16
namıdiğer cengiz dulgeroğlu.
1996-1997 sezonunun hazırlık kampı boyunca kaleyi brad friedel korumuştu, hatta lig başlamadan bir hafta önce yapılan 3 ağustos 1996 galatasaray monaco maçı'nda kalecimiz friedel'di. friedel başka takıma transfer olunca bir anda kalecisiz kaldık ve kabus başladı.
kaleye ilk önce hayrettin demirbaş geçti. allah var birkaç hafta müthiş maçlar çıkardı. misal; herkesin hagi'nin attığı frikik golüyle hatırladığı 17 ağustos 1996 galatasaray trabzonspor maçı'nı kazandıran kişi aslında hayrettin'dir. ama hayrettin'in bu performansı uzun sürmedi. her fenerbahçe maçında olduğu gibi, 8 eylül 1996 galatasaray fenerbahçe maçı'nda da çok kötüydü, lakin herkes berbat olduğu için çok üstünde durulmadı. üzerinde yıllarca durulacak kadar kötü oynadığı 17 ekim 1996 galatasaray paris saint germain maçı ve 28 kasım 1996 gençlerbirliği galatasaray maçı hayrettin'in sonu oldu. görevi mehmet duymazer devraldı. mehmet daha sakar bir kaleciydi. defoları ortaya çıkınca yerini yeni transfer esser'e bıraktı.
işte esser'in macerası burda başlar. macerası derken uzun bir hikayeden bahsetmeyeceğim. hepi topu 90 dk resmi olarak galatasaray forması giydi. 90 dakika oynamış bir adam için nasıl bu kadar uzun bir entry girdim bilmiyorum. kendisinin galatasaray macerası 17 ocak 1997 galatasaray vanspor maçı ve yusuf tepekule'den yediği golden ibarettir. sonrasında formayı volkan kilimci'ye bırakıp biraz ikinci, biraz üçüncü, biraz dördüncü kaleci olarak takılıp gitti. gelirken "ben almanya'da tanınmış bir kaleciyim. deneme teklifini kabul edemem" diyerek artist bir şekilde gelmişti, giderken nasıl gitti hatırlamıyorum.
bu arada galatasaray'ın kaleci sıkıtısına volkan da çare olamadı. en azından top tutabiliyor diye bir iki sezon mehmet bölükbaşı'yla devam edildi. claudio andre mergen taffarel gelene kadar galatasaray kalesini mehmet bölükbaşı korudu.
1996-1997 sezonunun hazırlık kampı boyunca kaleyi brad friedel korumuştu, hatta lig başlamadan bir hafta önce yapılan 3 ağustos 1996 galatasaray monaco maçı'nda kalecimiz friedel'di. friedel başka takıma transfer olunca bir anda kalecisiz kaldık ve kabus başladı.
kaleye ilk önce hayrettin demirbaş geçti. allah var birkaç hafta müthiş maçlar çıkardı. misal; herkesin hagi'nin attığı frikik golüyle hatırladığı 17 ağustos 1996 galatasaray trabzonspor maçı'nı kazandıran kişi aslında hayrettin'dir. ama hayrettin'in bu performansı uzun sürmedi. her fenerbahçe maçında olduğu gibi, 8 eylül 1996 galatasaray fenerbahçe maçı'nda da çok kötüydü, lakin herkes berbat olduğu için çok üstünde durulmadı. üzerinde yıllarca durulacak kadar kötü oynadığı 17 ekim 1996 galatasaray paris saint germain maçı ve 28 kasım 1996 gençlerbirliği galatasaray maçı hayrettin'in sonu oldu. görevi mehmet duymazer devraldı. mehmet daha sakar bir kaleciydi. defoları ortaya çıkınca yerini yeni transfer esser'e bıraktı.
işte esser'in macerası burda başlar. macerası derken uzun bir hikayeden bahsetmeyeceğim. hepi topu 90 dk resmi olarak galatasaray forması giydi. 90 dakika oynamış bir adam için nasıl bu kadar uzun bir entry girdim bilmiyorum. kendisinin galatasaray macerası 17 ocak 1997 galatasaray vanspor maçı ve yusuf tepekule'den yediği golden ibarettir. sonrasında formayı volkan kilimci'ye bırakıp biraz ikinci, biraz üçüncü, biraz dördüncü kaleci olarak takılıp gitti. gelirken "ben almanya'da tanınmış bir kaleciyim. deneme teklifini kabul edemem" diyerek artist bir şekilde gelmişti, giderken nasıl gitti hatırlamıyorum.
bu arada galatasaray'ın kaleci sıkıtısına volkan da çare olamadı. en azından top tutabiliyor diye bir iki sezon mehmet bölükbaşı'yla devam edildi. claudio andre mergen taffarel gelene kadar galatasaray kalesini mehmet bölükbaşı korudu.