ads deplasmanında gelen galibiyet
sahada biz, tribünde onlar vardı dün akşam. sahada biz fark attık, tribünde de onlar. deplasmandayız diyorum da, şaka değil, cidden deplasmanda gibiydik yani.
maça ads taraftarıyla galatasaray taraftarı sarmaş dolaş geldi resmen. deplasman tribünü haricindeki yerlerde de galatasaray forması üstüne ads atkısı takmış bir çok kişi görmek mümkündü..
maçı, ads deplasmanında 4-1 kazandık diye başlayayım. tek ses çıkarabildiğimiz şey 'omuz omuza', 'üçlü' gibi tezahüratlar, klasik anadolu takımlarının deplasman tribünü. ultraslan da nedendir bilinmez pegasus üst'te köşeye geçmiş, hiç bir varlık gösterilemedi yine tribünde. 80 kez "cimbombom'um benim" tezahüratı başladı falan. inatla yine, yeni, yeniden başlatıyorlar bir de bu tezahüratı ve bıkmıyorlar. ads taraftarları da aynı tezahüratı uzun süre tekrar ettirerek yapıyorlar yapmasına iyi hoş da, onlar o tezahüratı 10 dakika öyle yapsa senin yine onlarla birlikte bağırasın geliyor. "adeseeeee adeseeee" diye yaptıkları tezahürat kulağa "hadiseee hadiseee" gibi geliyordu bazen ve baya makara döndü bunun üstüne. "ads neden can bonomo'ya tepkili?"
hele hele güney tribünü, tam makara mekanı. emekli tribünü. bomboş statta her an birisi gelip 'burası benim' yerim diyebilir yani sana, o derece. ki dün yine oldu. orada tribünü yönlendirecek kişi de paso değişiyor, çoğu tezahüratları bilmiyorlar falan..
https://twitter.com/...s/156825041617690624ads taraftarı bu takımı hak etmiyor, galatasaray takımı ise bu taraftarı hak etmiyor. arena'nın atmosferinin artık oluşması lazım yavaş yavaş ama hala ortada bir kıpırtı yok.
her hafta, yağmur, çamur hafta içi, hafta sonu, final dönemi demeden her maça geliyorum da, hala bi' soğukluk, hala bi' şeyler eksik.. geçen sene bugün ali sami yen'e veda ediyorduk, hey gidi..
bi' ads tribünlerini, bi' bizim golleri izlerken maçın başında yaptığı hatadan sonra aldığı beddualar ile bir an'da yerde kalan servet, önce bacak arasını bi' güzel yedi, çok geçmeden müthiş bir hata yaparak ads'nin golünün hazırlayıcısı olarak buldu kendisini. bu gol, servet'in bir topu iyi uzaklaştırmasın da sonra "serveeeğğtt serveeeğtt" diye bağıranlara gelsin o halde. alın size servet.
derken arka arkaya bir maç daha 4 gol atıp galip geldik, ads taraftarıyla karşılıklı alkışlaşa alkışlaşa çıktık stattan. öncesinde ben yine çıkmıştım da, e çantayı statta unutunca tekrar geri depar atıp çantayı alma süresi oldu.
bu arada sonsuzluk dedikleri şey, maç çıkışında bitmek tükenmek bilmeyen mecidiyeköy metrosundaki merdivenler olsa gerek. bitmiyor, baya baya bitmiyor arkadaş..
http://jaimelesport.blogspot.com/...gelen-galibiyet.html