1
2005-2006 sezonuydu. erik gerets yönetimindeki galatasaray düşe kalkla da olsa yolunda ilerliyordu. önceki sezon yüzüncü yılında şampiyonluğu ezeli rakibi fenerbahçe'ye kaptıran galatasaray, ezeli rakibine nazaran kısıtlı olan kadrosuyla şampiyonluğu kovalıyorudu.
galatasaray her ne kadar kısıtlı kadrosuyla şampiyonluğu kovalsa da; sezon içinde sürekli ezeli rakibi fenerbahçe'nin puan olarak gerisindeydi. hatta ligin ilk yarısında ali sami yen'de oynanan maçta fenerbahçe'ye 1-0 yenilmiş ve ligin 14. haftasında rakibinin 6 puan gerisine düşmüştü.
o zamanları bilenler bilir, internette galatasaray'ın konuşulduğu iki tane popüler forum vardır; biri alisamiyen.net diğeri de ultraslan forum. işte tam o zamanlarda galatasaray tribünlerinin renkli siması pakistanlı ali kardeşim ua forumda bir başlık açmıştı; forumdaki sözde td'ler diye. o zamana kadar hem alisamiyen.net'te hem de ua forumda herkes teknik direktörlüğe soyunmuştu; "yok cihan orda oynar mı?, yok saidou niye oynuyor, yok gerets neden 4-4-2'den 4-3-2-1'e dönmüyor, yok hıdır'ın tam olarak mevkisi orası değil, yok bu takımın en iyi oynacağı sistem 3-5-2, yok cm'de de bu sistemi kurdum takım tıkır tıkır işliyor" gibisinde şeyler sayıklayıp herkes kendi kafasındaki 11 diziliğini yazıyordu. bugün bakıyorum gram kadar değişen bir şey yok. herkes teknik direktör olmuş kendi dizilişini yazıp kendi on birini kuruyor. arkadaşlar! madem teknik direktör olmaya bu kadar heveslisiniz neden kursuna gidip teknik direktörlük belgenizi almıyorsunuz? madem işler sandığınız kadar kolay, neden mahallenizdeki amatör takımın teknik direktörü olmuyorsunuz? görüyorum, hepiniz istekli, potansiyelli gençlersiniz neden kendinizi sözlükte harcıyorsunuz? neden aramızdan yeni dahi daumlar, yılmaz vurallar çıkmasın ki? cm zaten açmış yolu. ilerleyin gidin işte. kur kadronu, oyna oynununu, olmazsa kaydetmeden çık, maçı tekrar oyna. bu kadar kolay.
galatasaray her ne kadar kısıtlı kadrosuyla şampiyonluğu kovalsa da; sezon içinde sürekli ezeli rakibi fenerbahçe'nin puan olarak gerisindeydi. hatta ligin ilk yarısında ali sami yen'de oynanan maçta fenerbahçe'ye 1-0 yenilmiş ve ligin 14. haftasında rakibinin 6 puan gerisine düşmüştü.
o zamanları bilenler bilir, internette galatasaray'ın konuşulduğu iki tane popüler forum vardır; biri alisamiyen.net diğeri de ultraslan forum. işte tam o zamanlarda galatasaray tribünlerinin renkli siması pakistanlı ali kardeşim ua forumda bir başlık açmıştı; forumdaki sözde td'ler diye. o zamana kadar hem alisamiyen.net'te hem de ua forumda herkes teknik direktörlüğe soyunmuştu; "yok cihan orda oynar mı?, yok saidou niye oynuyor, yok gerets neden 4-4-2'den 4-3-2-1'e dönmüyor, yok hıdır'ın tam olarak mevkisi orası değil, yok bu takımın en iyi oynacağı sistem 3-5-2, yok cm'de de bu sistemi kurdum takım tıkır tıkır işliyor" gibisinde şeyler sayıklayıp herkes kendi kafasındaki 11 diziliğini yazıyordu. bugün bakıyorum gram kadar değişen bir şey yok. herkes teknik direktör olmuş kendi dizilişini yazıp kendi on birini kuruyor. arkadaşlar! madem teknik direktör olmaya bu kadar heveslisiniz neden kursuna gidip teknik direktörlük belgenizi almıyorsunuz? madem işler sandığınız kadar kolay, neden mahallenizdeki amatör takımın teknik direktörü olmuyorsunuz? görüyorum, hepiniz istekli, potansiyelli gençlersiniz neden kendinizi sözlükte harcıyorsunuz? neden aramızdan yeni dahi daumlar, yılmaz vurallar çıkmasın ki? cm zaten açmış yolu. ilerleyin gidin işte. kur kadronu, oyna oynununu, olmazsa kaydetmeden çık, maçı tekrar oyna. bu kadar kolay.