galatasaray amigolarının öğrenmesi gereken ilk şeydir. 22 agustos 2010 galatasaray bursaspor maci sırasında tipik memleketim insanı davranışı sergileyerek amiri değil, memuru protesto etmişlerdir. ortamda bir protesto gerekliyse bu yönetime ve başkan adnan polat'a olmalıydı. yok gerekli değilse adnan sezgin değil yapılamayan transferler protesto edilmeliydi. galatasaray kulübünde başkandan ve yönetimin bir kesiminden nemalanan amigolar olduğu sürece protestolar da güdümlü olacaktır. kişisel kanaatim hiç değişmedi, adnan polat ve yönetimi başarısızdır, başarısız olmaya da devam edecektir. galatasaray spor kulübüne katkıları mutlaka olmuştur, ama ayşe teyze de başkanlık yapsa, mehmet emmi de başkanlık yapsa bu kadar katkı sunardı.
- yapılan yanlış transferler,
- stad yapımının bu kadar uzayıp ele güne maskara oluşumuz,
- galatasaray tarihinde hiç yaşanmamış skandallar,
- haldun üstünel gibi galatasaray tarihinde şimdiden en çok sevilen yönetici olarak yerini almış birinin yönetimden istifa ettirilmesi,
- adnan sezgin gibi galatasaray tarihinin en nefret edilen kişisinin kulüp'te görevlendirilmesi,
- takımın tek forvetini,
* göbek savunma oyuncusunu
* devre arasında yerine her maçta oynayabilecek bir futbolcu bile transfer etmeden satarak takımı bir sezon stopersiz, bir sezon forvetsiz bırakması.
- seçim kazanabilmek için joao alves ve giovanni dos santo gibi kiralık ama sansasyonel oyuncular alarak popülizm yapması,
- riva arazisi, stad inşaatı gibi kendisinin başlatmadığı projeler dışında hiç bir projesi olmayan, galatasaray'ı sportif alanda olduğu gibi, kurumsal alanda da diğer kulüplerin gerisinde bırakması.
bunlara eklenecek veya bunlardan çıkartılacak doğru veya yanlışlar olabilir. galatasaray spor kulübü son 20 yılın en kötü kadrosuyla lige başlayıp, en kötü başlangıcını yapıyorsa her şey güllük gülistanlık edebiyatı yapmak sadece egolarımızı tatmin eder ve bunun yegane sorumlusunun da hesap vermesinden daha doğal birşey de olmamalı. yok ben iki maçta yönetimi sorgulamıyorum diyorsanız da kendimizi bir gün daha "sorumlu taraftar" hisseder, "bak bu gün de fenerbahçelilere benzemedim, yönetimin yanlışlarına rağmen kulübümü destekledim" vurdumduymazlığı ile harekete devam etmiş olursunuz.