3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçı

• 626

  dünden bu güne vücudumda yağ bırakmamış maç efendim.
  (bkz: içimin yağları eridi)
  hala saçma saçma gülüyorum ortalıkta.
  çok mu iyi oynadık hayır ama
  çok iyi oynayıp 5-0 yensek bu kadar sevinmezdik.
• 627

  bitiş düdüğünden itibaren suratımda alaycı bir sırıtmayla dolaştığım, üzerine yapılan tüm yorumları o sırıtmayla okuduğum ve seyrettiğim karşılaşmadır. "organize trollerin" hezeyan dolu "seviniyoruz ama bık bık bık" türü mesajları da müthiş eğlenceli geliyor. "rizespor'u nasıl yensek" konulu bir kompozisyon yazın deseler dün akşamı kaleme alırdım kesinlikle.
• 628

  güldük eğlendik ama lig sonuncusu durumunda olan ligimizin en kötü futbolunu oynayan bir takıma karşı şer odaklarının ağzına malzeme verdiğimiz tartışmalı bir pozisyon başlangıcıyla gelen son saniye golü ile kazanmamız kötü oldu açıkçası. bizde futbol olarak falan pek bir gelişme göremedim. rakip çok kötü olduğuna çok pozisyon bulduk ama beceriksizliğimiz devam etti. rakipler hala neredeyse kalemize her ender gelişinde kolayca goller bulabiliyor. şanssızlık da var ama. mesela yediğimiz ikinci golde bir sürü oyuncumuz arasında top geçip gitti. orada biz şut çeksek ilk adama çarpar top uzaklaşırdı.
  
  böyle kötü bir takıma karşı zar zor galip gelmek sevinilecek bir şey değil pek ama o takım malum takım olunca biraz keyif almadık değil.
  
  maçı hak ettik mi hak ettik. öyle 3. golümüz öncesi halil'in faulü var hakem 3 puanı galatasaray'a verdi algıları kasanlara bakmamak lazım. maç içerisinde maç daha erken kopabilecekken hakem yüzünden işimiz zorlaştırıldı. hakem hatalarıyla öyle ya da böyle maçı hak eden kazandı. hakem maçı doğru yönetse son dakikalara kalmazdı iş.
  
  malum takımın kazandığı penaltı bence penaltı değildi. penaltıyı kaçırdılar ve ilahi adalet yerini buldu. maçın kırılma anıydı o an. hem skorda geri kalmak hem de 10 kişi oynamak zor olurdu. maçın kırılma anı penaltının kaçmasıydı.
  
  eleştirilerimin yanında olumlu gelişme de olmadı değil. mesela zorlu bir 30 eylül 2021 marsilya galatasaray maçından 3 gün sonra böyle gergin bir ortamda bize karşı ekstra motivasyonu olan bir takıma karşı 3 puan almak önemliydi. psikolojik ve fizik olarak üstesinden gelebildik durumun. geri dönüş yaparak ve son saniye golüyle kazanmak takıma moral de verir. nba'da gösterişli bir smaç geldiğinde takım ve seyirci kendine gelir ve maça ortak olurdu. bu maç da bizde bu etkiyi sağlar umarım.
  
  sakat vermedik bu sefer. kıyısından döndük. ama berkan'a verilen bir kırmızı kart var. milli maç arası dönüşü sahamızda konyaspor'a karşı oynarken bu maç gustavo assunçao için bir fırsat maçı olacaktır. hem berkan da biraz dinlenmiş olur.
  
  mostafa'nın da 2 gol ile moral bulması önemliydi. forvetler gol atamadıkça gerilir ve daha çok gol kaçırır. gol atınca da rahatlayıp aslına döner. umarım mostafa için de bu böyle olur.
• 629

  mbaye diagne'nin yardıra yardıra gittiği pozisyonda herhangi bir faul olduğunu düşünmüyorum. bana göre iki hareket de nizami. rizeli oyuncular kendilerini çok kolay yere bırakıyorlar nasıl olsa hakem çalar diye. o temaslarla tır çarpmış gibi düşemezsin. fakat gol öncesi halil'in ceza sahası dışında yaptığı hareketin faul olduğunu düşünüyorum.
  
  sonra da yediğimiz ilk gol aklıma geliyor, diyorum ki bu iğrenç hakem ali palabıyık kendi içinde mevzuyu dengeledi.
  
  maçı hakemle falan kazanmadık ama bir hakem skandalı yaşandığı doğrudur her iki taraf adına da.
• 630

  müthiş maç müthiş. hala sevinçten sırıtıyorum.
  
  kötü futbol, bol hakem olayı ve son dakika golüyle kazanılacak en güzel maçı kazandık. fener'i böyle yensek ancak bu kadar mutlu olurdum.
• 631

  kornerden gelen toplara kafa vurma konusunda anlaşıldıki artık savunma amaçlı bile bu işi beceremiyoruz. rizespor kullandığı her kornerde topa kafa vurmayı başardı. kimse kusura bakmasın ama allah bizi çokça kayırdı.
• 632

  maçın genelinde geçtiğimiz haftalara göre çok daha iyi bir galatasaray vardı, ancak büyük takım diye nitelendirdiğimiz şampiyonluğa oynayan bir takım bu seviyede hatalar yapamaz ve bu kadar basit goller yemez. izledikçe volkan demirel-skrtel-neto üçlüsünün saçma sapan hatalar yaparak gol yediği fenerbahçe geliyor aklıma. sanırım hoca aykut kocaman’dı, bizde gomis’in olduğu ve şampiyonlukla bitirdiğimiz 2017-2018 sezonu.
  
  işin defansif yönünü bir değil iki gömlek yükseltemezsek işimiz çok zor. yine de rizespor denen futbol kulübü değil şer yapılanmasını 90+10’da 2-1’den dönerek hem de böyle tartışmalı bir golle yenmek 7-0 yenmekten daha fazla keyif verdi.
• 633

  çaykur rizesporun penaltı kazandığı anda kapattığım maçtır ve maalesef paha biçilemez anlara şahit olamadım. bu şekil kazanmamız çok değerli oldu fakat futbol açısından yorumlarsak da takımı hiç beğenmedim. takımın zamana ihtiyacı var fakat fatih hocanın kredisi, taraftarlar nezdinde her geçen gün azalıyor.
• 634

  bu maçtan 3 gün önce marsilya gibi bir takıma karşı, yine olaylı bir maçta boyun eğmemiş takımımız, hemen 3 gün sonra yine olaylı bir maçta, galatasaray'a karşı olağan üstü konsantre olmuş rize'yi bu maçta yenmiştir. iki maç da 100/110 dakika oynanmış, iki maçın da olağan üstü hikayesi olmuş ve iki maçta da istenilen sonuç alınmıştır.
  
  bazı durumlarda futbolun iyi olmamasını tölere edebilmemiz gerekiyor, aksi halde uzun vadeli başarı hiçbir zaman gelmeyecek. sürekli hoca ve futbolcu harcayan taraftar profiline dönmemizin galatasaray'a faydası değil zararı olur.
• 635

  kötü oynamadığımızı düşündüğüm müsabaka.
  
  eğer bu maç normal şartlarda, daha doğrusu normal hakemlerle oynansaydı ilk 20 dakikada bitecekti. ya da bizim üzerimizde sarı lacivert çubuklu forma olsaydı, maç ilk 45 dakikada 3 ya da 4 olacak ve biz adamlar sonuçta atıyor abi diyecektik.
  bu kadar önemli mi hakem kararları? evet bu kadar önemli.
  
  maça baskılı başlamışsın ve golü bulmuşsun. artık rakibin açılacak ve zaten kötü olan savunması daha da kötü olacak. berkan ile net bir şut imkanı bulmuşsun bu dakikalarda. sonra rizespor oyuncusunun ceza sahasında topu eliyle tuttuğunu görüyorsunuz. çarpma değil, eliyle önüne aldığını görüyorsunuz ve hakem var'a bile bakmıyor. hemen sonra hava topu mücadelesinde alpaslan'un dirseği rakibine geliyor, direkt sarı kart oluyor, tamam normal diyorsunuz fakat 1 dakika sonra dabo'nun dirseği babel'e geldiğinde faul bile verilmiyor. hemen sonra cicaldau'nun aynı pozisyonda hem bileğine hem de ayağına sert bir darbe oluyor. top ile alakasız bir pozisyonda. oyuncu acı çektiği için sekiyor ve normalde onun kullandığı bölge olmasına rağmen, acıdan serbest vuruşu kullanamıyor. e ona da tamam. hemen sonra göstere göstere berkan'ı çektikleri pozisyonda hakem yine var'a bile bakmaya tenezzül etmeden golü veriyor. oyuncular artık acı çekmekten ve ön sezgisel korkudan mücadelelerinde düşme oluyor. çünkü sahada koruması gereken kişi alenen düşmanlık yapıyor. bu tarz durumlar çok önemlidir ve özellikle genç takımları daha fazla etkiler. bizde haliyle oyundan düşüp bir gol daha yiyoruz. yani hakem adil olsa ilk yarıda maç büyük ihtimal bitecekti.
  
  bunlara rağmen 2. yarıya sakinlikle başlıyoruz ve normalde maçı 5-2'ye getirecek pozisyonlar buluyoruz. mostafa mohammed ve halil kale sahasından bom boş pozisyonda kaleyi bulamıyor. bu pozisyonların hepsi de ilk yarıdaki olayları unuturcasına, karambol ya da uzun topla değil, güzel hazırlanmış pozisyonlarla geliyor. tabii bunları atamayınca da zeminin ağırlaşması ve oyuncu hatalarıyla rakibe maçı kazanma şansı veriyoruz fakat bütün bunlara rağmen karakter gösterip 100. dakika da, 10 kişi kalmamıza rağmen golü atıyoruz. üstelik 2 gün önce velodrome'de çok ciddi bir maçtan çıkmışken.
  
  ayrıca maç sonunda 3,2xg gibi penaltısız alınabilecek yüksek gol beklentisi oluşturmuşuz.
  
  iyi mi oynadık? hayır. ama öyle karalar bağlanacak, bu takım çok kötü, bu takımdan olmaz denilecek kadar da kötü oynamadık. hatta bu şartlara göre iyi bir karakter gösterdik. takım bir kaç kişi hariç kötü de koşmadı, kötü mücadele etmedi.
  
  e hani biz, yenilsek bile koşan takım görmek istiyorduk. şimdi hem kazandığımız hem de takım olarak ağır zeminde büyük mücadele gösterdiğimiz bir maçtan sonra baya baya eleştiriliyoruz.
  
  bazılarının amacı çok net üzüm yemek değil. kişiler bazı insanları sevmeyebilir ve bunun yüzünden başarısız olmasını isteyebilir fakat bunu sanki takımın iyiliği için düşünüyormuş gibi yapması yanlıştır.
• 636

  biz maçın bitiş şekli ve hikayesi ile epik olduğu için çok daha fazla sevindik ama bugün bakınca son yıllarda artarak devam eden hakem kıyımlarının devam ettiğini görüyoruz.
  
  bu maçta rahat rahat farka gidecek, 2-0, 3-'ı rahat bulacakken faul verilmeyen gol ve maçta yaşadığımız konsantrasyon kaybı, sonrasında 2-1 oluşu ve hakemin sertliğe inatla prim vermesi...
  
  dilerim bu hakem yönetimi, yönetimi hareket etmeye mecbur kılar.
  
  bu maçı kazandık evet ama yarın başka deplasmanda kazanamayız.
  
  unutmayın geçen sezon(20-21) tek gol ile şampiyonluğu kaybettik. tek gol, tek puan, tek kart işi nereye getiriyor...
• 637

  son dakikalarda yine ilahi adaletin tecelli ettiği maç.
  
  ilk yarı bittiğinde son yıllarda bir çok kez olduğu gibi yine sinir ve stres içerisindeydim çoğu galatasaray'lı gibi. her ne kadar kazansak da galibiyetle dönsek de ben artık sahada federasyon talimatlı hakemlerle bu kadar göstere göstere doğranan, sinir uçlarına bu kadar basılan takımımın acziyetini seyretmek istemiyorum. kesinlikle ve kesinlikle bu maçtan sonra sesimizin çıkmasını hatta fazlasını da bekliyorum ama 2 gün geçmesine rağmen yönetimden tepki gelmedi. taraftarca goy goy yaptık güldük eğlendik ama her zaman ilahi adaletin tecelli etmesini bekleyemeyiz. geçen sezon 3 mart 2021 ankaragücü galatasaray maçı ndan sonra kaptan arda turan'ın açıklamaları hepimizin hatırında, çok güzel anlatmıştı saha içinde hakemlerin tavrını ince ince nasıl sonuca etki ettiklerini. evet rize'de reaksiyon gösterdik geri döndük kazandık ama o penaltıyı gole çevirselerdi bambaşka şeyler konuşuyor olacaktık. o yüzden bu potansiyelli takımı beş para etmez adamlara oyuncak etmeden saha dışında artık daha baskın daha çok konuşan hakkını yedirmeyen duruş bekliyorum.
• 638

  milli maç arasını çiçek gibi geçirmemize sebep olan müsabaka.
  
  (bkz: ne güzel de oluyor)
• 639

  https://gss.gs/Bhw.jpeg
  
  tekrarını yukarıdaki şekilde izlediğim müsabaka. sezonda yaşanabilecek ne kadar kaos varsa toplayıp 90 dakika içine sığdırıp, şu cendereden bu şekilde çıkmak gerçekten artık alamet sınıfına giriyor. milli ara sonrası boey ve marcao'nun dönüşü ile beraber artık beklenen oyunu sergilememiz gerektiğini, bu konuda yukarıdan da artık onay aldığımızı düşünüyorum.
  
  https://gss.gs/tfS.jpeg
• 640

  yoğun yağmur ve ağır zemine rağmen rizespor 119.620 ile haftanın en çok takımı olurken uzatmalarla beraber yaklaşık 15 dakika 10 kişi oynayan takımımız 115.267 ile en çok koşan 7. takım olmuştur. bu da maçın ne kadar hızlı geçtiğinin göstergesi. bu maçın 3 gün öncesinde marsilya deplasmanı oynadığımızı düşündüğümüzde takımın koşu mesafesi gayet iyi. ayrıca hoca değişikliğinin rizespor’a ne kadar yaradığı ve bize karşı nasıl hırslı çıktığını da haftanın lideri olmalarından anlayabiliriz.
  
  bu arada iyi oynamadığımız söylemine hiç katılmıyorum. böylesine zorlu bir maçta skandal hakem kararları olmasa muhtemelen maçı daha rahat kazanacaktık. ayrıca attığımız 2. gol resmen ders niteliğinde bir gol. hatta mustafa muhammed ikinci yarıda hazırlanış açısından benzer bir golü de yakın mesafeden kaçırmıştı. asisti yine soldan ömer bayram yapmıştı.
• 641

  cok iyi basladigimiz, hatta bu sezon oynanan maclar icinde en rahat kazanacagimiz mac olmaya giderken bir hakem hatasiyla 1-1'e gelen ve o noktadan ikinci yarinin basina kadar kontrolu kaybettigimiz mac. ikinci yari da gayet istekli oynadigimizi dusunuyorum. takim gercekten kazanmak istedi. ancak rakip de olaganustu motiveydi ve maci 2-1'den 3-2'ye cevirmek normal gidisatta mumkun olmadi. berkan'in o sacma sapan penalti pozisyonu ve 10 kisi kalma durumu olmasaydi da ucuncu golu bir sekilde atacagimizi hissediyordum. ama penalti kacsa bile, sonrasinda oyun rus ruletine dondu ve kaybetmemiz de olasiydi. mucizevi bir golle kazandik ve oyundan cok macin hikayesi efsane oldu.
  
  avrupa maclarinda sert takimlara karsi alinan iyi sonuclar kadar boyle hikayesi olan, mucizevi galibiyetler de yeni takimlarin kaynasmasinda buyuk ivme saglar. o yuzden de cok iyi oldu.
• 642

  maçı tam unuttum diyorum, gözümün önüne diagne'nin tyler boyd'u fukara sümüğü gibi yere fırlatışı geliyor kendi kendime gülüyorum.
• 643

  aklıma geldikçe gülümsememe neden olan maç. son dakikalarda penaltı kazanıyorsun ve rakibin 10 kişi kalıyor. bu fırsatı değerlendiremiyorsun ve rakibin son saniyelerde son pozisyonda galibiyet golünü(tertemiz gol olmasına rağmen onlar açısından tartışmalı gol) atıp kudurtucu bir şekilde kazanıyor. bunun sonucunda da dolmabahçe ve kadıköy'den çok büyük ağlama sesleri geliyor.*
• 644

  10 kişi kaldığımız ve son topta inanılmaz bir şekilde kazandığımız maç. böyle bir maç 10 sezonda bir gelir ve kazanan taraf biz olabilirdik. 86. dakikada 10 kişi kalan ve rakibinin penaltı kazandığı maçı büyük bir mucizeyle 3-2 kazanmıştık. ligin en zayıf takımına karşı 2. yarı 20 dakika civarı üretebildik.
• 645

  maçta 1-0 öne geçtikten sonra penaltımız verilmediği, daha sonra rakip 3 kere faul yaparak gol attığı, bunun etkisiyle geriye düşüp 2. yarı neredeyse tek kale oynadığımız, rizesporlu oyuncuların sarı ve kırmızı kart görmedikleri başka bir maç. bu maç başka bir sahada başka bir hakemle oynansa muhtemelen ilk yarı 3-0 falan olacaktı ama türkiye şartlarında çok zor.
  
  bu maç ve diğer maçlar üzerinden konuşacak olursak , galatasaray'ın ligde tempo yapması çok çok zor. çünkü galatasaray ligde top çalamıyor. her top çalma girişimi faulle sonuçlanıyor. bu da oyunun durmasına, soğumasına sebep oluyor. yani bu düzenle bu maçları koparmak çok zor hale geliyor. özellikle bizim için, çünkü bu fauller bir tek bize çalınıyor. ligdeki faul- kart oranına bakarsanız zaten her şeyi görebilirsiniz.
  
  25 kasım 2021 galatasaray marsilya maçı 'nda attığımız 3. golde kerem pozisyonun başında saliba değil de sadık'a çarpsaydı ve rakip marsilya değil de malatya olsaydı, orada o çarpmanın etkisiyle sadık ölür, biraz arafta bekler sonra canlanırdı. pozisyon da başlamadan faul diye kesilirdi zaten. attığımız 4. golde faulü kullanana kadar 3 dakika daha geçer, rakip tamamen kendi sahasına yerleşirdi. hatta 1. golde cica topu çalarken, eğer topu ibrahim akdağ'dan çalsa yüzünü tutarak yere yığılır ve bir yerlerde yüzüyle cica'nın eline çarpardı.
  
  hakem kararları gördüğümüz, düşündüğümüzden daha önemli maç içerisinde. o yüzden hakemi yenmek çok zor bir eylem.
  
  rizesporla beraber hakemi de yendiğimiz maç. ama sonuçta biz kazandığımız için hakem kızağa çekildi. aynı maç son dakika golümüzü vermese sonraki hafta maç alırdı ali palabıyık.
• 646

  koca 16 hafta içinde * 2'den fazla gol bulmayı başarabildiğimiz tek lig maçı.
• 647

  sezonun en anlamlı galibiyetinin alındığı maç. doğru düzgün top oynamadan ve rakipten az koşarak (119-115 km) 90+11'de mbaye diagne'nin galibiyeti getiren asistiyle yaşanan haz hala beyin tomogrofimde bir yerlerde mevcut.
• 648

  (bkz: tarihte bugün)
• 649

  şu maçta aleyhimize olan kararlar lehimize olandan kat be kat fazlayken, ihale son dakikadaki golümüz üzerinden ali palabıyık'a kesildi.
  kendisi bunun yüzünden aylarca maç alamadı ve bu hakem müsveddesi içinde bulunduğumuz 2022-2023 sezonu özelinde 2 maçımıza atandı ve kendisi ile kaybettiğimiz puan toplamda 4 oldu.
  ve bugün tekrar görev alabilmesinin şartlarının ne olduğunu görmüş ve daha da iyi anlamış olduk.
  (bkz: 23 ekim 2022 galatasaray alanyaspor maçı)
  (bkz: 28 ağustos 2022 trabzonspor galatasaray maçı)
• 650

  tatsız geçen 21-22 sezonundaki nadir güzel maçlardan. fazlasıyla rahatlatan bir galibiyetti.
  https://youtu.be/t8mbHxIqffQ?si=UpD9LV_I-zxb7k3s