Kariyer Sonu1
96-97 sezonunda galatasaray forması giymiş eski kaleci. fortuna dusseldorf takımından alınmıştı. türk-alman kırması olmasından mütevellit bir adı da cengiz dülgeroğlu idi.
pierre esser
-
-
2ilk ve tek oynadığı resmi maç olan mabeddeki vanspor maçının 90. dk'sında abes bir gol yiyince bir daha kutsalı üzerine geçiremeyen eldiven.
-
31996-1997 sezonu 2. yarısının ilk maçı olan vanspor maçında, galatasaray formasıyla yediği ilk ve tek golu eski futbolcumuz yusuf tepekule aşırtmayla atmıştır.
-
4gol yedigi ve biletinin kesildigi vanspor macı 1-1 bitmi$ti. 90. dakika da yemi$ti golü. hatta o sezon alınan fenerbahce maglubiyetinden sonra takım ilk yarı sonuna kadar 12 macta 11 galibiyet 1 beraberlik almı$tı.
-
5(bkz: robert enke) *
-
6kaleci olmuştu ama halbuse allah onu kaleci olarak yaratmamıştı.
http://www.mythosfortuna.com/...186/pierre_esser.jpg
edit: link yenileme -
7hayrettin'den mehmet'ten illallah edilen o zamanlarda transfer edilmişti. bekleneni verememişti ne yazık ki.
-
8çoğu galatasaraylının ismini bir türlü hatırlayamadığı kaleci.isminden çok tipi ve yediği gol hatırlanır.
-
9
-
10başlığı sol framede görünce birden aklıma son dönemde düşündüklerim geldi. bari esser'le de alakalı yazayım tam olsun.
önce rezil bir sezon geçirip ligi kötü bir sırada bitirdik. sonra fatih terim geldi. fatih terim'den sonra bişeyler bir şekilde yerlerine oturmuş takım iyi oynamaya başlamıştı. sonra takımda önemli bir kaleci sorunu yaşanmaya başladı. önce hayrettin'in sonra mehmet'in içeri aldığı toplar. hem de kritik maçlarda. sonra bu elemanda geldi*. denendi 1-2, olmadı. sonra taffarel geldi.* sonra uefa kupası geldi...
şimdi bakıyorumda yine rezil geçmiş bir sezon. rezil kalecilerden çektiklerimiz. sonra fatih terim geldi. sonra muslera geldi.ya sonra...
gerçi muslera taffarel'e göre 2 sezon daha erken geldi. taffarel yanlış hatırlamıyorsam fatih terim'in 3. yılında gelmişti. olsun çok önemli değil. belki o özlediğimiz başarı içinde fatih terim'in 4. yılını beklemeyiz.
hayırlısı...
sisli meydanlarinda dolasan ve kaptanbulent uyardı sağolsunlar. taffarel 3. sezonunda gelmiş fatih terim'in -
11
-
12profesyonel futbol kariyeri boyunca sadece 9 maçta oynamıştır.
-
13şimdi bize transfer olsa yıllık bir milyon öro garanti paraya saçlarını briyantiliyor olurdu.
-
14hayatımda gittiğim ilk galatasaray maçında kaleyi koruyan kaleci.
hangi sene hatırlamıyorum, ama isviçre'de hazırlık kampındaydı takımımız. hardturm stadında grasshoppers'e karşı 5-1 yenilmiştik. kubilay türkyılmaz da atmıştı, hatta bir golü bülent korkmaz kendi kalesine atmıştı.
yani anlayacağınız, ilk cümle'de dediğim gibi koruyan değil, korumaya çalışan kaleci desek daha yerine olur...:) -
15alman kalecilerin türkleştirilmesinin revaçta olduğu dönemlerde takımımıza gelmiştir.
gerçekte kaleci midir futbolcu mudur bilemem ama bir top model olabilirdi. yakışıklı adamdı vesselam. -
16namıdiğer cengiz dulgeroğlu.
1996-1997 sezonunun hazırlık kampı boyunca kaleyi brad friedel korumuştu, hatta lig başlamadan bir hafta önce yapılan 3 ağustos 1996 galatasaray monaco maçı'nda kalecimiz friedel'di. friedel başka takıma transfer olunca bir anda kalecisiz kaldık ve kabus başladı.
kaleye ilk önce hayrettin demirbaş geçti. allah var birkaç hafta müthiş maçlar çıkardı. misal; herkesin hagi'nin attığı frikik golüyle hatırladığı 17 ağustos 1996 galatasaray trabzonspor maçı'nı kazandıran kişi aslında hayrettin'dir. ama hayrettin'in bu performansı uzun sürmedi. her fenerbahçe maçında olduğu gibi, 8 eylül 1996 galatasaray fenerbahçe maçı'nda da çok kötüydü, lakin herkes berbat olduğu için çok üstünde durulmadı. üzerinde yıllarca durulacak kadar kötü oynadığı 17 ekim 1996 galatasaray paris saint germain maçı ve 28 kasım 1996 gençlerbirliği galatasaray maçı hayrettin'in sonu oldu. görevi mehmet duymazer devraldı. mehmet daha sakar bir kaleciydi. defoları ortaya çıkınca yerini yeni transfer esser'e bıraktı.
işte esser'in macerası burda başlar. macerası derken uzun bir hikayeden bahsetmeyeceğim. hepi topu 90 dk resmi olarak galatasaray forması giydi. 90 dakika oynamış bir adam için nasıl bu kadar uzun bir entry girdim bilmiyorum. kendisinin galatasaray macerası 17 ocak 1997 galatasaray vanspor maçı ve yusuf tepekule'den yediği golden ibarettir. sonrasında formayı volkan kilimci'ye bırakıp biraz ikinci, biraz üçüncü, biraz dördüncü kaleci olarak takılıp gitti. gelirken "ben almanya'da tanınmış bir kaleciyim. deneme teklifini kabul edemem" diyerek artist bir şekilde gelmişti, giderken nasıl gitti hatırlamıyorum.
bu arada galatasaray'ın kaleci sıkıtısına volkan da çare olamadı. en azından top tutabiliyor diye bir iki sezon mehmet bölükbaşı'yla devam edildi. claudio andre mergen taffarel gelene kadar galatasaray kalesini mehmet bölükbaşı korudu. -
17yuzunde hep basimiz belaya girecek ifadesiyle kalede duran eski alman turk kaleci. kariyerindeki 9 mactan birisi de galatasaray formasiyladir.
-
18ilgili maçta* golü atan yusuf tepekule, takımın teknik direktörü ise mahmut alpaslan idi.
-
19aklımda cengiz olarak kalan kaleci. bizden vanspor'a giden küçük yusuf'un şişirdiği topu içeri tokatlamıştı.
-
20ligte sadece 1996-97 sezonunun ikinci yarısının ilk maçı olan vanspor maçında oynamış kalecidir. son dakikalarına 1-0 önde girdiğimiz maçta, eski oyuncumuz yusuf tepekule(küçük yusuf) çizgiyi geçip geçmediği o an için büyük tartışma yaratan golle takımına 1 puana kazandırmıştı. maçın hakemi ise bugünün mhk başkanı murat ılgaz'dı. yani bugün olan her şey o zaman da o günün çap ve şartlarına göre vardı. ayrıca maçta giydiğimiz sarı uzun kollu, kolları klasik adidas kırmızı çizgili şahane formamız, skordan dolayı uğursuz envaterine alınmış çok nadiren veya hiç giyilmeyerek aramızdan ayrılmıştır.
