• 27
    sadece tff değil; aynı zamanda bağımlı kuruluşları pfdk, uçk ve tahkim kurulunun da kurduğu kumpas var.

    uçk oğulcan'a 6 maç ceza ve 1 milyon 200 bin euro'da para cezası veriyor. galatasaray'da bunun üzerine tahkim kuruluna başvurarak itiraz ediyor ama tahkim kurulu zahmet eder gibi 6 maçlık cezayı 3 maça indirip, para cezasını da onaylıyor. kulübümüz yine bu hukuksuz kararı kabul etmeyerek istinaf mahkemelerine başvuruyor. neyse bunlardan öncede tudor ve oğulcan'ın para mevzularından dolayı transfer cezası almışız. oğulcan özelinde istinaf mahkemesinde davalar devam ettiği için, kulübümüz uefa'ya geçici lisans başvurusu yapıyor ve olumlu cevap alıyor. aynı zamanda transfer cezasını kaldırmak içinde tff'ye başvuruyor ama tff oğulcan'ı bahane ederek kaldırmıyor. çekişmeli alacak davası sürdüğü için tahkim kuruluna başvuruyoruz ve akabinde transfer cezasını kaldırtıyoruz. uefa'nın olumlu cevap verdiği geçici lisans mevzusunu tff'den de istiyoruz ama tff bunu reddediyor. bunun üzerine yönetim kuruluna itiraz ediliyor ama yaklaşık 3 hafta boyunca ses seda çıkmıyor. e tabi bu nedenden dolayı da oyuncuyu uefa listesine ekleyemiyoruz. en nihayetinde tff cevap veriyor ve bilindiği üzere bu talebi reddediyor. bunun üzerine tahkim kuruluna başvuruyoruz çünkü birkaç ay önce aynı maddeden dolayı bizim lehimize karar vermişlerdi. fakat ne olduysa birden onlarda bu itirazı oyçokluğuyla reddettiklerini sitelerinde yazdılar. galatasaray'a gönderdikleri faksta ise oybirliğiyle bu kararı aldıklarını yazdılar. ertesi gün ise tff yetkilileri galatasaray'a telefon açıyor ve kararı 5'e 2 oyçokluğuyla aldıklarını söylüyorlar. bunun üzerine bizde kulüp olarak bu çekişmeyi bırakarak, rizespor'la uzlaşma yoluna gittik. kiralık ve bonservisiyle gönderilecek oyuncular üzerinden kısmen bir anlaşma yapıldı. yani kısacası her şey olumlu gidiyordu. 16 ağustos 2021 giresunspor galatasaray maçında ise durum tam tersine döndü çünkü marcao, takım arkadaşı kerem'e önce kafa, sonra da ellerine yumruk atarak kırmızı kart gördü. rizespor'la her şey iyi giderken bir anda değiştiler ve 19 ağustos 2021 saat 17:00'a kadar gönderilen belgeleri imzalamamızı ve bu sayede sulh yoluna gidileceğini söylediler. o gün de marcao'nun cezası belli olacaktı. neyse belge içeriğinde de tff ve tahkim kuruluna açmış olduğumuz davalardan feragat etmemiz gerektiğini yazan kısımlar vardı. konu galatasaray ve rizespor ama rizespor'un gönderdiği protokollerde tff ve tahkim kuruluna açılmış olan davalardan feragat etme ve bir daha bu kurullara dava açılmaması gerektiği kısmı da olduğu için anlaşmaya yanaşmadık ve dik bir duruş sergiledik. tam bu sırada marcao'nun cezası belli oldu ve en üst perdeden toplamda 8 maç ceza aldı. eğer o protokolleri imzalasaydık büyük ihtimalle marcao'ya çok daha az ceza gelecekti. bu karar için tahkim kuruluna başvurmayacağız çünkü bu kurulların hiçbirisi bağımsız değil.

    ay yapım imzalı yerli bir kumpas dizisi olsaydı reyting rekorları kırardı. oradaki kişi ve kurumlar hayal ürünüyken haftalarca konuşulur; bizim yaşadığımız olayların suçluları gerçek kişi ve kurumlar olmasına rağmen kimseden çıt yok!
  • 29
    galatasaray'a değil, fatih terim'e kurulmuş kumpastır aslında. olayı sadece bu meseleyle sınırlandırmak doğru değil.

    fatih terim 2017'den beri istenmeyen adam. çünkü "ben evet deyyom gardaşım, sen de deyyor musun?" şaklabanlığına icabet etmedi. o olaydan sonra üstü çizildi çünkü çok net belli etti tarafını. ali koç ve tayfası da bunu fırsat bilip kullanarak fatih terim'i tamamen saf dışı bırakmaya çalışıyor. hoca da sağolsun saha içi inatlarıyla çanak tutuyor bu adamlara.

    fatih terim galatasaray'ın başında olduğu sürece her zaman bu tür rezilliklerle muhatap olacağız. ama fatih terim kalsa da gitse de artık bu bir izzetinefs meselesi oldu. hem galatasaray'ın hem galatasaray efsanesinin gaspedilen hakkını aramanın zamanıdır.

    türkiye'de bir sonuç alamayız. o yüzden hiç suyu bulandırmadan yurt içindeki bütün hukuki yolların denenmesi lazım. nasılsa hiçbirinden bir şey çıkmaz. başkan her şeyi açıklayarak zaten yapması gerekeni yaptı.

    artık işi, bağlı olduğumuz uluslararası hukuki platformlara taşımak gerekiyor. çünkü tff de yediği haltın ve yiyeceği cezanın farkında. artık ok yaydan çıktı.

    not: fatih terim'in sportif olarak artık galatasaray'a vereceği hiçbir şey olmadığını düşünüyorum.
  • 30
    ülkedeki kokuşmuşluğun futbola sirayet etmiş halidir. her şeye bir kulp bulan malum partililerin kendi isteklerine karşı gelindiğinde koskoca camiamıza karşı dahi pisleşebileceklerini görmüş bulunuyoruz. federasyon ve kurullarında futbol ve spordan zerre anlamayan atanmış tiplerden de daha fazlası beklenemezdi zaten. yönetimimiz bu oluşuma karşı dik duruşuna devam ettiği sürece taraftar olarak yanında olmalıyız.
  • 33
    -15 ocak 2011 ali sami yen spor kompleksi türk telekom stadyumu açılış maçında dönemin başbakanını protesto etmenin,
    -2017 türkiye anayasa referandumuna "ben evet diyorum, sende var mısın?" projesine açık açık destek vermemenin,
    -12 mayis 2012 tarihinde hazimsizlarin mabedinde kupa kaldirmanin,
    -yıllardır teneke kupa dahi alamayanların karşısında farkı açmanın,
    -28 temmuz 2021 de tff yi ibra etmemenin,
    -masa başında istediklerini alamamanin,

    ve benzeri bir sürü olayın bedelini ödetmeye çalışıyorlar akllarinca. galatasaray büyük taştır, altında ezilirsiniz, ezileceksiniz!
  • 34
    ulan sen neymişsin be galatasaray.
    lisende ülkenin en zeki adamları okusun, ülke ve dünya genelinde en önemli mevkilere gelsin, kuruluş amacın "türk" olmayan takımları yenmek olsun ancak sürekli ayağından aşağı doğru çekil.
    kurtuluş savaşında mevzun verme, liseyi "türk" toprağı olarak koru, ilk yabancı maçı yap kazan, avrupa' ya sporcularını, öğrencilerini temsiliyet için gönder ancak sürekli ayağından aşağı doğru çekil.
    avrupa da ülkeyi her branşta temsil et, avrupa kupaları getir, en çok taraftara sahip ol, en çok kupaya sahip ol ancak sürekli ayağından aşağı doğru çekil.
    bitmedi yetmedi doymuyorlar.
    yetmedi fetöcü dediler hem de rakip takım yönetici ve sporcularından bizim takımdan kat kat adam, kadın cezaevlerine atılmışken.
    ne istediysek verdik halbuki. bilen bilir ali sami yen arazisi bize yer gösterip stat yapılmak suretiyle devlete verildi. ne bize verilen yer sami yen kadar değerli ne de ulaşılabilir evet doymadılar.
    bitmiyor sürekli bir aşağılama sürekli bir ezme isteği bu iş isimler üzerine değil direkt olarak galatasaray üzerinedir.

    elini vicdanına koy galatasaraylı sen ben bugün varız yarın yokuz. ancak çocuklarımıza bırakacağımız galatasaray hep payidar olacak.
  • 35
    bu tarihi rezaletin burada bile yeterince gundem olamamasi net sekilde hepimizin ayibidir. marcao’ya ceza verecek olan taraf rizespor mu? yine rizespor’un tahkime actigimiz davalardan feragat etmemizi istemesi ve bunu da sozlu uzlasilmis bir protokolunun alt maddelerine gizli olarak sikistirmak ne alaka? turk futbolunu rizespor mu yonetiyor, tff ve alt kurullari mi? skandal kere skandal. yazik. sunu da soylemezsem olmaz. is baska konulara geldiginde ortalik yangin yerine donuyor. lanet gelsin yani tamam yangina da hak verelim eyvallah diyelim de sacma sapan konulardan yangin cikarip burada bir kibrit bile cakmamak sadece belli kesimin ayibi, hepimizin degil. insaf insaf insaf. galatasaray sevgisi yerine tff’ye ve mevcut duzene “biat” edildigi anlami cikiyor demek ki ayni pencereden. ne kadar sacma degil mi? ironi degil evet sacma. tum biat benzetmeleri gibi.
  • 36
    bu iş sosyal medya yaygarısıyla iç soğutarak veya baskılanarak çözülme aşamasını çoktan geçti, en iyi hukukçuların hep galatasaray camiasında olduğu söylenir.

    devir liyakatsız, yandaş, tırsak, korkak, aspan, arsız, nefissiz, çayocağında bile olaması gerekenlerin koltuklarda olduğu devir. yapılacak en iyi şey sürekli resmi kayıtlara geçirtilmesi için dava vs açılmasıdır. bu devletin geleneğinde kayıt tutmak vardır ve belkide doğru dürüst en iyi yapılan şey yüzyıllardır budur.

    hukukçu olan sözlük üyeleride re'sen dava açabilir , farklı şikayetlerle tff ve kurullarındaki kişilere, yeter ki bu kişilerin başı ağrısın mecbur kalsınlar savunmaya .
  • 37
    rizespor üzerinden yapılan operasyondur. başkanın da ifade ettiği gibi karşımızda tahkim kurulu, disiplin kurulu yok bir suç örgütü var. ogulcan’ın bonservis bedelinden daha fazla ceza kesip galatasaray’dan haraç kesmeye yeltenen bir yapı var. verilen hukuksuz cezalarla galatasaray’a diz çöktürülmeye çalışılıyor. taraftarın bilinçli olması lazım. herkesin olan bitenin farkında olması lazım. karşımızdaki çeteye fırsat vermememiz lazım. sonuna kadar başkanımın ve camiamın yanındayım.
  • 39
    kıytırık bir süper lig maçının ilk 45 dakikasında (böyle lige de süper diyen şuursuz bir kafa var) iki pas hatası yaptı diye, falanca oyuncu için sol frame de 88 entry girmekten imtina etmeyen galatasaray taraflarının henüz idrakına varamadığı kan donduran kepazelik...

    dünya genelinde 30 milyonun üzerinde gönül vereni, türk futbolunun dünyadaki tanınınırlığının yegane temsilcisi, milli takımın avrupa ve dünya şampiyonalarında elde ettiği tarifsiz başarıların öncüsü olan 115 yıllık koca bir kulübün, ülkedeki iktidar sahiplerinin kişisel çıkar ve menfaatleri, gündelik kinleriyle sistemin dışına atmak istediği, içini boşaltmak ve değersizleştirmek için varını yoğunu ortaya koymasına bu kadar sessiz ve reflekssiz kalınması ne kadar boşvermiş, umursamaz bir toplum olduğumuzun kanıtıdır.

    belirtildiği üzere fatih terim'in evet referandumunda, bir medya maymununun oyununa gelmemesi ve evet dememesi yüzünden teknik direktörümüz üzerinde galatasaray'a vurulduğu doğrudur. lakin bu pislik düzen sahiplerinin kuduz köpekler gibi galatasaray üzerine saldırmalarındaki en büyük etken, 3 temmuz şike sürecinde, "şike kardeşliği" oluşumunun içinde yer almaması ve ülkede temiz spor, temiz ahlak için çığırtkanlık yapan tek kurum olmasıdır. aslında galatasaray için herşey, 3 temmuz 2011 de başladı.
  • 40
    görünen o ki futbolla ilgili bütün kurumların ortak olduğu kumpas. işin daha vahim tarafı futbolla bu kadar iç içe girmiş politikanın da bu ortaklıkta payı var. kumpasın anahtarı rize... eğer bu hadise rize ve benzeri birkaç yalakanın dışında bir kulüple yaşansaydı, bu tarz bir ön koşul koyabilmeleri mümkün değildi. unutmadan, bugünkü gazetelere bakın, galatasaray aleyhinde olan hemen her şeyi manşetlerine taşıyanlar, dünkü açıklamaları gazetelerinde ve internet sitelerinde olabilecek en küçük yerlere ve "meydan okuma" gibi kışkırtıcı bir üst yazıyla girdiler. yani bu kumpasın en önemli bacaklarından biri medya ve medyanın şeref yoksunu tipleridir.
  • 41
    rezan epözdemir'in "görevi kötüye kullanma" temalı ve cumhuriyet başsavcılığı'na şikayette bulunulacağını belirttiği konuşmadan sonra her ne hikmetse rizespor bizimle anlaşmaya yanaşıp, anlaşma metninde şikayetin geri çekileceği şerhini koydurmak istemiş. anlaşılan birileri korkmuş.

    yönetimi bu konuda tebrik ederim. her babayiğidin harcı değil böyle bir dönemde atanmış federasyonu titretmek.

    2 seneden az süre kaldı seçimler normal zamanında yapılırsa. zaten bu yargılama da istinafıydı (mümkün olur ise sonrasında temyiz) vs. derken 2023 hazirandan önce bir kesin sonuca varmaz. o yüzden olsa gerek bu şerh.

    gerisini o zaman konuşacağız zaten.
  • 42
    neticesinde normal bir hukuk ülkesinde kurumların istifası ve haklarında açılacak görevi kötüye kullanma davalarını görmemiz gerekirken, ülkemizi aç buçuk tanıyorsak bizdeki varacağı nokta muhtemelen şu olur;
    1- burak elmas ve rezan epözdemir'e kallavi hak mahrumiyeti cezası
    2- gs tv'ye rtük tarafından ihtar ya da kapama

    haa tff ve kurulları mı, onlar eskisinden de mutlu mesut devam ederler görevlerine, hiç merak etmeyin...
    diyoruz ya, bu ülkede herşey olabiliyorsun ama rezil olamıyorsun,
    istifa denen müessesenin zaten içine ettiler, birileri icazet vermeden mümkün değil,
    .............vs. vs.
    yazık, üzülüyorum ülkenin gelmiş olduğu şu kokuşmuşluk seviyesine.
    hadi biz iyi kötü bir noktadayız, yazık ülkenin gençlerine, büyüme çağındaki çocuklarımıza, nasıl bir gelecek bekliyor onları, kapkara bir tüneldeyiz maalesef...
  • 47
    net olarak birinci önceliğimiz olmalıdır. marcao - kerem hadisesinde ortalığı yangın yerine çeviren taraftarın da bu olay karşısında ne denli sessiz kaldığını görmek hayret vericidir.

    basın ve medyada gündem dışı tutularak üstü kapatılmaya çalışılmaktadır. ancak camia olarak da yeterince etki yaratamıyoruz. ülkenin en büyük camiası olmamıza rağmen şike yapıp sonra mazlum rolü oynayarak yaptıkları yürüyüşle ses getirenler kadar etki yaratamıyoruz.

    bu noktada galatasaray camiasını, taraftarını temsil ettiği kabullenilmiş olunan ultraslan yapılanmasının da etkisi olduğunu düşünüyorum. başlarındaki elemanların ne olduğu ortada. yeni bir oluşumla bu kıvılcımı ateşleyecek bir yapılanma zaruri.
  • 48
    taraf olmadığı bir sözleşmeye, tüzel bir kişiliğin anayasal hakkını kullanamayacağına ilişkin, madde koydurmaya çalışanları bizlere gösteren kumpas. yahu bu kadar hukukçu bir aradasınız böyle saçma bir şeyi yazarken biz ne yapıyoruz acaba demediniz mi? yahu bu en basit hukuk kaidesi değil mi? anayasal haklar devredilemez, sadede ama sadece, o da belirli bir süre olmak kaydıyla, kanunla sınırlandırılabilir ki hepsi de değil bu arada. sözleşmeyle şikayet hakkını askıya almak da neyin nesi? bu alenen biz istediğimiz suçu işleyebiliriz demek değil mi? suç duyurusunu geri çekmek diye bir şey olabilir mi? görevi kötüye kullanma suçu kamusal bir suçtur, savcı re’sen de soruşturabilir. bundan da mı haberiniz yok? gerçekten aklım almıyor bu kadar büyük bir hukuk skandalını. rezalet kere rezalet. yazıklar olsun.
  • 49
    benim bu konuda anlamadığım bişey var; şimdi biz rize ile anlaşarak tahkim kurulunun yaptığı işlemin doğruluğu kabullenilmiş olmuyor mu? burada fifa’nın bu tür durumlarda oyuncunun yanında durduğunu söyleniyordu; madem öyle neden uzlaştık rize ile? bu durumda tahkim kurulunun işlemi doğru ve ben uzlaşma yoluna gidiyorum demiş olmuyor musun?
App Store'dan indirin Google Play'den alın