• 76
    igor tudor ilk geldiğinde yazdığım şu entry'de (bkz: #2120036) hırvat teknik adamın karabükspor'da çalışırken beşiktaş'a karşı oynadığı 2 mücadelede de 3lü savunma ile çıktığını yazmıştım. o maçlardaki dizilişler;

    https://www.transfermarkt.com.tr/...spielbericht/2722619
    https://www.transfermarkt.com.tr/...spielbericht/2722772 (gaman ön libero gibi gösterilmiş dizilimde ama kendisi bir stoper ve o maç göbekte oynadı)

    geçtiğimiz sezon kendi evimizde beşiktaş'a 1-0 kaybettiğimiz maçta da hırvat hoca 3lü savunmadan vazgeçmemiş;
    https://www.transfermarkt.com.tr/...spielbericht/2722790

    igor tudor, beşiktaş'ın baskın oyununun kalabalık ve dirençli orta sahasını sindirmekle kırılabileceğini düşünüyor. beşiktaş'a karşı kalabalık bir ortasaha göbeği ile oynamayı tercih ediyor. ancak beşiktaş'ın bu sene oyun şablonunda büyük bir değişim var. siyah beyazlı takım bu sene çoğunlukla kanat ortalarda skora gitmeyi düşünen bir yapıda. hırvat hoca bunu görüp her zamanki 4lü savunma ve 2 kanat + 2 bek 4 oyuncu ile kanatlarda kalabalık olmayı mı seçer yoksa oyunun kurulduğu göbekte 3-5-2 veya 3-4-3 gibi bir rotasyonla belhanda gibi bir 10 numara ve tolga gibi bir kanatla göbekte inanılmaz kalabalıklaşıp beşiktaşı göbekten bozmaya mı çalışır bunu göreceğiz. bence yine tercihi 3lü savunma olacak. eğer böyle olacaksa göbekte denayer değil serdar oynamalı bence.

    nando
    maicon serdar denayer
    mariano ndiaye fernando tolga
    garry belhanda
    gomis

    gibi bir 3-4-2-1 ile çıkmasını bekliyorum kendisinden.
  • 77
    favorisinin çok ağır şekilde bjk olduğu maçtır. avrupa kupası motivasyonu ile oynarlarsa ki öyle olacaktır, bizim de başımızda tudor'un olduğunu düşünürseniz hiç şansımız yok.

    şöyle çıkalım böyle oynayalım temalı entryler döşeyerek elcağızlarınızı yormayın sevgili yazar kardeşlerim. temizinden 3 veya 4 tane yiyip geleceğiz. hazırlayın bu sona kendinizi. pozisyon falan zaten bulamayız. belki 1 korner neyin kullanırız da aıcık heyecan yaparız. bu yani.
  • 78
    normal şartlarda beşiktaş'a yenilecek bir kadromuz yok. iyi kadromuz var. takımın başında futbolu bilen bir hoca olsaydı, maçı çok rahat bir şekilde izlerdik. ammavelakin tudor rakibi analiz etme yeteneği zayıf bir teknik adam. aynı şeyler kısmen şenol güneş içinde geçerli, büyük maç karnesi iyi değil. ayrıca bu seneki beşiktaş çok gol atamıyor. muhtemelen 2-1 kaybedip geliriz, yada 3-1.
  • 79
    maçın olayı şu,eğer tudor beraberlik almak isterse alacak. beşiktaş ''taş'' gibi takım ama taşlığını kusursuzluğundan değil,esnek olmamasından alıyor. her pozisyonda birbirine benzeyen alternatiflerden oluşan ve atlet olmayan bir takım. evet bir ''a'' planları var,iyi bir plan hem de ama o kadar. oyunu sol taraflarından kurup,sağda quaresma'yı mümkün olduğunca az savunmacı karşısında bırakıp, onun açacağı 384796 ortadan birisini cenk,talisca veya babel'in golle sonuçlandırması temeline dayanan bir plan. şampiyonlar liginde görece kolay bir grupta,kendisine yeterince önlem almamış rakipler karşısında sonuç verdi ama bu bile taraftarının henüz kasım ayında hem şenol güneş hem de takıma yönelik dipten gelen eleştirilerinin yükselmesini engelleyemedi.

    ben böyle bir beşiktaş'a karşı kaotik ama yırtıcı bir oyun tarzının sonuç verebileceğini düşünüyorum ama aynı zamanda ciddi şüphelerim de var. önde basan bir anlayışla beşiktaş'a tüm lig boyunca girmediği pozisyonu tek bir maçta verebiliriz. diğer taraftan 1 puanı garantilemenin yolu da sıkıcı,görece ''korkak'' bir oyundan geçiyor. sonuç olarak tudor kendisine kolay bir beraberlik getirecek bir planla,onu koltuğundan edecek ya da everest'in tepesine çıkarabilecek bir plan arasında tercih yapacak.
  • 80
    -------------------------------------------------muslera-----------------------------------------------

    mariano-----------------------------maicon-------------------------serdar---------------------linnes

    ----------------------------------fernando-----------------ndiaye---------------------------------------

    feghouli-----------------------------------------belhanda---------------------------------------rodrigues

    ------------------------------------------------gomis----------------------------------------------------

    şeklinde çıkmamız gereken maç.

    maçın gidişatına göre yasin , eren , tolga müdahaleleri yapılabilir.
  • 81
    futboldan acayip anlayan sözlük yazarlarımızın linnes'i ilk 11'e yazdıgı mac. hani su her büyük maçta saklanıp duran, ezilen linnes'i. bu temiz yüzlü arkadas da yeni olayımız. denayer'in abartılması bitti. yakında bu arkadaşın da baya baya yetersiz olduğu görülür heralde.

    q7 ve gökhanın karşısına linnesi koyalım da görelim ebemizin örekesini. formsuz q7 şov yapsın biraz. bir saga yatırsın linnes'i bir sola. umarım tudor üstündeki baskıyla bu sacmalıga boyun egmez.

    bence maca 3lü cıkmalıyız. ha illa 4lü cıkacaksak da sol beke denayer'i falan koymalıyız.
  • 82
    feghouli ve belhanda 11de olmamalı
    feghouli alıştı alışacak derken kırmızı gördü takımın baya gerisinde.
    belhanda ise umarsız tavırları ve yaptığı gereksiz hareketler nedeniyle oynatılmamalı. kendinden beklediğimiz 10 numara meziyetlerinin hiç birini göremiyoruz. o halde 10 numara olmasa da olur.

    muslera/mariano-maicon-serdar-linnes/rodriguez-ndiaye-fernando-tolga-yasin/gomis

    hem kanatlı hem kalabalık ortasaha bjkyi kilitleyecektir.
    burada bizim dezavantajımız ortadan dikine oynayacak oyuncu eksikliği.
    belhandanın formsuzluğu nedeniyle bu kadro daha mantıklı geliyor bana.
  • 84
    yorumlara bakarsak beraberlik ihtimalinin kimsenin düşünmediği açık. ki benim de bu maç için düşüncem ve beklentim berabere bitmesi. ama gel gör ki takımında bir tudor gerçeği var. gelgelelim büyük taktisyen bu maç için ne düşünecek, ortaya nasıl bir diziliş çıkartacak? beraberliğe oynayacak, topu beşiktaşa verecek, feghouli ve rodriguesle hızlı çıkacak olursa ordan yürürüm diyecek. tam da bu için yapılmaması gerekenleri yapıp yine pisi pisine yenileceğiz.
  • 85
    kesinlikle yenilmememiz gereken maç. maçın şifresi bu. gereksiz büyük maç galibiyeti psikozlarından çıkıp maçı kilitlemeliyiz. bu şekilde oynarsak en kötü berabere biter ve orta vadede beşiktaşın safdışı kalacağı süreci başlatmış oluruz.
    yani mustafa kemalin yunan ordusunu sakarya nehrinden öteye geçirmeme taktiği gibi bu maç özelinde macera aramamalıyız.ligin dengesi ve zirvedeki denklem bakımından bu çok hayati.

    zaman bize sakarya meydan savaşı gibi bir zaferi yani beşiktaşı tokatlayacağımız maçı gösterecek(2.devre arenadaki maçta mesela) nasıl olsa.
  • 87
    evet, bu maç tudor'un büyük maç kazanıp kazanmaması olayından çok ''kazanmasan da kaybetme'' mottosunun uygun olacağı bir maç.

    berabere bitse bile üzülmemek lazım ama sıkıntı şu, 22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçı, 29 ekim 2017 trabzonspor galatasaray maçı, 18 kasım 2017 başakşehir galatasaray maçı bu saydığım 3 maçtada da tudor, puan farkına bakarak, ilk 8 haftadaki (antalya ve konya deplasmanları hariç) oyıunun dışında, yukarıda söylediğim mottoyla çıktı. sonuç ne oldu? sadece 1 puan almamızın yanında, silik bir oyun, üstüne tudor'un tercihleri ve büyük maç kazanamama problemi üzerinden lider olmamıza rağmen her bir taraftan hunharca yüklenme.

    yani, yine kritik bir karar aşaması; bu sene en iyi bildiğimiz oyunu mu oynamayı deneyeceğiz yoksa, yine bir büyük maçta temkinli denge oyunu oynamayı deneyip, kaderimizin duran toplar veya bir hakem tarafından belirlenmesine izin mi vereceğiz?

    bence, artık galibiyete ihtiyacı olan takım rakipmiş gibi değil de bizmişiz gibi oynamalıyız.
  • 89
    eğer klasik bir deplasman oyunu tercih ediyorsak buna uygun adamlar ve bir mantalite düşünülmeli. yoksa eren-gomis gibi iki statik forvetle ve sıfır kanatsız maça çıkıp defans yapmak ahmaklıktır.

    geçen sezonki 24 eylül 2016 beşiktaş galatasaray maçını biraz hatırlayın. ilk yarı kompakt bir pas oyunu ve bruma gibi hızlı bir adamımızla beşiktaş'ın içinden geçmiştik. skoru da 0-2 olarak ele almıştık. ikinci yarı ise fiziksel yorgunluktan dolayı 5-10 dakika maçın kontrolünü kaybettik ve bir anda 2-2 oldu. işte bu maç bize referans olmalı.

    bu seneye gelirsek beşiktaş gerçekten yüksek tempoyla iç sahada oynamaya çalışıyor. çizgiye atılan yüksek toplar, devamlı pres ve direkt futbol beşiktaş'ın karakteristik özellikleri. bu oyunu da yaklaşık 3 yıldır oynuyor. yani bu oyuna alışkınlar ve tecrübeli oyunculara sahipler. böyle bir rakibe karşı çözüm olarak oyunu tutmaya çalışmalıyız. düşük tempoda olabildiğince topa sahip olarak oynamalıyız. ama böyle oynamak yüksek derecede bir konsantrasyon ve uyum gerektiriyor. bu sezon defans yaptığımız maçlarda bir türlü bunu beceremedik. bence bunun üç sebebi vardı. birincisi biraz sabırsız ve taktik disiplini düşük oyunculara sahip olmamız. mesela belhanda ve ndiaye gibi. ikincisi ise tudor'un bu defansif düzen içinde ofansif aksiyonları hiç düşünememesi veya bunda yetersiz kalması. bariz örnek ise 5-1 yenildiğimiz başakşehir maçıydı. tudor bu maçta eren ve gomis'e yüksek top atmak dışında bir plan üretemedi, sonuç ise facia oldu. üçüncüsü ise tudor'un tecrübesizliği ve yeni bir takıma sahip olması. bence en önemli sebep de bu.

    yine de bu derbidir, bir derbi klişesi olarak hakikaten de bu maçların favorisi olmaz. tahminler de tutmaz. aslında dizilişin ve kimin oynadığının bir önemi yok. sadece stratejinin ve konsantrasyonun bir önemi var. tudor bu maçta nasıl oynayacaksa ona uygun bir strateji ve ona uygun adamlar seçmek zorunda. ve en kötü beraberlikle de dönmek zorunda. yenilirsek yine şampiyon adayıyız ama bu maç psikolojik açıdan kırılma noktası. gerçekten sezonun en önemli maçı...
  • 90
    lama cimi yok, şampiyon olmak istiyorsak çıkıp çatır çatır oynayarak kazanmalıyız, kazanamıyorsak ta kazanmayı hak eden bir oyun ile beraberlikte olabilir.

    takımın kimyası ile oynamadan, futbolcuların alışkanlıklarını değiştirmeden, çok koşarak, sakin kalarak oynarsak galip gelebiliriz.

    kaybedersek sadece 3 puan değil, bu sezona dair bir çok umudu / beklentiyi de kaybetmiş olacağız.
  • 92
    5 gün kalan maç.

    https://galeri8.uludagsozluk.com/...alko-gotz_692478.jpg

    http://i.internethaber.com/...jpg.jpg?v=1453114580

    https://galeri8.uludagsozluk.com/...ko-gotz_740934_m.jpg

    ---------------muslera----------------
    -------maicon-serdar-denayer-------
    mariano-ndiaye-fernando-rodrigues
    ------------belhanda-tolga------------
    ----------------gomis------------------

    aklımdaki ilk onbir bu. bunun sebebi de beşiktaş'ın etkili kanat oyuncuları. mariano ve rodrigues'in atletiklikleri ve enerjileriyle o bölgeyi kapatacaklarını düşünüyorum. tolga-ndiaye-fernando ve hatta belhanda da orta sahada beşiktaş'ı durdurmak için gayet yeterliler. eğer bu maçta yüksek seviyede baskı ile oynarsak beşiktaş'ın orta sahası ve kanatları buna 90 dakika dayanamaz.
    önceliğimiz kaybetmemek olmalı ama kaliteli ayaklarımızla ve duran toplarla gol bulma şansımız da var, bu sebeple şenol güneş'in geçtiğimiz yıllarda deplasman derbilerinde yaptığı gibi rakibimizi önce kitleyebilirsek kitleyeceğiz, sonrasında da atabilirsek bir tane atacağız. en azından başlangıç onbirimiz bu olmalı.

    beşiktaş şampiyonlar ligi'nde içeride oynadığı maçlarda ilk 20 dakika taraftarıyla birlikte baskı yapıp skoru bulup sonrasında da pas oyunuyla set hücumları yapmaya çalışıyordu.

    eğer beşiktaş'a önde basmaya çalışırsak kaptıkları toplarla 4 pasta rakip kaleye gelme felsefeleriyle bir anda kanatta babel veya quaresma'yı bire bire kalmış olarak görebiliriz.

    beşiktaş'tan bu sene puan alan takımlar beşiktaş'ı orta sahada durdurup oyunu kanatlara yıkmalarına izin verdi, yapılan ortalarda da stoperleriyle cenk ve negredo'ya da bu şekilde gol atma şansı tanımadı.

    17 kasım 2017 beşiktaş akhisarspor maçı bunun en güzel örneği. akhisar 10 kişi kalmasına ve beşiktaş 40-50 tane orta yapmasına rağmen pozisyon bulamamıştı. biz zaten bu kadar orta yaptırmayız, böyle de baskı yemeyiz, çünkü bizde kaptığımız topları çok çabuk rakip kaleye götürebilecek oyuncular mevcut.

    beşiktaş'ın en önemli oyun planı şu;

    at quaresma'ya, o orta yapsın, cenk, talisca, babel de kafa vursun, olay bu. böyle sayısız gol attılar hem ligde hem şamp. ligi'nde.

    denayer'i 3'lü de sola koyma sebebim de bu. linnes ve kafa olarak da bitirdiğimiz(!) lato quaresma'yı tek başlarına etkisiz hale getiremez ama denayer, rodrıgues ve hatta tolga'nın kaymasıyla, q7 ve gg'nin etkinliği azalacaktır. rodrıgues iki kere gönül'ün arkasına koşu yapsa gökhan bir daha gelmeye tövbe eder zaten.

    dediğim gibi yarı sahamızda alan bırakmaz ve kaptığımız toplarla hızlı çıkabilirsek, beşiktaş defansının arkasına kaçabileceğimizi ve pozisyon bulabileceğimizi düşünüyorum.

    bizim kadromuz ileride baskı yapıp beşiktaş'ı çıkarmayabilecek bir oyun anlayışına da sahip olabilir ama bu maç evimizde olsaydı bu oyunu oynayalım derdim. deplasmandaki bu derbide ve kazanmamız çok da elzem değilken bu riski almaya gerek olmadığını düşünüyorum.

    ayrica yazdığım onbir denayer'in sol beke geçebilmesiyle de diğer formasyonlara çevrilebilecek bir onbir.

    mariano-rodrigues uyumu ile sağ tarafta çok etkiliyiz ama beşiktaş buna önlem aldığında savunması kolay bir takım olabiliriz.

    linnes veya lato'nun performansına güvenebilsem,

    yasin öztekin'li bir onbirle çok koşan basan, iki kanatlı bir oyun oynayalım diyeceğim de q7'den çekindiğim için bu şekilde oynamak istemedim. çünkü lato da, linnes de kademe hatası yapabiliyor. oradan yenecek bir gole daha tahammülüm yok.

    keza feghouli'nin de maç eksiği olacağı düşüncesiyle onu maçın ikinci yarısında vurucu güç olarak oyuna almayı planlıyorum. son 30 dakikada enerjik bir feghouli beşiktaş'ın içinden geçebilir ama o dakikaya kadar maçı tutmamız lazım.

    25 kasım 2017 galatasaray alanyaspor maçı sonrası igor tudor'un basın toplantısı bende tudor'a karşı bende bir sıcaklık oluşturdu. adamın bu çakal tayfaya yedirilmesini istemiyorum ve başarılı olmasını istiyorum. zaten bunu galatasaray için de istiyorum ama şu anda sene sonu, x teknik direktörle şampiyonluk mu? tudor'la olan mı? derseniz tudor'la olana daha yakınım, tüm o iğrenç yaz boyu kendisine karşı nefret besleyen birisi olarak bile...

    dilerim hoca da saçma sapan bir oyun anlayışıyla takımı oynatmaz.

    24 eylül 2016 beşiktaş galatasaray maçında aslında riekerink'in taktiğiyle ileride basıp maçı ilk yarıda 0-2'ye getiren oyun planımız da mevcut ama beşiktaş bu sezon biraz daha farklı oynuyor.

    ne bileyim sosyal medya çıktığından beri defter arkasına kadro yazmaktan fazlasını buralara yapar olduk. hherkesin bir fikri var. dilerim hoca ve oyuncular, çıkacak olan 11 ve sonradan girenler ne gerekiyorsa yaparlar ve her şey güzel olur.

    beşiktaş'ın ligde henüz sahasında yenilmediğini de hatırlatayım. inşallah bu serinin sonu da 2 aralık gecesi gelir.

    (bkz: hedef 21)

    sen şampiyon olacaksın!

    (bkz: hasan kabze'yi unutma)

    edit: 3'lü savunmaya çok takılmışsınız, burada konu linnes ve lato'suz oynamamız gerektiği. siz denayer'i sol beke koyun, 4'lü oynayalım.
  • 94
    kazanacağımızı düşünmediğim maç. beşiktaş son 2 yılın şampiyonu, gruptan lider çıktılar, ev sahibiler ve bizden 6 puan gerideler. top tüfek ne varsa saldıracaklar. beşiktaş taraftarının galatasaray'a duyduğu nefrette malum, müthiş motive olucaktır taraftarı da. yılın onlar için de son büyük maçı ve bütün bir yılda sadece bizi arena'da 1-0 yenmişlerdi ki o maçta da iyi oynamamışlardı. bütün bunların üzerine bir de derbilerde error veren bir tudor var ki bu da rakibin 3 puan olasılığına destek oluyor. karamsar olmamak elde değil. biz derbilerde iyi oynasak da şu beşiktaş karşısında kaybetmemiz sürpriz olmazdı.

    ilk paragraf negatifti biraz ortayı bulalım. bu sene bizim için gidişat rakiplerin hatalarından şampiyon olmak, hedef bu gibi duruyor. buna uygun olarak da beşiktaş malatya'da 2 puan bırakarak bizim yüzümüzü güldürdü, aramızda temiz 6 puan var. bu nedenledir ki bizim bu maça rahat çıkmamız gerekiyor. sene başından beri neyi iyi yapıyorsak onu yaparak çıkmalıyız.

    muslera
    mariano maicon serdar linnes
    ndiaye fernando belhanda
    garry gomis tolga

    dizilişi ile çıkmalıyız bana göre. beşiktaş'ın bir modu oluyor maçlarda, bilen izleyen bilir. rakip kim olursa olsun sürklase ediyorlar maçı. bunu nerede gördük? şampiyonlar ligi maçlarında. rakibi aptallaştırıyorlar. o oyuna karşılık vermek çok zor. ancak bizim fizik güç seviyemiz rakipten üstün nasıl ki onlar bizden daha yaratıcı ise.

    iyi oynamak bizim için kilit. 1 puan gayet yerinde olur, güzel olur. kaybetsek bile dünyanın sonu değil, kredimizi bize beşiktaş kendi eliyle verdi. beşiktaş da 2. yarı fenerbahçe ile içerde oynayacak, diğer büyük maçları hep dışarıda. iyi oynamalıyız bu maçta artık. yıl biterken büyük maçlardaki performansımız ile ilgili bir şeyler görebilmeliyiz.

    edit: tolga ilk yarıyı kapatmış gibi. böylece kanat oyunculu bir oyuna geçeceğiz.
  • 98
    sakin kalıp basit hatalar yapmazsak kazanacağımızı düşündüğüm maç.

    pozisyon pozisyon bakarsak beşiktaştan çok bir eksiğimizi görmüyorum. çok övülen bjk, 13 maçta bizden 10 gol az attı. şampiyonlar ligi grubunun gördüğüm en rahat grup olması nedeniyle 1. çıkan beşiktaş'ın çok şişirildiğini düşünüyorum. babel bile türkiye ligi daha zor diye demeç verdi, sertlik anlamında. çok yumuşak ekiplerle oynadılar.

    quaresma, talisca ve cenk'in bireysel performanslarını iyi kontrol edersek, gol yemeyiz. özellikle zaten aksayan sol bek savunmamızda tolga'ya çok iş düşüyor. bunun dışında biz savunma ve orta saha anlamında daha iyiyiz. savunmada pepe dışında çok üstün bir oyuncu yok.. orta sahada atiba yaşı gereği düşüyor artık oyundan. tolgay performansına n'diaye'nin vereceği karşılık çok önem taşıyor, alanya maçı gibi oynarsa burda da sorun yok.

    sadece temkinli olmayı abartmamamız lazım.. gomis, rodriguez, belhanda, tolga, mariano, n'diaye, fernando belki sonradan feghouli ile sezon başından beri en büyük kozumuz olan fiziksel güç ve dinamizm, yaşlı beşiktaş kadrosunu hiç ummadığı kadar zorlayacak buna eminim.. akıllı oynarsak da galibiyet ile çıkacağımızı düşünüyorum

    edit : anlatım bozukluğu
  • 99
    galatasaray'ın yenileceği, beşiktaş'ın ise daha şimdiden banko 1 penaltısı olan maçtır. neyse hakemleri bi kenara bırakacak olursak..

    en büyük destekcilerinden biri oldugum igor hocamın, ligin senelerdir kurdu olmuş şenol güneş'i yenmesini zor görüyorum. değişiklik yapmasını gerçekten bilmiyor. alanya maçında bile ilk değişikliği 75'te yaptı. o da yani lato ıslıklandı diye.

    demem o ki adam oyunu mal gibi izliyor. takimin hamle oyuncularından skor üretmemiz çok zor. ilk 11'deki oyuncularla golü bulduk bulduk diğer türlü hamleyle kazanmamız zor.

    sevgili igor hocam, biliyoruz zor maç zor deplasman ama biz de galatasaray'ız hocam.
  • 100
    tudor'un takımı en iyi şekilde hazırlayıp galibiyet almak için elinden geleni yapacağına inandığım maç. açıkçası geçen haftalara göre şu an çok daha pozitif bakıyorum bu maça. beraberlik iyi sonuç olsa dahi ben galibiyetle döneceğimize inanıyorum.

    ayrıca aşağıdaki kadrodan başkası şu an bizim için ideal değildir. olabilecek en çalışkan ve feghouli'nin hazır olmaması nedeniyle en yaratıcı 11 budur.

    ---------------muslera----------------
    -------maicon-serdar-denayer-------
    mariano-ndiaye-fernando-rodrigues
    ------------belhanda-tolga------------
    ----------------gomis------------------

    (bkz: hedef 21)
App Store'dan indirin Google Play'den alın