• 58
    takımda topla en çok oynayan servet ile gökhan zan dır muhtemelen.ilk yarıda ekranın sağına* bakmaktan boynum ağırdı şerefsizim.hücum adına bir gram oynamadık."nasıl kaçar bu" dediğimiz pozisyonumuzda olmadı.velhasıl akşam akşam moralimi bozan maç.
    not:stoper ve forvet hattı bas bas "transfeerrr" diye bağırmakta.
    not2:servet ile gökhan mümkünse defanstan uzun top atmasınlar.
  • 61
    galatasaray'ın ikinci yarıda yaratıcılıktan son derece uzak oyuncular sebebiyle ikinci devre pozisyon dahi üretemeden karşılaşmayı tamamladığı maç.

    nitekim hazırlık maçı olmasına rağmen korktuğumuz başımıza geldi ve servet çetin ile gökhan zan birbirlerini tamamlayan özellikleri olmaması sebebiyle leverkusen forvetlerine inanılmaz gol pozisyonları sundular.. birde buna serkan kurtuluş vesabri sarıoğlu'nun defansif anlamda beceriksiz futbolu eklenince malum leverkusen'in eren derdiyok gibi hareketli forveti tek başına koca defansı paspas gibi sirkeledi

    maçta dikkatimi çeken şey serdar eylik'in aynı kanatta oynayan sabri sarıoğlu tarafından hiç beslenmemesi oldu.. evet bundan bir önceki maçta da durum aynen bu şekildeydi.. çok dikkat ettim bu duruma.. dikine top oynamaktan aciz sabri sarıoğlu ısrarla bu çocuğa top atmadı ve serdar'da sabri'nin yoğun katkıları ile maçı ayağına 1 ya da 2 top deyerek tamamladı.. umarız üstad artık gün geçtikçe zıvanadan çıkan bu sabri sarıoğlu hareketine bir çözüm bulur..

    keza ikinci yarıda emre çolak'ın da çıkmasıyla takım tam olarak vasıfsız futbolcular topluluğuna döndü.. barış özbek, aydın yılmaz, mehmet güven, yaser yıldız, servet çetin, uğur uçar, emre aşık yaratıcılık olarak ve pozitif futbol adına birşeyler üreten adamlar değiller.. özellikle aydın yılmaz gibi artık iyice "sıradan" bir futbolcu olduğu gün yüzüne çıkmış topçunun bu takımda yeri yok !! ikinci yarı bir oraya bir buraya koşmaktan başka hiçbi halt yemedi.. ne çalım var, ne orta var ? e peki ne diye hala üzerinde duruyoruz ? demek bu adamın konya'ya attığı gol tesadüfmüş.. üzülerek söylüyorum ama gerek geçen seneki, gerekse bu sene hazırlık maçlarında gösterdiği futbol bu görüşü perçinliyor..

    gökhan zan'ın da saatli bomba olduğunu gördük bu maçta.. kardeşim hani senin boyun bosun ? her duran topta adamlar kafayı vurdu.. bu nasıl iştir ? aslında beşiktaş'ta oynarken yanında yer cücesi kalacak alex'e bile kafa vurduran bir adamdan ne bekleyebiliriz ki ? bu takımda eğer servet oynayacaksa onun tamamlayıcısı muhakkak emre güngör olmalıdır.. ya da gidin getirin şu rigobert song'u.. servet o varken kariyerinin zirvesine çıkmıştı.. eğer gökhan olursa çok pis dibe vuracak gibi görünüyor..

    bunun dışında emre çolak ciddi anlamda yaratıcı ve her an ne yapacağı belli olmayan tarzda bir adam.. sanırım bu sene kadroda kalacak gibi.. ben muhakkak onun yanında serdar eylik'in de kalmasını istiyorum.. son 2 maçında pek top gelmemesinin yegane sebebi sabri sarıoğlu'dur.. ya garez belliyor diyeceğim ama dilim varmıyor.. nedir kardeşim kastın bu çocuğa ? bu iki çocuk kalırsa en azından keita'nın olmayacağı ve kewell'ın potansiyel sakatlıkları karşısında kanatlarda son derece faydalı olabilirler

    alparslan erdem oynadığı futbol ile hakan balta'nın iyi bir yedeği olacağını ve volkan yaman'a güle güle denmesi gerektiğini ayan beyan gösterdi, mustafa sarp sahada yok gibiydi, topal'ı çok arattı, baros itiraz konusunda aynı hamam aynı tas.. kısacası galatasaray bu maçta tehlike sinyalleri verdi.. elbette as oyuncular sahada yoktu ve leverkusen as takımlaydı ama çok ümit bağlanan futbolcuların aslında ne olduklarını da böylece görmüş olduk..
  • 62
    mehmet güven'in mustafa sarp'tan daha iyi bir oyucu olduğunu öğrendiğimiz maç. oyunda kaldığı süre boyunca toptan genelde kaçan mustafa sarp ilk yarı boyunca bizi gökhan zan-servet çetin paslaşmasına mecbur bıraktı. genelde yana ve geriye oynadı, ileriye ise çok az pas verdi. mehmet güven ise hem ondan daha fazla rakibe bastı hem de dikine paslar attı.

    ayrıca ugur'un eren derdiyok'a attığı tekme her ne kadar istemsiz olmuş olsa da yakıştıramadım.

    emre çolak'ın ilk 18'i garantilediği maçtır da aynı zamanda.edit: rijkaard a2 takıma geri yolladı ama muhtemelen fizik eksikliğinden dolayıdır.
  • 65
    bolca pozisyon verdiğimiz ama pozisyon üretemediğimiz maç olmuştur. rakibin işi ciddiye alması bizim de işimize gelmiştir. eksikleri gedikleri daha net görebildik böylece. bilmiyorum arda turan'ı içe mi çekeceğiz ama kesinlikle emre çolak'ın üzerine gidilmelidir. verdiği tüm paslar olumluydu bugün. 75 dakika sahanın en iyisiydi bizim adımıza. ama fazla top alamaması bir sorun tabii. ilk yarıda oyunu genelde arda üzerinden oynamaya çalıştık, o arada emre çolak biraz kaynadı. topların onda toplanması çok daha manidar olacaktır. oyunu açacak kilit odur. serdar eylik bugün etkisizdi evet. ama kaliteli olduğu ve a takımda kalacağı da hemen hemen kesin gibidir. uğur uçar hala olmamış kıvamda ne yazık ki. defansta servet'in olması insanı sevindiren bir unsur. tabii maçtaki seyirci de çok iyiydi, doluya yakındı trübünler, her yer sarı kırmızı. caner eler de isimleri oldukça karıştırmasına karşılık iyi maç sundu. seviyoruz kendisini, o iyi bilir.
  • 66
    son hazırlık maçı için alınabilecek en iyi skordur. hatta hazırlık maçı olması sebebiyle iyi ki yenilmişiz bile diyebilirim.
    çünkü, rijkaard'ın takımdaki eksikleri görmesi ve eksiklik yapan oyunculara acımaması adına hayırlı olmuştur.
    bir mustaffa sarp'ın, bir sabri sarıoğlu'nun, bir gökhan zan'ın ya da bir barış özbek'in bu takımda yerinin olamayacağını anlaması için güzel bir sınav olmuştur.
    yenseydik, her nekadar rijkaard olsada, gözlerinde bir perdelenme olacaktı. bu o kadar tehlikeli bir şeydir ki, bayerleverkusen'in as kadrosunu yenebildiğiniz için sabri'yi, dani alves gibi gösterebilir..*
    yani boş yere sinirlenmeye gerek yoktur. kendinizi üzmeyin..
    ha biz bugün bütün aslarımızla oynasak bile yenilebilirdik. çünkü, yeni bir sistem deniyoruz. barış'ın top kontrol edebilmesi ve düzgün pas verebilmesi üzerine kurulu, sabri'nin yana ve geriye değil ileriye pas verebilmesi ve düzgün orta yapabilmesi üzerine kurulu, servet ve gökhan'ın, oyun kuracak şekilde ve ayağa oynaması üzerine kurulu..
    rijkaard, messi ile, iniesta ile, xavi ile... bile bu sistemi oturtana kadar neler çekti. bunları hep konuşuyoruz ya, hani ligden düşeceklerdi az kalsın. iniesta lan, barış değil. iniesta bile bu sistemi geç öğrenebiliyorsa siz düşünün barışı ve diğerlerini..
    yani sevgili galatasaraylı kardeşlerim, sabır yeminlerinizi unutmayın.. bu teknik kadronun arkasında olun..
    diyeceğim odur ki, oh olmuştur da yenilmiştir. gözler görsün biraz kim iyi, kim kötü?
  • 67
    sahada rijkaard'ın galatasarayı değil yılmaz vural'ın antalyaspor'u vardı bugün. nerde oğlum size öğretilen pres,90 dakika tam konsantrasyon,adam paylaşımı,bloklar,pas akışı bu mu size öğretilen total futbol ? kimse yanlış anlamasın sözlerim rijkaard'a değil. son şanslarını da hunharca harcayan sabri'ye,3 yıldır bi orta yapamayan doğru düzgün top süremeyen aydın'a daha sayarım ama gerek yok. bir kaç tespitim daha var onlarıda söyleyeyim ; servet ve gökhan zan kesinlikle birlikte oynayamazlar ikisi de çok ağır emre güngör mutlaka gerekiyo bu sistemde,alpaslan erdem kesinlikle volkan yaman'dan iyi bi futbolcu,mustafa sarp küçük takım oyuncusu gibi davranıyo topu sürekli geri ve yana oynuyo,barış özbek lincoln'le aynı tastan çok yemek yemiş gereksiz bi artislik seziyorum onda,... tobol öncesi hiç de iyi sinyaller vermedik. şakaya gelmez adamlar eler bizi. bugün ekranda izleyenler olarak bizi sevindiren net bişey vardı ve sanırım bu konuda herkesin fikri aynıdır ; emre çolak kesinlikle ilk 11'in oyuncusudur.
  • 68
    beni sevindiren maçtır. çünkü rijkaard'ın eksikleri olanları ve bir halt olmayacakları görmesini sağlamıştır. adamlar as 11 ile çıkmasaydı ya da maça asılmasalardı bunları görmek biraz zor olurdu. tobol maçlarında görmektense bu maçta görmek daha iyi oldu. ben hala defans'a bir tane hızlı ve çirkef oyuncu alınmasını istiyorum. mesela lugano gibi. biz gökhan servet ikilisi ile çok gol yeriz. benden söylemesi.
  • 69
    dikkati çeken şeyler şunlar:
    emre çolak çok yetenekli topçu. biraz kendini geliştirdiğinde çok büyük yıldız olacaktır.
    gökhan zan servet çetin ikilisi asla beraber oynamamalıdır. tercihim servet ve emre'lerden birisidir.
    sabri sarıoğlu bu takım için yetersiz bir oyuncudur.*
    4-3-3 sisteminde asla ve asla tek ön libero ya da defansif orta saha olmamalıdır. olacaksa bu oyuncu mustafa sarp olmamalıdır.
    hazırlık maçı olması nedeniyle fazla üzerine düşmediğim bir konu vardır ki bazı oyuncuların performanslarını daha başarılı olabilecekleri oyuncularla izlemek lazımdır.örneğin aydın ve ardanın beraber oynaması özellikle aydın için daha iyidir.
    erhan şentürk'ün bu takımda kalmaması gerektiğini düşünüyorum. bir forvette olması gereken özelliklerin pek çoğu bu arkadaşımızda mevcut değildir.
    bugün de gördük ki defansımız ara paslara karşı çok savunmasız. ancak bu sorunun ayhan-mehmet ikilisi dönünce çözüleceğini düşünüyorum.
    leo franco'nun yedeği orkun değil aykut olmalıdır.
    geçen sene futbol oynamayan uğur'un hala kuvvet eksiği olduğunu görmüşsünüzdür.eski ortalarını da yapamıyor zavallı.
    lincoln'ün seneye takımda olmayacağını düşünürsek amc yani 10 numara bölgesinde kaliteli bir oyuncu mutlaka lazımdır.kim olabilir derseniz arda'nın kanatta oynaması gerektiğini düşünen biri olarak kewell veya keita'dan birini burada görebiliriz ve emre çolak'ın da bu mevkii için şimdilik ideal bir yedek olduğu kanısındayım.
    takıma mutlaka ama mutlaka bir sağ bek alınmalıdır.bu iş sabriyle serkan kurtuluşla gitmez, bunu anladım.
    ayrıca mevcut kadro içinde santrafor ya da 4-3-3 sistemindeki forvet üçlüsünden ortada oynayabilecek kapasitede sadece nonda ve baros var. nonda müzmin sakatlardan, sakat olmadığında da sakatmış gibi oynuyor. sadece baros ile olmaz oyuncuyu ekonomik kullanmak lazım. yıldız transfer değil türkiye liginden de olabilir. uzun boylu yıpratıcı bir oyuncu almak lazımdır.
    yaser yıldız'ın ve arda turan'ın maç boyunca yaptıkları agresiflikleri anlayamadım. hazırlık maçı neticesinde. özellikle yaser bu konuda beni çok kızdırdı. en nefret ettiğim şeylerden birisi de faul yaptıktan sonra veya top bariz bir şekilde kendinden çıktıktan sonra hakemle oynamadır. nefret ederim bunlardan. sahtekarlıklardan. yaser daha çok genç.bir an sahadayken hasan şaş'ı anımsattı bana. saçlardan mı yoksa şeyden mi ?
    bir de çok değinmek istediğim bir konu vardır ki o da taraftar. tamam anlıyorum ülkeye,galatasaray'a bir özlem var avrupa'da almanya'da. ama bu sevgiyi abartmamak lazım. seyircilerin bazı hareketleri çok abartılıydı. bunu sanırım diğer arkadaşlarım da fark etmiştir. meşale olayları falan.
    sonra golü yediğimiz kalenin arkasındaki leverkusen taraftarlarının yanında duran 4-5 fenerbahçe forması giyen arkadaşın yediğimiz golden sonra alkış yaptığı da dikkatimden kaçmadı.
    ve son olarak da eurosport'da maçı anlatan spikerin türk futbolunu takip etmediğini düşündüren maç oldu. futbolcularımızı ayırt edemezken leverkusenin 17-18 yaşlarındaki gençlerin secerelerini saydı. pek çok türk futbolcumuzun soyadını söyledi (bkz: eyilik) (bkz: yılmaz)

    haa unutmadan beşiktaş'ın hala şampiyonluk kutlaması da ilginç geldi. sevinci ve üzüntüyü bu kadar abartan bir millet yoktur heralde. saygılar efenim iyi geceler.
  • 70
    --- alinti ---
    rijkaard ve ekibinin temel olarak orta saha problemini halletmeleri gerekecek. dün ilk ciddi hazırlık maçlarında, orta saha oyunun iki yönünde de eksik kaldı. hücum yönünde emre çolak dışında rakip eksilten pas denemesi yapan yoktu. bu genç oyuncu için bir övünç kaynağı, galatasaray için de bir genç kazanmanın gururu demek olsa da takımın genel performansı açısından bir soru işareti.
    orta sahada kurmaya çalıştıkları üçgenler rakibin dar alan savunmasında eridi. ilk yarıda tecrübesiz bir takım sahada olsa da, misal kaptanlık bandını ve 10 numarayı bileğinin hakkıyla alan arda’dan lokomotif oyuncu olması beklenirdi. oysa o en durgun orta saha elemanıydı.
    kuşkusuz bir hazırlık maçından bahsediyoruz. derin ve kesin yargılar çıkarmak mümkün değil, birçok oyuncu halen kullanılamıyor vs. ama yine de bu durum teknik heyet için ipucu anlamında geliyor olmalı. henüz uyum sürecinde olunduğunun bariz göstergelerinden biri duran toplarda verilen pozisyonlardı. gol de böyle geldi.
    anlaşıldığı kadarıyla rijkaard korner ve duran yan toplarda alan savunması uygulatmak istiyor. bunu sadece türk oyunculara değil hangi takım olursa olsun uygulatmak zaman alıyor. hollandalı bu konuda ısrarcı olursa bir süre sorun yaşanması muhtemeldir.
    rijkaard çok şeyi değiştirmek ister gibi. ancak bahsettiğim orta saha problemi de oldukça boyutlu. bu hız seviyesinde bile fazla pas hatalı e alanı kaplama yönünde sıkıntı var. rijkaard ise hem oyun süratini artırmak hem de pas yüzdesini ve alan paylaşımını iyileştirmek zorunda.
    hollandalı imzayı attığında da söylemeye çalıştığım gibi, fazlasıyla zamana, inanca, çalışmaya ve kafaları değiştirmeye ihtiyaç var. hepsi için de sabıra.
    mehmet demirkol
    --- alinti ---
App Store'dan indirin Google Play'den alın