• 151
    yarın pazartesi.
    yeni bir hafta; yeni bir mobbing günü.
    yine trafikte dellenme günü.
    yine "acaba bugün ne yapsam da işten kaytarsam, işimi başkasına yaptırsam" diye dolananlara rağmen insanların sorunlarına çare üretmeye çabalamak günü.
    aramızda çok fazla öğrenci var, onlara şunu söylemek istiyorum; gidin kardeşlerim.
    ilk firsatta basın gidin bu ülkeden.
    saçlarınız ağarmadan, sinir hastası olmadan, ülser-reflü olmadan gidin.
    ha, "abi ben ayak uydururum tüm bu puştluklara" diyorsanız, "ben de bir dişlisi olurum bu makinanın" diyorsanız kalın.
  • 153
    bira gurmesi diye bir meslek olduğunu öğrendim abiler. böyle şişelenmeye geçmeden içip kontrol falan ediyolarmış. üstüne bir de dünyanın parasını kazanıyorlarmış. biz de her akşam 50 kağıt biraya tuzlu fıstığa para bayılalım.

    biz dünyaya gelirken 4.üncü torbaya girip zor gruba düşmüşüz arkadaş kışın rusya'da maç yapıp kader maçlarımızı hep ingiliz devi ile oynamışız.

    bira gurmesi he? yazdık bir köşeye bakalım.
  • 157
    bizimkilerin bir huyu var, odama girerler düzelteyim derken ne var ne yok atarlar. zamanında koleksiyonumdaki biletlerin bazılarını attılar, ispanyadan çok şirin bir kola şişesi getirmiştim hatıra diye saklıyodum onu attılar, gazeteler biriktirdim attılar, maç günü dergilerimi attılar hep sustum. geçen dediler kullanmadığın eşyaları ihtiyacı olanlara verelim dedim tamam ne var ne yok ben şirketteyken toplayıp vermişler en sevdiğim polarım ve kazağım da gitmiş inanın evde giyecek 2 tane kazak 2 tane pantolon kalmış. sabah patladım sonunda bela okudum allah sizi nasıl biliyorsa öyle yapsın dedim vurdum kapıyı çıktım.

    şimdi düşündüm canlarından değerli mi? diye değil tabi ama artık cidden sabrım kalmadı. nalburdan kilit aldım akşama gidip değiştireyim sabah çıkarken kilitler akşam girerken açarım yapacak bişey yok.
  • 159
    bu aşağıdaki uzun ve güzel entry'i ekşi sözlükte yeni bir ilişkiye başlamak başlığında gördüm dertli panpalar okusun.

    önce şunu açın tabii https://www.youtube.com/watch?v=8R1Or53pioE

    şimdi başlayabilirsiniz..

    --- alıntı ---

    eskilerden hayır görmeyen, hep sevgiyi en dibine kadar tüketip öyle terk edebilen bünyeler için çok zor olan aktivite.

    hikayeyi biliyorsun; güzle başlıyor. baştan kanın ısınıyor hatta şanslıysan hoşlanıyorsun, heyecanlanıyorsun. olur mu, olmaz mı korkusu yaşıyorsun bir yandan. umudun var, bekliyorsun. o bir adım gelse sen on adım koşuyorsun. hem acelecisin hem sabırlısın. çok karışık bir ruh halindesin. çıkmıyorsun ama konuşuyorsun. henüz duyguların mantığını ele geçirmemiş, ölçüp tartıyorsun. bir yandan karşındakini tanıyorsun.

    sonra konuşmalar uzuyor, heyecan artıyor, beklemek zor gelmeye başlıyor. iki taraf da aynı duygulardaysa bir taraf açılıyor ve işte artık yeni bir macera başlıyor.

    başlar güzel. iyisin, mutlusun. vakit geçirmek hoşuna gidiyor. her şeyi ona anlatasın var. hep yanında olsa ne de güzel olur. arkadaşlarınla ettiğin tek muhabbet o olmuş belki. bağlanmaya, alışmaya başlıyorsun.

    sonra ilk kavga geliyor. midene bir ağrı, beynine üşüşen saçma düşünceler, sevgiden çok kızgınlık hissediyorsun. sadece kızgınlıksa şanslısın. peki ama ya kırgınsan? işte o zaman her şey sarpa sarıyor. karşındaki muhtemelen o kırgınlığı geçirmesi gerektiğini düşünmeyecek. sen her kavgada hep o ilk kavgaya döneceksin. sonra diğer kavgalar, tartışmalar birikecek. daha da kırılacaksın. daha da, daha da, daha da... bitmeyecek.

    kırılmamak için sen bastırmaya, kırmaya başlayacaksın bu sefer. istemesen de savunma mekanizması geliştirecek bünyen. karşı taraftan çok kendini düşüneceksin. oysa başta öyle miydi? önce o, sonra sen vardın.

    kırgınlıklara çare bulunmayınca bir taraf vazgeçecek. hatta belki iki taraf birden vazgeçer. sonra kimse bir şeyi düzeltmeye çalışmayacak. bırak dağınık kalsın.

    rutine bağlayacaksın. belki haftada bir bile görmek istemeyeceksin. yaşadığın şeyleri paylaşmak istemeyeceksin. onun dertlerini dinlemek bile istemeyeceksin. hasta olsa eskiden için parçalanırdı, gözlerin dolardı. şimdi "çorba iç iyi gelir." diye savuşturacaksın.

    eskiden canının büyük bir parçasıydı. eskiden o sendin. senindi. ait bile hissetmiştin belki kendini. sonra büyü bozuldu.

    böyle devam etmeyeceğini anlayacaksın bir süre sonra. ayrılamayacaksın çünkü alıştın. hayatında onun olmaması fikri bile seni ağlatmaya yetecek ama onla da mutlu değilsin. hala çok az da olsa sevgi kaldı içinde. evden kedin gitse özlersin, onu özlememek mümkün mü? içinden nasıl söker atarsın?

    ama bir yerde canına tak edecek. ettiğin kavgalarda artık saygı yok. ağzından senin bile beklemediğin küfürler çıkmaya başlıyor. merak etse diye telefonu kapamalar, kendini camdan atma tehditleri, sırf telaşlandığını görmek için yapılan numaralardan bezeceksin. kendini tanıyamayacak hale geleceksin.

    sonra değiştiğini fark edeceksin. bu sen olamazsın. sen iyi bir insandın. ne oldu sana böyle? o an bir cesaret ayrılacaksın. sonra yine barışacaksın. aynı senaryoyu yaşayıp bir daha ayrılacaksın. hatta bir daha. ayrılık koymayacak artık.

    sonra bir sabah uyandığında içinde onu bulamayacaksın. yok olmuş. ne sevgi, ne özlem. kalan tek şey alışkanlık ama geçecek. bu sefer gerçekten bitirip gideceksin.

    o da aramayacak seni. onun tarafında işler farklı sanıyordun, o seni unutmaz sanıyordun ama unutacak. birlikte başladığınız bu hikayeye yine birlikte bir son yazacaksınız. geriye peluşlar, kurumuş çiçekler, notlar, oyuncaklar ve en çok fotoğrafla dondurulmuş anılar kalacak. silmeye, atmaya, yakmaya kıyamayacaksın. saklayacaksın. kendinden bile...

    o içinde yok olsa da bir kutuda anılarınız kalacak öylece.

    sonra aynı senaryoya başka biri gelecek. olmaz sanıyordun. hissedemem diyordun ama hissedeceksin. yine bitecek. belki daha kısa belki daha uzun ama son hep aynı.

    eğer şanslıysan bir yerlerde bir kırılma yakalayıp bu sonu değiştirebilirsin. ya da süreci uzatabilir o arada evlenebilirsin. belki de hiç sevmezsin mantığınla hareket edersin ve kırılmazsın bile. eğer şanslıysan...

    işte bu senaryoyu yaşadıysan, yeni bir ilişkiye başlarken on defa düşüneceksin. sonunu önceden gördüğün bir şeye adım atamayacaksın. yeniden heyecanlanamayacaksın. içinde bir şeyler koptu gitti çünkü. aslında yeni bir ilişki yok. yalnızca başrolü değişmiş eski bir senaryo önündeki.

    boşver başlama. nasıl olsa son aynı. ya da başla ne fark eder. son aynı olsa da süreç değişir belki. ancak yapman gereken bir şey var artık bildiğin; "bağlanmayacaksın öyle bir şeye..."

    --- alıntı ---
  • 160
    buradan 750 km uzaktayız. deniz kenarında çektirdiğimiz o fotoğrafın üstünden 7 ay geçmiş, ama benim hislerimin üstünden 24 saat bile geçmemiş. tesadüfen görmüşüm o fotoğrafı aslında. sen çaprazımda oturmuşsun ama aslında yanımdasın hep, sonra sen gülmüşsün. ben de gülümsemişim işte biraz.

    senden habersiz gelmişim aslında. beni sevmiyorsun sen. ama ben her şeyi göze almışım. çünkü "hayatımın en değerlisi" sensin. ilk bi şaşırıyorsun ama sonra eyvallah ediyorsun geldiğimi öğrenince. belli etmesende sende yerimin başka olduğunu biliyorum az çok. herkesten farklı. sevmiyorsun ama farklı işte. sen böyle koşulsuz sevilmemişsin çünkü. sonra o şarkı çalıyor "kimse seni sevmeyecek, benim kadar bu bir gerçek".

    yine de yeterli olmuyor. sen hayalindeki yaşamı, hayatta bir daha yaşayamayacağın duygulara tercih ediyorsun. başım üstüne diyorum. ama yineliyorum "kimse seni sevmeyecek, benim kadar bu bir gerçek"
  • 164
    5 sene aynı şirkette çalıştık, son 1 sene bazı şeyler yaşadık ve onu başkalarıyla molada vs görünce deliriyordum dayanamadım onun yüzünden istifa ettim. işsiz kalmadım çok şükür. çok özledim çok seviyorum hala seviyorum. bayağıdır konuşmuyorduk mesaj atmış seni rüyamda gördüm nasılsın diye dağıttı beni yine. çok seviyorum hala ama o başkasıyla beraber kimseyi düşünecek dermanım da yok. nasıl kurtulacağım bilmiyorum o kadar ilişkim oldu hiç böyle olmamıştım.

    yazın evde tek kalıyorum geçen yaz bana zehir olmuştu. bir araba alıp her haftasonu bir yerlere kaçmayı düşünüyorum. yoksa kafayı yiyeceğim bu gidişle.
  • 165
    yıllar sonra liseden sıra arkadaşım aradı. epey arayı soğuttuk görüşelim dedi, takım elbise giymiş garip garip adamlarla tanıştırdı. sana bir iş anlatacağım dedi. mega holdings midir nedir yeni bir şey dadanmış piyasaya. piramit sisteminden farkını sordum websitesi satıyoruz dediler ama websitesinin fiyatla alakası yok. sadece kılıfını uydurmuşlar hukuktan kaçmak için.

    garibim 2 seneye emekli olacağım diyordu. bu tarz işlere para kaptıranlara üzülmem aklıma hep sülün osman gelir. yıllar geçtikten sonra yolunacak kaz olarak görülmeye başlanmışız sözlük.
  • 170
    sözlük hem galatasaray'lı hem de cumhuriyet halk partisi'ni destekliyor olmak çok zor bu ülkede be.

    bakıyorum haksızlıklar hep galatasaray'ımın üzerinde. ntvspor u ligtv si bütün yorumcuları galatasaray düşmanı. hatta eskiden formamızı terletmiş oyuncularımız bile kaosa sürüklüyor bizi yorumlarıyla. bizi savunmalarını geçtim yerin dibine sokuyorlar. bu haksızlığa dayanamıyorum anasını satayım.

    cumhuriyet halk partisi deseniz bakıyorum havuz medyası'na... o kadar çirkin ve lekeliler ki, insanları salak yerine koymaları yetmezmiş gibi insanlar da bunlara inanıyorlar. neredeyse bütün kanallar gazeteler karşı bize. ne oldu 99 koalisyonundan sonraki 3-5 yılda da bir anda değişti herşey ? ne olurdu be sözlük doğrularla yönetilseydik, atamızın izinde gidebilseydik, özgür, demokratik ve laik bir ülke olabilseydik...
  • 171
    cumhuriyet halk partisi bitmiş.. sürünüyor. illa akp başarısız olsun istiyor yoksa iktidar olamam derdinde mesela genel başkanı bildiğin fiyasko herif, kaç seçimdir hüsran o halen israrla devam ediyor neden ? yok hani ülke için en hayırlısı neyse o derim ancak 10% seçim barajı var.. demokrasiden bahsediyor chp, ya sen bu 10% seçim barajı indirilmesi yada kalkması için ne yaptın ? hiç ! yapamazsın.. yaparsan senin oyların tkp'ye sosyalist partilere gider.. diğer sol partilere ne bileyim vatan partisine felan. chp bitmiş, yeni isimlere ihtiyaç var, şayet mustafa kemal bu partiyi kurmasaydı.. x bir isim kursaydı herhalde oy oranı 0,82 % felanla kalırdı. neyse ya chp gene secimlerde kayıp eder.. ekmek için ekmeleddin.. hiyar için hiyarettin.. patates için patateselledin ile anlaşır güzel güzel çatıyı ayarlar.

    bu kemal'dan harbi tiksiniyorum, çok irite bir insan mesela diyor ki adalet olsun istiyorum bunu hep tüm samimiyeti ile söyler ulan kemal.. sen şike için adalete fenere yakmadın mı. hangi adaleten bahsediyorsun olum sen?

    not: bende chpliydim, ancak bu kemal olduğu sürece oy yok.
  • 172
    amk dünyasında hiç bir işim rast gitmiyor.

    belki bir yıldız olabilecekken şu an sikko bir işim var. kaç tane ameliyat geçirdiğimi sayamadım. hayatımda en iyi yaptığım şeyi basketbolu bıraktım o yüzden.
    çok sevdim o da götüme girdi sikik bir inat uğruna onu da kaybettim. evet malın biriyim kabul ediyorum.
    velhasılı kelam sik kafalının biriyim. eğer hayatınızda bir şeyler kötü gidiyorsa beterin beteri var diyin hayata daha sıkı tununun amk.
    ben şu hayatta sahip olduğu her güzel şeyi kaybetmiş bir insan olarak sesleniyorum size.

    hayat güzel amk sıkı sıkı tutunun sevdiklerinize, sevdiğiniz işi yapın, sevdiğiniz bölümü okuyun.

    seviyorum lan hepinizi.

    dip not: alkollü falan değilim amk. sadece çok doldum.

    dip not 2 : inat ettim 13 yıl sonra basketbola geri döndüm ortalığın anasını sin kaf ettim ama yavşak bir hoca yüzünden kadroya giremiyorum amk.

    dip not 3 : kiralayacak salon buldum beyler basketbol oynayalım mı amk :(

    vesselam!
  • 175
    lan sözlük...
    kanunların anasını ağlattılar. 40 senelik hakimler kanunu nasıl uygulayacağını bilmez hale geldi. 40 senelik avukatlar gelen davaları almayı reddediyorlar artık bu yaştan sonra elimize yüzümüze iş bulaştırmayalım diye...

    öyle maddeler var ki herkes yargıtay içtihadı bekliyor nasıl uygulanması gerektiği hakkında. neresinden baksan oluyor, neresinden baksan olmuyor. artık cılkı çıktı işin. bu gün benden yaşça büyük, kıdemce büyük bir meslektaşla dertleştik. adam iş hukukuyla ilgileniyor. şu an elinde aktif 1000 kadar işçi alacağı davası var. yargıtay'ın iki hukuk dairesi aynı konuda farklı içtahatlar verip duruyor. ne acaip, iş yakında mecbur içtihadın birleştirilmesiyle netleşecek. buna göre adamın bence de doğru açılmış 1000 küsür dosyası ya reddedilecek ya kabul edilecek.

    ben de 2 haftadır bir davayı nasıl açayım diye kara kara düşünüp duruyorum.
    ne saçma... 2011 ve öncesinde oturmuş ve toplumun her kesiminin sindirdiği bir uygulamayı kaldırdılar, şimdi ne olacağı belli değil.

    yeni türkiye'nin acaip işleri...
App Store'dan indirin Google Play'den alın