapılıyor? kaleci sorunu yaşayacağımız aşikar. yaş haddinden ötürü diyorum buyrun bir de sakatlık çıktı. ne olucak kaleci işi muslera sonrası? oynatılması hedeflenen oyunda bekler aşırı önem arz ediyor. altyapıya bek transferi oldu mu veya mevcutlar yeterli görüldüyse üzerine hocaların eğilim nasıl?
    altyapı hocalarının antrenman methodları verimliliği ölçülüyor mu?

    şu konulara taraftar olarak ne kadar önem veriyoruz? ya yapılanma şampiyonluk değildir değil. hemen sahada cayır cayır akan takım göremezsin. ligde rakiplerin düşük takımlar da olsa sana problem çıkarmak için sahaya çıkıyorlar. kapalı savunmaları açma üzerine hocalar da çalışacak oyuncular da meziyetlerini güçlendirecek. biz sadece buna bakarsak taraftar olarak yapılanmayı idrak edemeyiz. lig+uefa kupası alsak sonra seneye düşüşe geçsek daha mı iyi? yapılanma ivmelenme demek zamanla yükseliş vaad etmek demek. her sene üzerine koymak demek. kerem gidince yerine gelen ahmet mehmet "keremden daha iyi ya bu cocuk dedirtmek" demek.

    elimizdeki mevcut yerlilerin altyapı eğitimleri zayıf. zaten o yüzden ortalama yabancılar+gurbetçiler cirit atabiliyor ligde. temelleri yerlilere nazaran çok daha önde. biz 2-3 sene sonra ilk 11'e girecek veya zorlayacak kaç tane altyapı oyuncusu hedefliyoruz? bunu yapabilmek için izlediğimiz yol nasıl bir yol? genç al genç oynat yaparak planlama yapılanma bitmiyor. terimi elması buradan bir eleştirelim. altyapıda oynanan oyun a takımla aynı mı yoksa 5 sene sonra trend olacak oyunu ön görüp onu mu oynatmaya çalışıyoruz? oyun kurucu santrafor mu yetişecek altyapıda yoksa target man mi? kesici bir 6 numara mı yoksa deep lying playmaker mı yetiştiriyoruz? şu an altyapımızda wonderkid kesici bir 6 numara çıkarsak bile oynanan oyunda kendini göstermesi zor olacağı için adamı yer bitiririz. çünkü bizim oyuna pas tekniği, çevre kontrolü ve alan parselizasyonu yüksek bir 6 numara oturur. tersten bakacak olursak xavier hernandez creus barcelona değil de real madrid oyuncusu olsaydı asla 11 oyuncusu olamayacaktı ve hatta gönderilecekti. çünkü öyle bir oyuncu rolü real madrid oyun yapısında hiç olmadı da.

    oynamaya çalıştığımız oyun üzerinde oyuncu rolleri gözetilerek altyapı eğitimleri veriliyor mu?

    bunca sorulacak soru konu varken konuşulanlara bakın sol frame'de.
    (bkz: fatih terim)
    (bkz: fatih terim istifa)
    (bkz: kornerden gol atmak)
    (bkz: duran toplar)
    (bkz: fatih terim yardımcıları)

    siz bunu mu anlıyorsunuz yapılanmadan? yani diyorsunuz ki süper bir hoca olsun yardimcilari ile takir takir oynatsin duran toplar falan ciddi tehlike yapalım. ligde bam bam gelene gecene vuralım. o zaman olur.
    baba bu yapılanma değil ki. bu bildiğin o sezonun şampiyonluk hamlesi ve sonucudur. peki diyelim x hoca geldi su an ligde 13-14 galibiyet aldi abartıyorum gitti uefa da gelene gecene 3 5 atip eledi. peki o x hoca giderse ne yapacağız? e başarısı da var adamın atlar avrupa üstüne haliyle. ne oldu yapılanma? yerine o ayarda hoca gelip bu davaya ikna edebilecek misin yine? hem kaliteli hoca alicaksin hem de diyeceksin ki bütçe kısıtlı 6 numarani kendin devşir. kim hangi kaliteli hoca uğraşır bununla? ınter conte'ye yetemedi kimi bulacaksin? yine taze bir umut vaad eden hoca denemesi lazim. e sen daha fatih terim'e dayanamiyorsun. toy bir hocaya ilk hatasinda bu hoca toy demeyecek misin? galatasaray kimlere kaldi edebiyati başlamayacak mi?

    ayni paragrafı bir futbolcu üzerinden de okuyabiliriz.

    burak elmas ifade etmişti.
    (bkz: kişilere bağlı olmayan sistem kurmak)

    çalışmayan hatta planli çalışmayan bir sey elde edemez. şampiyon bile olsa o şampiyonluk o seneye aittir ve orada kalır. sana sürekli başarının yolunu açmaz.

    (bkz: 2018/19 sezonu şampiyonu galatasaray)
    (bkz: 2020/21 sezonu şampiyonu beşiktaş)

    -------------------------------------------------2.kısım------------------------------------------------------

    yapilanmayi bir de konuştugumuz başlıkların dilinden anlatayim skorlara göre o zaman.

    borussia dortmund 2008/09 jurgen kloop getirdi. borçtan başıni kaldıramayan o takim* o sene 6. oldu. avrupada udinese'ye elendi.

    2009/10 da ise 5. oldu.*

    nihayet 2010/11'de vura vura şampiyon oldu*. avrupada psg* sevilla karpaty lviv uefa grubunda 3.olup elendi.

    2011/12 yine bundesliga şampiyonu oldu. şampiyonlar liginde yari finalde real madrid'i 4'leyip final oynadı. devam eden süreçte sürekli adam kaybetti.
    (bkz: lewandowski götze reus napsın)

    adamlar takır takır stadları doldurdu. hoffeneim'dan 4 mü yemediler bayern'den 5 mi yemediler. ılk 7 hafta 1 galibiyette mi kalmadılar. neler neler yaşadılar. yapılanma acı çekmektir sonra meyvesini almaktır.

    bir sürece girdik planlar yapılıyor ve takip ediliyor.* yapılanıyorsan başta başarı gelmeyeceğini pesin pesin kabul ediyorsun zaten. hedefin şampiyonluk değil ki hedefin sürdürülebilir başarı.*

    bakalım sürecin bas aktörü jurgen kloop neler demis.*
    --- alıntı ---

    2008'den beri borussia dortmund'un başındayım. ama benim başkanım ve sportif direktörüm türk mantalitesine sahip olsaydı, sanırım ben de bugünlere kadar gelemezdim. ben bu iş için biraz daha sabrın gerektiğini düşünüyorum.

    --- alıntı ---

    bir gazetecinin, galatasaray'ı son bir yılda 3 ayrı teknik direktörün farklı sistemlerle çalıştırdığını anlatıp, "başarı için bu doğru bir yol mudur?" şeklindeki sorusuna alman teknik adam:

    --- alıntı ---

    "bence doğru yol değil. ben futbolda sabrın ve felsefenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. ancak ben konuya fazla hakim değilim. şu durumda konuyla ilgili yorum yapmak bana çok doğru gelmiyor. ama az önce de vurgulamış olduğum gibi benim patronlarım da galatasaray'ın patronlarıyla aynı kafada olmuş olsaydı, ben de herhalde bugün borussia dortmund'un teknik direktörü olmazdım" cevabını verdi.

    --- alıntı ---

    bugun burada fatih terim istifa diyenler 2009/10 sezonu 8. haftada bvb tribunleri kloop istifa diyeceklerdi.

    borussia dortmund ajax benfica bu acıları yasarken manşet olmuyorlar. şampiyonlar liginde sürecin meyvesini toplayıp yari final oynayınca cümlelerin başına su konuluyor;
    (bkz: ya ajax'a baksana abi)

    tekrar diyorum, çalışmayan hatta planli çalışmayan bir sey elde edemez. şampiyon bile olsa o şampiyonluk o seneye aittir ve orada kalır. sana sürekli başarının yolunu açmaz.

    (bkz: 2018/19 sezonu şampiyonu galatasaray)
    (bkz: 2020/21 sezonu şampiyonu beşiktaş)

    sadece tarihte 1 şampiyonluk olarak duran başarılar.

    bir de suna bakalım.
    (bkz: 1996/97 sezonu şampiyonu galatasaray)
    (bkz: 2003/04 sezonu şampiyonu fenerbahçe)
    (bkz: 1989/90 sezonu şampiyonu beşiktaş)

    sadece şampiyonlukla bitirmeyelim..tarihimizin ilk yapilanmasi ve sonrakilerine yol acan olumlu sirayetini hatırlayalim.
    (bkz: jupp derwall)

    ilk icraati zeminleri düzeltelim olan adam. tanıdık geldi mi? bu yuzden 5 ay boyunca stadimiz kapaliydi ve 4 5 mac kasimpasa olimpiyat gezindik sirf o zemin için.

    derwall sonrası altyapımızı saymayım uefa kadrosuna açılan ilk kapı oradan çıktı.
  • 157
    uğruna alınan kötü sonuçların kabul edilmesi gereken yapılanmadır.

    fakat kabul ettiğimiz şey kötü sonuçlar olmalıdır, çünkü 13 aralık 2021 sivasspor galatasaray maçındaki oyunumuzun kabul edilecek hiçbir yanı yoktur.

    ama her ne olursa olsun yapmamamız gereken tek bir şey var o da 3 yıllık planlama başlığını makasın açılması veya benzeri başlıklarda olduğu gibi goygoya çevirip kişisel egomuzu tatmin etmek için birbirimize laf çarpmamızdır. bu planlama süreci burak elmas, fatih terim, riekerink, dursun özbek kim olursa olsun devam etmelidir. bunun kişilerle en ufak alakası yoktur. goygoya alınıp zamanla değersizleştirilecek kadar hafif bir konu da değildir. galatasaray'ın geleceğinin kurtulması için atılmış bir adımdır. bankalar birliği anlaşmasının etkileri görülünce kıymetini herkes daha iyi anlayacaktır.
  • 158
    yapılanma dedim ama hangi yapı onu söylemedim. iyi, güzel, hoş da, biz tam olarak neye yapılanıyoruz bilen var mı? yani oluşturmak istediğimiz yapının, futbol ve oyun felsefesinin bir adı var mı? hangi formasyon-taktiksel düzen/lerde süreklilik sağlayarak nasıl bir ekol oluşturacağız, bilen var mı? yani ilk önce neye dönüşmeye uğraşıyoruz onu bir ortaya koysak iyi olur gibi. biz de süreci ve adımları ona göre, o ideale yaklaşma ve uzaklaşma anlamında daha yerinde değerlendirebiliriz.
  • 161
    insanların ne çok zoru varmış bu planlamadan ya!
    orta sahası josef, atiba, pjaniç, alex texeira’dan oluşan takım rezil rüsva oldu.
    senin bir çok topçunu scoutlar izliyor, kerem için masaya 15 m euro konmuş bunlar hiç önemli değil tabii. liderden nasıl 15 puan geri düşeriz, skandal!!
    avrupa liginden 18 milyon euro geliri şu an için garanti altına almışsın, tl karşılığı bir türkiye liginden çok çok fazla.
    kimse şampiyon olmayalım demiyor ama kısa vadeli şampiyonluklarda çok taze beşiktaş örneği var.
    her şeye aynı anda sahip olamazsın. adamlar premier ligde 30 yıl şampiyon olamadılar bak, 30 yıl. onlar taraftar değil mi? onların duyguları yok mu? kızdılar üzüldüler ama yine de o stada koştular.
    2020 yılında 18 puan fark ile şampiyon olup bir sonraki sezon şampiyonun 17 puan gerisinde ligi bitirdiler.
    hayır tabii ki lig olarak, bütçe olarak denk örnek değil ama adamlar sabır edebiliyor.
    mesela manu taraftarı ne yapsın? yıllarca ligi domine etti takımları ama 6-7 senedir resmen yokları oynuyorlar.
    biz altı üstü iki yıldır şampiyon olamıyoruz, birini de averajla verdik.
    adam, adam dediğime de bakmayın ha kulübün efsanesi olmuş. bir şey yapmak istiyoruz diyor,
    çok zor bir şey.
    bunun için de zaman istiyor. bunu yaparken de avrupa liginden takım lider çıkıyor. tek bir dakika yenik duruma dahi düşmüyor.
    ki takım daha 4 ay önce psv’den 5 yemiş:)
    şimdi çeyrek ve yarı finalden bahsedebiliyoruz. hayır nasıl bir kötü planlamaymış bu kardeşim ya? nasıl kötü takımmış ki insana böyle hayaller kurduruyor.
    sözlüğü açıyorsun neredeyse istisnasız her futbolcunun başlığında bir nefret kusma hali.
    hayır kardeşim içinizde ne besliyorsunuz, ne yaşıyorsunuz çok merak ediyorum.
    bir oyuncunun eksiğini söylersin, mesela berkan için “alan kontrolü kötü, geliştirmesi lazım” dersin.
    yok gs topçusu değil, yok skora katkı vermiyor veya bu çöp.
    kusura bakmayın da bu zihniyet ile yapılanma filan olmaz.
    fb maçı için yana yakıla bilet ara ama altay maçının yüzüne bakma.
    bu mu taraftarlık, bu karşılıksız sevgi.
    ulan biz harbi çok enayiymişiz be, yolu olmayan stadda maça gitmek için kırk takla atıyorduk.
    aç twitter’ı salla, aç sözlüğü salla babam salla.
    ne güzel istanbul be!!!
  • 162
    planlama bir strateji ürünü olup bir hedef içindir. başarısızlığa kılıf değildir. ligde 16. hafta sonunda liderden 16 puan geriye düşmeyi gerektirmez. başarısızlığı 3 yıllık planlamaya bağlamak, planlamaya en büyük kötülüktür.

    ayrıca planlamaya rağmen, muslera sakatlandığında eyvah deniliyorsa planlamada bir hata vardır. aynı planlamada avrupa'da başarı varken, ligde başarısızlık varsa konu planlamadan başka şeylerdir. sapla samanı karıştırmak, problemin çözümünü zora sokar. hakemler problemken aksiyon almayan yönetim, istediği kadar planlama ve yatırım yapsın, karşılığını almak zor. sahadaki futbol avrupa'da işliyorken ligde işlemiyorsa, teknik direktörün ligdeki futbola göre planları işlemiyor demektir. bunları planlamaya bağlamak problemlerin çözümünü zora sokar.
  • 163
    3 yıldır başarısız olan takımın, 3 yıllık planlama sırasında da başarısız olmasına ses çıkarmayarak 6 yıllık başarısızlığın kılıfını hazırlamamaması gereken planlama.

    3 yıllık planlama diye çıkılan yolda tabii ki çileler çekilebilir ancak galatasaray seneye avrupa'da olamazsa, bu 3 senelik plan ne işe yarayacak çok merak ediyorum.
  • 164
    hala bu konuyu oyuncu üzerinden tartışan adamlar var. bilerek yaptıklarını düşünüyorum artık algı yapıyorlar sadece.

    arkadaş! kimsenin futbolculara, transfer politikasına bir şey dediği yok çoğu insan bu planlamayı hoca üzerinden eleştiriyor ve haklılar. saha içine bakıp bir şey göremiyoruz. seninle oynayan takım kim olursa olsun artık 1 puan zaten garanti kafasıyla çıkıyor maçlara. burada sanki millet oyunculara çöp diyor da karşı argüman olarak satırlarca yazı yazılıyor bu insanlara.

    işinize gelince 3 yıllık planlama gelmeyince de hocanın “ben onu lig için söylemedim avrupa için söylemedim” cümlesini es geçiyorsunuz. güzel algı yapılıyor valla helal olsun.
  • 165
    3 yıllık planlama söylemleri yapılırken altını dolduracak şekilde takımını sahada ezdirmeyecek çözümü de bulman gerekiyor.

    bu tabi ki teknik heyet ve oyuncuların görevi değil, onların görevi de gerekli gelişimi saha içinde oyun bazında göstermek.

    o yüzden altı süslü tabirlerle saha dışı ve içinde ki başarısızlığa kılıf olarak kullanılmamalı bu durum. tabi ki tek yönlü bir eleştiri unsuru olarak da aynı şekilde.
  • 166
    ''tek adam'' zihniyetinin olduğu bir yerde, (sadece spor alanında değil) kısa, orta ya da uzun vadeli herhangi bir planlama, eşyanın doğası gereği, ol(a)maz. tarih bunun örnekleri ile doludur. üstelik bu lider devamlı bahanelere sığınan, haklı ya da haksız sebeplerle liderlik ettiği toplumu ya da topluluğu yalnız bırakan, tutarsız açıklamaları ve kararları olan biriyse, hiç olmaz.

    kötü sonuçlar, başarısız olmak vs. geçicidir. bizim galatasaray olarak asıl sorunumuz, ontolojik bir mesele. cevap ise, uzaklarda değil aslında:

    ''galatasaray bir his takımıdır. renklerine aşık birbirlerine seven futbolcuların takımıdır. galatasaray feragat ve fedakârlıklarla çalışacak futbolcuların takımıdır. galatasaray şımarıkları, kendini beğenmişleri, yalnız kendini düşünenleri sevmez. kısacası galatasaray, bir halatı hep birlikte çekenlerin, hep birlikte üzülüp, hep beraber sevinmesini bilenlerin takımıdır.''
  • 167
    3 yillik planlama diyoruz ama bu sirf genc oyuncu alarak yapilacak bir sey degildir.
    ustelik genc oyuncudan bahsederken alt yapidan tek bir oyuncunun dahi ilk 1 e monte edilmemesi sistemin sadece transfere dayali oldugu anlamina geliyor.
    bir yapilanmadan bahsediyoruz ama idari kadroya bakiyoruz ne sistem olarak ne de kadro olarak takima ne verebilecekleri muamma.
    dusunun ki terim’in yardimcilari necati ates ve selcuk inan.
    biz bu kafa ile mi bu oyunculari ve oyunu gelistirecegiz?
    eger bir sistem olusturacak ve 3 yillik planlama yapacaksak yardimci hocalarin selcuk ve necati olamaz.
    yani klasik turk kafasi olarak hep ust yapiya yatirim yapan ama alt yapiyi es gecen zihniyet.
    yapilanma futbolcu ile yapilmaz. ancak caga ve duzene uygun yonetimle ve anlayis ile olur.
  • 168
    euro kurunun bu denli yükseldiği ve daha da yükseleceği bir ortamda başlanılan akıllı planlamadır.

    borçlarımızın büyük bölümü tl'ye çevirildi oyuncularımız avrupa pazarında parlatılıyor. türkiye ligi parlatılması için bir ölçek değildir çünkü ligimiz kalite olarak yetersiz olduğu için avrupa takımları bizim ligimizde oynayan oyuncular için avrupada zorlu rakiplere karşı vereceği mücadeleye göre yatırım yapacaklardır.

    biz bu zorlu mücadelenin grup aşamasında lokomotif, marsilya ve lazio'ya karşı bazı oyuncularımızı oldukça iyi parlattığımızı düşünüyorum. hatta bu oyunculardan kerem örneği verirsek milli takımda da yaptığı çıkışla şu an iyi bir piyasa yakaladı.
    eğer bugün türkiye liginde lider olsaydık ama avrupa kupalarında elenseydik veya varlık gösteremeseydik kerem bugün konuşulan 14-15 milyon euro değil yarısını anca ederdi. ben keremin 18-20 arası satılma durumuna izin verileceğini düşünüyorum.

    keza marcao sezon başı kavgaya karışmasa bugün kulübe 12-13 milyon euro yerine 17-18'lik rahat teklif gelirdi. brezilya milli takımda menajer lobisi olmayıp kapağı atabilseydi 25-30 olurdu rahat piyasası.

    berkan avrupada iyi futbol sergileyen takımın ana taşlarından birisi olmasa sadece ligde performans gösterseydi 10-12 gibi bir rakam yerine 6-7'lik teklifler alma potansiyeli olurdu.

    bu liste böyle nelsson, cicaldau, morutan falan için uzayıp gider.

    evet ligde başarısız bir konumdayız kimi hakem der kimi avrupadaki futbolu lige yansıtamadık der bu konuda herkes kendince haklı ama avrupa kupalarında bu 3 yıllık planlama için ilk yıl gayet iyi gittiğimiz gerçeğini değiştiremez.

    ilk yılın ortalarına geldik. sezon sonu marcao, kerem, berkan, cica, nelsson gibi oyunculardan totalde 50-60 milyon gibi bir gelir elde edip bunun yarısıyla yerlerini dolduracak yine planlama dahilinde transfleri yapabilirsek ve aynı başarıyı yine seneye avrupa kupalarında gösterebilirsek galatasaray gelecek adına yolu yarılamış olacak.
    babel-feghouli gibi iki oyuncudan çıkmak keza 10 milyon euroya yakın maaş bütçe rahatlaması da sağlayacak.

    biz en yakın rakibimizden 3 şampiyonluk öndeyiz arkadaşlar şu an ekonomiyi toparlama anlamında büyük fırsat var. galatasaray seneye kazanacağı potansiyel 50-60 milyon euro'nun 25-30'unu borçları eritemeye kullansa artan euro kuruyla beraber 500-550 milyon tl para yapar. bunu 3 yıl devam ettirirseniz 1.5 milyar tl yakın borç ödersiniz. bu para sizin yarı borcunuzu 3 yılda sildirmiş olur.

    ben demiyorum 3 yılda hiç şampiyon olmayalım tabi ki olmalıyız belki 2. belki 3. yılda olacağız ama zaten 3 şampiyonluk öndeyken şu an bırakın borçlarımızı eritmeye odaklanalım rakiplerimize karşı ekonomik gücümüzü arttıralım.
    zaten bunu yapabilirsek belki 3 yıl sonunda biz bu mevcut tff sisteminin hatta ülke sisteminin değişmesiyle 5-6-7 yıllık şampiyonluk ambargosu koyabilecek ekonomik güce erişmiş olacağız.

    o yüzden benim odaklandığım bizim yeni kerem, marcao, cica, berkan, nelsson gibi oyuncuları sürdürülebilir bir şekilde devam ettirmemiz. çünkü seneye bu çocuklarının yerini yanlış doldurursak bu iş tepetaklak olur. tek istediğim scout ekibinin minimum düzeyde hata yapması. onlar hata yaparsa işte o zaman çok kötü olur her şey.
  • 169
    18 aralık 2021 galatasaray başkaşehir maçında gerçekten bir planlama var mı, yoksa plan kağıttan mı anlaşılacak.

    34 yaşındaki fatih öztürk'in bu planlamaya katkısı sıfır. 26 yaşındaki ismail çipe'nin de bu planlamaya katkısı sıfır. 21 yaşındaki berk balaban, 2020-2021 sezonunda ankaraspor'a kiralandı ve küme düşen 2.lig takımında formayı alamadı. o yüzden berk'in de bu planlamaya katkısı çok yüksek ihtimalle sıfır olacaktır. 17 yaşındaki jankat yılmaz'ın ise bu planlamaya katkısı ya sıfır ya da iyi olacaktır. en azından son üç maçında kalesini gole kapatan jankat'ın başarılı olma ihtimali var. o yüzden bu maçtaki kaleci tercihi planlamayı gösterecek. bu riski alamıyorsak plan falan yapılmasın.
  • 170
    fatih terim tarafından "lig için süre istemedim, zaten hiçbir zaman lig için süre istemem." dendiğinden dolayı ligde düşülen durumun bahanesi değildir. ligdeki durum kemiksiz bir başarısızlıktır şu anda. yok genç takımmış, yok planlamaymış, yok süreymiş, bunlar ancak avrupa için geçerli olurdu. lig için böyle bir şey söz konusu değil.

    bunu diyen de ben değilim, hocanın bizzat kendisi, lig için süre istemediğini ve böyle bir şeyi "hiçbir zaman da" yapmadığını, yapmayacağını söyledi. o yüzden her eleştiride bu planlamayı öne sürmek boş konuşmaya giriyor artık.
  • 172
    oyuncu seçimleri bazında çok doğru ilerleyen planlama. 2021-2022 sezonu yaz transfer döneminde yapılan transferlerden galatasaray'ın zarar etme şansı hiç yok denebilir. hatta, en az 2 kat kar etmesi çok muhtemel görünüyor. avrupa'da da başarı gelmesiyle birlikte, sadece yarım devrede neredeyse bir şampiyonluktan fazlasını kazanmış oldu galatasaray. bu konuda başta teknik heyet ve gözlemci ekibi olmak üzere emeği geçen herkesi sıradan bir taraftar olarak tebrik ediyorum.

    ancak, aynı başarıyı ligde özellikle oyun bazında yakalayamadığımızı düşünüyorum. yani, 2019-2020 sezonundan itibaren fatih hoca farklı bir oyun planına geçiş yaptı ve baktığımızda 2019-2020 ve 2020-2021 sezonlarında bu oyun planında ligde çok bariz bir fark yaratamadık ve şampiyon olamadık. 2021-2022 sezonunda da olamayacağız gibi görünüyor.

    3 yıllık planlama içinde bu oyun planı, gerçekten ligde fark yaratacak bir seviyeye çıkabilecek mi? yani fatih hocanın düşündüğü gibi sadece yapılacak transferler ile 2021-2022'nin ikinci yarısında istenilen seviyede bir futbol oynayabilecek miyiz ve önümüzdeki iki sezonda şampiyon olabilecek miyiz?

    açıkçası, takımın birçok bölgesi yeni olduğu için tam kadro yapılacak pratik ile en azından takım savunmasının mutlaka gelişeceğini düşünüyorum ama mevcut oyun planında ısrar ettiğimiz sürece üretkenlik konusunda pek bir şey değişeceğini sanmıyorum. fatih hocanın 2011-2012 sezonu hariç 3. döneminden, milli takım kariyerinden bu yana kapalı savunma yapan rakiplere karşı sıkıntı yaşadığını ve tam olarak çözemediğini görüyoruz.

    ayrıca, 2019-2020 sezonundan bu ısrar ettiği gibi 2011-2012 sezonunda da eboue'nin sol kanat, sabri sarıoğlu'nun merkez orta saha, ujfalusi'nin sağ bek, baros'un tek forvet olduğu 4-1-4-1 düzeninde ısrarcı olsaydı muhtemelen o sezon da iyi bir kadroya sahip olmamıza rağmen, kötü oynamaya ve hücumda üretkenlik sıkıntısı yaşamaya devam edecektik.

    yani, fatih hocanın alametifarikalarından biri diyebileceğimiz eldeki malzemeden maksimum verim alma konusunda yanlış bir oyun planında ısrar edilmesinden dolayı, en azından ligde performansının eleştirilmesini normal buluyorum. mesela, tudor'un bıraktığı kadrodan, oyun planında fazla bir değişiklik yapmadan 2017-2018 ve 2018-2019 sezonlarında maksimum verim alabilmeyi başarmıştı. ancak, sonrasında ffp dolayısıyla zorluklarla da olsa kendi tercihleriyle kurduğu kadrolarda farklı bir oyun planına geçip, başarısız oluyorsa bu da bir yerlerde hata olduğunu gösterir bana kalırsa.
  • 173
    ligdeki başarısızlığa bahane olmayacağı gibi ligde doğranırken, dalga geçilecek "bu mu lan 3 yıllık planlama" denilecek bir şey de değildir.

    ligdeki başarısızlığı salt fatih terim başarısızlığı olarak görmek yalnızca fatih terim'i eleştirmek için bahane olmaya başladı.

    ligde liderin 14 puan gerisindeysek bunun en az 10 puanı hakem operasyonu ile geldi.

    hoca ilk devreyi yine çöp yaptı mı yaptı, hoca inanılmaz formda mı değil hatta ligde formsuz ama gördüğüm en kasıtlı hakem yönetimleri olmasa puan olarak bugün rahatlıkla şampiyonluk hayali kurabilecek noktadaydık.
  • 174
    3 yıllık plana inanmayip direk sahada sivas malatyayi nasil yenemez diyen arkadaslara tavsiyem paralelde barcelona* takip etmeleridir.

    koskoca barcelona nasil osasuna'yi alaves'i yenemiyor. şampiyonlar liginde sadece 2 gol atip uefaya düşüyor?

    (bkz: fc barcelona/#3296781)

    edit: pesin yazayım da. yapilanan takimda sahaya bakılmaz. plana gidişata bakılir. bu sene şampiyon olup hatta uefayi kazansak ama arkasi bos kalirsa o yapilanma başarısız demektir. sürdürülebilirligi olmayan başarı senelik kalmaya mahkumdur.
  • 175
    malatya maçındaki puan kaybının bu planlama ile alakası yoktur. çünkü biz sadece alexandru cicaldau'ya 6.5 milyon euro verdik. yeni malatyaspor'un tüm transferlerinin toplamı 4 milyon euro. 28 kasım 2021 yeni malatyaspor galatasaray maçında galatasaray'da sahada barış alper yılmaz, berkan kutlu, victor nelsson ve patrick van aanholt olmak üzere 4 yeni oyuncu vardı. malatya'da ise mounir chouiar, didier ndong, stevie mallan ve oussama haddadi olmak üzere 4 yeni oyuncu vardı. üstelik malatya'nın teknik direktörü de yeni. yani biz ne kadar yapılandıysak, malatya'da o kadar yapılanmış ve bunu çok ama çok daha ucuza yapmış. malatya'dan galibiyet ile dönememenin yapılanma ile alakası yok yani.
App Store'dan indirin Google Play'den alın