• 895
    skandal bir performanstı. oyuncularımızı özetleyelim…
    muslera: kaptan hala çok iyi. içimiz rahat o varken. kedi adam.

    abdül: cl’de yıldızı parlayacak belli.

    nelsson: formsuz fena halde. berkan ile berbat bir kombo oluyorlar.

    angel: ben beğeniyorum. gittikçe daha iyi olacak ama arkasında berkan gibi bir futbol fakiri oynamamalı.

    boey: yunus’un defansa gelmemesinden dolayı enerjisini ayarlayamadı. 70’ten sonra panik olmaya başladı rakipler kendisinden hızlı olmaya başladıkça. neyse tete girdi de imdada yetişti.

    yunus: çok yetenekli ama beraber oynaması bir takım ayarlamalar gerektiren oyuncu. arkayı toplayacak merkez orta sahalar lazım. oliveira ve berkan ikilisi varken bu kadar rahat bırakılmaz yani yunus.

    kerem: formsuz baya ama her an her şeyi yapabilecek joker kartı.

    oliveira: bariz şekilde yanında yabancı orta saha ile oynamak istiyor ve haklı da. çok fala eküri seçiyor bence. gerçi ekürisi berkan olanın canı da sıkkın olur tabi.

    mertens: formsuz ama çok çok zeki. icardi ile molde ceza sahasındaki oyunları sonunda saha azizliğine uğramasa golü vardı. top aşırı saçma bir falso aldı şutunda.

    tete: geç girdi ama anında anlaşıldı ki biz raşitsa falan aramayacağız. geriye dönmesi, boey’i rahatlatması falan çok hoş oldu. akıyor resmen.

    miçö: neden bu kadar az rol veriyoruz anlamıyorum. gayet de asker tarzı oyuncu. orta sahadan gösterdiği sürpriz koşu icardi zekasıyla birleşti ve belki de turu getirdi bize.

    kaan ayhan: joker oyuncu. nereye koysan hep iyi oynuyor. ayaklar gayet net. pozisyon bilgisi yerinde. niye az rol alıyor miçö ile beraber anlayamadığım isimlerden.

    kerem demirbay: o da yanında iyi bir eküriyle oynayabilengillerden. formsuz baya ama onun da ayakları çok net. bence açıldıkça oturacak oyunu. ışık veriyor.

    icardi: yorum yok. günümüz futbolunda haaland ile birlikte ismi yazılacak, dünyanın aktif olarak en iyi santforu şaka gibi ama bizim takımımızda.

    berkan kutlu: pozisyon bilgisi yerlerde. pas yok. yok yani. soldan açılmış koşan kanat oyuncusunun arka ayağına top çarptıran bir felaketten bahsediyoruz. varlığı tek başına stoperleri ve merkez oyuncularını mahvediyor. rakibi baskıladığı yer orta sahanın gerisi olmalıylen kendi ceza sahamız oluyor. rakip dibimize kadar giriyır. işin kötüsü oradan çıkamıyoruz da bir türlü. araya girme yok. kısa pas yok. uzun pas yok. hız yok. boş boş koşmak var ve o koşular da hep yanlış yerlere oluyor.
    rezalet bir oyuncu maalesef. skandal derecede kötü yani. akıl alacak şey değil. kendisiyle bir sezon oynayan taylan’ın kariyeri bitti resmen. şimdi oliveira’ya aynısı oluyor. bu şahıs takımda ka la maaaz.
  • 129
    şampiyonlar ligi atmosferine girildi. maçtan önce de o müzik çalacak. bugün ön eleme değil şampiyonlar ligi grup maçına çıkıyormuş gibi havaya girmeliyiz.

    önceden elediğimiz 2 takımla alakası olmayan bir rakiple oynuyoruz. zorlu bir anadolu deplasmanı gibi düşünebiliriz. kağıt üzerinde daha güçlüyüz ancak bunu hem oyun hem de skor açısından sahaya yansıtırsak anlamı olur.

    kora kor bir mücadeleyle kazanabileceğimiz maç. başarılar aslanlar.
  • 930
    taktiksel olarak galatasaray'ın ve okan buruk'un sınıfta kaldığı bir maç oldu.

    papaz her gün pilav yemiyor. ve her gördüğümüz 3'lü savunmaya 4-2-4 atlamak fayda etmiyor.
    maçtan önce burada yaptığım analizi şöyle yerleştireyim (bkz: #3696930)
    gs molde'yi nasıl yenebilir bunları tek tek anlattık, okan hocanın asla maç planı olarak denemeyeceğini bile bile yazdım. maç zora düşünce, molde 75 dakikada 25 şut attıktan sonra nihayet galatasaray söylediğimiz noktaya geldi.
    kaan ayhan'ı oyuna alan ve stoperle arasına sokan kimse rezilliği önleyen adam olarak onu tebrik ediyorum. bu hamleyi yapan kişi yaklaşık 25-30 m€'yu kurtarmış olabilir.

    sanıyorum herkese göre rakip bizi fiziksel olarak birebirde yok etti;
    eriksen 9'da 0 ikili mücadele
    breveik 10'da 3 ikili mücadele
    haugen 6'da 2 ikili mücadele
    diğer haugan 3'te 0 ikili mücadele
    brynhildsen 6'da 1 ikili mücadele
    knutzon 10'da 6 ikili mücadele
    magnus ekrem 2'de 1 ikili mücadele

    ama istatistiklere bakınca pek öyle demiyor sanki :)

    boey 10'da 10 ikili kazanma ve nelsson da girdiği tüm ikili mücadeleleri kazanmış, angelino ve apokerim de 10'da 7 ikili mücadele kazandılar.
    fakat boey'in karşısındaki sol bek 4 gol atabilirdi.

    öncelikle taktiksel olarak kaybettiğimizi kabul etmemiz lazım, dünyanın en iyi satranç oyuncusu da norveçli zaten.
    biz hatamızı kabul edelim, teşhisimiz doğru olsun ki tedaviyi de doğru yapalım.

    maça; yunus, mertens, angelino, kerem, sergio gibi yumuşak oyuncularla başladık. oysa fb derbilerinde barış, zaniolo, berkan, torreira, kazımcan gibi sert ve uzun oyuncularla oynamıştık. zaten kadroyu görünce duran toptan yiyeceğimizi anlamıştım.
    okan hoca rakibi ciddiye almamış sanırım, koskoca galatasaray'ın tek planı 5'li oynayan takıma karşı kanatta ters ayaklı yunus'u oynatmak olmamalıydı.
    yunus bir bize bir onlara çalıştı zaten maç boyunca.

    rakip 3+1 oyun kuruyor, gs 2 kişiyle baskıya gidiyor, bazen orta sahadan biri de baskıya gidiyor, rakip bu baskıyı kırdıktan sonra sahanın her yerinden 2'ye 1 ve 3'e 1'ler yakalıyor. o duruma geldikten sonra dünyanın en iyi savunmacısı da olsan rakip doğru oynadığı zaman seni ekarte eder zaten. boey'i birebirde kimse yenemedi ama 2'ye 1 ve 3'e 1'lerle paramparça ettiler orayı. nelsson'u yenemediler ama arkaya sarka sarka ceza sahasına gire gire hacamat ettiler orayı.

    rakibin soldan geliştirdiği bir atak çeşidini ele alalım 3-5-2 oynuyorlar; sol stoperleri oyuna katılıyor, 1 tane sola kırık mezzela var, 1 tane kanat bek var ve sola devrilen bir santrafor var. 4 adam ediyor ve sağda bu adamları karşılayan boey+ nelsson var. yunus'un savunma yardımı yok, orta sahamız pasla geçilmiş pasifize edilmiş. stoperin kademesine girecek dm yok çünkü dm baskıya gidip kırılmış.
    maalesef korktuğum başımıza geldi, bizim takımı rakip td çıkarsa bu kadar olurdu herhalde.

    icardi onlarda olsa icardi'ye 25 tane top getirseler ne olurdu düşünmek dâhi istemiyorum. her maçı kaliteyle çözmeye çalışmak bilmiyorum yani ne diyeyim. biraz rakibi ciddiye almak lazım, rakibi biraz analiz etmek lazım. maç planı yanlış kim ne derse desin yanlış. galatasaray fenerbahçe'yi 3-0 yendiği maçta bile burada gelip 4-2-4'ün sıkıntılı olduğundan bahsetmiştim.
    ne geriden oyun kurabiliyoruz, ne oyunu rölantide tutabiliyoruz. derbinin aksine sahada bir sürü küçük ebatlı ve yumuşak gs oyuncusu var, sertlik yok, hava hakimiyeti yok.
    maçı izlerken çok büyük acı çektim, elden bir şey gelmemesi daha acı verdi.
    rakibin nasıl alt edileceğini biliyorum, bu rakibi cl'ye göndesek averaj takımı yapacaklarını biliyorum.
    neyseki kaan, barış ve tete'nin oyuna girmesi serum etkisi yarattı da takımı rahatlattı.

    kaan oyuna girince ne oldu ona bir bakalım. kaan oyuna ilk girdiğinde manssverk'e baskıya gidiyordu, neredeyse intihar. ama maçın son 15 dakikası stoperler arasına girdi ve savunmayı üçledi. bu hamle sonrası gs'nin önde baskı şekli de değişti, kanat oyuncularımız rakip stoperlere baskıya başladı, rakibin savunma arkasına attığı toplar azaldı ve galatasaray topa sahip olmaya başladı.
    maç analizini neden buna göre yapmadık mesela?
    illa böyle tadımızın kaçması mı gerekiyordu?

    maç genelinde 39 defa galatasaray ceza sahasına giren molde vardı, geriye yaslanıp beklenmedik ha, adamlar bizim baskımızı kıra kıra geldiler. durumun vehametini buradan anlamak lazım.
    molde takımından 1 tane adamı almayız gs takımına, manssverk'i alıp orta saha transferini kapatalım desek ne olur?
    elingseni apokerim yerine alsak, haugeni nelson yerine alsak, linnes'in yedeğini boey yerine alsak... bu örnekler artabilir.
    gs'nin yaka paça gönderdiği midjso rakipte olsa oranın tartışmasız yıldızı olur.

    bu arada golde midjso rahat rahat rakip ceza sahasına koşu atıyorsa, merkeze atılan kaan'ın geride olmasının verdiği konfor yüzünden yani. midjsto'yu da hep yanlış kullandık maalesef, üçlü orta sahada torreira ve sergio yanında kullansak çok farklı bir gs kariyeri olabilirdi, col daha verimli olabileceği mevkiler vardı ama olmadı.

    turun ikinci ayağında torreira oynarsa zaten kimseye çaktırmadan takımı üçlü orta sahaya çeviriyor, umarım oynar da turu geçebiliriz. yoksa tur bitmedi daha. norveç ekibi deplasmanda bu kadar rahat oynayamaz, zemin alışkanlıklarına vs katılıyorum zaten bu bir gerçekti.

    ikinci maç için birinci maçta söylediğim şeylerin aynısını yine tekrar ediyorum.
    top rakipteyken sol stoper ellingsen ile barış birebir oynamalı, icardi merkez stoper ile mansverk bağlantısını kesmeli, kerem sağ stoper haugeni almalı ve berkan da mansverk ile direkt birebir oynamalı. boey ve angelino direkt rakip beklerin üstüne binmeli. zaten bu baskıyı yaptığımız an rakip uzun vuracak ve bu sefer torreira gibi bir süpürücümüz olacak stoperlerin önünde. gerekirse rakip mezzelalar ile bizim orta sahalarımız da kafa kafaya kırışmalı. birebir oynayalım ya, her mevkide zaten daha iyiyiz, ikili mücadelelerde daha iyiyiz, sadece 3'e 1 ve 2'ye 1 yakalarlarsa geçebiliyorlar. markajda birebir verdiğimiz adamlar da bir zahmet geçilirse kademeye geri gelsinler 2'ye 2 ya da 3'e 3 oynayalım.
    zaten içerde taraftar desteği ile bunlara 2-3 tane atarız.

    zaten maçın 75. dakikasında durumun farkına varan bir teknik heyet vardı, madem farkettiniz ikinci maçın şifresi çözüldü işte. umarım gereksiz inatlar peşine düşmeyiz ve rahatça geçeriz turu.
  • 66
    ağzım yüzüm demeden en az 2 farklı kazanıp dönmemiz gereken maç. ilk defa kuzeyli bir takımla eleme oynarken ilk defa sahaya çıkmış olmayacağız. maç kondisyonumuz var; son trabzon galibiyetiyle havaya da girdik. yavaştan artık ağırlığımızı koymamız lazım. güçlü bir oyunun emarelerini göstermeliyiz. icardi bizi hep oyunda tutar zaten ama takım olarak da bir şeyler vaad etmeliyiz. bu maç bunun ilk kıvılcımları için muhteşem bir fırsat. hem disiplinli hem de fiziksel olarak kuvvetli bir takımla oynayacağız. burada net bir oyunla net bir skor elde edersek, kalbimizden geçenleri kafamızda da oynatmaya başlayabiliriz. ben bu sene takıma farklı bir güven duyuyorum. çok değişik şeyler yapabiliriz ve bunların ihtimal dahilinde olması için bu maçı iyi oyunla kazanmamız çok önemli.
  • 137
    iskandinav takımları ağustos-eylül-ekim gibi çok tehlikeli. geçen sezon bodo/glimt de roma'ya evinde 6 atmıştı ve herkesi şoke etmişti. kuzey takımları eğer iyi bir takımsa forma girdikleri zaman liglerinin tam ortalarında oluyor. molde de sezona sallantıda başladı ama toparladılar. son 8 maçtır yenilmiyorlar ve son 15 maçta sadece 2 kez sadece yenildiler. o 2 yenilgi de iç sahada olmadı. tipik bir kuzeyli takımıyla karşılaşacağız. yani; takvim gereği şu aralar formda, iç sahada iyi, deplasmanda kötü, ofansı defansına göre nispeten iyi ve çok gol atıp çok gol yiyen bir takım. kaliteleri bizle mukayese edilmeyecek olsa da çevresel faktörler ve form itibariyle bize kafa tutabilirler. bu şartlar altında bence beraberlik dahi kötü sonuç olmaz. çünkü rövanşta arena da en az onların iç sahalarının bizi zorladığı kadar onları zorlayacak.

    bana göre en büyük avantajımız konsantrasyonumuz. en çok futbolcular farkındadır maçın öneminin. konsantrasyon veya 118 yıllık tarihimizin en önemli maçı dememize dahi gerek yok. hepsi şampiyonlar liginde oynamak için can atıyor ve rakip kim olursa olsun işi sıkı tutacaklardır. çıkıp mücadele edeceğiz sonuna kadar. avantajlı skoru alıp buraya döneceğiz de inşallah.
  • 195
    en kötü beraberlik alıp turu arena’da geçeceğimizi düşündüğüm play-off serisinin ilk maçı.

    hiç futbol bilmeyen bir insan bile haftalardır ilk onbir başlamayan ve bu maçtan sonra ayrılacak olan yunus’un bu maçta onbir başlaması üstüne biraz düşünür ve hocanın bu maça özel bir kanat tercihi yaptığını fark eder bence. okan hoca gerçekten pragmatist bir adam. ona güveniyorum. başarılar galatasaray.
  • 68
    bu maçla ilgili birkaç tane dikkat edilmesi gereken mevzu var. ilki sahanın yapay çim olması ikincisi ise bazı futbolcularımızın henüz sezon başı olmasına rağmen çok yük binmesi. kerem ve barış alper şu ana kadar oynanan tüm maçlara ilk on bir başlayıp, uzun süre sahada kaldılar. özellikle son birkaç maçtır karar verirken yaptıkları hataların bir kısmı bundan kaynaklanıyor. keza mertens'te trabzon maçında etkisizdi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın