• 151
    http://l7.alamy.com/...gust-2000-je0k8c.jpg

    5 gün kalan maç :(

    şaka şaka şuraya alalım sizi, http://s2.dmcdn.net/aNIJ8/1280x720-2MJ.jpg

    totem gereği pek buraya yazmak istemiyordum aslında ama baktım ki taraftarlarımız arasında son 2 yılın etkisiyle biraz tedirginlik oluşmuş bu maça dair, kendimi yazmak zorunda hissettim. malum galatasaray sinerjisi son sürat artıyor, artmalı da...

    galatasaray şampiyonluğa oynuyorsa asy'de fenerbahçe'yi yener arkadaşlar rahat olun, 8 puan öndeyiz ve bu maçı kaybederse yarıştan kopacak olan biz değiliz. stresli, gergin ve korkulu olacak olan suyun karşı tarafı.

    ne süper final'deki gibi telafisi zor bir maç, ne final maçı * ne de geride olan biziz.

    sene başından beri 4 iç saha maçında da rakipleri oyun olarak ezdik. (u: karabük'e karşı 56 kez rakip ceza sahasını girdik ama skor ve gidişat başkaydı biliyorsunuz ama çok dominant olduğumuz bir maçtı.)

    bu maçta da 52 bin aslan orada olacak. inanılmaz bir coşku ve kenetlenme olacak. kadıköy'de kendi seyircisi önünde derbiye çıkan ve bunun güveniyle oynayan fenerbahçeli futbolculardan valbuena, soldado, jansen, guliano, neto, isla, dirar, kameni gibi isimler ilk kez deplasmanda böyle bir atmosfer yaşayacak ki akıllarını alacağımızdan eminim. o bacaklar titreyecektir.

    bu maçı kafamda oynuyorum ve her defasında ilk 20 dakikada fener'i ablukaya alıyorum, dalga dalga yükleniyorum. golü de buluyorum. bulmasam bile fener'in ne bursa ne de karabük gibi kondisyonu olmadığını biliyorum. 70. dakikadan sonra ayakta kalacak halleri olmadığını biliyorum. kendi evlerinde bile malatya gibi takıma son 30 dakika oynama şansı veren takım, asy'den çıkamaz. inşallah bir futbol mucizesi(2000, 2012 süper final) olmazsa bu maçta evire çevire yeneceğiz.

    hatta şu kadar söyleyeyim, yıllar önce kupada 5-1 yendiğimiz maçtakine benzer bir durumda ve yerde maçı izleyeceğimin haberini aldım az önce ama detay vermiyorum totem bozulmaması için, bu maçta son yılların en flaş skoru gelebilir.

    yeter ki siz de buna inanın ve takımı buna inandırın.

    hedef 21!

    siz diz çöktüğünüz için onlar büyük görünüyor ayağa kalk!
  • 155
    derbilerde neyin ne olacağı belli olmaz kuralı dışında fener'i ön plana çıkaran hiçbir argümanın olmadığı maç. çok net söyleyeyim; iki takım futbolcularından galatasaraylı'lara beyaz tişört, fenerbahçeli'lere siyah tişört giydirip maç yaptırsan ve 3 gün 3 gece sürse o maç, siyah takımın beraberlik alma şansı dahi kesinlikle yok.

    ama işte sıradan bir maç değil de derbi olunca temkinli olmak zorundasın. yoksa futbolun gerçekleri ortada. psikolojik faktörlerden azade düşünüldüğünde bank galatasaray kazanır. hatta en az 2 fark atar.
  • 156
    şu maçı kazanamamamız ancak fenerbahçe'nin büyük şansı sayesinde olabilir. eskisi gibi maç içinde heyecan yapıp saçmalayacak yerlilerden oluşmuyoruz ve fizik gücümüz maçı belli bir seviyede götürmeye gayet yeterli. fenerbahçe'nin son malataya maçında dahi belli bir dakikadan sonra enerjisi tükendi, malatya kapattı fenerbahçe'yi. taraftarla birleşen bir galatasaray'ın önünü ancak hakem ve fenerbahçe'nin derbi şansı kesebilir. yürüyedur.
  • 157
    futbolcuların kafasını ''dünya derbisi, 100 yıllık rekabet, her şey bu maça bağlı, taraftar için ölüm kalım maçı'' gibi şeylerle ütülemez ise kimse çok iyi olur. biz son 2 haftadaki değil ama ondan önceki oyunumuzu oynarsak zaten basar geçeriz fener'e. yalandan heyecan yapmaya, futbolcuları germeye gerek yok. 3-1 kazandığımız maçı hatırlayın; rakip anadolu takımıymış gibi fazla düşünmeden, tatava yapmadan bastık geçtik. bizim bu sene iç sahada oynadığımız oyunun biraz daha konsantre haline fenerbahçe'nin bu maçlardaki oyunu, şansı falan hiçbir şey dayanmaz.

    futbolcular zaten maçın farkındadır emin olun. hepsi iş ahlakı olan ve burayı benimseyen futbolcular. sene futbolcuya bunları anlatmayınca 'ipimle kuşağım' modunda takılmayacaklardır. ndiaye, fernando, gomis, maicon her halükarda 2 kat konsantre oynayacaktır, yeter ki biz germeyelim.
  • 158
    hakem ve fener balını çıkıyorum ilk 60 dakikada gol atamasak bile rakibin dilini dışarı çıkartacak baskı kurarız diye düşünüyorum. o dakikalarda gol atarsak fark 3-4 olur. şöyle kalecileri santraforları falan düşünüyorum bu sene yendiğimiz takımların çoğu ( kasımpaşa, kayseri, bursa..) fenerden daha zayıf kadrolar değil. o seyirci desteği ile zaten adam yiyen oyuncuların karşısında ozan'ı, hasan ali kaldırımı falan düşünemiyorum.
  • 159
    normalde en iyi oldugumuz zamanlarda bile az cok pesimist yaklasmisimdir fenerbahce derbilerine. fakat nedense bu macla ilgili rahat hissediyorum. derbi havasina girersek, evimizdeki istahli ve baskili oyunu oynarsak ileri oynamaya tepki olarak dogan aykut kocamanin yonettigi bir fenerbahce ustumuze pek gelemez diye dusunuyorum.

    tek cekincem yan toplar. boyle anlarda valbuena iyi kesiyor, oyun icinde etkili olmasa da dirar, jansen, skrtel gibi isimler tehlike yaratabilir.

    onun haricinde defansif olarak gecen seneye gore bayagi kotu durumdalar. cok kapansalar dahi, en azindan 1 tane sıkıştırırız gibime geliyor.
  • 161
    sabırsızlıkla beklediğimiz derbi maçı. açıkçası kendi adıma takımımızın görüntüsünü ciddi anlamda merak ediyorum. bu sezon şahsi anlamda benim futbol anlayışımın yıllardır beklediği takımı oluşturduğumuz için büyük bir ölçü durumunda. yıllardır ''galatasaray'ın çocuğu, abisi vs'' ile oynadık ve gram ilerleyemedik. özellikle atmosferi gergin maçlarda bu oyuncular da ters teperek oyun oynayamadılar. bu sene yaptığımız yabancı transferlerle, 11 adet profosyonel oyuncuyla, deyim yerindeyse seri katille çıkıyoruz sahaya. bu adamlar sadece işini yapmak üzere, goygoy yapmadan, rakibe dalaşmadan, soğukkanlı bir şekilde işini yapıyor. ha, bunun avantajları olduğu kadar dezavantajları da olacaktır, beklentim bu metodun tutması ve artık bu kafada devam edilmesi yönünde. bursa deplasmanında, ligin en baskılı atmosferlerinden birinde harika bir oyun oynayıp geriden gelerek kazandılar ve ilk testi geçtiler. bu derbide ve sonrasında beşiktaş deplasmanında, gergin derbi atmosferinde ve çirkef rakiplerle nasıl oynayacaklarını gösterecekler. mondragon, hasan şaş, hatta kewell gibi oyuncularımızın o derbilerde normalde yapmayacakları hataları yaptığını gördü bu gözler, şu anki oyuncu grubumuzdan bunları görmeyi hiç beklemiyorum, umarım yanıltmayacaklar.

    bunun yanı sıra, kamuoyunda oluşan ''ciddi rakiple oynamadılar'' algısını da yıkmak için bir fırsat tabi ki. hatta kimse yanlış anlamasın ama, bence bizim taraftarımız için de bir ölçü maçı olacak. zira cidden ilk 8 maça oranla çok daha zor bir fikstüre giriyoruz ve takımımızın durumunu biz de göreceğiz. bu yıl muslera hariç neredeyse 10 adet tanımadığımız yabancı oyuncuya galatasaray forması giydirdik ve oynatıyoruz, bu adamların huyunu suyunu herkes gibi biz de yeni yeni öğreniyoruz. bu derbi maçında da onları tanıma adına büyük bir adım olacaktır, güveniyoruz !
  • 162
    sabah 7’de uyanıcam ama yine uyku tutmadı. sürekli bu maçı düşünüyorum. normal şartlarda bunlara basıp geçmemiz gerekiyor. ama çekindiğim tek nokta bu kadar berbat oynamaları. fenerbahçe biraz futbol oynasa diyecek ki maçı 3-0 alırız. klasik aykut kocaman 90 dakika boyunca defansa yatacaktır. araya bi gol sıkıştırırsa da saçma sapan bi gol atarlar. napıp edip ilk 25 dakika bir gol bulmamız gerekiyor. sonra yer misin, yemez misin? uzun lafın kısası ne şekilde olursa olsun sen bize 3 puanı nasip eyle yarabbim. maça daha var 114 saat 10 dakika nasıl geçecek zaman bilmiyorum.
  • 163
    gerçi daha çok erken ama 17 ekim tarihli idmandaki çift kale maçta çekilen fotoğraflardan geliştirmiş olduğum yelek teorisine göre hoca selçuk inan ve iasmin latovlevici'li bir kadro düşünüyor :(

    serdar aziz, ndiaye, feghouli ve belhanda as takımda diğer gördüğüm isimler. daha beş gün var ama şimdilik durum şu şekilde görünüyor;

    http://galatasaray11.com/kadro/basliksiz-34550
  • 164
    son günlerde bu maçla alakalı aleni bir şekilde fenerbahçe'nin güçlü olduğu, ritmini bulduğu, art arda galibiyetler alarak ligin zirvesiyle aradaki puan farkını kapatacağı, ısrarla konuşturulmaya çalışılıyor. bakın konuşulmuyor, konuşturulmaya çalışılıyor.

    peki kim bu konuşturmaya çalışanlar?

    başta rakibin teknik direktörü, sinsilikte ülke futbolunun açık ara 1 numarasi aykut kocaman, onun en büyük yancılarından şam şeytanı rıdvan dilmen ve bu güruhun medyadaki kalemşörleri; en önde ahmet ercanlar olmak üzere emre bol gibi asalaklar, mehmet y. yılmaz gibi kıdemliler ile olası bir galatasaray mağlubiyeti fazlasıyla işine gelecek olan turgay demir, taner karaman gibi sentetik madde müptezelleri. bu ekip öyle bir hava estirmeye çalışıyor ki sanki 8 maçta 7 galibiyet alıp 1 beraberlikle zirvede tek başına oturan fenerbahçe, sezon başından beri ne oynadığı anlaşılmayan, kaleyi bulan şut olmadan maç tamamlayan, taraftarının bile ümit kestiği galatasaray'ı ağırlıyor.

    bakıyorum, alttan girip üstten çıkıyorum, fenerbahçe'nin oyun planına, taktiğine dair hiçbir analiz yok. varsa yoksa "galatasaray güçlü takımlarla oynamadı" geyiği. peki, haydi bunu kabul edelim ama önümüze konulan kitabı bir de tersten okuyalım. fenerbahçe'nin aldığı 14 puanı kimlerden aldığına bakalım:

    göztepe'den 1 puan almışlar (2-2). lige yeni çıkan ve ilk maçını seyircisiz oynayan göztepe'yle berabere kalmışlar. biz ilk hafta kayserispor'u 4-1 yenerken kayserispor küme düşmenin en büyük adayıydı. şu an o kayserispor, göztepe'den sadece 2 puan geride ve fenerbahçe'yle aynı puanda.

    trabzonspor'dan da 1 puan almışlar. şu an süper lig'in en çok gol yiyen takımı olan (21 gol), sahasında 3-0'dan 3-4 maç veren, akhisar'dan 6 yiyen, hocası istifa etmek zorunda kalan trabzonspor'dan 1 puanı, yanılmıyorsam durica'nın sebep olduğu saçma sapan penaltıyla zar zor alabilmişlerdi.

    gençlerbirliği'ni 1-2 yenerek 3 puan almışlar. o maçtan sonra hocası istifa eden, ligin ilk 7 haftasında ligin dibine demir atan ve maçın 50 dakikasını 10, son bölümlerini 9 kişi oynayan gençler'i yenerek galibiyetle tanışabilmişler.

    alanyaspor'u 1-4 yenerek 3 puan daha almışlar. şu an ligde 10. sırada olan alanyaspor, o haftanın bitiminde 14. sıradaymış.

    2-1 yendikleri beşiktaş derbisi hepimizin malumu. beşiktaş'ın ofsayt gerekçesiyle verilmeyen nizami golü, cenk tosun'un verilmeyen çok net penaltı pozisyonu, 2 adet* penaltı ile kazanılan bir derbi.

    en nihayetinde ligin en kötü takımlarının bir seviye üstünde olan, 4. haftada hoca değiştirmiş, 13. sıradaki malatyaspor'a karşı 3-1 ile içeride alınan 3 puan.

    bunca laf tantanası yapmamın sebebi, ısrarla bize kabul ettirilmeye çalışılan "güçlü takımlarla oynamama" teranesinden yola çıkarak fenerbahçe'nin durumuna göz atmak. çok basit bir skor taramasıyla çıkan sonuç; iyi de güzel kardeşim, sen şaibeli derbi hariç bir tane büyük maç, büyük maçı geçtim, ilk 8'deki bir takıma karşı tek bir maç kazanamamışsın ki. bu neyin özgüveni? sen kendini nerede görüyorsun ki 8 maçta 22 puan toplayan rakibini yeneceğinden bu kadar emin oluyorsun?

    ben bu derbiyi kesin kazanacağız ya da kaybedeceğiz demiyorum zira geleceği görme yeteneğim yok, üstelik burada haftalardır "şöyle yeneriz, böyle mağlup ederiz, skor şu olur" minvalinde konuşan yazar arkadaşları yanlış bulan, temkinli bir taraftarım ama ortada bu kadar net bir tablo varken ısrarla kamuoyu yaratma çabası da fazlasıyla komik. neyse ki daha önceki yorumlarda bazı yazar arkadaşların da belirttiği gibi izole bir takımımız var, bu tip komik baskı unsurlarından, boşboğaz tetikçilerin laubali yazılarından bihaber vaziyette maça hazırlanıyorlar. umarım gönlümüzden geçen sonuçla takımımız yoluna doludizgin devam eder. muhtemel bir mağlubiyet ya da beraberlik de sadece kaybedilen puanlar demektir. tıpkı rakiplerin geride kalan 8 haftada defalarca yaşadığı gibi.
  • 171
    maçtan önce yaratılan atmosferler derbinin gidişatını belirler. bir kere yaratılan algıları kırmak lazım.

    ilk olarak;
    bu maçı fenerbahçe kazanmak zorundadır. kendisini ispat etmek zorunda olan fenerbahçe'dir. ancak nedense medyada galatasaray'ın güçlü bir takımla oynayarak kendisini ispat etmek zorunda olduğu yansıtılıyor. fenerbahçe güçlü takımla oynadı da başı göğe mi erdi? 8 puan fark yedi.

    bunu "suni puan farkı" diyen aykut kocaman da körüklüyor. tekrar ediyorum çünkü önemli bir ayrıntı. kendisini ispat etmek zorunda olan galatasaray futbol takımı değildir!

    bir sonraki nokta;
    fenerbahçe'nin savunma açmakta zorlanan, ancak büyük maçlarda dengeli oynayabilecek bir kadrosu olduğu görüşü. yani bu şu demek. biz ligin dibindeki takımları yenemiyoruz çünkü yavaş oynuyoruz fakat büyük maçlarda iyiyiz çünkü yavaş oynuyoruz. bu ne lan:)
    bu tezin bir taraftan doğruluk payı var. derbilerde oyunu tutabilmek önemli. zaten birinci söylediğim şey bu sebeple medyaya servis ediliyor, bizlere empoze ediliyor. yani bırakın galatasaray kendini ispat etmeye çalışsın. siz oyunu tutun, maçtan doğru skorla ayrılın. fenerbahçe algısını bu şekilde ortaya koyuyor.

    bu durumun panzehiri açıktır. ilki, maçı seyircinin de etkisiyle rakibi boğarak kazanırsın ve fişi çekersin. lakin kaybetme durumu önemli. zaten bu algı geleceğe yatırımdır. ya tutarsa algısıdır.

    eğer galatasaray maçı kaybederse özgüvenini zedeleme girişimidir, aykut kocaman'ın dedikleri ve akabinde medyanın pompaladıkları. maçı kaybetmemiz halinde hala liderin biz olduğunu hatırlayıp, yolumuza devam etmemiz gerekir.

    işin bu kısmı psikolojikti. sahaya döner isek; orta sahayı tutmak isteyecek olan tudor'un selçuk'u bu maça hazırladığını düşünüyorum. konyaspor geçen maçta* mariano ve lato etkinliğini azalttı, ancak ortayı sıkarak işi oradan gördük bu sefer de. umarım fenerbahçe önlem alan taraf olur. eğer öyle olursa, biz yine istediğimiz atı koşturacağız demektir. silahı çok olan takımları durdurmaya yönelik oynarsan, başarılı olma şansını zayıflatırsın.

    sen kahin misin adlı başarısız köşemde bu hafta n'diaye gol atamaz diyorum. belhanda kesin atar. son kahinlik maceramın da hüsranla bitmesinin ardından (bkz: #2247649) hala ne yüzle...
  • 172
    ilk 20 dk içerisinde bir gol bulabilirsek, 55.000 taraftarın coşkusu ile birlikte feneri sahadan sileceğimiz maç olacaktır. eğer ki gol gecikirse ya da erken yenecek bir gol olursa fernando soğuk kanlılığıyla maçı çevirebiliriz. maçı fenere vermemizin tek senaryosu golü erken bulamayıp ya da erken yenecek bir golde sinirlerimizin bozulması ve saçma kartlar görmemizdir. diğer her türlü senaryoda vurup geçeceğimiz bir maç bekliyorum.
  • 173
    öncesindeki haftanın ortası olan şu günde, hafta başına oranla bugün neredeyse hiç sözlükte üzerinde yoğunlaşılmayan derbi.

    (bkz: konsantrasyon)

    maç önü hafta sözlüğe girdiğimde maç ile ilgili başlıkların çok olması eminim benim gibi çoğu renktaşı gaza getiriyordur. derbi motivasyonumuz hiç kaybolmasın, ezelim geçelim!

    ilave: baskın oyunumuzdan kesinlikle taviz vermemeliyiz, bir an bile oyunu kontrol edebildiklerini düşünmemeliler. mariano'nun, feghouli'nin alanlar bulması, baskılarını hissettirmesi gerçekten bizim için çok önemli. daha önce yine aynı başlıkta yazmıştım, skor önemli değil, kazanalım, ama ezelim. ligin psikolojik dinamiklerini yüzde yüz tarafımıza çekmek açısından ve son bir kaç gündür süren "suni fark" muhabbetini çıktığı yere gömmek açısından oyun olarak ezerek yenelim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın