aynı isimdeki diğer başlıklar:
  • 5780
    ersin düzen ve zorlu çetesi hakkında açıklama yapmışlar.

    --- alıntı ---

    zorlu çetesinin skandal toplantısı ifşa olduktan sonra konuyu normalmiş gibi topluma dayatma çabalarında sahneye dün de trt ekranlarında düzenin adami ersin'i sürdüler.

    eline tutuşturulmuş zorlu savunma metnini okuyan, milli ekranları zorlu çetesinin yıkama yağlama alanına çeviren bu şahıs yaptığı şov ile çeteyi aklayamamış, aksine ülkenin milli ve ortak değeri trt ekranlarını bile çetenin ne denli iğrenç şekilde kullandığını kanıtlamıştır!

    kamu televizyonundan maaş alıp, kendisine ayrılan ekranı gizli kapaklı işler çeviren bir çeteye peşkeş çeken ersin, ayni zamanda tff iletişim danişmani olduğu için diğer patronu, zorlu skandalının baş aktörü nihat abisinden de eminiz ödül mamasini almiştir.

    ve programın sonunda hiçbir gerçekliğe dayanmadan gündemi saptırıp skandalların üstünü örtmek için galatasarayımıza maaş ödemeleri konusunda iftira atarak rezilliklerinin üzerine adeta tüy dikmiştir.

    galatasarayimiza saldırısı hakkında başkanımız gerekenleri bugün ifade etmiştir.

    devamında özellikle borsada işlem gören bir şirkete zarar verecek bu iftiralara karşı tüm yasal haklar ivedilikle kullanılmalıdır.
    @galatasaraysk

    tüm konular bir yana; türkiyemizin ve milli takımımızın birlik beraberliğe en ihtiyaç duyduğu andorra maçı öncesi, tüm taraftar gruplarının da yer aldığı milli birlik milli aşk klibi çekilmesini nihat abin başta olmak üzere neden engellediniz?

    sizlere rağmen bu klip yapılmıştır ve yayınlanmıştır.

    evet size soruyoruz? yoksa siz milli değil misiniz?

    son olarak trt yönetim kuruluna feridun niğdelioğlu skandalından sonra bir kez daha sesleniyoruz.

    #düzeninadamıersin projesini devreye alan zorlu çetesinin trt ekranlarındaki hakimiyetine son verin, galatasaray camiasini karşiniza alamazsiniz.

    --- alıntı ---
  • 5782
    galatasaray'ın sahibiymiş gibi davranan içi boş seyirci grubu. bu oluşumu hiç sevmiyorum, en başta da tribün liderlerini (reis mi ne diyorlar). insanların bilet hakkını gasp etmelerini(özellikle deplasman maçlarındaki koltuklar komple bunlara ayrılıyor) tribündeki arabesk tezahüratlarını, yönetimin içine bu kadar girmelerini ve kazanç sağlamaya çalışmalarını(sucuk ekmek,gs store ultraslan ürünleri, her türlü bilet imkanları vs...) dehşetle takip ediyorum. zararlı bir oluşum, rüzgar ne taraftan eserse oraya kapaklanıyorlar. dursun özbek denen galatasaray düşmanı şahıstan takımın menfaatleri dolayısıyla değil kendi çıkarları dolayısıyla uzaklaştılar. mustafa cengiz yönetimi de zaten dursun gibi kendilerine her istediklerini verdiği için hava hoş. mustafa cengiz yönetimine eleştiri yaptığım nadir konulardan birisi bu konu ama onları da anlıyorum. taraftarı konsolide edecek bir gruba ihtiyaçları var ve ultraslan bu işi yapıyor. aksi halde liselilerin kendisini yiyeceğinin farkında ama bu kadar müsamaha göstermesi de ne yazık ki ileride galatasaray'a daha büyük zararlar verecek. umarım zamanı gelince bu grup dağıtılır, gerçekten ülkenin en büyük takımı olarak bu taraftar grubuna ihtiyacımız yok, yerlerini alacak yeni ve temiz bir taraftar grubu çok rahatlıkla kurulabilir. ama ultraslan varken bu imkansız. en basitinden blok 417 ile uğraşmalarından bunu anlayabiliriz. sadece kendileri olmalı, kazanç elde etmeliler, karşı çıkanlar ezilmeli düsturundan rahatsız olmamak elde değil. zaten tribün liderleri de tarikatçılarla, şeyhlerle falan kol kola fotoğraf çektiriyor ki geçmişte defalarca bu utanç verici pozlarla karşılaştık. bir taraftar grubunun futboldan ziyade bu kadar farklı konulara el atması hiç hoş değil. üzerlerine vazife olmayan konulara karışmak etik midir? değildir.
  • 5784
    kemik kadrosunun kendisini tayfa olarak ayrı ve üstün görmeye başladığından bu yana güç ve sempati kaybeden, alpaslan dikmen çizgisinden uzaklaşarak yürüyedur, ultraslan karşı, sultans gibi grupları çeşitli sebepler ile tribünden uzaklaştıran ve bu vesileyle yaratıcılığını ve çeşitliliğini kaybedip tek düze bir tribüne sahip olmamıza sebebiyet veren taraftar grubumuz.

    branş ayırt etmeden istanbul ve deplasmanlardaki her maçta bulunmalarına büyük saygı duyuyorum. 45 koltuk kapasiteli eski model otobüslere 75 kişi sığarak 10-15 saat yol mesafeli bir çok deplasmana gitmiş biri olarak çektikleri çileyi yakından biliyorum. ancak gelişim ve ilerleme, farklı seslere de yer verilmesi ile mümkündür. umarım daha kapsayıcı ve farklı seslere tolerans gösteren(takıma zarar vermemek koşuluyla) bir tribüne doğru evrilip eski güzel günlere dönebiliriz.
  • 5789
    fatih terim’in dünkü arda turan açıklamasından sonra top tamamen kendilerindedir. yönetim üzerinde inanılmaz bir etkileri var. eğer arda turan’ı istemiyoruz diye 1 tweet atarlarsa bu iş biter. istiyoruz derlerse de bu iş biter.
    edit: beklenen açıklama geldi. sanırım arda'da gelmiş oldu. yakında açıklanır.
    https://twitter.com/...314186037157895?s=20
  • 5790
    19 yıl önce bugün taksim'deki ceylan intercontinental otel'in toplantı salonunda "yeni oluşum" başlığı ile düzenlenen toplantıda kurulan tribün oluşumu.

    https://gss.gs/lCF.jpg

    ilk toplantının ismen davetli sayısı 53 kişiydi. aslında ilk denemeleri kadıköylü aslanlar ya da aslanlar olarak bilinen grup ile yapılmıştı. istanbul tribünlerinde cenk dönemi 1995'teki barış ile bitmiş, son esintileri de 2000'lere geçiş ile durulmuştu. iyi niyetli, temiz, okumuş, görmüş geçirmiş insanların da içinde olabileceği organizasyonların kurulması artık zaruri hale gelmişti. daha doğrusu kombine tarzı uygulamalar ile türk stadları bu tarz insanların da girebileceği yerler haline gelmişti.

    aslanlar ile denenen şey buydu. seksenli yılların pek çok tribüncüsünün de dahil olmasına rağmen aslanlar macerası pek hoş olmayan şekilde bitti. tek tik forma, bando, bayrak, pankart gibi modern anlayışla görselliğe de önem veren işler yapmışlardı. ama tayfa ile bilerek ya da bilmeden güç savaşına girmeleri onların sonunu hazırladı.

    türk stadlarındaki gelişmeye paralel olarak galatasaray tribünü de kendini geliştiriyordu aslında bir yandan. yetmişli yılların sonunda inönü stadında galatasaray'ın ilk kemik tribünü oluşmaya başlamıştı. 1986'da ali sami yen'in nihai olarak açılmasıyla bu gelenek kapalı üst'e geçti. yetmişli yılların geleneği seksenlere taşıdı tribünü. meşhur 14 sene şampiyonluk görmeyen nesil buydu aslında.

    seksenli yıllardaki galatasaray tribünü 14 senelik hasretin bitmesi ve üzerine seksenlerin sonunda gelen avrupa zaferlerinin dinamizminden destek buldu. mecidiyeköy'e geçmenin sağladığı el ayak alışmasıyla hem nicelik hem de nitelik anlamında artış vardı.

    doksanlı yıllar televizyon etkisiyle kör topal da olsa bilgi edinme çağlarıydı. bunun yanında galatasaray'ın avrupa'nın gediklisi olduğu yıllardı, bizzat yerinde gidip görmek şansı vardı galatasaray tribününün, en azından bir kısmının... 1991'de meşaleyi türkiye stadlarında ilk defa yakan galatasaray tribünüydü. bir şampiyonluk maçında sarı-kırmızı kartonlarla koreografi yapan galatasaray tribünüydü. 1999'da daha hiçbir grup yokken kapalı tribünde onlarca sopalı pankartı açan galatasaray tribünüydü. eğitim durumlarına ve statülerine aldırmadan bu işleri kovalayan, belli bir yergi görgü sahibi insanların ön ayak olduğu konulardı bunlar hep. bu bilgi akışı, tribün için kafa patlatma olayı hep vardı...

    ancak doksanlarda galatasaray ligi domine edip avrupa'yı da sallamaya başlayınca, 2000'de avrupa kupası gelince, işin içine bir de bilet geliri vb. gibi değişen ekonomik unsurlar girince stada seyir için giden kişi sayısı artmaya başladı. bu da tribünlerin performans anlamında düşmesine sebep oldu. hatta bilet fiyatları artınca bir dönem stadın boş kaldığı da oldu. herkes mesela milan maçını anlatır, real madrid maçında ışıklar sönmüştü der belki ama onun dışında özellikle uefa senesinde tribünün aldığı bir maç yoktur istanbul'da.

    işte yetmişlerin sonunda seksenlerin başında tribünde yer almış kimselerin ön ayak olmasıyla aslanlar isimli grubun kurulmasındaki amaç tribünlere bir hareket getirmekti. bu amigoluk için tribünde maç öncesi el kaldırma usulü ile oylama yapılan bir gelenekten geliyorlardı. hayat da 15 sene önce durduğu yerde durmuyordu. sebahattin şirin ve yılmaz tutuş gibi o dönemin gençleri artık tribüne hükmeder olmuştu. nitekim yolu açan bir deneme olsa da meşhur elde silahla kovalanma efsanesine kadar gitti o işin sonu...

    doksanlardan ikibinlere geçerken işte galatasaray tribünlerinin temel sorunları bunlardı. internet çağıyla birlikte mesafeler iyice kısalmıştı ve artık stada her yerden insan gidip gelmeye başlamıştı. daha doğrusu türkiye'nin falanca bir ilinden kalkıp maç günü stadın önüne gittiğin zaman cebinde paran varsa içeri girmen garanti olmuştu artık. maça girebilmek kolaylaştıkça gelen insan çeşitliliği artmıştı. bu da o eski gelenklerin aktarılmasını zorlaştıran bir durumdu.

    işte bu görgülü bilgili, maddi durumu iyi, statüsüne bakmadan tribün kovalayan ve tribün için kafa patlatan adamlar için bir şeyler yapmak artık zaruri idi. "yeni oluşum" toplantısına giden sürecin arka planı böyleydi. rahmetli alpaslan dikmen, ebru-banu kılıçoğlu kardeşler, barış*-bülent* timurlenk kardeşler, suat ateşdağlı, mehmet şenol o gün orda olan 53 kişinin en bilindik simaları idi. benzer statüde olan bu 53 insan gidişatı önceden görüp teşhisi de koyarak bu oluşumun temellerini attılar o akşam. "tayfa"yı temsilen de sebahattin şirin ve yılmaz tutuş katıldı o toplantıya. bu işlerin tayfaya rağmen olamayacağı da işte aslanlar ile tecrübe edilmişti.

    3 şubat'ta yapılması kararlaştırılan bir sonraki toplantıya kadar bu oluşum kulaktan kulağa yayılarak "kapalının ortası" diye anılan kendine has kitleye ulaşmıştı aslında. dernek statüsü kazanılması zaten o dönemki idarenin de tribünlere dair yaptığı tasarruflardan ve dayatmalardan biriydi. derneğin adı genç galatasaraylılar derneği oldu, ama oluşuma ayrı bir isim verilmesi kararlaştırıldı. bunun için o toplantıda yapılan oylama sonucunda gala's ismini geçen ve alp özgör'ün önerisi olan ultraslan ismi koyuldu.

    bu isimle yapılan ilk etkinlik de 14 şubat 2001 galatasaray deportivo maçı'ndaki only you koreografisi oldu. sonra ultraslan ismi kulaktan kulağa ve internet ortamında yayıldı. açılan forumlarda diğer iller ve ülkeler ile irtibat kuruldu ve bugün bildiğimiz organizasyon şemasına ulaştı. dernek yanılmıyorsam 6 kasım 2002'deki maçtan sonra yönetimle yaşanan problemler sonrası lağvedildi. ultraslan ise büyümeye ve yayılmaya devam etti. şu an için herhangi bir galatasaray takımı herhangi bir ülkede herhangi bir branşta maça çıkacağı zaman ultraslan pankartlı birilerinin orda olacağı bir yapılanmaya sahiptir.

    münferit taraftarlarla ilişkisi ise aslında başlangıçta dışlamamaya yönelik olsa da zaman içinde sıkıntılar yaşanmaya başlamıştır. 2007'deki sulu derbide kapalının adeta kendini feda etmesi sonrası pek çok ismin el ayak çekmesi, bu süreç sonrası çıkan alt grupların 2010 yılında tamamen tasfiye edilip bir daha alt gruplara müsade edilmemesi ve son olarak passolig uygulaması bu süreçte yaşanan 4 farklı kırılma olarak sayılabilir. her bir kırılmada biraz daha despotlaşmış, hem yaşanmışlıklar hem de alttan genel nesillerin yaklaşımı ile bağlar biraz daha kopmuştur...
  • 5791
    en büyük kırılma anı stad açılışından sonra, rahmetli başkan özhan canaydın' a ve galatasaray kültürüne sahip çıkan, ultraslan manifestosunu gerçekten benimsemiş insanları dışlamak olan şimdilerin bağımlı taraftar oluşumu.

    bu olaydan sonra malesef burger king in kuytu köşelerinde yönetimin verdiği biletleri satan ve deplasmanlarda gerçek biletleri satıp, dağıttıkları renkli fotokopi biletle, taraftarların başka bir ilde nezarette kalmasına yol açan sözde reislerin eline kalmıştır.
  • 5792
    fatih terim 19 ocak 2020 galatasaray denizlispor maçı‘ndan sonra “arda turan’ı sadece benim istemem yetmez, arda’nın dönmesini yönetim ve taraftar da istemeli” minvalinde sözler söylemişti. yönetim pek karşı çıkamaz diye düşünüyorum, burda son söz taraftara kalacak.

    son günlerde hem sözlükte hem twitter’da arda’yı kabullenen, “yaa aslında az bir maaşa gelse bir şey demem” diyenler vardı.

    benim tahminim, ultraslan’a mamasını verip “arda gelsin” tweet’i attırırlar. arda da gelir.
  • 5794
    yakın bir tarihte "arda turan, galatasaray' ın evladıdır ve ikinci şansı hak ediyor." minvalinde bir açıklama yapmalarını bekliyorum.

    fatih terim' in 19 ocak 2020 galatasaray denizlispor maçından sonra yaptığı açıklama ile kendilerinden destek beklediğini açıkça belirtti. mustafa cengiz yönetimi de tek başına bu kararı alabileceğini sanmıyorum.

    bakalım ultraslan nasıl bir tavır alacak? merakla bekliyorum.

    https://twitter.com/...314186037157895?s=20

    edit: yarım saat farkla büyük boy hamburger veriyoruz.(link eklendi)
  • 5795
    an itibariyle twitter’dan arda turan hakkında açıklama yapmaya başladılar. hakkımızda hayırlısı da sanıyorum gelsin başımızın üzerinde yeri var diyecekler.
    bence fatih hocam topu güzel yere attı, taraftar da istedi ve alındı diyecek. çok zekisin be imparator. kolay değil süreci yönetmek, başkanlar aralarında ne yaşandı bilinmiyor ama kral topu ultraslan’a attı ve sanırım sonuç aldı.
    keşke oylama falan yapsalar taraftar arasında madem iş bize geldi, bizim de oy verme hakkımız olmalı bence. twitter sayfası yapsın anketi katılalım işte
  • 5796
    arda konusunda açıklama yapmış ve destekleyeceğini belirtmiş olan taraftar topluluğudur.

    https://twitter.com/...314186037157895?s=20

    --- alıntı ---
    bir süredir camiamızın gündemini meşgul eden arda turan transferi konusunda, taraftarın isteyip istemediği tartışmaları ortaya çıkınca bizlerin de bazı açıklamalar yapma ihtiyacı doğmuştur.

    yapılan tüm transferlerde olduğu gibi bu transferde de teknik direktörümüz fatih terim ve yönetimimizin ortak kararı esastır.

    gerekli değerlendirmeler yapılarak, hocamız ve yönetimimiz galatasaray için en doğru kararı verecektir.

    şayet arda turan transferi gerçekleşirse; galatasaray tribünü, alt yapısından çıkmış, kaptanlığa kadar yükselmiş oyuncusunu, yeniden galatasaray forması giydiğinde destekleyecektir.

    son olarak ortak alınacak bu karar bir an önce netliğe kavuşturulmalı, bu konu gündemden düşürülmeli, zorlu hedefe odaklanılmalı, yönetim ve hocamız arasında sorun var imajı oluşturmaya çalışan kaos simsarlarına daha fazla malzeme verilmemelidir.
    --- alıntı ---
  • 5799
    sözlük içerisindeki sucuk ekmekçileri gün ışığına çıkaran açıklamayı yapmış, sözde bağımsız gözüken ancak güce bağımlı taraftar topluluğu.

    sen benim adıma nasıl karar verebilirsin ? hamile karısı evdeyken, başkasının karısına sulanıp hastane basan ve silah ateşleyen birisine bu formayı giymeyi nasıl layık görebilirsiniz ? haddinizi bilin. alpaslan dikmen' den sonra kirlettiğiniz ultraslan size yeter. ali sami bey' in formasını kirletmeye hakkınız yok !
  • 5800
    mamasını bi yerden almış yine. boşuna dememişler sucukcu tayfa diye. sözlüğe girmiş bazıları, son zamanlarda aşırı belli ediyorlardı kendilerini. hatta sanırım bugün sabah bir başlık açılmıştı ama silinmiş.

    terim'e biata devam etsinler bakalım böyle. şimdi destekleyenler sezon sonu terim başarısız olduğu an hem arda'yı hem terim'i asan ilk kişiler olacaklar..
App Store'dan indirin Google Play'den alın