türkçe'ye futbol sayesinde geçmiş kelimeler *

• 1

  türkçe olmadığı halde bize artık sanki türkçeymiş gibi gelmektedir. umarım anket olarak algılanmaz ve silinmez bu yazım.
  
  football = futbol
  out = aut
  touch = taç
  corner = korner
  penalty = penaltı
  free-kick = frikik
  goal = gol
  foul = faul
• 2

  bence bunlardan en güzeli
  
  indirect : endirekt * *
• 3

  ingilizceden degil ama italyanca'dan, futbolun en guzel kelimesi:
  
  rovesciata - rovesata
  
  bir de allahtan "gol" kelimesini fransizlardan almamisiz. bir gol olunca butun stat büüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüüt diye bagiriyor. butunleme sinavina giriyor gibi mkym.
• 4

  5'te biter 10'da biter yaptığımız mahalle maçında 5.gol atılınca haftayım dersin.
  ingilizcesini bilmeden yıllarca kullandık bu kelimeyi.sonra bir gün kendi kendime çözdüğümde de evrenin sırrını çözmüş kadar gururum okşanmıştı. *
  
  half time : haftayım
• 5

  forward = forvet
  defender = defans
  stoper = stoper
  
  bir de box to box var ama onu da oyunu her iki yönlu oynabilen futbolcu olarak cevirmisiz :)
• 6

  off-side : ofsayt
  on-side : ofsayt yok
• 7

  aslında gol kelimesi türkçe'ye ilk başta goal kelimesinin türkçe karşılığı olarak "maksat" diye geçmiştir. ancak daha sonra herkes gol demeye başlamıştır. düşünsenize ercan taner'in "yok böyle bir maksat" ya da "maksaaaaat hiç farketmez alman, italyan, ingiliz hiç farketmez harikasın hakan şükür harika harika" dediğini. gol olması iyi olmuş.
• 8

  mentality : mentalite
  
  (u: cümle içinde kullanıma örnek: bu futbol mentalitesi ile milli takım hiç bir yere varamaz.)
• 9

  revanche*-revenge* : rövanş
• 10

  diagonal pass : dağlara taşlara gitmeden bir kanattan diğer kanata hedefini bulan pas (bkz: ömer üründül ile mesleki ingilizce öğreniyorum)
• 11

  (bkz: yabancı dillerden türkçe'ye geçmiş olan futbol terimleri)
  (bkz: aramaya inanmak)