101
garip bir teklif ortaya atmış kişi.
düşünülmesi bile korkunç geliyor.
şöyle ki:
1) diyelim sene sonunda şampiyon olacak takım - tabi bu galatasaray oluyor- ilk 3 hafta maçlarını kaybetti. 4. hafta galatasaray'ın rakibi de, sene sonu küme düşecek fakat ilk 3 maçı kazanmış olsun. bu düşünce sonucu -rakip kazandı varsayalım- rakip takımın attığı ve galatasaray'ın yediği gollerin değeri daha az olacaktır. belki de galatasaray'ın averajla şampiyonluğuna ve 4. haftada ki rakibin averajla küme düşmesine sebep olacak.
2) bir de maç içinde var. yani 0-0 dan 1-0 ve 4-0 dan 5-0 aynı mı diye soruyor. tabi ki de aynı. galatasaray ilk yarı 6 gol attı* ise karabük'te ikinci yarı 6 gol atabilir. futbol bu. ardı ardına iki kırmızı, bir penaltı, bir kendi kalesine gol. hatta 4-0 dan 5-0 a getiren gol daha önemli. çünkü: futbolcu 0-0 iken zaten maçı kazanmaya oynuyor ve amacı gol atmak. yani amacını gerçekleştirmiş oluyor. 4-0 iken ise rahat bir hale bürünebilir. dolayısıyla 4-0 iken 4-1 yapmak, 4-0 iken 5-0 yapmaktan daha kolay olabilir. fakat tam tersi de daha kolay olarak kabul edilebilir. maç içinde futbolcuların karakterine ve ruh haline göre değişen bir durum bu çünkü.
3) 21. hafta yine galatasaray ile aynı takım karşılaşsın(bknz 1). 4. haftadan sonra galatasaray galibiyet, rakip ise mağlubiyetten başka bir sonuca ulaşmasın. bu sefer gol değerleri tam tersine olacak. eee, noldu şimdi? geçen böyle olmadı ya. güçlü takım, güçsüz takım falan. tam tersi oldu şimdi.
yani bu yazı uzadıkça uzar. 7-0 biten güzel bir karşılaşma var. mağlup neden bu kadar dağıldı? hangi noktalarda zayıflıkları var? neler yapmaları gerekiyor? denileceğine, golün değeri konuşulur olmuş.
ayrıca bunu sadece futbola değil, diğer tüm sporlara da getirmek gerekir. 50-28 iken o an galip olan a takımı tarafından atılan üçlük mesela 1.5 lik sayılmalı. 22 sayı fark atmışsın. ama 51.5 - 55 olduğunda a takımının attığı üçlük beşlik sayılmalı. 56.5-55. var mı böyle bir şey ya?
düşünülmesi bile korkunç geliyor.
şöyle ki:
1) diyelim sene sonunda şampiyon olacak takım - tabi bu galatasaray oluyor- ilk 3 hafta maçlarını kaybetti. 4. hafta galatasaray'ın rakibi de, sene sonu küme düşecek fakat ilk 3 maçı kazanmış olsun. bu düşünce sonucu -rakip kazandı varsayalım- rakip takımın attığı ve galatasaray'ın yediği gollerin değeri daha az olacaktır. belki de galatasaray'ın averajla şampiyonluğuna ve 4. haftada ki rakibin averajla küme düşmesine sebep olacak.
2) bir de maç içinde var. yani 0-0 dan 1-0 ve 4-0 dan 5-0 aynı mı diye soruyor. tabi ki de aynı. galatasaray ilk yarı 6 gol attı* ise karabük'te ikinci yarı 6 gol atabilir. futbol bu. ardı ardına iki kırmızı, bir penaltı, bir kendi kalesine gol. hatta 4-0 dan 5-0 a getiren gol daha önemli. çünkü: futbolcu 0-0 iken zaten maçı kazanmaya oynuyor ve amacı gol atmak. yani amacını gerçekleştirmiş oluyor. 4-0 iken ise rahat bir hale bürünebilir. dolayısıyla 4-0 iken 4-1 yapmak, 4-0 iken 5-0 yapmaktan daha kolay olabilir. fakat tam tersi de daha kolay olarak kabul edilebilir. maç içinde futbolcuların karakterine ve ruh haline göre değişen bir durum bu çünkü.
3) 21. hafta yine galatasaray ile aynı takım karşılaşsın(bknz 1). 4. haftadan sonra galatasaray galibiyet, rakip ise mağlubiyetten başka bir sonuca ulaşmasın. bu sefer gol değerleri tam tersine olacak. eee, noldu şimdi? geçen böyle olmadı ya. güçlü takım, güçsüz takım falan. tam tersi oldu şimdi.
yani bu yazı uzadıkça uzar. 7-0 biten güzel bir karşılaşma var. mağlup neden bu kadar dağıldı? hangi noktalarda zayıflıkları var? neler yapmaları gerekiyor? denileceğine, golün değeri konuşulur olmuş.
ayrıca bunu sadece futbola değil, diğer tüm sporlara da getirmek gerekir. 50-28 iken o an galip olan a takımı tarafından atılan üçlük mesela 1.5 lik sayılmalı. 22 sayı fark atmışsın. ama 51.5 - 55 olduğunda a takımının attığı üçlük beşlik sayılmalı. 56.5-55. var mı böyle bir şey ya?