• 126
    tek tek değerlendirmek gerekirse;

    ufuk ceylan : günün dikkat çeken isimlerinden. güven verdi kalesinde.
    çağlar birinci : bana hakan balta'yı özletti, düşünün artık.
    servet çetin :
    gökhan zan : bence stoper yedeği için uygun bir isim, fazla hata yapmadı, basit oynadı.
    sabri sarıoğlu : henüz form tutmuş değil. formda olduğu vakitte, verebilecekleri fazla değil.
    albert riera : aldığı paraya yazık, okan derici'nin oynamasını tercih ederdim.
    ayhan akman : son derece olumlu oynadı. kendisini böyle hazır tutması beni sevindiriyor.
    ceyhun gülselam : en büyük handikapı ağır olması. genel olarak iyi bir performans gösterdi, hamle yaparken daha dikkatli davranmalı.
    engin baytar : günün en yaratıcı ismiydi. bazen olayı abartsada, adam eksiltme ve oyunu yönlendirme konusunda çok iyiydi.
    mertan caher öztürk : ilk yarı sağ kanatta oynadı, abileri ispanyolun kanadından gitmekte diretince ayağına top değmedi. ikinci yarı orta alana geçti, orada da pek etkili olamadı. daha fazla süre alması lazım.
    sercan yıldırım : yavaş yavaş kendine geliyor. bugün attığı 2 gol ona uzun vadede çok şey kazandıracak.

    oyuna sonradan girenlere değinecek olursak;

    aydın yılmaz : bildiğiniz aydın işte, konuşmaya gerek yok.
    okan derici : klas bir oyuncu, altyapısını almanya'da almış olması onu diğerlerinden farklı kılıyor. umarım kendisini geliştirebilir.
    berk yıldız : 16 yaşında olması dışında gözüme çarpan tek şey sol ayağıydı. fizik gelişimini tamamladığı vakit konuşuruz.

    adana demirspor futbolcularına ve taraftarına teşekkür ediyorum. oyunu çirkinleştirmeden, fair-play içerisinde ve zevkle mücadele ettiler. bulundukları yeri haketmiyorlar, umarım önce bank asya sonrada süper lig'de boy gösterirler.
  • 128
    bütün gece çalıştıktan sonra iki saat kestirmek için uzanıp uyanamadığım için yerinde izleyemediğim maçtır.
    geberesim geldi resmen saati görünce. tv'den izleyebildim maçı ne yazık ki.
    bu şekilde topun gösterildiği yerlerden anlaşıldı ki bu takımın tandeminde servet gibi bir adamın yeri yoktur. yedekte olması bile sakıncalıdır. ujfalusi ve semih'e bir şey olsa neler olabileceğini herhalde hepimiz görmüşüzdür.
    3 günde 1 sene geriye gitti takım resmen. neyse ki engin, ceyhun ve sercan onlara ayak uydurmadı da skorda bir sürpriz yaşamadık.

    tanım:bana geçen sene yaşadığım duyguları hatırlatan, bazılarına çok küfür etmeme neden olan ziraat türkiye kupası 3. tur maçımızdır.
  • 129
    aile davetinde 5 fenerbahçeli adamın arasında izlediğim maçtır. takımımızın alttan gelen oyuncularına ne kadar güvenebileceğimizi tekrar gösteren maçtır. bu genç adamlar gerçekten terim etkisiyle de çok kaliteli ve uyumlu gözüküyorlar. görünen bir şey daha var ki servet'in kesinlikle ama kesinlikle semih'in artık gerisinde kaldığıdır hem ruhen hem de teknik olarak ki zaten tekniği pek iyi sayılmazdı. gollerde fenerbahçeli tanıdıkların suratlarını okumak da en hoşuma giden olaylardan biri oldu bu maçta. geleceğimizin ve yedeklerimizin çok pozisyon vermesine rağmen taffarel gibi bir efsanenin etkisiyle maç kurtaran bir ufuk'a şahitlik ettik hep beraber. evet adam maç kurtardı çünkü en az net 6-7 pozisyon hatırlayabiliyorum kalemizde.
    atılan gollere gelince özellikle sercan'a çok sevindiğimi söylemem gerekiyor. sercan artık bu maçtan sonra bence güvenini tamamen geri kazandı ve artık kendini tam bir galatasaray'lı olarak görüyor. tabi iyi bir forvetti, tekniği, hızı hep gayet iyiydi ancak takımımıza geldiğinde beri bu özelliklerini sergileyemiyordu. ancak artık inanıyorum ki bu maçtan sonra gerçek sercan'ı artık sahada rahat rahat görebileceğiz.
    hocamıza bu gençleri bize gösterdiği için, genç oyuncularımıza da çıkıp çatır çatır takımımızın hırsıyla, ruhuyla, inancıyla oynadıkları için çok teşekkür ediyorum.
  • 131
    bütünüyle yedek kadroya rağmen ritmli ve oyun şablonuna uymaya çalışan bir takım vardı sahada bugün. dikkat ediliyor mu bilmiyorum ama servet sanki bir donuk bir ayrı duruyor takımdan. negatif, enerjisiz bir hali var. bu futboluna da yansıyor ister istemez. gökhan zan öyle değil...
    gençler açısından önemliydi bu maç . mertan'ı gördükten sonra hatta aydın'la birlikte gördükten sonra aydın yılmaz'ın bu kadroda ne kadar gereksiz yer işgal ettiğini daha iyi gördük.
    sercan çıkışını sürdürdü, bu golleri atması moral açısından önemli. yedekte bence çok sağlam bir forvetimiz var.
    engin baytar, yeni hasan şaş gibi. ne kadar hata yaparsa yapsın, yaratıcı ve cesur oyunuyla olduğu kadar inatçılığı ve hırçınlığıyla da bana hasan'ı anımsatıyor. her haliyle kazım kazım'dan 2 gömlek üstün bence.
  • 132
    ne demiştik iyi takım yetenekli, yeterli ve iyi futbolculardan ortaya çıkar. bugün oynanan maçta bu düzeni sağlayabilecek oyuncu sayısı malesef 2-3'ü geçmez. fatih terim eğer gerçekten avrupada başarılı bir ekip yaratmak peşindeyse sezon başındaki kadro revizyonuna devam etmeli, kesinlikle gönderilmesi gereken en az 5 oyuncu daha var tabi bunların yerine alınacak çok çok kaliteli isimler de. maç engin, ayhan, ufuk ve biraz da sercan'ın katkılarıyla bu hale geldi. bu oyunculardan herhangi biri olmasaydı saha da şu an bambaşka şeyler konuşuyor olabilirdik.bu arada geçen yılın galatasaray'ından kesitler izledik allahım ne berbat takımmışız geçen yıl.

    oyuncuları tek tek değerlendirmek gerekirse;

    ufuk ceylan : ben çok beğendim tafferel ile çalıştığı çok belli oluyor, umarım daha da iyi olur.bugün 5-6 tane defansın hatalarıyla oluşan pozisyonları başarıyla önledi hele bir tanesi vardı ki harika çıkardı.
    çağlar birinci : hakan balta'yı mumla arattı.
    servet çetin : gökhan zan'dan daha kötü bir futbolcuymuş bugün buna şahit oldum.
    gökhan zan :ebuoe'nin yokluğunda sağda kullanılacak urfalının yerine düşünülebilir servetten daha nasıl kötü olabilir ki.
    sabri sarıoğlu : düşüncelerimi değiştirebilmesi şu aşamada imkansız sağbekde urfalıyı görmek dileği ile.
    albert riera : kağnı gibi ağır.
    ayhan akman : futbolunun som demlerinde galatasaray'a ve aktif futbol yaşantısına iyi bir sezondan sonra bırakması dileği ile.
    ceyhun gülselam : iyi bir yedek olabilecek durumda ancak 11'i zorlaması çok zor.
    engin baytar : gçok seviyorum ben bu adamı. özellikle ilk 45 dakikada harika bir oyun ortaya koydu.
    mertan caher öztürk : ilk defa izledim kendisini pek iyi olduğunu sanmıyorum umarım yanılırım.
    aydın yılmaz : bu adam futboldan para kazanıyor ya neyse gg olabilir.
    okan derici : fena bir oyuncuya benzemiyor topları güzel kullanıyor.
    berk yıldız : 16 yaşında galatasaray a takımında resmi bir maça çıkmak gibi çoğumuzun hayali olan olayı gerçekleştiren genç adam.
  • 134
    galatasaray – adana demirspor : 4-1 gençlik festivali

    bu memlekette bir kupa beyi gerçeği vardır, galatasaray. adana demirspor gibi bizden 2 lig altta bir takımı yenmekle ilgisi yok ama hatırlatayım dedim.

    fatih hoca takımı neredeyse komple değiştirmişti. sezon başından beri sıkça ilk 11 görenler arasından sadece engin baytar ve riera’yı oynattı. diğerleri ya pek forma şansı bulamamış olanlar ya da sezon içinde gözden düşmüş olanlardı. aslına bakarsanız bu takıma toplama takım denebilir. birlikte hiç oynamamışlar nitekim, belki 1 kere as takıma karşı çift kalede oynamışlardır.

    galatasaray için kolay bir galibiyet oldu. demirspor’un taraftarı sebebiyle bizim için bir sempatisi var, onun dışında eskiden de çok başarılı bir takım değildi zaten. ama taraftarı iyiydi yine demirspor’un. 26 otobüsle adana’dan gelmişler. maç boyu susmadılar, goller yediler yine devam ettiler. meşaleler yaktılar. plaka no şovu yapmadılar:) ingiltere’deki taraftarlar gibiydiler. gol atarlarsa ne olacağını merak etmiştim, hayal kırıklığına uğrattılar beni. böyle gooooolllllllllll diye bir kükreme beklemiştim, halbuki gol yediklerinde bile verdikleri tepkinin aynısını verdiler. yoksa bunlar da çarşı gibi balon mu, sadece kendilerini eğlendirmeye mi gelmişler istanbul’a? yakıştıramadım.

    neyse, biz galatasaray’a dönelim. böyle maçlarda hocalar farklı kadrolar çıkarır, oynamayanlara şans verir ki, bunun şans verme diye bir şeye inanmadığımı defalarca yazdım. dikkat ettim, bazı futbolcular tribünde, evlerinde izler maçı ama hocalar yine sahanın kenarındadır. fatih terim, mourinho, capello gibi üst klas hocalar da, aykut kocaman, yılmaz vural, durmuş çolak gibi dünyanın tanımadığı hocalar da kenarda yağmurun altında takımlarının başındadır. aykut, naber?

    galatasaray kısa zamanda öyle bir takım oldu ki, semih kaya ve emre çolak gibi 20 yaşında 2 futbolcu kupa maçında diğerleri şans bulsun diye dinlendiriliyor, fatih hoca tarafından. kim? buradan yola çıkıp, çok fena şekilde “biz dedik dinlemediniz” konulu uzun bir paragrafla birilerine çakabilirim ama yapmayacağım.
    neyse, bu 2 genç bugüne kadar çoğunlukla 18 dışında kalıyordu, bugün de kaldılar. ama bu defa as oyuncu oldukları için. ilk 11’de bir tane 1990 doğumlu (sercan yıldırım), bir tane de 1992 doğumlu (mertan caner öztürk) futbolcu vardı. hadi sercan’ı geçelim, yaşı genç ama epeydir süper lig topçusu olduğu için kaşar sayılır. ama mertan 19 yaşında yahu.

    klişedir ve neredeyse bütün klişeler gibi doğrudur, bir takımın gücü yedek kulübesinden gelir, yani 23-25 kişilik kadrosundan. galatasaray bu sezon a2 takımıyla birlikte bu yelpazeyi çok verimli kullanıyor. bu akşamki yedek kulübesine bakıyoruz, yılların kaşarları aydın, melo, kazım, serkan kurtuluş, aykut’un yanında 2 tane gencecik çocuk var. okan derici 1993, berk yıldız 1996 doğumlu. berk benim kızımdan küçük yahu. ve hoca bu listeden en genç 3 futbolcuyu oyuna aldı, yaş sırasıyla. hoca da yeniçeri olabilir mi lan acaba, kıdem, devre falan gözetiyor ha, ne dersiniz? daha önceden bilmeyen vardır, bilgi vereyim. türkiye’de futbolcuya dayalı düzen varsa kurucusu hocadır. galatasaray’ın kaptanı olduğu günlerde hem de. o yüzden fatih hoca varken, kimse yeniçeri falan olamaz, şimdikiler giderken hoca birkaç yüz kez dönmüştü o yoldan.

    ne diyorduk, böyle bir kadro ile maça çıkıyorsun. tamam, adana demirspor bizden 2 alt ligde falan da, kulübedeki ve tribüne çıkan adamlarını göz önüne alınca galatasaray’ın hem iyi hem de gelişmeye açık bir kadroya sahip olduğunu görüyoruz.
    dosta güven, düşmana korku veren bir galatasaray oluştu. hem de çok kısa bir zamanda. bak çok kısa diyorum, yıllarca sabretmek gerekmez diyorum, 16 yaşında çocuğu alıp oynatabilirsin demek ki diyorum, bunun için mangal gibi yürek lazım diyorum.
    ayrıca 16 yaşındaki berk, kızımdan 1 yaş küçük olan berk, yılların profesyonel kaşar topçusu aydın’dan çok daha iyi işler yaptı, kısacık sürede.
    ben size bir şey söyleyeyim mi aydın için; aydın başka kulüplere falan giderek de topçu olamaz. erken yaşta futbolu bırakır, kazandığı paralarla mahallesinde bir kahvehane açar, kasaya oturup marka satar, başka da bir şey olmaz. tabii bu kafayla giderse. zamanında baros olmasını önermiştim, okuyanlar bilir. sitede kategorilerde aydın yılmaz’ı tıklayın o yazıyı bulursunuz.

    gelelim ben bunları söyledim diye, bana kontra yapılabilecek konuya. takım bir şey oynamadı. evet. zaten mümkün değil ki, dünyada benzeri görülmemiş bir şey olur takım iyi top oynasa. dünyada hiçbir takım yoktur ki, as takımıyla aynı kalitede yedek takım çıkarsın. brezilya milli takımı bile aynı kalitede 2 takım çıkartamaz, söz konusu değildir. biri 1. diğeri ancak 2. olabilir.
    buyurun bu sezona kadar ilk 11’in adamı servet. pederin ne dediğini tahmin ediyorum “tüh be, illa gol yiyecekler”. göz göre göre golü yedirdi, golden önce de baya denedi gol yedirmeyi, geç geldi gol. bir kişi var mı “servet fatih terim’i sabote etti” diyen. olmaz, olamaz zaten. adamı ayıklarlar usta, sen ne yaptın. o yüzden çifte standart yapmayalım, adamın kalitesi bu kadar.

    gençler şöyle oynadı, böyle oynadı demek için erken. ama hiç birinin heyecandan topuklarının kıçlarına vurmadığını söylemek lazım. galatasaray a takımında oynamayı hazmetmişler. daha önce umut bağladığımız kuşak olan mülayim, özgürcan, cafercan gibilerden farkları bu.

    efendim, dandik bir kupa maçına belki çok anlam yüklememek lazım. ama fatih hoca ille de tarihi ben yazarım diyor. son gelen bilgiye göre berk yıldız galatasaray formasını en genç giyen oyuncu olabilirmiş. fatih hoca yapma bize bunu. biz geçen sene tarihi tersten yazıyorduk, yavaş yavaş, alıştıra alıştıra yapsaydın.

    şu sıradan kupa maçından sonra bile facebook, twitter gibi sosyal medyaya bir bakın, galatasaray taraftarının nasıl “mutluluktan uçalım bizzzz” modunda olduğunu görürsünüz. bu bile yeter.
    haksız mıyız?

    *
  • 137
    yedek kadroyla çıkıp olağanüstü bir futbol beklemek elbette ki anlamsız ama galatasarayın futbolcusu yedek olsa dahi farkını hissettirebilmeli. çünkü karşısındaki rakip onların tecrübesinde deneyiminde ve seviyesinde kesinlikle değil dünkü *maçın beni en çok üzen tarafı da buydu. milli takım stoperleri diyoruz, servet ve gökhan ikilisi yahu şu takım sizleri zorlayabilecek bir takım olmamalı aslında, egosunu tatmin etmek için çalım atmaya çalışmalar, rakibi küçümseyip kahramanlık çabaları bu asla onlara yakışan hareketler değil, yanlardan gelen tek bir topa bile kafa vuramadı g.zan boyu da 1,91, rakip takımın kalecisi dahil 1,90 a yaklaşan futbolcusu yok en uzunu 1,85 ayıptır yahu.. servet desen başlama düdüğünden itibaren hata yapar mı bir futbolcu maalesef bunu izlettirdi bize rakip takımın bütün defans oyuncuları ondan iyiydi 4 gol yemelerine rağmen artık kendisinden nasıl ümitli olabilirz ki, ufuk önceki izlediğimiz halinden çok uzaktı toparlanacak gibi, sabri de aslında pek iyi değildi ama onun potansiyelini biliyoruz oynadıkça kendine gelir inşallah ama çağlar ı hiç bu kadar kötü izlemedim rierayla birlikte o kanadı mahvettiler. aydın ın yetenekleriyle oynadığı oyun ters orantılı, böyle maçlar onun peynir ekmek gibi götüreceği maçlar olmalı ama tam bir hayal kırıklığı olduğunu bir kez daha hatırlattı bizlere.. mertan, okan ve berk bile bu kötü oynayan servet- zan- çağlar- aydın dan çok daha üstün futbol oynadılar genç ve tecrübesiz olmalarına rağmen helal olsun hepsine de. diğer saymadıklarım zaten beklenen futbolu oynadılar tabii ki çok iyi değillerdi ama en azından idare ettiler normal olan da buydu. yahu her birinin messi ye dönüşmesini beklemiyorduk elbette ama en azından ortalama bir futbol oynasa kötü dediklerim en azından 6-7 gol atardık ve kesinlikle de gol yemezdik.
  • 142
    16 yaşında galatasaray forması giyme fırsatı yakalayan bir genci konuşacağımıza ve manşetlere taşıyacağımıza tribünde olay çıkaran orospunun evladı sebebi 16 yaşında bir gencin bıçaklanması ile gazete manşetlerinde olduğumuz müsabaka. güvenlik şirketine sormak lazım sen ne işe yarıyorsun, galibiyet serisini devam ettirecek takıma taraftarı haftasonu destek verme imkanı bulacak uzun zaman sonra ama yok illa rahat batacak bize. bu maçtaki gelir kaybını güvenlik şirketi mi telafi edecek meraklardayız.
  • 145
    ads deplasmanında gelen galibiyet

    sahada biz, tribünde onlar vardı dün akşam. sahada biz fark attık, tribünde de onlar. deplasmandayız diyorum da, şaka değil, cidden deplasmanda gibiydik yani.

    maça ads taraftarıyla galatasaray taraftarı sarmaş dolaş geldi resmen. deplasman tribünü haricindeki yerlerde de galatasaray forması üstüne ads atkısı takmış bir çok kişi görmek mümkündü..

    maçı, ads deplasmanında 4-1 kazandık diye başlayayım. tek ses çıkarabildiğimiz şey 'omuz omuza', 'üçlü' gibi tezahüratlar, klasik anadolu takımlarının deplasman tribünü. ultraslan da nedendir bilinmez pegasus üst'te köşeye geçmiş, hiç bir varlık gösterilemedi yine tribünde. 80 kez "cimbombom'um benim" tezahüratı başladı falan. inatla yine, yeni, yeniden başlatıyorlar bir de bu tezahüratı ve bıkmıyorlar. ads taraftarları da aynı tezahüratı uzun süre tekrar ettirerek yapıyorlar yapmasına iyi hoş da, onlar o tezahüratı 10 dakika öyle yapsa senin yine onlarla birlikte bağırasın geliyor. "adeseeeee adeseeee" diye yaptıkları tezahürat kulağa "hadiseee hadiseee" gibi geliyordu bazen ve baya makara döndü bunun üstüne. "ads neden can bonomo'ya tepkili?"

    hele hele güney tribünü, tam makara mekanı. emekli tribünü. bomboş statta her an birisi gelip 'burası benim' yerim diyebilir yani sana, o derece. ki dün yine oldu. orada tribünü yönlendirecek kişi de paso değişiyor, çoğu tezahüratları bilmiyorlar falan..

    https://twitter.com/...s/156825041617690624

    ads taraftarı bu takımı hak etmiyor, galatasaray takımı ise bu taraftarı hak etmiyor. arena'nın atmosferinin artık oluşması lazım yavaş yavaş ama hala ortada bir kıpırtı yok.

    her hafta, yağmur, çamur hafta içi, hafta sonu, final dönemi demeden her maça geliyorum da, hala bi' soğukluk, hala bi' şeyler eksik.. geçen sene bugün ali sami yen'e veda ediyorduk, hey gidi..

    bi' ads tribünlerini, bi' bizim golleri izlerken maçın başında yaptığı hatadan sonra aldığı beddualar ile bir an'da yerde kalan servet, önce bacak arasını bi' güzel yedi, çok geçmeden müthiş bir hata yaparak ads'nin golünün hazırlayıcısı olarak buldu kendisini. bu gol, servet'in bir topu iyi uzaklaştırmasın da sonra "serveeeğğtt serveeeğtt" diye bağıranlara gelsin o halde. alın size servet.

    derken arka arkaya bir maç daha 4 gol atıp galip geldik, ads taraftarıyla karşılıklı alkışlaşa alkışlaşa çıktık stattan. öncesinde ben yine çıkmıştım da, e çantayı statta unutunca tekrar geri depar atıp çantayı alma süresi oldu.

    bu arada sonsuzluk dedikleri şey, maç çıkışında bitmek tükenmek bilmeyen mecidiyeköy metrosundaki merdivenler olsa gerek. bitmiyor, baya baya bitmiyor arkadaş..

    http://jaimelesport.blogspot.com/...gelen-galibiyet.html
  • 146
    maçı atv verince kıraathane işi yalan oldu bu sefer evde izledik pederle... paralar* da cepte kaldı.

    babamın baştan sona izlediği en son galatasaray maçı 13 eylül 2010 galatasaray gaziantepspor maçıydı, hani harry kewell'in dandik penaltısı ile 1-0 kazandığımız maç. o zamanlar başımızda frank rijkaard, takımda ise harry kewell, emiliano insua, mustafa sarp falan vardı... amma geçmiş üstünden yahu o maçı izlediğimiz kıraathane kapandı yerine halı yıkama açıldı o derece... neyse ikna ettik bu sefer maç evden izleniyor diye kurulduk aptal kutusunun karşısına...

    hava soğumuş yahu iki gün soğukta gezdim üşüttüm, hasta olmadım da başıma ağrılar girdi yani maçı zor zor tamamladım.

    o kadar keyifliyim ki takım iyiye gidiyor diye, sirk gibi başlayan maç bile neşemi bozamaz yani, servet çetin resmen komiklik yaptı bizlere, düne kadar ciddi bir kesim tarafından "türkiye'nin en iyi stoperi" olarak anılan kişinin bir devrede bu kadar düşebileceği, saçmalayabileceği hiç aklıma gelmezdi, üçüncü lig topçusu kalitesindeydi ki ikinci ligdeki adana demirsporlu oyuncular madara etti kendisini. abartıyormuş gibi oluyorum ama gerçekten çok eğlendim, hücum gücümüz iyiydi allah için, ayhan falan mantıklı sürelerde görev aldığı için maestro gibi oynadı, o yüzden savunma hattımız beni oldukça eğlendirdi, geçen sene amma dayanmışız ha gibisinden anıları yad ettim falan. servet en az altı yedi defa saçmaladı, dört tane gol pası verdi, beynini patlattı falan, yazık tabi ama kendi düşen ağlamaz, adam olsaydı böyle olmazdı. allah vergisi kısıtlı yeteneğini ve şansını miras veya piyangodan çıkan para gibi harcadı iki senede...

    ufuk ceylan süperdi, maçtan önce fiziğini görünce oldukça endişelendim ama acayip kurtarışlar yaptı gerçekten, imaparator'un da değindiği gibi taffarel'e ayrıca teşekkür etmek gerek... ulan nezihi :)

    ayhan akman'ın golünü ronaldo'nun 2002 dünya kupasında grup aşamasında bize attığı gole benzettim, vuruşundan dolayı sadece... göbeklenmiş o da, elini de kaldırınca tam ronaldo pozu oldu ama sarı kart gördüğü pozisyonunda sağlam bir "futbol kaşarı" olduğunu anladım. ayhan iyidir ama, arada sırada 45 dakika oynasın zayıf rakibe karşı, harbiden aslan kesiliyor... ikinci golde de vuruşu çok iyiydi ama direkten dönen top engin'e asist oldu...

    sercan yıldırım'ın gollerine sevindim, sercan çok büyük topçu, daha da iyi yerlere gelecek inşallah...

    o değil de adana demirspor'un şeref sayısını kaydeden erçağ evirgen iyi futbolcuymuş yahu neden ilk on birde başlamadı ki? maçı domine etti resmen...

    gençler öyle süper oynamadılar ama sahada gördüğüme sevindim, iyilerdi genel olarak bir iki tane müthiş olumlu hareketleri vardı, mertan'ın asisti, berk'in akıl dolu pası ve okan'ın driplingleri gibi... fatih terim uzun vadede ikinci bir jenerasyon yaratacak demek için kahin olmaya gerek yok...

    ceyhun, ufuk, ayhan, gökhan zan ve sabri çok iyi yedekler benim görüşüme göre. sercan ilk on biri bile zorlar çalışırsa... çağlar birinci biraz arada, idare eder gibi duruyor eğer transfer öncelikleri başkaysa... servet çetin, aydın yılmaz ve riera çok kötüydü. riera cepten yiyor hala ama dur bakalım ne olacak, iki ileri bir geri mehteran gibi mübarek...

    engin baytar'a ise ayrıca değinmek lazım, yani belli zaten her şey sadece ayrı bir parantez açmak istedim... keita gibi, arda gibi mübarek ama futbol zekası biraz daha düşük, yeteneğini asla tartışmam...

    peder ilk yarıda iptal zaten, üçüncü gole tepki vermeyince koltukta uyduğunu fark ettim. ben de maçtan sonra biraz takılıp yattım... sahi peder ne ara yatağına gitti lan ben giderken duruyordu hala, geceyi koltukta mı geçirdi acaba :)

    tribünde yaşanan tatsızlık maçın sevincine gölge düşürmedi değil, keşke olmasaydı da ben de duymasaydım...
  • 149
    bıçaklama olayına verilen cezayı okuduğumda şaşırdım, bayan ve çocuk taraftarlara oynama(bunu da ceza olarak veriyorlar ya... neyse insan hakları, ayrımcılık mevzusuna bir girersem nereden çıkarım bilemiyorum uzatmayayım) ya da daha büyük bir para cezası beklerdim. aynı olay başka bir statta meydana gelse ve böyle bir ceza gelse eminim ki taraftarımız büyük tepki gösterirdi. olayların akabinde ise "hadi şimdi de kapatma cezası vermesinler de görelim, adam bıçakladılar lan daha ne olsun" minvalinde entrylerle dolardı ilgili maçın başlığı.

    not: kulübümüzün yaşanan tatsız olayların ceza kısmından ucuz yırttığı karşılaşma.
App Store'dan indirin Google Play'den alın