• 82
    galatasaray sözlük'e iftira atmaması gereken yazar.

    --- alıntı ---
    gün aşırı karım, karımın gözünü doyurmam, nikah şahitlerim temalı ahlaksızca girdiler burada muteber sayıldığı için burada yokum.

    eşimin gözünü doyurmam için galatasaray'ı sattığım fikri burada destan muamelesi gördü ya, gerçekten söyleyecek söz yok. ayıp be
    --- alıntı ---

    böyle bir entry bir defa girildi, farkedildiği anda da silindi. üstelik kendisinin bu entryi giren kişi için çok daha ağır bir üslupla çok daha çirkin bir entry girmesi de cabası. kusura bakmasın ama yanlış olduğunu düşündüğü bir hareketi yapabiliyorsa çok da konuşmaması gerekiyor. ahlak insanın kendi doğrularıyla sınanmasıdır. burada yazarlara çirkin ithamlarda bulunmadan önce iğneyi kendisine batırmasını öneriyorum.

    sözlüğe yazmamakta özgürdür. ancak rica ediyorum iftira atmasın.

    ha nikah şahitleri eleştirilmiş. eleştirilir. yarın medyada da eleştirilecek. çünkü eleştiriye açık bir konu. nikah şahitleri olmaz da başka bir şey olur. ama eleştirilecek. ölen bir insanın ardından su testisi su yolunda kırılır kadar çirkin yorumlar yapılabilen bir yer medya. umarım bu gün sözlüğe karşı yaptığı kaba dayılığı o gün samimiyetle medyaya karşı da yapar. biz para vermiyoruz onlar para veriyor... bakalım o gün bize sergilediği doğrularıyla karşı karşıya kaldığında napacak...

    biraz büyümesi lazım. yaptığı iş eleştiri. üstelik medya önünde bir insan. dolayısıyla da eleştirilecektir. eleştiriye açık olması gerekiyor. ilk olarak sneijder mevzuunda söylediklerinden sonra görmüştük eleştiriye kapalı yapısını. sosyal medya kendisini övmek için icad edilmiş sanıyorsa yanılıyor. burada malesef insanlar 1 övülüyorsa 1000 gömülüyor. ama uğur karakullukçu sosyal medyadan çıktı, o yüzden fazla da garipsememeli, öyle değil mi? galatasaray sözlük yine ölçülü. twitter'da, bloglarda, ekşi sözlük'te veya diğer platformlarda daha azı yok. mesela kendisi de sözlüğü ve kendisi hakkında atıp tutan had bilmez, ipsiz sapsız insanları eleştiriyor.

    nikahı eleştirilebilir. şahitleri eleştirilebilir. hangi kriterden eleştirilemezmiş tam anlamadım. yazıları da eleştirilebilir. aksini iddia etse de bu kadar insan bakış açısının değiştiği fikrindeyse belki de öyledir. belki kendi farkında değildir değiştiğinin? zira bu gün o televizyona çıkmasına sebep olan, bu insanlar tarafından populer hale getirilmiş olmasıdır. ha seni biz yarattık değil söylediğim. başarı kendisine ait. yazdıklarıyla insanlara hitap etmiş, zor bir şey başarmış ve kabul görmüş. ama eleştiriliyorsa da sorumlusu kendisidir.

    karısı hakkında çirkin bir laf var mıdır başkaca sözlükte. umarım yoktur ama olabilir. gözden kaçırmışızdır. ihbar ederse gereken yapılır. hatta bu tarz hassas durumlar için özel mesaj da atabilir. 5 moderatör var. 5'inin de kapısını çalsın. o zaman elbet bir moderatör o an sözlüktedir, derhal kaldırılır. fakat bunun muteber sayıldığını iddia hem kendi yazdığından öğrenmiş olması gerekir, hem de kendi hakkında yazılanlardan öğrenmiş olması gerekir ki yanlıştır. bu tarz yaklaşımlar muteber değildir ve bu tarz yaklaşımları içeren entryler silinir.

    sözlüğü bırakabilir. bunu yaparak bizi cezalandırdığını sanıyorsa bana göre fazlaca önemli biri olduğunu düşünüyor. merak etmesin kendini silme özelliği çok yakında aktif hale gelecek. yani kendisini burada tutmak için kaldırılmadı. eleştirilemeyeceği gibi bir mağruriyete kapıldığı için belirtme ihtiyacı hissettim. yanlış anlaşılmalara sebebiyet vermeyelim. teknik sebeplerle bir süredir kullanılamıyor bu sekme. sanıyorum yeni yıla kadar epey sorunu hallolacak sözlüğün. bu da onlardan biri.

    kariyerinde ise samimiyetle kendisine başarılar diliyorum. sadece sözlük hakkında iftira atmasın yeter. kurumsal bir yer değiliz ama güzel ifade olduğu için kullanıyorum, kurumsal olarak kendisine yapılan hiç bir terbiyesizliğe üyeliğini sildikten sonra dahi müsade etmeyiz. zaten maille şikayet yolu var ve çok hızlı şekilde değerlendiriliyor. gözden kaçırdığımız bir şey olursa o zaman da bize ulaşabilir. ama buradaki eleştiriler kurumsal olarak sözlüğe değil bireysel olarak insanlara, yani şahsen hitap ettiği kitleye aittir. onların bir yansımasıdır. yazılanları övgü veya yergi sözlüğe mal etmemesi doğru olur.

    eleştirilere açık olması temennisiyle...
  • 76
    yakın dönem entry'lerim neden silinmiş diye çok mesaj aldım, normalde bir daha yazmayı da düşünmüyordum ama hemen her gün adıma yazılan terbiyesizce entry'ler destan kategorisine girdiğini görünce son bir kez yazmak istedim.

    niye buradaki izlerimi sildiğimin nedeni tam da bu işte... gün aşırı karım, karımın gözünü doyurmam, nikah şahitlerim temalı ahlaksızca girdiler burada muteber sayıldığı için burada yokum.

    bir insan televizyona çıktı diye eşine anasına osuna busuna laf edebilme hakkı elde ettiğini zannedenler yüzünden artık yokum. hesabı kapat seçeneği olsa onu da yapacaktım, baktım olmuyor, son olarak eski entry'lerimi kendim için saklayayım istedim.

    şu karı kız eş nikah temalı entryleri destan ilan edenler utanmaz ama söyleyeyim, eşim galatasaray tribünündendir ve ortaokuldan beri maçlara gider. hala daha kombinesiyle birlikte maçları takip ediyor. eşimin gözünü doyurmam için galatasaray'ı sattığım fikri burada destan muamelesi gördü ya, gerçekten söyleyecek söz yok. ayıp be

    eşime olan saygımdan bir daha buraya tek bir harf yazarsam o zaman uğur değişmiş dersiniz.

    basın uğur'un üstüne basın, belki bir entry'iniz daha girer haftanın en iyilerine.

    bundan böyle yokum, kalın sağlıcakla...
  • 75
    kendisi sözlüğün dr. henry jekyll'ıdır. uğur karalullukçu ise mr. edward hyde'ıdır. uzun zamandır yapacağı yorumlar için ve galatasaray taraftarının rafine nabzını ölçmek adına gs sözlük yazarlığını kullanmaktaydı.

    zaten terfi edip geliri artınca ilk iş sözlüğe rest çekip gerekirse yazmam ya çok da sıkıntı değil moduna girip bizlere ruhunu mr. hyde'ın ele geçirmeye başladığının sinyalini verdi; daha sonra sneijder eleştirileriyle londra sokaklarını elindeki çivili sopalarla kana bulamaya başladı.

    en sonunda kendisinin düğününde nikah şahidi olarak çalıştığı kurum yerindeki ağabeyleri yerine bein'den metin ve ntv'den sahte galatasaraylı hasta fenerli mehmet demirkol'un yer aldığını öğrenilmesi her şeyi kendi adına ortaya çıkarmıştı.

    artık eski entrylerini de silip tamamen vermeden almaya yani gaspetmeye başlayan pclionu ele geçiren uğur karakullukçu son tv programlarıyla tatlı dünya malına esir olup, alamut'a düşünce iyice azıya aldı pclion'u ve kuş kadar etti ki an itibariyle sadece 51 girdisi kalmıştır.

    kendisine iyi dünyalıklar diliyor misafir olarak da gs sözlüğün nabzını ölçebileceği gerçeğini mr.hyde'a hatırlatarak buradan uzaklaşmasını temenni ediyorum. dostum senin önün açık bas galatasaray'ın üstüne bas :) o zaman arşa değer belki başın...
  • 88
    zaten ortalık karışık bir de tripleriyle uğraştığımız yorumcu. yavşak ararsan sosyal medyada, sözlüklerde, kahvehanelerde her yerde bulabilirsin. her yerde ülkenin kurucusundan, ülkenin en naif insanına kadar hakkında abuk subuk konuşan insan bulabilirsin. az ismin olunca senin her şeyine iyi de olsa kötü de olsa terbiyesizce şeyler söyleyenler olacaktır. bu böyle yani artık. bunu görmezden gelemeyecekseniz yapmayın bu işleri. haber sitesine yazı giren bir editör değilsin ki sen. aynı anda milyon kişinin dinlediği bir adamsın. bırak bu milyon kişiden bir ikisi de bel altı vuracak yapıda karaktersiz insan olsun.
    ayrıca galatasaray'lı olduğun bilinirken galatasaray'ı ön planda tutamıyorsan ülkenin en iyi yorumlarını yapmana rağmen bile evlat olsan sevilmezsin*. istersen kaptan bülent'in oğlu ol.
  • 58
    2009'da kendisi hakkında şunu yazmışım; (bkz: #155581)

    adam ciddi ciddi gözlerimizin önünde; altyapı'dan a takıma çıkıp kaptanlığa yükselen topçu gibi büyüdü.

    geçtiğimiz gün baktım; 17 aralık 2016 türkiye ispanya maçı sonrası fatih terim'e soru soruyordu. terim'i sevdiğini düşünüyorum ama soru sorarken aman yanlış bir şey demeyeyim diye biraz zorlandı gibi geldi. kendisinde en ufak bir kabahat bulmuyorum zira terim'in en sevmediğim yönü bu; insanları bir anda tersleme ihtimali. sanırım o da; yılllarca tribünlerde adını haykırdığı, bloguna yazılar yazdığı, çıktığı programlarda başarılarından bahsettiği bir adam tarafından can sıkıcı bir tepki alsa çok üzülebilirdi. o yüzden gazetecilik mezunu ve eski bir gazeteci olarak yaptığı işe büyük saygı duyuyorum.

    benim için çok iyi bir galatasaraylı ve çok iyi bir gazeteci.
  • 64
    kendisi bildiğimiz gibi ntvspordaki yenilsen de yense de adlı programda dikkatleri çekti ve y0rüdü gitti. acaba kendisi bu tarz bir program düzenleyip, sucukçu olmayan galatasaray taraftarlarını toplayıp, dursun bakkal hakkında protestovari bir program düzenleyebilir mi acaba. ekranlardaki sesimiz olarak dursun'un gitmesinde milyonda 1 payı olursa dahi çok duacı olurum kendisinden.
  • 87
    ben biktim bu adamdan da bu adamin ilgi merakindan da sozlugu surekli mesgul etmesinden de. gitsin kardesim birakin gitsin, en son twitter'i da birakmisti ama 2 gun dayanabildi. calistigi kanalla birbirlerini cok iyi bulmuslar oyle ki ikisi de her zaman magdur ve magdur edebiyatindan hoslanirlar. sol frame'de bu adamla ilgili hicbir sey gormek istemiyorum artik. kendisinin soyledikleri ve yaptiklarinin sozlukte paylasilmamasi kendisi icin en buyuk ceza olur.
  • 19
    arkadaşımdır, iyi de çocuktur.

    daha haftasonu konuştuk. dedim ki, takımda en iyi performansını sağ tarafta verecek üç süper yabancı var, üçünün de gitmesini istemiyorum. dedi ki, bence biri gitmeli. haksızsın diyemedim. birinden vazgeçmek gerekirse ben giovani'den vazgeçerim dedim. genç oyuncu hayranlığı malum uğur'un, dedi ki keita gitse daha iyi. sonra keita üzerinde konuştuk. dedim ki barça ve real hariç her takımda oynar. dedi ki ancak everton'da, tottenham'da oynar; manu'da, chelsea'de değil. yine haksızsın demedim; "dünyanın en yetenekli 15-20 futbolcusundan biri. azıcık taktiksel disiplini olsa valencia'yla kalou'yu toplasan bir keita etmez. şu durumda haklısın, ama oynar hâle sokulabilir" dedim.

    keita gitti, bugün yine konuştuk. istikrarsızdı, bence iyi oldu dedi. geçen hafta da gitmesini istiyordu zaten. galatasaray yönetimi'yle hiçbir bağı yok, eskiden tv kanalında program yaptı, yine bağı yoktu, dışarıdan çalıştı çünkü. galatasaray yönetimi'nden de hiç memnun değil.

    uğur'la futboldan anladığımız bayağı farklıdır. futbola çok başka yerlerden bakarız, bizim için çok farklı şeyler ifade eder bu oyun. bloğunda yazdığı şeylerin çoğuyla da ilgilenmem açıkçası, uğur yazmış diye okurum sadece. ama bu taraflıdır, yönetimin adamıdır safsatasına sessiz kalamadım, komik olmuş. daha önce de buna benzer şeyler oldu. başkalarının da başına geldi, gelmeye de devam ediyor. değişen uğur değil, değişen uğur'a olan bakış. bir görüşüne katılmazsan, vuracağın yer bellidir. ya şımarır, ya yönetimin adamıdır. ama hep böyle olur, mesele yok. yine de yapmayın be abicim, galatasaray yönetimi'nin işi gücü yok, pisiliyon efsi bloğunu, uğur'un twitterını mı bağlayacak? biz uğur'a sürekli takılırız çok büyük yazarsın, blogların kralısın, kanaat önderisin falan diye; meğer hakikaten doğru diyormuşuz. her konuda son derece başarılı bir yönetim gösteren yüce yönetim kurulumuzdan da kaçar mı, farkına vardıkları gibi yapmışlar gerekeni.
  • 90
    sözlükten ayrılış sürecinde kendisini hatalı bulduğum pilot yazardır. bir sıkıntısı varsa moderasyon zaten yardımcı olurdu.

    sözlükten ayrılırken ''vakit kalmıyor, zaten yazacağımı da twitter'dan falan yazıyorum'' veya da ''rakip takım taraftarları gs sözlüğe üye olacak kadar fanatik demesin diye ayrılıyorum'' gibi nedenler sunsa daha iyiydi.

    böylesi çocukça davranmak yakışmadı. dünya'da çok şerefsizler var. o zaman biz de mars'a falan mı gidelim?
  • 85
    söylenmesi gereken her şey her zamanki gibi sevgili salyangoz tarafından söylenmiş. ekleyecek bir şey yok. (bkz: pclion/#2305135)

    kıymetli eşi de tribünlerden gelmiş, böyle oluşuna da çok sevindim. kendilerine de mutluluklar diliyorum. yalnız ben gündemden hariç gerçekten çok merak ettim şu nikah şahidi olayını.

    galatasaraylı bir çiftin nikah şahidi metin tekin ve mehmet demirkol nasıl olmuş?

    https://iasbh.tmgrup.com.tr/...u-1507586125070.jpeg

    art niyetle de sormuyorum, gerçekten merak ettim. yani geçmişten gelen bir tanışıklık var mı? ne bileyim aile dostlarıdır, eşinin akrabalarıdır belki de işe girmesinde, fark edilmesinde yeri vardır bu isimlerin ama gerçekten hangisi?

    ben de bunu çok merak ettim. derdimi skym :(

    yoksa kalan şeyler hep aynı, uğur sözlüğü bırakmış.

    - gene mi :(
  • 25
    hakkındaki sözlük entryleri "ya arkadaş bir sikide beğenin be!" dedirten blog.

    vallaha anlamıyorum ben arkadaş. kim tarafsız, kim işini iyi yapıyor lan bu ülkede spor medyasında?

    pclion'u eleştirenlerin özelinde, kişisel olarak söylemiyorum, genel olarak her takımdan memleket futbolseverinde gördüğüm şeyleri derleyerek yazıyorum.

    mehmet demirkol taraflı, ömer üründül taraflı, fuat akdağ taraflı, eski futbolcu tayfasından zaten bir tane bile tarafsız olabilecek yorumcu yok, ntvspor tayfası desen onlar zaten komple satılımış. ali ece desen romantizmin içinde boğulacak, futbol lalesi. tarafsız olsa ne olmasa ne. daha nicesi varda aklımda değil.

    aceto blog taraflı, pclion taraflı, tardini büfe taraflı, lambuja taraflı, borges, noat samisa taraflı. entel, objektif geçinen, fanatik adamlar bunlar hep. salsa basket zaten çok fena taraflı, offf öyle böyle değil. çünkü cemal nalga. hiçbiri samimi değil. o pclion zaten gökhan zan transferinede olumlu bakmıştı mesela. bırak ya, yönetim yağcısı işte...

    ...

    e kimi okuyalım, izleyelim lan? yeter aga ya... harbiden, kim objektif, kim yansız bu ülkede?

    (u: yukarıdaki blogger ve yorumcuların hepsini beğenmiyorum, hepsininde tuttukları takımlar olduğunu biliyorum, ama hepsinin objektif olduğunu düşünüyorum.)
App Store'dan indirin Google Play'den alın