1
sevgili arkadaşlar, malumunuz olduğu üzere fenerbahçe sk son dönemlerde, tahkim kurulunun 09/05/2002 tarih, 2022/52 e. 2002/68 k. sayılı kesin kararından anlaşıldığı üzere, ilgili sezonların mahalli nitelikte olduğunu kabul ettiği, profesyonel sayılamayacağından da yıldız hesabına eklenmesinin mümkün olmadığını belirttiği 1959 sezonu öncesi elde edilen şampiyonluklarla ilgili bir dezenformasyon başlattı. medyanın da çanak tutmasıyla işin ucu tff bünyesinde sözde bir komisyon kurulmasına kadar vardı. naçizane bir avukat olarak, işin hukuki boyutunu bu girdi ile incelemeye çalışacağım. bu girdi 1959 sezonu öncesi türk futbolunun niteliğinden ziyade, konunun hukuki boyutu üzerine olacaktır.
öncelikle tahkim kurulu’nun görev ve yetkilerini inceleyelim. tahkim kurulu’nun yukarıda da bahsi geçen kararı verdiği tarihte yürürlükte olan 3813 sayılı kanun hükümleri baz alınmıştır. 3813 sayılı kanun’un tahkim başlığı altında düzenlenmiş olan 13 ve 14.maddelerini incelediğimiz takdirde;
a-tahkim kurulu’nun görevinin, federasyon ile kulüpler; federasyon ile hakemler; federasyon ile teknik direktör ve antrenörler; kulüpler ile teknik direktörler ve antrenörler; kulüpler ile oyuncular; kulüpler ile kulüpler arasında çıkacak ihtilaflar hakkında yönetim kurulunca verilecek kararlar ile disiplin kurulu kararlarını, ilgililerin itirazı üzerine incelemek olduğu,
b-tahkim kurulu’nun kendisine yapılan başvuruları kesin ve nihai olarak karara bağladığı anlaşılmaktadır. a bendine dikkat edelim, federasyon ile kulüpler arasında çıkacak ihtilaflar hakkında yönetim kurulunca verilecek kararların incelenmesinin tahkim kurulu’nun görevi olduğu belirtiliyor.
ek olarak, bildiğimiz üzere türkiye fifa ve uefa üyesidir. fifa ve uefa zorunlu tahkim uygulamasını benimsemiş olduğundan, her ne kadar 3813 sayılı kanun’da tahkim kurulu’nun ihtiyari değil zorunlu olduğu belirtilmemiş olsa dahi, tff tahkim kurulu zorunlu tahkim niteliğindedir. bunu da belirtelim. evet konuyu dağıtmadan
şimdi bu a bendinden ne anlamalıyız? kesin karar ne demektir? bunları bir netleştirelim. kesin karar demek, en temel hukuksal manasıyla hiçbir yargı mercii tarafından değiştirilemeyen karar demektir. kanun maddelerinden net şekilde anladığımız üzere de tahkim kurulu’nun kesin karar verme yetkisi vardır. kesin karar verme yetkisi, aynı zamanda incelenen kararın kaldırılması talebiyle yeniden, kararı tahkim kurulu’nca incelenen makama dahi göndermeyi yasaklar. yani tff yönetim kurulu’nca verilen bir karar tahkim kurulu’nca incelenir ve kesin karara bağlanırsa, tff yönetimi’ne aynı yöndeki talepleri içerir başkaca bir başvuru yapılamaz. ayrıca kesin karar verme yetkisi olan bir mercii kendisine intikal eden ihtilafı nihayete erdirmek zorundadır. örneğin anayasa mahkemesi 10/06/1997 tarih, 1997/47 e. 1997/55 k. sayılı kararında tahkim kurulu’nun tff teşkilatı içerisinde olduğunu, nihai ve kesin kararı vermekle yetkili olduğunu belirtmiştir. yine, bir diğer yüksek yargı merci olan yargıtay hukuk genel kurulu da 15/12/2004 tarih, 2004/13 e. 2004/707 k. sayılı ilamı ile türkiye futbol federasyonu tahkim kurulu kararlarının, ilgili kanundan ve taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan kesinliği, sadece, bu kararların başka hiçbir merci nezdinde tartışma ve uyuşmazlık konusu yapılamayacağı anlamında olduğuna hükmetmiştir.
bu da demek oluyor ki fenerbahçe’nin 1959 sezonu öncesi oynanan liglerin şampiyonluğu ile ilgili tff yönetimine yaptığı başvuru, bahsi geçen sezonlarda oynanan liglerin statüsünün farklı olduğunun tahkim kurulu’nun kesin kararıyla kabul edilmiş olduğu gerekçesiyle reddedilmeliydi.
şimdi gelelim tahkim kurulu’nun 09/05/2002 tarih, 2002/52 e. 2002/68 k. sayılı kesin kararına. karar metnini buraya yapıştırmıyorum fakat özetlemek gerekirse;
beşiktaş kulübü, tff’nin 1957 ve 1958 sezonu şampiyonluklarının yıldız hesabına katılacağı, fakat bu yıldızların 1957 ve 1958 sezonlarındaki şampiyonluklarla, 1959 senesinde başlayan türkiye milli ligi şampiyonluğunun aynı statüde olmaması sebebiyle şampiyonluğun tescili yoluyla takılamayacağına dair kararına karşı tahkim kurulu’na başvurmuş, 2 yıldız takma hakkının 1957 ve 1958 sezonu şampiyonluklarının tescili suretiyle verilmesini talep etmiş.
tahkim kurulu özetle; türkiye’de 1952 senesine kadar profesyonel bir futbol ligi olmadığını, 1952’de istanbul’da kurulan profesyonel ligin sadece istanbul takımları arasında oynandığını belirtmiş, 1957 ve 1958 sezonu şampiyonlarının istanbul, ankara ve izmir illerinin ön eleme sonucu belirlenen şampiyonlarının türkiye şampiyonluğunu kazanmak için kendi aralarında lig usulü maç yaptıklarını belirterek, bu durumun 1959 sezonu ile benzer olduğunu, 1957 ve 1958 sezonlarında beşiktaş kulübünün türkiye’yi avrupa’da temsil ettiğini ve beşiktaş kulübünün 1957 ve 1958 sezonu şampiyonluklarının da tescil edilmesi gerektiğine karar vermiş.
bu karar tahkim kurulu’nca verilmiş bir karar olduğundan kesin hüküm teşkil etmektedir. evet, gelelim karardan anlaşılması gerekene. tahkim kurulu’nun bu kararıyla türkiye’de 1952 senesine kadar profesyonel bir lig olmadığı, 1952 senesinde kurulan ilk profesyonel ligin de milli olmadığı, hem milli, hem de profesyonel olan ilk ligin 1959’da kurulup oynanmaya başladığı kesin olarak karara bağlanmıştır.
kanaatimce beşiktaş kulübünün 1957 ve 1958 sezonunda elde ettiği şampiyonlukların tescil edilmesi büyük bir hatadır. sebebine gelecek olursak, tahkim kurulu aynı karar içeriğinde hem milli hem profesyonel olan ligin ilk olarak 1959’da kurulduğunu belirtmiş olmasına rağmen, sadece avrupa’da temsil ve oynanış usulünün benzerliğinden dolayı 1957 ve 1958 sezonu şampiyonluklarının, 1959 senesinde başlayan türkiye milli ligi şampiyonluğu ile aynı şekilde tescil edilmesi gerektiğine karar vermiş. burada büyük bir çelişki söz konusudur. bu mantığa göre 1959 öncesi oynanmış olan liglerin tüm statüsü değişir, ülke şampiyonluğunun kazanılmasında oynanan ligin milli olması unsuru ortadan kalkar. oynanan ligin şampiyonluğunun tescil edilebilmesi için ligin milli olması şarttır. örneğin gençlik ve spor bakanlığı da milletvekili özcan yeniçeri’nin 7/32760 sayılı soru önergesinde verdiği cevapta; şampiyonlukların tespitinde tahkim kurulu’nun yalnızca milli olan ligleri göz önünde bulundurduğunu, yerel liglere statüleri gereği ülkenin diğer il ve bölgelerinden katılım olmadığını, bu sebeple bu gibi yerel liglerin türkiye sathına yayılan ligler olmadığını belirtmiştir. yani bir şampiyonluğun türkiye şampiyonluğu olmasının iki unsuru, bu şampiyonluğun tescil edilebilmesinin de iki şartı vardır. birinicisi şampiyon olunan ligin, lig usulü oynanmış profesyonel bir lig olması, diğeri ise milli olmasıdır.
1959 sezonu öncesi oynanan liglerin milli olma unsurunu haiz olmadığı, 1952 senesi öncesi liglerin ise profesyonel olmadığı tahkim kurulu’nun 09/05/2002 tarih, 2002/52 e. 2002/68 k. sayılı kararı ile kesindir. tahkim kurulu’nun kesin kararları aleyhine de hiçbir yargı merciine başvurulamaz. hal böyle iken tff’nin yapmış olduğu açıklamayla bu konuyu tartışmak için komisyon kurulduğunu açıklaması dahi, fenerbahçe’nin başvurusu’nun kabul edilmesinin hukuken mümkün olmadığının itirafı anlamına gelir. çünkü yukarıda da değindiğimiz üzere kulüpler ile federasyon arasındaki ihtilafların çözümü tahkim kurulu’nun görevidir ve tahkim kurulu’nun kesin olarak karar vermiş olduğu bir hususta tekrardan tff yönetimine başvurulamaz. tff yönetimi bu konunun muhatabı dahi değildir. dolayısıyla tff yönetimi dahi konuyla ilgili yetkili değilken, sözde komisyon herhangi bir karar alamaz, bildirdiği görüş de tff tarafından uygulanamaz. tff yönetimi bir punduna getirip, sözde komisyonun fenerbahçe’nin başvurusunu bir şekilde kabul dahi etse, ülkemizdeki her kulüp, geçmişte oynanan liglerin statüsünü değiştirecek nitelikteki bu karara karşı tahkim kurulu’na başvurabilir. tahkim kurulu da 09/05/2002 tarih, 2022/52 e. 2002/68 k. sayılı kesin kararı ile geçmiş dönemlerde ülkemizde oynanmış olan liglerin statüsünün günümüzdeki ligden farklı olduğunu, dolayısıyla statüsü farklı olan bu liglerde elde edilen şampiyonlukların tescil edilemeyeceğini hüküm altına almıştır.
sözde komisyon geçmiş liglerin nasıl oynandığı ile ilgili ancak sohbet edebilir. tff bünyesinde bulunan kurullar bellidir, bu kurulların hangileri olduğu, görev ve yetkileri günümüzde yürürlükte olan 05/05/2009 tarih, 5894 sayılı kanun’da sayılmıştır. kanuna göre bu kurullar arasında 1959 senesi öncesi için değerlendirme yapacak, tavsiye niteliğinde dahi olsa görüş bildirecek bir kurul, komisyon sayılmamış, tff yönetimine de böyle bir komsiyon kurabilmesine olanak sağlayan bir yetki verilmemiştir. aksine, 5894 sayılı kanun’un tahkim kurulu başlıklı 6.maddesinde; tahkim kurulu’nun tff bünyesindeki en üst hukuk kurulu olduğu, kararlarının kesin olduğu, bu kararlar aleyhine hiçbir yargı merciine başvurulamayacağı hüküm altına alınmıştır.
özetlemek gerekirse; fenerbahçe’nin tff’ye yaptığı başvuruyla ilgili tff yönetim kurulu karar veremez. çünkü geçmişte, 1959 senesi öncesinde oynanan liglerin şampiyonluklarının tescili talebini içerir başkaca bir başvuru tff yönetimine yapılmış, tff yönetimince reddedilmiş ve konu tahkim kurulu’nca görüşülmüştür. tahkim kurulu’nca görüşülüp kesin olarak karara bağlanmış bir konuyla ilgili tekrardan tff yönetimine başvurulamaz ve bu kesin karar verme yetkisinin hukuki sonucudur. konunun bu boyutu hem tff yönetimi, hem de fenerbahçe tarafından bilindiği için sözde komisyon gibi bir saçmalık çıkarılmıştır. tff’nin kurulları, bu kurulların da görev ve yetkileri kanunla sabittir. tff’nin komisyon kurmak gibi bir yetkisi bulunmamakta olup, sözde komisyonun da karar verme yetkisi yoktur. tahminimce komisyon saçmalığının çıkarılma sebebi, sözde komisyonun üyesi olan tarihçiler vs. aracılığıyla kamuoyunda zımni bir kabul duygusu oluşturarak, gayri hukuki bir sonuçta konuyu kamuoyu vicdanına bırakma arzusudur.
işin zaten sportif gerçeklik boyutunu hepimiz biliyoruz, 3-4 maçlık şampiyonalar, aynı sezonda 2 şampiyon çıkması gibi birçok done var.
elimden geldiğince, bilgim doğrultusunda gündemi meşgul eden bu konunun hukuki boyutunu anlatmaya çalıştım. eksikler olabilir, yanlışlar olabilir, bunlardan dolayı kusuruma bakmayın. camia olarak böyle bir zorbalığa izin vermemeliyiz.
öncelikle tahkim kurulu’nun görev ve yetkilerini inceleyelim. tahkim kurulu’nun yukarıda da bahsi geçen kararı verdiği tarihte yürürlükte olan 3813 sayılı kanun hükümleri baz alınmıştır. 3813 sayılı kanun’un tahkim başlığı altında düzenlenmiş olan 13 ve 14.maddelerini incelediğimiz takdirde;
a-tahkim kurulu’nun görevinin, federasyon ile kulüpler; federasyon ile hakemler; federasyon ile teknik direktör ve antrenörler; kulüpler ile teknik direktörler ve antrenörler; kulüpler ile oyuncular; kulüpler ile kulüpler arasında çıkacak ihtilaflar hakkında yönetim kurulunca verilecek kararlar ile disiplin kurulu kararlarını, ilgililerin itirazı üzerine incelemek olduğu,
b-tahkim kurulu’nun kendisine yapılan başvuruları kesin ve nihai olarak karara bağladığı anlaşılmaktadır. a bendine dikkat edelim, federasyon ile kulüpler arasında çıkacak ihtilaflar hakkında yönetim kurulunca verilecek kararların incelenmesinin tahkim kurulu’nun görevi olduğu belirtiliyor.
ek olarak, bildiğimiz üzere türkiye fifa ve uefa üyesidir. fifa ve uefa zorunlu tahkim uygulamasını benimsemiş olduğundan, her ne kadar 3813 sayılı kanun’da tahkim kurulu’nun ihtiyari değil zorunlu olduğu belirtilmemiş olsa dahi, tff tahkim kurulu zorunlu tahkim niteliğindedir. bunu da belirtelim. evet konuyu dağıtmadan
şimdi bu a bendinden ne anlamalıyız? kesin karar ne demektir? bunları bir netleştirelim. kesin karar demek, en temel hukuksal manasıyla hiçbir yargı mercii tarafından değiştirilemeyen karar demektir. kanun maddelerinden net şekilde anladığımız üzere de tahkim kurulu’nun kesin karar verme yetkisi vardır. kesin karar verme yetkisi, aynı zamanda incelenen kararın kaldırılması talebiyle yeniden, kararı tahkim kurulu’nca incelenen makama dahi göndermeyi yasaklar. yani tff yönetim kurulu’nca verilen bir karar tahkim kurulu’nca incelenir ve kesin karara bağlanırsa, tff yönetimi’ne aynı yöndeki talepleri içerir başkaca bir başvuru yapılamaz. ayrıca kesin karar verme yetkisi olan bir mercii kendisine intikal eden ihtilafı nihayete erdirmek zorundadır. örneğin anayasa mahkemesi 10/06/1997 tarih, 1997/47 e. 1997/55 k. sayılı kararında tahkim kurulu’nun tff teşkilatı içerisinde olduğunu, nihai ve kesin kararı vermekle yetkili olduğunu belirtmiştir. yine, bir diğer yüksek yargı merci olan yargıtay hukuk genel kurulu da 15/12/2004 tarih, 2004/13 e. 2004/707 k. sayılı ilamı ile türkiye futbol federasyonu tahkim kurulu kararlarının, ilgili kanundan ve taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan kesinliği, sadece, bu kararların başka hiçbir merci nezdinde tartışma ve uyuşmazlık konusu yapılamayacağı anlamında olduğuna hükmetmiştir.
bu da demek oluyor ki fenerbahçe’nin 1959 sezonu öncesi oynanan liglerin şampiyonluğu ile ilgili tff yönetimine yaptığı başvuru, bahsi geçen sezonlarda oynanan liglerin statüsünün farklı olduğunun tahkim kurulu’nun kesin kararıyla kabul edilmiş olduğu gerekçesiyle reddedilmeliydi.
şimdi gelelim tahkim kurulu’nun 09/05/2002 tarih, 2002/52 e. 2002/68 k. sayılı kesin kararına. karar metnini buraya yapıştırmıyorum fakat özetlemek gerekirse;
beşiktaş kulübü, tff’nin 1957 ve 1958 sezonu şampiyonluklarının yıldız hesabına katılacağı, fakat bu yıldızların 1957 ve 1958 sezonlarındaki şampiyonluklarla, 1959 senesinde başlayan türkiye milli ligi şampiyonluğunun aynı statüde olmaması sebebiyle şampiyonluğun tescili yoluyla takılamayacağına dair kararına karşı tahkim kurulu’na başvurmuş, 2 yıldız takma hakkının 1957 ve 1958 sezonu şampiyonluklarının tescili suretiyle verilmesini talep etmiş.
tahkim kurulu özetle; türkiye’de 1952 senesine kadar profesyonel bir futbol ligi olmadığını, 1952’de istanbul’da kurulan profesyonel ligin sadece istanbul takımları arasında oynandığını belirtmiş, 1957 ve 1958 sezonu şampiyonlarının istanbul, ankara ve izmir illerinin ön eleme sonucu belirlenen şampiyonlarının türkiye şampiyonluğunu kazanmak için kendi aralarında lig usulü maç yaptıklarını belirterek, bu durumun 1959 sezonu ile benzer olduğunu, 1957 ve 1958 sezonlarında beşiktaş kulübünün türkiye’yi avrupa’da temsil ettiğini ve beşiktaş kulübünün 1957 ve 1958 sezonu şampiyonluklarının da tescil edilmesi gerektiğine karar vermiş.
bu karar tahkim kurulu’nca verilmiş bir karar olduğundan kesin hüküm teşkil etmektedir. evet, gelelim karardan anlaşılması gerekene. tahkim kurulu’nun bu kararıyla türkiye’de 1952 senesine kadar profesyonel bir lig olmadığı, 1952 senesinde kurulan ilk profesyonel ligin de milli olmadığı, hem milli, hem de profesyonel olan ilk ligin 1959’da kurulup oynanmaya başladığı kesin olarak karara bağlanmıştır.
kanaatimce beşiktaş kulübünün 1957 ve 1958 sezonunda elde ettiği şampiyonlukların tescil edilmesi büyük bir hatadır. sebebine gelecek olursak, tahkim kurulu aynı karar içeriğinde hem milli hem profesyonel olan ligin ilk olarak 1959’da kurulduğunu belirtmiş olmasına rağmen, sadece avrupa’da temsil ve oynanış usulünün benzerliğinden dolayı 1957 ve 1958 sezonu şampiyonluklarının, 1959 senesinde başlayan türkiye milli ligi şampiyonluğu ile aynı şekilde tescil edilmesi gerektiğine karar vermiş. burada büyük bir çelişki söz konusudur. bu mantığa göre 1959 öncesi oynanmış olan liglerin tüm statüsü değişir, ülke şampiyonluğunun kazanılmasında oynanan ligin milli olması unsuru ortadan kalkar. oynanan ligin şampiyonluğunun tescil edilebilmesi için ligin milli olması şarttır. örneğin gençlik ve spor bakanlığı da milletvekili özcan yeniçeri’nin 7/32760 sayılı soru önergesinde verdiği cevapta; şampiyonlukların tespitinde tahkim kurulu’nun yalnızca milli olan ligleri göz önünde bulundurduğunu, yerel liglere statüleri gereği ülkenin diğer il ve bölgelerinden katılım olmadığını, bu sebeple bu gibi yerel liglerin türkiye sathına yayılan ligler olmadığını belirtmiştir. yani bir şampiyonluğun türkiye şampiyonluğu olmasının iki unsuru, bu şampiyonluğun tescil edilebilmesinin de iki şartı vardır. birinicisi şampiyon olunan ligin, lig usulü oynanmış profesyonel bir lig olması, diğeri ise milli olmasıdır.
1959 sezonu öncesi oynanan liglerin milli olma unsurunu haiz olmadığı, 1952 senesi öncesi liglerin ise profesyonel olmadığı tahkim kurulu’nun 09/05/2002 tarih, 2002/52 e. 2002/68 k. sayılı kararı ile kesindir. tahkim kurulu’nun kesin kararları aleyhine de hiçbir yargı merciine başvurulamaz. hal böyle iken tff’nin yapmış olduğu açıklamayla bu konuyu tartışmak için komisyon kurulduğunu açıklaması dahi, fenerbahçe’nin başvurusu’nun kabul edilmesinin hukuken mümkün olmadığının itirafı anlamına gelir. çünkü yukarıda da değindiğimiz üzere kulüpler ile federasyon arasındaki ihtilafların çözümü tahkim kurulu’nun görevidir ve tahkim kurulu’nun kesin olarak karar vermiş olduğu bir hususta tekrardan tff yönetimine başvurulamaz. tff yönetimi bu konunun muhatabı dahi değildir. dolayısıyla tff yönetimi dahi konuyla ilgili yetkili değilken, sözde komisyon herhangi bir karar alamaz, bildirdiği görüş de tff tarafından uygulanamaz. tff yönetimi bir punduna getirip, sözde komisyonun fenerbahçe’nin başvurusunu bir şekilde kabul dahi etse, ülkemizdeki her kulüp, geçmişte oynanan liglerin statüsünü değiştirecek nitelikteki bu karara karşı tahkim kurulu’na başvurabilir. tahkim kurulu da 09/05/2002 tarih, 2022/52 e. 2002/68 k. sayılı kesin kararı ile geçmiş dönemlerde ülkemizde oynanmış olan liglerin statüsünün günümüzdeki ligden farklı olduğunu, dolayısıyla statüsü farklı olan bu liglerde elde edilen şampiyonlukların tescil edilemeyeceğini hüküm altına almıştır.
sözde komisyon geçmiş liglerin nasıl oynandığı ile ilgili ancak sohbet edebilir. tff bünyesinde bulunan kurullar bellidir, bu kurulların hangileri olduğu, görev ve yetkileri günümüzde yürürlükte olan 05/05/2009 tarih, 5894 sayılı kanun’da sayılmıştır. kanuna göre bu kurullar arasında 1959 senesi öncesi için değerlendirme yapacak, tavsiye niteliğinde dahi olsa görüş bildirecek bir kurul, komisyon sayılmamış, tff yönetimine de böyle bir komsiyon kurabilmesine olanak sağlayan bir yetki verilmemiştir. aksine, 5894 sayılı kanun’un tahkim kurulu başlıklı 6.maddesinde; tahkim kurulu’nun tff bünyesindeki en üst hukuk kurulu olduğu, kararlarının kesin olduğu, bu kararlar aleyhine hiçbir yargı merciine başvurulamayacağı hüküm altına alınmıştır.
özetlemek gerekirse; fenerbahçe’nin tff’ye yaptığı başvuruyla ilgili tff yönetim kurulu karar veremez. çünkü geçmişte, 1959 senesi öncesinde oynanan liglerin şampiyonluklarının tescili talebini içerir başkaca bir başvuru tff yönetimine yapılmış, tff yönetimince reddedilmiş ve konu tahkim kurulu’nca görüşülmüştür. tahkim kurulu’nca görüşülüp kesin olarak karara bağlanmış bir konuyla ilgili tekrardan tff yönetimine başvurulamaz ve bu kesin karar verme yetkisinin hukuki sonucudur. konunun bu boyutu hem tff yönetimi, hem de fenerbahçe tarafından bilindiği için sözde komisyon gibi bir saçmalık çıkarılmıştır. tff’nin kurulları, bu kurulların da görev ve yetkileri kanunla sabittir. tff’nin komisyon kurmak gibi bir yetkisi bulunmamakta olup, sözde komisyonun da karar verme yetkisi yoktur. tahminimce komisyon saçmalığının çıkarılma sebebi, sözde komisyonun üyesi olan tarihçiler vs. aracılığıyla kamuoyunda zımni bir kabul duygusu oluşturarak, gayri hukuki bir sonuçta konuyu kamuoyu vicdanına bırakma arzusudur.
işin zaten sportif gerçeklik boyutunu hepimiz biliyoruz, 3-4 maçlık şampiyonalar, aynı sezonda 2 şampiyon çıkması gibi birçok done var.
elimden geldiğince, bilgim doğrultusunda gündemi meşgul eden bu konunun hukuki boyutunu anlatmaya çalıştım. eksikler olabilir, yanlışlar olabilir, bunlardan dolayı kusuruma bakmayın. camia olarak böyle bir zorbalığa izin vermemeliyiz.