• 133
    örneklerini çokça gördüğümüz üzere dünyanın her yerinden hakemler maçın kaderine doğrudan etki eden yanlış penaltı, ofsayt vs. kararları verebiliyorlar. kendilerini bunlarla yargılamıyorum. ancak dünya üzerinde bunlar kadar "avantaj" kuralından haberi olmayan, oyunun akışını sağlamak yerine bozmaya çalışan bir güruh daha olamaz. her maç ama her maç defalarca tehlikeli bir şekilde devam eden atakları, faul yapan oyuncuyu uyaracağım ya da sarı kart vereceğim diye kesiyorlar. kaldı ki bu pozisyonların tehlikeli olmasına da gerek yok, sana fifa'nın verdiği talimat futbola öncelik vermen. hadi bazı pozisyonlarda sert faul yapan oyuncuyu bir daha yapmasın diye o anda uyarma insiyatifi kullanabilirsin, sertliğe prim vermek istemeyebilirsin de görüyoruz yani, türkiye ligi'nde hiçbir maçta sertlik son ana kadar durmuyor. adamı istediğin kadar azarla iki dakika sonra yine sert faul yapabiliyor. oysa sen bunlar atakları kesmeye çalışırken yaptığı faullere avantaj oynatsan, o faule rağmen pozisyon ve hatta gol ortaya çıksa, dönüp bir de o hıyara sarı kart göstersen, adamlar yaptıkları faullerin pek işe yaramayabileceğini algılayıp olaya farklı bakabilir belki.

    azıcık futbolu öğrenin, sahadaki oyunu bozmayın, avantaj oynatın avantaj.
  • 136
    içinizden bazılarınız, eyyamın kralını yaptı sezon boyu...
    fener'in atlamalı, zıplamalı yalanlarına penaltılar çaldınız... (bkz: hedef 1 milyon penaltı)

    umut'u, burak'ı, yasin'i, sneijder'i biçen defanslara ses çıkarmadınız... (bkz: 5. ve 6. hakemlerin bir halta yaramaması)

    emre, caner, volkan ağız dolusu söverken, oralı ol-a-madınız...
    aziz yıldırım soyunma odalarına, koridorlara gelip tafra yaparken ses çıkar-a-madınız... (bkz: saygı sevgi sportmenlik sezonu)

    taç çizgisini geçen top döndü, gol oldu, utanmadan o golü verdiniz...
    sırf üstünüzdekilerin gazını almak için, yine üstünüzdekilerin adını çıkardığı melo'ya boktan kartlar verdiniz... (bkz: melo'nun türk futbolunun çıban başlarına yediriyor oluşu)
    elle alıp oynayan, ardından gol atıp secdeye varınca kalbinizi çalan demba ba'yı, babalara getir-e-mediniz...

    klasik bir türkiye temsilisiniz...
    neresinden tutsan elinde kalır cinsinden... (bkz: türk futbolu)

    ama bakın, büyük takım böyle olunur, galatasaray sizlerin eyyamını da yendi...
    şimdi, mhk başkanınıza, federasyon başkanınıza selam söyleyin...

    hem fenerli futbolculardan yediğiniz ana avrat küfürler kaldı içinizde,
    hem de alışkanlık yaptı kupa vermek,
    federasyon başkanınızın eline...

    kutlayın!
    şampiyon galatasaray!

    (bkz: alkışlayın ulan ...)
  • 141
    kendi başlarına sorumluluk alıp, uygulayamayanlar. şimdi sözlükte herkes sabri, hamza, dursun üzerinde dururken ben farklı bir şey söylemek istiyorum. galatasaray bu sezon 3 lig, 1 super kupa toplam 4 maç yaptı. 1 penaltı, 2 kırmızı aldık aleyhimize. neden?
    1- yazın hakem seminerinde ayağa basmak sarı kart denmiş. neden? meloyu atabilmek için. melo ayağa basamasın diye. şimdi melo gitti diye üzülenler üzülmesin. zaten meloyu hakemler oynatmatacaktı.
    2- galatasaray geçen sene kırmızı görmedi diye olay oldu. hakemlere galatasaraylılara kırmızı verin denmiş. belli.
  • 143
    sert oynayan futbolculara ve vakit geçiren futbolculara neden bu kadar müsamahakarlar, anlamış değilim. gerçekten türk hakemleri sanki türk futbolcusunun ne mal olduğunu bilmiyormuş gibi oyunun çok durmasına müsaade ediyor. inanın sırf şu sebepten artık lig maçlarını izleyemez hale geldim ve bir gün futbolda basketboldaki gibi süre sayılma fikri gelirse bunun en azılı destekçisi olacağım. belki böyle futbolun biraz büyüsü kaçar ama bizim gibi ülkelerin futbolu ancak böyle iflah olabilir.

    bir maçı zevkli yapan unsurlardan biri kesinlikle hakemlerdir ama bizim türk hakemleri bu konuda çok az hassasiyet gösteriyorlar. hakemlerimizin sık sık avrupa maçları izleyip onların standartlarını görmeleri gerekiyor.
  • 145
    federasyonun veya mhk'nın ödül sistemi geliştirmesi gereken topluluk.

    bence her sezon sonu değerlendirmelerde hakemlerin yönettikleri maçlardaki topun oyunda kalma süresi istatistiğine bakılmalı ve topun en çok oyunda kalmasını yönetecek şekilde maç yöneten hakemin para ödülü alması gerekir.

    topun oyunda daha çok kalması niçin önemli peki?
    1- türkiye'de topun oyunda kalma süresi geçen yıl ortalama 44-45 dakika civarı,batı avrupa liglerinde ise bu süreler 65-70 dakikayı görüyor.avrupada mücadele eden de türkiye'de mücadele eden kulüpler de sezon başı yüklemesi yapıyor.diyelim ki antrenman metodları arasında fark olmasın.sezon boyu bir maçta topun 60 dakika kaldığı ligde oynayan takımla "süper" ligde 45 dakika topun oyunda kaldığı bir takım karşılaştığında görüyoruz ki bizim futbolcuların 55. dakikadan sonra dili dışarıya çıkmaya başlıyor.
    sezon başı yüklemesi yapılıyor ancak bu yüklemenin pratiğe dökülmesi sahada yapılıyor ve avrupa takımlarının oyuncuları topun oyunda 60 dakika kalmasına alışacak şekilde bu yüklemeye vücutları alışıyor.bu yüzden hep karşımızda diri ve koşu mesafelerinde 110 kilometreleri gören ekipler oluyor malesef.topun oyunda daha çok kalması daha çok koşmak anlamına gelir değil mi ?

    2- hakemlerin daha az oyunu durdurmaları ve bunu yaparken lehte/aleyhte can yakıcı hataların olmaması demek hakemlerin de ülkede daha az sorgulanması anlamına gelecek.çünkü farkında olmadan oyun içindeki kendi rollerini azaltıp daha az göze batacaklar.

    3-topun oyunda bir 15 dakika daha fazla kalması,daha tempolu ve akıcı yani seyir zevki yüksek,takımlarda fiziksel ve psikolojik olarak ani kopuşların olduğu bir lig izlememiz anlamına gelecek.ve ligimizde daha hızlı bir oyun oynanması durumunda emekliliğe güzel bir maaşla adım atmak isteyen yaşlı yabancılar ve çok maaş alan yaşlı yerlilerden çabucak kurtulacağız.

    tabi bunlar benim görüşlerimdir.saygılar..
  • 147
    ofsayt kuralını, pasif aktif alanı bildiklerinden iyice şüphe duymaya başladım. baskıdan mı yapıyorlar bunu yoksa ciddi ciddi açıp okumuyorlar ya da bilmiyorlar mı kuralı. profesyonellik de bir yere kadar. hakem sıfatı önemli bir sıfattır. ağır bir sıfattır. bunun altında eziliyorsan bunu yapacak insanlara bırakmak lazım bu işi.
  • 148
    dünya üzerinde eyyamcılıkta açık ara 1 numaradırlar.
    - iki takımdan biri 10 kişi kalırsa ilk fırsatta diğer takımı da 10 kişi bırakmaya çalışırlar.
    - iki takımdan biri şüpheli bir penaltı kazanmışsa ve bu penaltı gol olursa takdir hakları % 95 golü yiyen tarafa döner.
    - iki takımdan biri ofsayt şüphesinde bir gol bulursa takdir hakları yine golü yiyen takıma döner.
    - iki takımdan ev sahibi olanına başta gol bulacak şekilde yardım edilir. ittirilir tabir caizse. sonra deplasman takımına uydurma bir kaç avantaj sağlanır ama sonucu değiştirmeyecek boyutta olanından.
    - fb maçlarında şüpheli pozisyonların % 90'ın da fb lehine düdük çalınır veya çalınmaz.
    - inkar etmeyelim bize de yaparlar bazı zamanlarda. bir kaç örnek vereyim;

    -2 sezon önce oynanan ve 3-3 biten fb - bjk maçında fener ilk yarı 10 kişi kalmıştı. o dakika yemin ederim bjk'ın da 10 kişikalacağını biliyordum. kaldı nitekim. necip hiç yoktan atılmıştı oyundan. üstelik fb'de emenike''nin de kesinlikle atılması gereken bir maçtı. ama maç bir şekilde hem skor olarak hem sayı olarak berabere bitirtildi.

    - süper finalde kadıköy'de oynanan fb - gs maçında hatırlarsanız dia, düdükten sonra topa vurduğu için -ki topa vuruş biçimi hakemin saha içindeki otoritesini ciddi şekilde zedelemişti- tamamen haklı bir kararla sarı kart görmüş ama bu dia'nın 2. sarı kartı olduğu için oyundan atılmıştı. ama değerli hakemlerimiz durur mu? orta sahada fb lehine verilen faulden haberi olmayan ujfalusi, topu kenardaki arkadaşına atmıştı, fb'li futbolcular da mal bulmuş mağribi gibi hakemin kafasına üşüştü. ujfalusi'nin topa vurduğunu dahi görmeyen dolayısıyla topa vuruş biçiminden ve topu atarken ki vücut pozisyonundan haberi olmayan hakem sazan gibi atlamış veya atlamak istemiş ve ujfa'yı 2.sarıdan oyundan atmıştı.

    - yine bir başka gs-fb derbisinde emre'ye karşı giriştiği psikolojik harpten mutlak zaferle ayrılan melo, rakibini kendine faul yaptırmak suretiyle oyundan attırmıştı. kazandığı zaferi emre'yle paylaşmak isteyen melo emre'ye çıkacağı yeri el ve dil yordamıyla göstermişti. devre arasında sosyal medyada olan bitenden haberdar olan hakemler 2. yarının sonunda sebebini hala bilemediğimiz bir nedenle melo'yu sahadan atmış ve maçı 10'a 10 tamamlamak vazifesini yerine getirmişti.

    ilk iki örenekteki hakem bugün dünyanın en iyi hakemi olarak tanınan cüneyt çakır 3. örnekteki hakemse bülent yıldırım. hani şu derbi deyince akla gelen 2-3 hakemden ikisi.

    hadi ayıp olmasın bizim lehimize yapılan bir eyyamdan da örnek verelim. 2012-2013 sezonunda sahamızda, gençlerbirliği'ne 1-0 mağlup olduğumuz maça götüreyim sizi. bizim lehimize verilen penaltıyı hatırladınız mı. skor 1-0 iken. galatasaraylıyım diyenlerin % 99'u inşallah gol olmaz dediği penaltı. drogba'da kaçırmıştı zaten. ben hayatımda bu kadar penaltıyla alakasız bir penaltı görmemiştim. o penaltıyı verme sebebi neydi dersiniz. yediğimiz golde kendini yere atan eboue'nin hakemin kafasını karıştırması. başka bir şey değil. hakem ulan acaba faul mü vardı dediği an, kafasına koydu. şunlara da bir kıyak geçeyim de başım ağrımasın diye. uydurdu o penaltıyı. o olmasa başka bir pozisyonda yapacaktı.

    şu örnekler bizim gözümüzün önünde oynana maçlardan. bizim izlemediğimiz maçlarda kim bilir ne dolaplar dönüyordur. velhasıl cüneyt çakır dahil hiç bir hakeme güvenmiyorum. yeni nesilden ali palabıyık biraz umut veriyor gibi ama bakalım.
  • 149
    --- alıntı ---
    merkez hakem kurulu’nda bugün yapılacak toplantıda maçlara en az 10 dakika geç çıkma kararı görüşülecek. eğer '10 dakika kararı' çıkarsa, bu eylem hakemlerin bugüne kadar yaptığı en büyük protesto gösterisi olacak.

    trabzonspor başkanı ibrahim hacıosmanoğlu’nun, gaziantepspor maçı hakemi çağatay şahan ve yardımcılarını avni aker stadı’nda 4 saat süreyle alıkoymasına, hakemler yapacakları eylemle tepki koyacak.

    hakemler bu hafta oynanacak maçlara 10 dakika geç çıkmayı planlanıyor. merkez hakem kurulu (mhk) ve hakem camiası bugün yapacağı toplantıda durum değerlendirmesi yaparak nihai kararını verecek. toplantı öncesi hakim olan görüş tüm liglerde oynanacak olan maçlara en az 10 dakika geç çıkarak, şahan ve arkadaşlarına yapılan muameleye tepki göstermek yönünde.

    eğer “10 dakika” kararı çıkarsa bu hakemlerin bugüne kadar yapmış olduğu en büyük eylem olacak. geçmişte de maçlara geç çıkıldığı olmuş ancak bu kadar uzun süreli bir protesto ilk kez gerçekleşecek.

    --- alıntı ---
App Store'dan indirin Google Play'den alın