1526
wolfsburg'da inanılmaz bir sezon geçirmiş dzeko ve grafite'yi gol krallığına taşımıştı. şampiyon oldular almanya'da aynı zamanda.
bize gelmeden önce;
2008'de 41 maç, 10 gol 20 asist
2009'da 45 maç 14 gol 13 asist rakamları yakalamış.
28 yaşında sneijder gibi gelmişti. inanılmaz bir transferdi. bize göre ciddi bir bonservis de ödemiştik. burada 9 maça çıkabilmiş sadece. hagi biletini kesmişti akabinde. saçma bir karardı bence, eldeki en iyi oyunculardan biriydi. öldü parasına ayrıldı diye hatırlıyorum devamında.
içimde kalan transferlerden biridir. bundesliga asist kralıydı. bugün böyle bir oyuncunun etiketi minimum 40-50 milyon euro olurdu.
1527
yakın zamanda türkgücü münchen’in alte herren (32 yaş üstü) takımında beraber top oynayacağım, yanlış zamanda formamızı terletmiş eski futbolcu.
1528
çift sıfırlı 2binli yılların sonuna gelinmişken büyük umutlarla transfer edilip, hevesimizi kursağımızda bırakan 2. bundesliğa orta saha transferimiz. birincisi şahsen benim hala unutamadığım lincoln'dür.
lincoln'de gevşekti ancak bu arkadaş başka bir gevşekti. hagi asker futbolcu severdi, bunun gibi eli belinde dolaşan değil. aslında bu adam bundesliğa'da eli belinde dolaşmıyordu. modern çağa çok uygun bir futbol mantalitesi vardı. bize geldikten sonra 180 derece değişti.
sonuç: hayal kırıklığı, hüsran, maddi kayıp, karanlık ve kasvetli günler.
1529
galatasaray’a nasıl geldiğini halen anlamlandıramadığım oyuncu. wolfsburg’un şampiyonluğunda grafite-dzeko ikilisini oynatan de bruyne gibi adamdı. çift haneli gol ve asistle oynuyordu ve henüz 28 yaşındaydı. hatırımda wolfsburg’da 20 asist yaptığı ve beşiktaş’a uzaktan harka bir gol attığı kalmış.
o dönem bizim için yüksek bir bonservisle transfer oldu. kötü yönetiliyorduk ama misinovic gelince heyecanlandırmıştı. 7-8 maç oynatılıp hagi tarafından üzeri çizildi. sonra üç kuruşa yollandı, kendisi de futbolu saldı.
bugün olsa 28 yaşında bundesliga’da 15 gol 20 asist kasan, şampiyon olan takımın 10 numarasını türkiye’ye tatile bile getiremezsin.
1530
hagi'nin egosuna kurban gitmiştir. hagi her ne kadar mükemmel bir futbolcu olsa da hocalığı vasattı ve yıldız futbolculara karşı bir alerjisi vardı.
mesela al getir şu kadroya hagi'yi teknik direktör olarak koy. ilk yapacağı iş icardi'yi disiplinsiz diye kadro dışı bırakmak olur.
okan buruk gibi bir hocanın elinde o kadro bambaşka şekilde değerlendirilebilirdi. kaleci haric bugünün kadrosundan daha kötü diyemezsin.
---------------baros--------------------
----arda------misimovic-----kazim---
-----------cana-----elano--------------
---insua----servet----neill-----sabri---
-------------------zapata----------------
yedekler: ufuk ceylan, hakan balta, gökhan zan, ayhan akman, culio, kewell, pino, stancu
birkac anahtar oyuncunun sakatlıkları (arda, baros) bir de misimovic krizi derken rezalet bir sezon geçirmiştik.
1531
galatasaray’dan sonra kariyeri pek de iyiye gitmemiştir. demek ki sorun hagi’de değildi.
1532
yanına grafite, dzeko, martins almadığımız için katkı alamadığımız futbolcu. tek sezonluk adamlardan olmuştur.
1533
hagi kurbanı filan olmamıştır. o sezon hagi gelene kadar da hiçbir şey yapmamıştır. hagi geldikten sonra haklı olarak kadro dışı bırakılmıştır. bizden gittikten sonra da niyetinin top oynamak olmadığı istatistiklere bakılırsa görülebilir.
