1
hem kulüp düzeyinde, hem de milli takımımız düzeyinde olup niyeyse genelde galatasaray'ı pas geçen ve uzunca bir süredir var olduğunu gözlemlediğim durum. burada güçlü takımdan kastım yani ihtimal dahilinde olabilecek en güçlü rakiplerden ziyade görece güçlü, hatta bildiğin direkt güçsüz rakiplerin gelmesi...
mesela milli takımımızdan başlamak istiyorum, brezilya ile hem de iki kez karşılaştığımız 2002 dünya kupasından sonra euro 2004 elemelerinde grup aşamasında ingiltere ile aynı gruba düşmüştük. işte hesapta olması gereken de bu iki örnek. velhasılıkelam 2006 dünya kupası elemelerinde bir sürü deli takım arasından ukrayna, yunanistan ve danimarka'lı saçma sapan bir gruba düştük. tamam yunanistan euro 2004 şampiyonuydu da sonra babayı aldılar yani, bize de kimin birinci torba olduğu belirsiz bu acayip kura geldi. euro 2008 elemelerinde de yunanistan, norveç, bosna falan geldi :( şans mı, uyuzluk mu belli değil anasını satayım... turnuvada da belki de en zayıf birinci torba takım olan portekiz ile aynı gruptaydık. almanya, italya, fransa, ispanya, hatta hollanda gibi görece daha güçlü takımlar hep diğer üç gruptaydı, hatta ölüm grubu bile vardı. neyse ki ittire ittire yarı finalde almanya ile karşılaştık. 2010 dünya kupası elemelerinde tanrıya şükürler olsun ki dönemin en baba takımı olan ispanya ile eşleştik. hiç de rezil rüsva olmadık. olmayız da zaten kimse olmaz çünkü farklı bir motivasyon oluyor ama yeter ki şöyle iyi bir rakip olsun futbol izleyelim. euro 2012 elemelerinde almanya, 2014 dünya kupası elemelerinde ise hollanda ile eşleştik, çok da güzel oldu :( euro 2016 elemelerinde grubumuzda bu sefer yamulmuş bir hollanda, çek cumhuriyeti ve de izlanda vardı, yine alternatif bir senaryo oldu ama turnuvada ispanya ile eşleştik. son olarak da 2018 dünya kupasında izlanda, hırvatistan ve ukrayna gibi alternatif takımlarla eşleştik. her takım için durum böyle midir bilemiyorum ama sanki ufaktan bir büyük tehditlerden yırtma durumu var gibi emin değilim...
şimdi fenerbahçe ve beşiktaş için de tek tek yazmayacağım, zira mal meydanda ve her iki takım da hem avrupa liginde hem de şampiyonlar liginde hep görece tırışka takımlarla eşleşiyor, ki futbolu takip eden herkes de bana hak verecektir fakat öte yandan real madrid'ler, manchester united'ler hep bize ikişer ikişer geliyor aq :( sahi barcelona, bayern münih falan niye hiç çıkmıyor rakiplerimize hiç anlayamıyorum... her seferinde de ezeli rakipler birbirleri için en kötüsünü diler ama ballı kuralar gelir genelde... bize de geliyor tabi arada, mesela schalke 04 falan ama rakiplerimize ve milli takımımıza nazaran en az şanslı biz olabiliriz.
bu bir ağlama, sızlanma ya da yakınma olmayıp sadece gözlemdir... keşke hep büyük takım çıksa bize hiç sorun değil.
mesela milli takımımızdan başlamak istiyorum, brezilya ile hem de iki kez karşılaştığımız 2002 dünya kupasından sonra euro 2004 elemelerinde grup aşamasında ingiltere ile aynı gruba düşmüştük. işte hesapta olması gereken de bu iki örnek. velhasılıkelam 2006 dünya kupası elemelerinde bir sürü deli takım arasından ukrayna, yunanistan ve danimarka'lı saçma sapan bir gruba düştük. tamam yunanistan euro 2004 şampiyonuydu da sonra babayı aldılar yani, bize de kimin birinci torba olduğu belirsiz bu acayip kura geldi. euro 2008 elemelerinde de yunanistan, norveç, bosna falan geldi :( şans mı, uyuzluk mu belli değil anasını satayım... turnuvada da belki de en zayıf birinci torba takım olan portekiz ile aynı gruptaydık. almanya, italya, fransa, ispanya, hatta hollanda gibi görece daha güçlü takımlar hep diğer üç gruptaydı, hatta ölüm grubu bile vardı. neyse ki ittire ittire yarı finalde almanya ile karşılaştık. 2010 dünya kupası elemelerinde tanrıya şükürler olsun ki dönemin en baba takımı olan ispanya ile eşleştik. hiç de rezil rüsva olmadık. olmayız da zaten kimse olmaz çünkü farklı bir motivasyon oluyor ama yeter ki şöyle iyi bir rakip olsun futbol izleyelim. euro 2012 elemelerinde almanya, 2014 dünya kupası elemelerinde ise hollanda ile eşleştik, çok da güzel oldu :( euro 2016 elemelerinde grubumuzda bu sefer yamulmuş bir hollanda, çek cumhuriyeti ve de izlanda vardı, yine alternatif bir senaryo oldu ama turnuvada ispanya ile eşleştik. son olarak da 2018 dünya kupasında izlanda, hırvatistan ve ukrayna gibi alternatif takımlarla eşleştik. her takım için durum böyle midir bilemiyorum ama sanki ufaktan bir büyük tehditlerden yırtma durumu var gibi emin değilim...
şimdi fenerbahçe ve beşiktaş için de tek tek yazmayacağım, zira mal meydanda ve her iki takım da hem avrupa liginde hem de şampiyonlar liginde hep görece tırışka takımlarla eşleşiyor, ki futbolu takip eden herkes de bana hak verecektir fakat öte yandan real madrid'ler, manchester united'ler hep bize ikişer ikişer geliyor aq :( sahi barcelona, bayern münih falan niye hiç çıkmıyor rakiplerimize hiç anlayamıyorum... her seferinde de ezeli rakipler birbirleri için en kötüsünü diler ama ballı kuralar gelir genelde... bize de geliyor tabi arada, mesela schalke 04 falan ama rakiplerimize ve milli takımımıza nazaran en az şanslı biz olabiliriz.
bu bir ağlama, sızlanma ya da yakınma olmayıp sadece gözlemdir... keşke hep büyük takım çıksa bize hiç sorun değil.