• 122
    kendilerinin en azılı hayranı olmama rağmen hiç arkalarından ağlamaya gerek olmadığını düşündüğüm ikili.

    zira devam etselerdi galatasaray'ın önüne çıkacak absürd köstek sayısı hızla artmaya devam edecekti.

    bir gecede şike için kural/yasa her neyse değiştirtenler, dünya tarihinde eşine benzerine rastlanmış mıdır bilmediğim bir kulüp başkanını federasyon başkanı yapanlar bu ikiliyi gerçekten oturup izleyecekler miydi sanıyorsunuz?
  • 125
    teşbihte hata olmaz çok net dayaklıklardır.
    yaşlarına başlarına bakmayacaksın alacaksın kafalarını birbirine çot diye vuracaksın.
    iki dakika rahat durabilselerdi (öncelikle terim) şuan 5. yıldızın tasarımı için burada kavga ediliyor yazarlar birbirine "sen tasarımdan ne anlarsın" "bu tasarımı isteyen italya moda haftasını hiç izlememiş" gibi atar giderler yapıyordu.
  • 98
    durup dururken final yapan yabancı diziler gibi bir tat bırakmış ikilidir. bu ikili bozulmasaydı şu anda 4 sene üst üste şampiyonluk olayını bence 2. defa başarmıştık. ersun yanal fenerbahçesi'nin o devre arasında falan tökezlediği dönemde biz yakalayabilseydik çok farklı olurdu, ki kaç defa fırsat teptik.

    olan oldu artık; en azından güzel hatırlamaya çalıştığım ikili. yaşanan rüya gibi 2 sene, anılar, hatıralar unutulmayacak.
  • 127
    kalsalardı bilhassa fatih hoca 2013-2014'te kalsaydı, muhtemelen o sezon da şampiyon olur 4 sene üst üsteyi tamamlardık. ancak 2015'ten sonra, 6. olup bu kadar keskin bir düşüş yaşamayacak olsak bile bir düşüş olurdu. bazı şeyler kişilerden bağımsızdır bana göre, momentum yakalarsınız gidersiniz gidersiniz en tepeyi görüp bu sefer de düşüşe geçersiniz. bizim de yaşadığımız tam olarak buydu aslında. teoride doğru olan her şey, pratikte öyle olmayabiliyor. yani bu ikili kalsa şu an uçuyorduk kaçıyorduk, kağıt üstünde öyle görünüyor ama pratikte öyle olmayabilirdi. bu yüzden, geriye dönüp de hayıflanmanın çok da bir manası yok.
  • 51
    ünal aysal büyük başgandır.
    terim ise kabadayıdır. istediği zaman ceketini alır gider. sizi yarı yolda bırakır.
    liseli kardeşlerim pek bilmezler. bu terim uefa şampiyonu olur olmaz bizi yine bırakıp gitmişti. bütün takımı da dağıttı. cansun jardel'i getirmese, süper kupayı da alamazdık. sonuçta gerçekleri tarih yazıyorsa, terim'e güven olmaz. gerçek bu.
  • 25
    ünal aysal'ın restinin ardından bizim tanıdığımız fatih terim geri kaçmaz. aynı şekilde cevap verir. malesef verir. bu işin 48 saat içinde çözülmesine gerek kalmadı, ünal aysal bu sözleri söyledikten sonra fatih terim değil 48 saat 1 dakika bile düşünmemiştir. ayrılık gözüküyor, çok üzülüyorum. ne kadar son zaman da hocaya kırılsa da bu kalp, yemin ederim güzel geçen günüm berbat oluyor.

    ü.aysal ne kadar başarılı olursa olsun, 2 senedir fatih terim'i hazmedemedi. belki hoca ayrılacak, bu sene yine şampiyon olacağız belki cl'de de iyi işler yapacak takım ama, sen hocayı en iyi döneminde küstürdün ya, senin de alacağın olsun. 100.yılında galatasaray'ın başında olmak bize nasip değilmiş sözlerini hala sindirememişken ben, sen ömrünü galatasaray'a adamış, ofisinde galatasaray'ın 4 yıldızlı logosu olan adama bunu yapamazsın.

    ha bir de hoca ayrıldıktan sonra işlerin terse dönme ihtimali de var, olur ya hani, kötü sonuçlar gelirse ardı ardına getirdiğin hocayla el ele gider aysal da bu kulüpten. kazananı olmaz bu işin. ne ulan bu rest çekmeler? çeliktepe cengizhan lisesine çevirdiniz kulübü.
  • 112
    birbirini hiç sevmeyen 2 adam. bir de ünay aysal bülent tulun dostluğu var. terim'le tulun zaten birbirini hiç sevmez.

    sırf başta kadıköy olmak üzere anadolunun her yerindeki cimbom kümeye tezavhüratları kamçıladığı için birbirlerini sevmemelerine rağmen bir araya geldiler. kişisel nefretlerini bir kenara bırakıp çalışmayı denediler. birlikte galatasaray'ı ayağa kaldırdılar.

    peki sonra ne mi oldu? cimbom ayağa kalktı, mutlak güç oldu. haliyle seferberlik bitti. birbirlerine batmaya başladılar.

    keşke birbirlerini biraz sevebilselerdi.
  • 60
    ikisi için de ego, galatasaray'dan önce gelmektedir.
    ama ünal aysal, galatasaray düşmanlarıyla işbirliği yapıp galatasaray'a ihanet etmemiştir hiç değilse.
    en azından ne yaptı ve yapıyorsa galatasaray için yapmış ve yapıyor diyebiliriz. ama doğru, ama yanlış.
    fatih terim içinse ne yaptı ve yapıyorsa, kendisi için yapmış ve yapıyor demek gerekir.
    fatih terim özelinde tekrar gönüllere girmek, kendini affettirmek, yüzde seksenlik bir kesim için olanaksızken ünal aysal bir-iki değişiklikle galatasaray sevgisinin egosundan da önde geldiğini kanıtlayabilir.
  • 116
    cogunuzun bildigigi bir hikaye vardır. tam da bu durumu anlatan...

    --- alıntı ---
    zamanın birinde, bir oduncu ormanda odun keserken çalı arasında bir yılana rastlamış. elindeki baltayı kaldırıp yılanın başını vurmak üzereyken bir an gözgöze gelmiş. yaradana olan aşkı -yılan bile olsa- yaratılana yansımış ve yılana vurmaya kıyamamış. yılanda duygulanmış ve dile gelmiş. ''ey insanoglu, sen bana kıyamadın, bende sana iyilik edecegim'' demiş.bir kör kuyuya dalmış ve kaybolmuş. biraz sonra agzında bir altın lira ile dönmüş ve ''bundan böyle ömür boyu sana hergün bir altın lira verecegim!'' demiş.

    oduncu altını bozdurmuş ve evinde ogün şenlik olmuş. aileside dahil hiç kimseye olanı biteni anlatmamış. herkes sadece oduncunun çok çalıştıgı için durumunun düzeldigini zannetmiş. oduncu yıllar boyu hergün o kör kuyunun başına gitmiş, yılan ile buluşmuş ve altınını almış. birgün oduncu agır hastalanmış. kuyunun başına gidemez olmuş. birkaç gün geçince bolluga alışmış evinde darlık başlamış.

    oduncu oglunu yanına çagırmış ve yılanın sırrını anlatmış. ''kör kuyunun başına git ve oglum oldugunu söyle; yılan sana altın verecek!'' demiş. oglu inanmamış ama gitmiş. yılan önce saklanmış, sonra ortaya çıkmış. onun oduncunun oglu olduguna iyice kanaat getirince de kuyuya inip bir altın getirmiş. oglan önce inanmadıgı hikayenin gerçek oldugunu görünce hırsa kapılmış, ''kimbilir daha ne kadar altın var kuyunun içinde!'' diye düşünmüş. hırsla yılanı öldürmek için bir hamle yapmış, ıskalamış ama yılanın kuyrugunu koparmış. yılan da can havliyle dönüp oglanı sokmuş ve öldürmüş.

    akşam yaklaşıp da oglu gelmeyince oduncu iyice endişelenmiş. hasta yatagından sürünerek bile olsa kalkmış. kuyunun başına gitmiş ki oglu cansız yatıyor. yılanda o anda görünmüş; kuyrugu yok ve kanlar içinde.

    oduncu durumu anlamış ve çok üzülmüş. canının parçası oglu yerde cansız, yıllardır velinimeti olan yılanda yaralı... ''hatalı olan oglum olmalı!'' demiş ve yılandan özür dilemiş. ''tekrar dost olalım!'' demiş.

    yılan ise acı acı gülümsemiş: ''çok isterdim ama sende bu evlat acısı, bende de bu kuyruk acısı varken biz artık dost olamayız!"
    --- alıntı ---
  • 141
    bu ikili için sürekli "keşke kavga etmeselerdi" deniliyor. oysa işin aslı şu ki aysal hiçbir zaman fatih terim ile çalışmak istemedi. 2011'de tuchel tarzı bir yabancı getirecekti ancak ali dürüst sayesinde fatih terim geldi. 2 sene boyunca ünal aysal istemeden fatih terim ile çalışmış oldu. 2013'te ise fatih terim'e yakın olan isimleri yönetimden tahliye etti ve yaz ayı boyunca fatih terim'e mobbing uyguladı. hoca buna rağmen eylül ayına kadar iyi dayandı ve bir 24 eylül 2013 günü antrenmanda kovulduğunu öğrendi.
  • 143
    aslında hiç bir zaman ikili olmamışlardı. ünal aysal'a galatasaray'ın hisselerini kurtarırken belli ki sadece 2011 de başkanlık değil güçlü bir liste sözü de verilmişti. listesi ciddi anlamda güçlü bir listeydi. kendisi futboldan da futbolcudan da anlamadığını daha önce beyan etmişti. zaten futbola azıcık ilgisi olsa galatasaray'a üye olmak için 40 sene beklemezdi. neyse, aysal'ın futbol konusundaki aklı bülent tulun'du. bülent tulun ile hocanın arası yok, bunu herkes bilir, ancak yönetimde ali dürüst, adnan öztürk, semih haznedaroğlu gibi güçlü isimler vardı. abdurrahim albayrak yedekteydi. öyle bir liste. ünal aysal güçlü ekibini dinleyerek terim'i seçti, belki de güçlü ekibi biz 3 kişi böyle diyoruz üçümüze karşı tulun mu restini çekti bilemem ancak aysal sonrasında hep tulun'u dinledi, hatta terim'i kovabilmek için o güçlü ekibi dağıttı. bu birlikteliğin uzun yıllar sürmeyeceği daha ilk günlerden belliydi.

    peki ilk çatırdama nasıl yaşandı? ronalhinho transferi tabi ki. bülent tulun ronaldinho ile anlaşmıştı. ünal aysal zaten bu işlerden anlamaz. sosyal medyadan getireceği etkileşime ve borsada getireceği hareketlenmeye odaklı sadece. hoca ronaldinho'yu hem 5 m euro yıllık maliyeti, hem sisteme uymaması hem de brezilyaya dönmüş be dibe vurmuş performansı nedeniyle veto etti. hem de öyle böyle veto etmedi. direkt oynatmam boşuna almayın falan dedi. sneijder'i de oynatacak hocayı da alırım açıklamasının altında yatan sebep biraz da budur. hani ben başkanım topçu alıyroum sen kimsin de oynatmıyorsun gibilerinde. neyse bunlar ronaldinho işini şahsi algıladıkları için bu sefer xherdan shaqiri transferine de bunlar taş koydular ve hocadan intikam aldılar kendilerince. evet biz o dönem istesek shaqiri'yi alabiliyorduk, ancak ronaldinho'yu veto eden terimden intilam almak için shaqiri kapa falan bildirildiği halde alınmadı. terim ilk istafasını o zaman vermişti. aysal değil de yönetim kurulundaki o güçlü ağabeyler zor toparladılar olayı. yani olayın sanıldığı gibi terim'in egosu ile uzaktan yakından alakası yok. kaldı ki tanıyan herkes bilir, aysal terim'den çok çok daha egoist biridir. o gün sen ben olsak biz de karşı çıkardık bu transfere, galatasaray menfaatleri için, falcao transferine nasıl karşı çıktığımı herkes bilir. ama hoca karşı çıkarsa sorunlu ve egoist oluyor. başkanların hepsi çok mülayim adamlar zaten...

    (bkz: ronaldo de assis moreira ronaldinho) 20'li sayfalar özellikle.
    https://www.fotomac.com.tr/.../ronaldinho-gsarayda
    https://www.milliyet.com.tr/...oyu-reddetti-1929248
    https://www.ensonhaber.com/...vas-cikti-2012-01-30
  • 124
    bu ikili devam etseydi yabancı sınırı 3+1'lere kadar düşerdi. unutmayın; türkiye'de yabancı sınırı galatasaray daha fazla başarılı olamasın diye vardır.

    her ikisinin de siyasi bir iradeyle galatasaray'dan kopartıldığı, bu ikilinin birbirinin arkasından iş çevirerek ayrılığa zemin hazırladığı da bir gerçek. e ne demişler: galatasaray'da başarı cezasız kalmaz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın