maça dair bir yorum yapmak gerekir ise gayet güzel oynadığımızı düşünüyorum. özellikle gole kadar geçen 60 dakikalık süreçte rakip alanda kurduğumuz baskı inanılmazdı.
konyaspor klasik bir
aykut kocaman takımı oyunu oynadı. 90 dakika defansif, kontra atak futbolu izledik.
galatasarayise doğal olarak bu futbola karşılık verebilmek için hücum pres yapan, sürekli pas yapan bir futbol oynadı. bunu istatistiklerden de anlayabiliriz;
maçın ilk yarısındaki istatistikler;
topla oynama: %75-%25
isabetli pas: 289-72
toplam şut: 10-7
isabetli şut: 2-1
45 dakikada 289 pas yukarıda yazmış olduğum yorumu doğruluyor. takımda ilk yarı itibariyle (benim gördüğüm kadarıyla)
mbaye diagne'den başka sırıtan bir futbolcumuz yoktu ki diagne'de bugün hücum pres yapan, alan açan bir pivot santrfor oyununu başarıyla oynadı.
maçın 60. dakikasında
adem büyük'ün açtığı arayı iyi kullanan
ryan babel, gayet şık bir şekilde pozisyonu gol ile tamamladı.
işte bu golden sonraki süreci ayrı değerlendirmemiz gerekiyor. golden sonra skor üstünlüğünü ele geçiren galatasaray,
jean michael seri'nin gördüğü kırmızı kartla daha defansif bir yapıya büründü. bu benim gözlemlerime göre takımımızın birinci hatasıydı. nedenlerini yazımın en sonunda açıklayacağım.
galatasaray'ın 10 kişi kalması sonucu konyaspor defansif, kontra atak futbolundan daha dengeli bir yapıya geçti, daha fazla hücum şansı buldu. bu hücum şanslarını engelleyebilmemiz için teknik direktörümüz
fatih terim, kırmızı kart gören seri'nin bölgesinde oynayacak olan
selçuk inan'ı aldı. bu da ikinci hatamız oldu. devamını biliyorsunuz zaten. maç sonu istatistiklerine de bu yansıdı.
maç sonu istatistikleri;
topla oynama: %60-%40
isabetli pas: 485-301
toplam şut: 18-17
isabetli şut: 6-5
bahsettiklerimin neden hata olduğunu şu şekilde düşünebiliriz. belki benden farklı düşünenler olacaktır, yanlış düşündüğümü söyleyecekler olacaktır, ama ben kendi fikirlerimi paylaşmak istiyorum.
as stoperimizin cezasından dolayı takımda olmadığı, defansif ortasaha oyuncumuzu stoper oynattığımız bir düzende defansif bir futbol anlayışına ani geçiş yapmak takımın temposunu bozdu. görülen kırmızı kart sonrası özellikle donk stoper bölgesinden ayrılıp ileri çıktığı zamanlarda ciddi sıkıntılar yaşadık. bunun sebebi ise donk'un çapa özellikli bir dos oyuncusu olmasıdır. sistemimizde halihazırda zaten bir dos (
steven n'zonzi) bulunurken donk o bölgeyi fazla şekilde yavaşlattı, bunun üzerine ikinci hatamız oalrak oyuna aldığımız selçuk inan'ın yavaşlığı da eklenince sürekli pozisyon yememiz kaçınılmaz oldu.
emre mor -
adem büyük değişikliği de şahsi düşünceme göre bir hataydı. emre mor her ne kadar yorulmuş dahi olsa, en yorgun hali bile konyaspor savunmasını zorlayacak bir futbolcumuz. kendisinin çabukluğu, ikinci yarının verdiği yorgunluk birbirini tamamlayıp konyaspor oyuncularının kart görmesine sebebiyet verebilirdi. adem büyük gerek alan açmasıyla, gerek doğru yerde doğru zamanda bulunmasıyla bugün fena değildi fakat emre mor'un çıkarılmaması gerekiyordu diye düşünüyorum.
bir başka bahsetmem gereken konu jean michael seri. oynadığı süre boyunca ciddi pas trafiği sağladı. tek eksik tarafımız bugün
younés belhanda'nın olmayışıydı. emre-seri-belhanda üçlüsü hızlı bir pas trafiği çıkarabilirdi ortaya, fakat seri bugün sadece etrafa pas dağıtabildi. taraftarımızın futbolcularımıza çamur atmayı sevdiğini biliyorum fakat bu adamın kötü oynamadığını söylemem gerekiyor.
bugün teknik hatalar yapıldı, sezon başında bu maç bize iki puana maloldu. fakat sabırsız ve şımarık galatasaray taraftarının kulüp efsanesi
fatih terim'e istifa çağrısı yapmaması gerektiğini düşünüyorum. çünkü önümüzde daha 32 hafta var ve bu takımı avrupa'da başarılara alıştıran, iki defa küllerinden doğuran kişiyi başka kişilerle karıştırmamanızı öneriyorum.