kulübümüze olağanüstü hizmetleri dokunan oyuncularımız.
ama ikisinin de miadı doldu artık.
sneijder'i çok seviyorum, bizim efsanemiz oldu, hele şu yeniden yapılanma döneminde jor hocamın gelmesine öncülük ederek gözümdeki değerini bir kat daha artırdı.
ama kabul edelim ki eski formundan çok uzak, yaşı gereğince toparlayabileceğini de pek sanmıyorum, bundan sonra katkısı ve formu peyderpey azalmaya devam edecektir.
karakteri ve çalışma azmine ise kimse laf edemez.
selçuk inan'ın da ilk geldiği dönemler
felipe melo ile beraber yaptıklarını inkar eden taş olur. 2 tane şampiyonlukta bizzat rolü vardır.
ama son 2-3 yıldır duran toplar dışında takıma hiçbir katkısı yok. artık onu da yapamıyor.
galatasaray'da en nefret ettiğim şey şu evlatçılık anlayışı.
selçuk ayrıca karakterden de kayıplar vermiş durumda. bu evlatçılık anlayışının aramızdan ayrılan
burak yılmaz ile beraber temsilcisi durumunda.
sırf onlar istedi diye
olcan adın transferinin yapıldığından hiç şüphem yok.
geçmişlerine saygı duyuyorum, lakin ikisinin de misyonu doldu artık. üstelik en çok parayı kazanan oyuncularımız da bunlar hani.
bakın
fernando muslera da çok para kazanan ve 5 yıldır kadromuzda olan bir oyuncu ama kimse onu eleştirme cesaretine sahip değil, zira adamın performansı ve karakterli duruşu ortada.
şu anda buna cüret eden adamın g.tünden kan alır taraftar. öyle kolay değil.
altın portakalımız ve sevmesem de kaptanımız için yol göründü, selçuk için devre arasında, sneijder için de sene sonunda ayrılık planlanmalı diye düşünüyorum.