maçı başından sonuna kadar izledim, izlenimlerime gelecek olursak;
tatsız tuzsuz bir maçtı; genel anlamda olmasa da sonuçta kadroda yeni isimler, karşımızda ise avrupa'nın isimli ekiplerinden
benfica, haliyle beklentiler yüksek oluyor... organize ataklar geliştirmekte zorlandık, maç içinde birkaç kere güzel pas alışverişinde bulunup pozisyonlar yarattıysak da bunu 90 dakikaya yayamadık, hani bazen bir hava gelir ya oyunculara birkaç dakikalığına
barcelona gibi oynarlar, aynen onun gibiydi, kesik kesik... yalnız şunun altını çizmekte fayda var, düzenli olarak ilk on birde oynayan oyuncularımızın performansı maç kondisyonuna da bağlı olarak bence tatmin ediciydi... takım koşmadı, ruhsuzdu, silikti demek biraz insafsızca olur, lakin ligde her maçta olduğu gibi bu maçta da kilidi çözecek ayak eksikliği kendisini bir kez daha gösterdi...
her maç yaşanabilecek bireysel hatalar dışında takımın pas trafiği düzgün ve seri idi, fakat az önce de belirttiğim gibi sonuca etki etmekten ziyade göze hoş gelen ve istatistikleri yükselten bir izlenim bıraktı. as kadrodaki birçok eksiğe rağmen yine de ben maçtan olumlu izlenimler edindim. takım
fatih terim etkisiyle yakalamış olduğu çizgisini koruyor, yani şunu net bir şekilde teyit ettim ki
fatih terim bu takıma kalıcı bir takım kazanımlar aşılamış, en önemlileri ayakları yere basan, oyundan düşmeyen, elinden geleni sahaya yansıtmaya çalışan, koşan ve basan bir takım...
hakemin göstermiş olduğu 3 sarı kart var ki evlere şenlik,
ceyhun gülselam'ın maç içerisinde olabilecek bir faulüne tereddütsüz sarı kart gösterirken
engin baytar'a itirazdan mı başka bir şeyden mi hala çözemediğim bir sebepten ötürü ile
sercan yıldırım'a gol pozisyonunda topa düdükten hemen sonra vurdu diye göstermiş olduğu sarı kartlar skandaldı...
zira aynı durum
nolito ile benfica adına da olunca kayıtsız kaldı... sercan'ın sarı kartlık pozisyonunun aynısı idi...
hızlı oyuncularımızın denge sorunu var bir de, çok iyi hareketleniyorlar ama ya top ayaklarından kayıp gidiyor, ya da mental eksikliklerden ötürü pozisyonlar heba oluyor... ne yazık ki
fenerbahçe ile aramızdaki temel farklardan biri bu, adamlar bir tane buluyor, atıyor... bu maçta da bunun etkilerini gördük, rakip kaleye şut veya tehlikeli pozisyon olarak yansımasa da çok güzel geliştirilebilecek ataklar oluşturduk ama bir şekilde sonuca erdiremedik...
bir de
benfica abuk subuk şut denedi çoğu zaman, taca giden mi dersin, stattan dışarı çıkan mı dersin... bizde olsa çok küfür yerlerdi... bir tek maçın sonuna doğru
nolito ceza sahası dışından iyi vurdu ama top üst direğe takıldı.
maç içerisinde yaratmış olduğumuz ilk ciddi tehlike ilk yarıda
albert riera'nın ortasında
ezequiel garay'ın ters vuruşu sonrası geldi... top direk dibinden kornere çıktı... ikinci yarıda da
mertan caner öztürk'ün bireysel çabası ile yarattığı iki tehlikeli pozisyon vardı, biraz şanslı olsak atabilirdik...
aykut erçetin'in gollerde yapabileceği pek bir şey yoktu bence, ek olarak aynı pozisyon içerisinde çok güzel iki kurtarış yaptı, önce direk dibine giden uzaktan sert şutu çeldi, sonra da karşı karşıya pozisyonda kendisini siper ederek golü önledi.
yediğimiz ilk golde adam paylaşımında hata olduğunu düşünüyorum, pis bir gol açıkçası, yan topları bir türlü çözemedik gitti... ikinci golde ise canımız ciğerimiz
semih kaya rodrigo mora'yı ceza sahası içinde döndürmese iyi olacaktı, zira karambole yapmış olduğu vuruş defanstan sekip kaleye oldukça yakın bir yerden
saviola'ya asist oldu... bunun dışında
semih kaya çok başarılı bir performans sergiledi.
mertan caner öztürk de gelecek vaadeden, insanın yüzünü güldüren bir performans sergiledi, yetenekli, hızlı, teknik bir oyuncu, inşallah kalıcı olur...
engin ve sercan'ın denge sorunu var, iyi niyetliler ama bazen olmayacak yerlerde top kaybediyorlar, atakları harcıyorlar. iyi başlıyorlar, ışık saçıyorlar ama sonu gelmiyor, son hamleleri en uygun olan olmuyor kimi zaman... maç eksiğinden mi yoksa mental sorunlardan mı buna bir çözüm bulmak gerek, önümüzde değişik bir burak yılmaz örneği var, fatih terim biraz üzerlerine giderse çok daha iyi yerlere gelebilirler. özellikle sercan'ın ciddi bir özgüven sorunu var. mertan'ın çalım attığı kadar sercan da atabilirdi ama kaçak dövüşüyor bazen, faul almaya oynuyor.
melo ve ujfalusi tutuktu, ayrıca bir motive olmamışlar bu maça belli ki, melo normalden biraz daha fazla top kaybı yaptı, onun dışında iyilerdi.
ayhan akman'a helal olsun, gerçekten güzel oynadı, mücadelesi ve pasları olumluydu. ataklara canla başla katıldı, savunmaya yardımcı oldu.
riera istekli olmasına rağmen maça etki edecek bir hareket yapamadı, içeri kestiği iyi ortalar gol olabilirdi ama nedense tercihlerini yerden kullandı, hatta kimi zaman bana vuruşları zayıfmış izlenimi uyandırdı. biraz daha yukarıdan kesseydi daha ciddi tehlikeler yaratabilirdik, onun dışında bir iki kere güzel çalım attı, bir iki kere güzel çalım atayım derken kaptırdı falan, hala kendini bulabilmiş değil. sercan'ın çok iyi bir pasında ceza yayının orada topla buluştu ama biraz daha sürebilecekken solu ile tabanca gibi çaktı, top farklı şekilde auta çıktı... ne bileyim kariyerinde var aslında böyle golleri, bence yine de yanlış tercih yaptı, önünde boş alan vardı...
ceyhun biraz fazla top şişirdi, denediği uzun pasların çoğu isabetsiz sonuçlandı, sonuca direkt etki edecek hata yapmak dışında gökhan zan gibi oynadı demek yanlış olmaz. hava toplarında da etkisizdi.
çağlar alanını çok boş bıraktı, en az üç defa elini kolunu sallaya sallaya geldi adamlar bizim solumuzdan, çağlar'ın nerede olduğunu göremedim bile... sol bekte sıkıntı var, bunu not edelim...
kalecilerimizi yerden yere vuruyoruz ama bence iyilerdi, hem ufuk, hem de aykut maç içerisinde güzel kurtarışlar yaptılar, taffarel sayesinde biraz kendilerine gelmişler en azından... gollerde aykut'un hatalı olduğunu düşünmüyorum.
bilal özhan ve berk ismail ünsal isteklilerdi, böyle gençleri kadroda daha sık görmek keyif verecek anlaşılan... bu maçta mertan kadar "patlama" yapmasalar da temiz oyunlarından memnun kaldım. uzun zaman sonra altyapımız hakkında bu kadar yoğun pozitif düşünce oluşmasına sebebiyet verdiler.
aydın yılmaz ve emre çolak'ta ekstra bir şey görmedim, her maçta nasıllar ise bu maçta da öylelerdi... bariz yanlışları yoktu ama pek bir katkı da göremedim açıkçası, riera'dan sonra kendilerini yazabilirim maçtaki vasatlar arasına...
tatsız tuzsuz dedim başta, dedim de neden dedim? biz gol atan, bastıran, hücum etmek, kaleyi bombalamak ruhunda olan bir takımız, bunlar eksik olduğu için dedim, yoksa diğer şeyler fena değildi. hani bu maçta
elmander yoktu ya takımda harbiden yoktu yani...
özetle; yine en büyük kazanımlar
gençler oldu...
maç hakkındaki izlenimlerim böyledir...
goller ve bir iki önemli pozisyon da burada;
http://www.aslanlar.tv/...-mac-ozeti44294.htmlbunlar da detaylar;
http://www.galatasaray.org/...l_as/haber/11632.phpcaptano,
guzl sylrden ftbldan bhsdlm ve
tako1905'in talepleri üzere kaleme alınmıştır, umarım bir nebze açıklayıcı olmuştur...