• 201
    defansif zaaflarımız nedeniyle muhtemelen yenileceğimiz maç olacaktır.

    fatih terim'in "hücum yaparak kazanacağız" felsefesini sevsem de bu tip maçlarda biraz da bekleyerek kazanabilmemiz gerekiyor. zira golü yediğimizde takım panikliyor ve daha fazla pozisyon veriyoruz. hele orta sahamız bu kadar zayıfken ve fener de geride beklemeyi severken çok fazla açık alan bırakmadan, feneri hücuma zorlayarak oynamamız gerektiğini düşünüyorum.
  • 203
    çubuklu formayı karabukspor'lu futbolcular doldursa bile kazanma ihtimalimizin olmadığını düşündüğüm, 19 senelik çileye 1 sene daha ekleyecek müsabaka.

    havada iki kez seken o top, son saniyede direğe takılan galibiyet, volkan demirel faktörü. stadyum büyülü arkadaşlar başka açıklaması yok..

    maça gidecek fenerbahçeli öğretmenim; "yenilirsek bile tarihe tanıklık etmiş olurum." diyerek gidiyor. her kulübün karakteristik özellikleri olduğuna inanıyorum. işin ucunda kupa varsa istediğimizi alırız, yoksa fenerbahçe yenilmez.

    canlı gözlerle kadıköy galibiyeti görmek isterim ama 26 senede 1 galibiyet... iyi futbol oynasak da oynamasak da kaderimiz galiba.
  • 209
    bu maci kazanmanin yolu top oynamamaktir. galatasaray her zaman hucum oynar felsefesini bir kereligine askiya almaktir bir nevi.

    zaten onlar da bu sekilde 3 puan vermiyor. topu oynamana izin veriyor. sen geldikce sert mudahalelerle seni yildiriyor. ozel gorevlendirmeler yaparak birebirde futbolcuyu sindirmeye calisiyor.

    en basit ornegi josef de souza - sneijder eslesmesi. souza ya sneijderi sakatlama gorevi verilmisti. 3 defa kirmizi kart gorecegi maci kart almadan bitirmisti yanilmiyorsam. veya macin sonuna dogru yalandan bir sari kart verilmisti. sneijder sedye ile disari cikmisti.

    hatirladin evet.

    iste boylesine serefsiz bir takim bu. o yuzden onlarin hucum oynayin oltasina atlamayacagiz. direncleri dustugu anda toplu hucum ederek skoru alacagiz.
  • 210
    mental olarak dağılmaya bu kadar müsait olan kadromuzun galibiyet alacağını düşünmenin biraz iyimserlik olduğunu düşündüğüm müsabaka. kadromuzun en zayıf noktası belki de baskı anlarında mental olarak güçlü kalamamak. feghouli, belhanda, rodrigues ve gomis(bile) duygusal olarak birden çökebiliyor. salt futbol penceresinden bakacak olsak, çok ağır favori olarak gözüküyoruz ama malesef robotlarla oynamıyoruz.
    her şeye rağmen bu baskıyı kaldırabilecek oyuncularımız da var tabi ki. bu bağlamda kadıköy deplasmanı özelinde en çok umut bağladığım oyuncularımız nagatomo ve fernando ikilisi. umarım bir aksilik olmaz ve bu iki futbolcumuz da sahada olur. şansımızı biraz daha arttırmış oluruz mutlaka, ama yine de çok zor. biz bu maça değil, sene sonu kaldıracağımız kupaya odaklanalım. asıl rakiplerimizi evimizde ağırlayacağız ve bu maçta puan kaybetme lüksümüz var.
  • 212
    3 gün kalan maç.

    https://encrypted-tbn0.gstatic.com/...12gBwoVV6adujTL6nmws

    (bkz: galatasaraylı rüyalar/#2371996)

    dilerim bilinçaltıma kadar işleyen bu saçma şey bu sene son bulur. psikolojim bozuldu bu maç yüzünden :(

    https://turkagram.com/...kirmizi-cimbom-c.jpg

    belhanda sözüm sana; "ulan kırmızı kart görürsen var ya seni yollayana kadar her gün başlığına gelir yazarım" :(

    bugün analiz yapmayacağım.

    inşallah doğru psikoloji ile gideriz. ben bile bu hale geliyorsam oyuncular ne haldedir bilemiyorum.

    (bkz: hedef 21)

    sen şampiyon olacaksın!
  • 213
    hocanın teknik taktikten çok psikolojik savaşa yönelik hazırlaması gerekiyor oyuncuları. psikolojik olarak alt edilmemek taktikten daha önemli şuan için zira rakip hem formda değil hem de kadro kalitesi son yılların ortalamasının çok altında. buna rağmen aramızda sadece altı puan fark olması da bizim ayıbımız.

    bu bağlamda beni en çok tedirgin eden oyuncular ise belhanda, feghouli ve muslera. belhanda ve feghouli hepimizin malumu fakat muslera nedense eskisi kadar soğukkanlı kalamıyor pozisyon devamlarında. bu yüzden gereksiz itiraz işlerine ve ikili diyaloğa girmemesi adına kendisi de uyarılmalı.
    zaten maç başlayıp yirmi dakikalık süreyi kazasız atlattıktan sonra bizimkiler sıradan bir maç olduğunu rakibin de vasatoğlu vasat olduğunu anlayacaklardır.

    ayrıca taraftara da değinmek gerekirse, fener taraftarı bu sene o kadar kopuk ki göstermelik kalabalıkları atacağımız bir golle hatta gollük pozisyonlarla bile dağılacaktır.

    tabi bize yemeyelim, atalım, koşalım yardıralım demesi kolay sonuçta yaşanacak senaryolar bir kartla bir kararla öyle yerlere gelebiliyor ki buna defalarca şahit olduk. o yüzden temkinli olmakta fayda var. ama yine de kazanacağımızı, makus talihimizi kıracağımızı ve şampiyonluk için büyük bir eşiği geçeceğimizi düşünüyorum.
  • 214
    takımın taktiksel olarak hazırlanması kadar değerli olan bir diğer konu da şartlar ne olursa olsun takımın soğukkanlı kalıp, sabırlı olabilmesidir. zira geride kalan kadıköy'deki yenememezlik serisindeki tüm maçları izlemiş biri olarak fazla hırsın, fazla heyecanın, fazla motivasyonun bir yerden sonra rakibe avantaj sağladığını hep birlikte şahit olduk. her ne kadar hocamızın anlayışına ters olsa da alınacak 1 puanın da 3 puan kadar değerli olduğunu unutmamakta fayda var. son olarak farkındaysanız kadıköy'deki her derbide olduğu gibi basın her mecrasında şu kadar senelik yenememezlik serisi gibisinden söylemler yoğun olarak kullanılmakta. bu da gerek takımı gerekse de taraftarı ziyadesiyle germektedir. yani sözün özü bu kadar yıllık yenememezlik serisinde basının yaptığı bu algı yönetiminin de ciddi şekilde payı vardır. gönül ister ki futbolcular kampa alınsın 1 hafta boyunca hiçbir basın organını bir yerden takip etmesin. ama içinde bulunduğumuz çağda ne mümkün.
  • 215
    3 gün kalan maç. sahip olduğumuz sakinlik umut veriyor.
    şampiyon olmak için kazanmak zorundayız gibi bir durum yok. kaybetsek bile bana göre şampiyonluğun en önemli adayıyız. zira yarışta galatasaray varsa, o yarışı galatasaray kazanır.

    ancak fenerin durumu öyle değil, haşofman, aziz yıldırım filan derken sahasını dolduramayan takım, kazandığı maçlarda bile moralsiz taraftar derken ellerinde sadece kadıköydeki yenilmezlik serileri kaldı. bunu kaybedecek olmanın gerginliğini hiç bu kadar yaşamamışlardı.

    bu gerginlik belhanda-feghouli ikilisinden birini oyun dışı bıraktırmazsa, sorun yaşamadan çakar geçeriz diye düşünüyorum. yeter ki ikinci yarı 10 kişi kalmış , kontra atak için yasine bel bağlayan, kapanmış bir galatasaray izlemeyelim.
  • 217
    (bkz: #2372100) bu analizin doğruluk payı olduğunu düşünüyorum ve buradan yola çıkarak selçuk inan'ın ilk 11'de olmadığını da çıkarabiliyoruz. acaba hoca donk-fernando çıkıp maçı 0-0'a mı kilitleyecek soruları kafamda dolanmaya başladı.

    edit: antremandan başka fotoğraflar da düştü. belhanda ve feghouli de yelek giymiyor. sanırım ilk 11 ile bir ilgisi yok.

    https://twitter.com/...s/973886112199598080
  • 219
    kendimi kandıramam. bu maçı yenilelim ama şampiyon olalım bizim için önemli olan tek şey şampiyonluktur demeyi çok isterdim ama olmuyor. bu maçı da kazanmamız gerek, sonra şampiyonluk da gelir. bilmiyorum belki iyi bir taraftar değilimdir. bir galatasaraylı için fener galibiyeti mi şampiyonluk mu desen tercih edilecek şık bellidir. bende de öyle ama kadıköyde alınacak bir galibiyet de şampiyonluk kadar değerlidir artık benim için. her sene kadıköy maçlarından önceki stresi tekrar yaşamaya başladım. rüyalarıma bile girmeye başladı. kadıköyde galibiyet görmeden ölmek istemiyorum. ne şanssızlıklar yaşadık orada. tek tek bahsetmenin anlamı yok. bu artık bir maç değil, makus talihin kırılması anlamı taşıyor. asla ümidimi kaybetmedim. hayal etmeye çalışıyorum. maçı kazandığımız son düdük çalıyor. fenerlilerin elindeki tek kozu ortadan kaldırdığımız gözümün önüne geliyor. maç sonunda fatih terimin kenardaki gururlu duruşu aklıma geliyor. kadıköyde fenerlilerin mağlubiyeti hazmedemeyip stadı yakıp yıkması aklıma geliyor. o sene bu sene mi bilmiyorum ama her seneki gibi ümidim var bunu biliyorum.
  • 222
    kadıköy deplasmanları benim için klasik bir ritüel halini almaya başladı artık. maçtan 1 hafta önce sürekli ''yok abi kazanamayız'' derim ve maça 2-3 gün kala içimde umut dirilmeye başlar yavaş yavaş. maç sabahı uyanır ''ulan bu sefer olacak haydi beee'' diye diye maç saatini bekler, 90 dakikanın sonunda da boynumu büker otururum. ama bu sefer, maça 3 gün kala içimde en ufak bir umut kıpırdanması olmadı. öğrenilmiş çaresizlik mi dersiniz bilmem, ama fatih hocanın çok ofans ağırlıklı oynatacağını düşündükçe gözlerimin önüne kontra ataktan gol atan guiliano geliyor :( hiç heyecanım yok. tamamen bol bol küfür edip stres atma beklentim var derbiden. ne diyeyim, inşallah beni yanıltırsınız. kendinize gelin burdan kadıköye gidene kadar, galibiyetlerinize bir yenisini daha ekleyin :(
  • 223
    "i have a dream" sözcüğünü hakeden, en son yağız bir ergenken gördüğüm kadıköy galibiyetini tekrar deli gibi isteten maçtır. karşıdaki rakip kim olursa olsun söz konusu galatasaray ise favorinin gözümde her daim takımımız olduğu bilinciyle yetişmiş biri olarak çoktan hakettiğimiz ve şanssızlıklar silsilesiyle bugünlere ulaşmış bu deplasman galibiyetini artık alacağımız maçtır.
  • 224
    ev sahibi takımın şans tanımayacağı bir başka klasik. fener bizi iyi de olsa yeniyor, kötü de olsa yeniyor. arada üç beş tane beraberlik var, ancak orada kaliteli oyuncularımız ve kenetlenmeyi başarabilmiş bir takım hüviyetimiz vardı. kenetlenme var, ancak özellikle orta saha ve defans anlamında en basit takımlara karşı bile çaresiz kalabiliyoruz. zaten gol yedi mi kırılgan bir yapıda oluyoruz, işin tuzu biberi bu. fener de zaten senelerdir bu maç için sezon oynayıp bitiriyor.

    bu maçta yenileceğiz, ama ziyanı yok, zaten hiç kazanamıyoruz. bir kere daha kazanamamak koymaz, tabi ki bu maçtan sonraki diğer maçları kazanabilmek şartıyla.

    fenerbahçe bizi yener arkadaşlar. aziz koltuğunu sağlama almak için hakem makem ne var ne yok hepsini hizaya getirir. eğer aziz, ali koç karşısında bir koz olarak kullanabilecekse varsın yensin de. aziz yıldırım ile yaşanılacak çok şampiyonluk var daha.
  • 225
    kesin gibi olan bir şey var ki aykutun takımı önde basacak. bizim presten pasla çıkmamız orta sahamızın yetersizliği ve belhandanın olası tehlikeli top kayıpları nedeniyle imkansız gibi görünüyor. uzun pasta da fenerbahçe stoperleri gomise üstünlük sağlamakta zorlanmayacaklardır. bizim en olası planımız sağ kanattan oyun kurmaya çalışıp ters toplarla garry'nin hızından faydalanmak olabilir. tabii marianonun olmaması büyük kayıp. fenerbahçenin bizi tehdit eden üç kozu var. birisi fenandaonun kafa vuruşları, ikincisi giuliano'nun sürpriz golleri ve üçüncüsü duran toplar. birincisi için stoperlere güvensek de ikinci ve üçüncü silahları savunmak zor olacaktır. özellikle giulianonun koşularına karşı fernandoya güvensek de fernando onunla ilgilenirken orta sahamız boş kalabilir. bizim için orta sahada kimin oynadığı çok değerli. donk oynadığında çok sıradan bir takımmış gibi gözükebiliriz ancak selçuk oynarken de orta sahamız zor anlar yaşayabilir. ayrıca belhanda bu tarz maçlarda kötü oynuyor ancak yerine koyacak oyuncumuz da yok. bazı arkadaşlar sinan gümüşten bahsetmiş. yetenekli olmasına rağmen takım savunmasına 0 katkıyla oynayan bir oyuncu o da. terim donk ve fernandoyu birlikte kullanmayacaktır diye düşünüyorum. fakat selçukla oynarken de pres gücümüz düşecektir. baskı yiyeceğiz sözün kısası ve uzun süre kendi sahamızdan çıkamayacağız çünkü bunu yapabilecek özellikte oyuncularımız yok. maalesef maçtan pek ümitli değilim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın