olmasi gerekendi! iki dunyaca isim yapmis, tecrubenin zirvesindeki kaleciden sonra, ozellikle
aykut ercetin bu iki kalecinin birinin yedegi, digerinin de ogrenciligini yapmis olmasindan dolayi, en azindan bir tam sezon boyunca kalede kalmayi hakediyordu. yada galatasaray tarafindan surekli yabanci ve isim yapmis kaleci transferi politikasi gudulseydi, belki anlasilir olabilirdi kendisine tahammul edememek ama malesef bu kale
zapata ve
leo franco'yu da gordu! oysa
aykut ercetin bu iki kaleciden de daha faydali olabilme potansiyelindeydi.
ufuk ceylan konusu ise bir nevi galatasaray taraftarinin nasil sabirsiz olabildigini gostermistir. sahsi fikrim ufuk ceylan'in zaten cok da yetenekli bir kaleci olmadigindan yanaydi her zaman, ancak "ben kaleci sarrafiyim, anlarim adam olacak kaleciden" diye de israr etmem acikcasi. genel gorus
ufuk ceylan'in cok iyi bir kaleci oldugu yada olacagi yonundeydi. oysa onun da kaderi
aykut ercetin'den farkli olmadi. yaptigi bir kac ufak hata ve yedigi bir kac gol ile afaroz ediliverdi.
oysa simdi herkes rahat. cunku
fernando muslera'ya astronomik paralar verildi ve
fernando muslera italya
serie a'dan geldi, yasli degil ve
uruguay milli takimi kalecisi. dunya'nin sayili kalecileri arasinda gosteriliyor. butun bu background'u
11 eylül 2011 istanbul bb spor galatasaray maçı'nda yedigi cok hatali gole goz yumulmasini gerektiriyor. fakat gozden kacan birsey var ki, butun bu kariyeri daha henuz bir kariyer sahibi degilken yedigi hatali gollere onun yetistigi cevredeki insanlarin olmasi gerektigi gibi "olur boyle seyler, kim yemiyor ki? " seklinde yaklasimiyla olmustur muhakkak.
simdi elimizde bence daha kariyerlerini baslatamadan bitirdigimiz iki genc kaleci var. biri
aykut ercetin, digeri
ufuk ceylan. kimisi hastaliklarinin sebebi gorur bu ikiliyi, kimisi attan sonra binilen esek benzetmesi yapar ama kimse demezki bu adamlar hic yoksa bir tam sezon kalede surekli oynadi mi? kimse demez ki
lorik cana gibi bir adamin bile vasifsiz gorunmesine sebep olmus tarihi hezimet sezonunda, kendi aralarinda yasadiklari rotasyon sebebiyle basalari donmus bu iki kalecinin kariyerini bitirdik! dedigim gibi
ufuk ceylan ile ilgili de her ne kadar sabir noksanligini ifade etsem de, benim dusunceme gore
aykut ercetin volkan demirel'den cok daha buyuk umit vaad ederek basladigi kariyerine -onun yedigi komik gollerden yememis olmasina ragmen- kendisine gosterilmeyen sabir yuzunden ayni ivmede devam edememistir.
sanirim
fatih terim 1996'da
galatasaray'a ilk gelisinde;
umit davala'yi
diyarbakirspor'dan getirip, yaptigi hatalarina ragmen arkasinda durmasaydi, bugun
ulrich van gobbel'den sonra
umit davala izlemek diye bir
bkz daha verilebilirdi, oysa
umit davala belki
ulrich van gobbel kadar guclu ve hizli hic olmadi ama surasi kesin ki
galatasaray'a
ulrich van gobbel'in verdiginden ve verebileceginden daha cok sey verdi! simdi ne olabilir bu diye dusunenlerin,
umit davala ve arkadaslarinin neredeyse bir tam sezon paralarini alamadan oynamalarini ve
franck ribery'nin 6 aylik macerasinin nasil noktalandigini hatirlamalarini tavsiye ediyorum.
sonuc olarak,
galatasaray'a her kosulda bagli kalacak,
yabanci kontenjanini kalede kullandirtmayacak ve kendinden onceki dunya capinda kariyerlerleri sonucu birikimlerini aktardigi
aykut ercetin ve hatta
ufuk ceylan gibi iki yetenegi harcamis olmamizdan dolayi hic olmassa uzuntu duymak gerekirken, hala
galatasaray armasini tasiyan bu iki kaleciyle alay etmek belki bir kisim
galatasaray taraftarina daha eglenceli geliyor!