• 115
    yüzüklerin efendisi dizi oluyor gibi dedikodular dolaşıyor ortalıkta. netflix, hbo gibi isimlerin 250-300 milyon doları gözden çıkardığı falan söyleniyor. ancak bir zamanlar yolu orta dünyaya düşmüş biri olarak kafama takılan şeyler var.

    yüzüklerin efendisi üçlemesi mi dizi oluyor? özellikle tabii bizim ülkemizde yüzüklerin efendisi dediğin zaman akla sadece üçleme geliyor, silmarillion, hurin'in çocukları, kayıp öyküler gibi asıl mevzunun döndüğü kitaplar pek de bilinmiyor. hobbit'in sonradan filmi çıktı ve o da kendini duyurdu.

    a) üçleme dizi olacaksa açıkçası merak ederim, izlerim tabii ki ama o iş çok zor. günahıyla sevabıyla, inanılmaz prodüksiyonlarla, cuk oturan oyuncu kadrosuyla, efsane müzikleriyle, sinema tarihinin en iyi 10 savaş sahnesi listelerini domine edecek kadar güçlü savaş sahneleriyle, pj bu yapımı beyaz perdeye uyarladı. sevin sevmeyin fakat bu adam büyük iş çıkardı. kitapta biraz üstünkörü anlatılan miğfer dibi savaşını sinema tarihinin efsane savaşları arasına soktu. pj'den en çok nefret eden adamın bile elf'ler yardıma geldiğinde tüyleri diken diken olur hala. dediğim gibi oyuncu kadrosuyla, müzikleriyle artık bir kült oldu üçleme. yüzüklerin efendisi deyince herkesin aklında aynı şeyler canlanıyor yani. dolayısıyla bunu tekrardan dizi olarak sunup yedirebilmek, kabul ettirebilmek falan bence çok zor.

    b) üçleme ile birlikte en kolay şekilde uyarlanabilecek olan hobbit de film olarak karşımıza çıktı. hem de fazlasıyla gereksiz şekilde uzatılarak. yani tek filmde gayet anlatılabilecek bir kitabı, uzattılar da uzattılar ve sonunda kaçınılmaz olarak ekledikleri şeylerle bir sürü eleştiri aldılar. neyse konumuz o değil. ancak o da çekildi yani. kaldı ki hobbit'in dizisi çekilse de dediğim gibi dizi olacak kadar uzun bir hikayesi falan yok, o beklentiyi karşılayacak bir konusu da yok. ayrıca bilbo baggins karakteri, martin freeman tarafından harika şekilde canlandırıldı. o üç filmin benim adıma en güzel yanıydı hatta. dolayısıyla hobbit'in dizi olacağını hiç sanmıyorum.

    c) silmarillion... geldik asıl mevzunun döndüğü yere. beyler bu kitabı size şöyle anlatayım; bir insanın hayal gücünün gelebileceği son nokta. yani bu kitap hakkında buraya paragraf paragraf yazı yazarım yine de anlatamam. bu kitabın dizisi falan değil, olsa olsa çok uzun süren bir belgeseli olur. öyle bir kitap bu. ancak maalesef bunun ekrana uyarlanması, en azından kitap olarak imkansız. valar'ın oluşumdan başlayarak, bütün arda'nın(turan değil aq, tolkien'in dünyası) ırkların, savaşların, bölgelerin vs nasıl olduğu bu kitapta anlatılır. kitap da zaten tam olarak öykü şeklinde değildir. yani belirli bir teması yoktur. bir sürü efsane hikayeyi anlatır. gönül istiyor ki fingolfin gibi -bana göre- tolkien'in oluşturduğu en baba karakteri ekranda izleyelim, o efsane olaylara tanık olalım ama çok zor. zira hikayeler efsane ancak onlar da o kadar uzun uzun anlatılmamış. yani açık konuşmak gerekirse bu kitabı ekrana uyarlamak göt ister beyler, üçleme de bile ortalık bu kadar karıştıysa bu kitapta olacakları düşünemiyorum. illa bu kitaptan bir şeyler koparacağım diyen varsa gitsin fingolfin'i anlatan bir film yapsın amk.

    onun dışında hurin'in çocukları falan beklediği reaksiyonu alır mı bilmiyorum, herkese hatta her orta dünya sevene bile uymayabilir açıkçası.

    böyle yani sözlük. böyle bir söylenti çıkınca düşüncelerimi yazayım dedim, ateş olmayan yerden duman çıkmaz. game of thrones da bitiyor zaten, onun boşluğunu dolduracak bir şeyler yapmak istemeleri çok da mantıksız gelmedi. umarım ne yaparlarsa yapsınlar ortaya güzel bir şey çıkar diyelim.

    yazımızı da fingolfin'i anlatarak bitirelim madem.

    ----spoiler----

    ''bu yüzden morgoth, yerlatındaki tahtından sessizce tırmanarak yukarıya çıktı; ayaklarının sesi yeraltındaki gök gürlemesi gibiydi. kara zıhlarla kaplanmış olarak öne çıkıp kralın önünde demir taçlı bir kule gibi durdu, siyah ve armasız koca kalkanı da bir fırtına bulutu gibi kral'ı gölgeledi. ama fingolfin gölgenin altında bir yıldız gibi parlıyordu; çünkü zırhı gümüşle kaplanmış, mavi kalkanı kristallerle donatılmıştı; buz gibi parlayan kılıcı ringil'i çekti.

    fingolfin; yüce noldor kralı, eski elf krallarının en gururlusu, en cesuru böyle öldü. orc'lar kapıdaki bu düelloyla böbürlenmedi; elf'ler duydukları derin üzüntü yüzünden bu konuda şarkı söylemedi..."

    ----spoiler----
  • 45
    bir maiar büyücüsü olarak tam zamanında yanınıza gelmekten gurur duyuyorum. çünkü bir büyücü asla geç kalmaz, erken gelmediği gibi. o hep tam zamanında gelir.

    ayrıca

    --- alıntı ---

    aragorn: yurttan ne haber var. rohan'ın süvarileri?
    eomer: bir elf, bir insan ve bir cücenin at diyarı'nda ne işi var? konuşun çabuk!
    gimli: adını söylersen, at efendisi, ben de benimkini söylerim.
    eomer: (attan iner) kelleni uçururdum cüce, eğer yerden biraz daha yüksek olsaydın.
    legolas: henüz eliniz inmeden düşer kalırdınız.
    aragorn: (legolas'ın yayını indirir) ben arathorn'un oğlu aragorn, bu gloin oğlu gimli, bu da elf diyarından legolas. biz rohan'ın ve theoden'in dostlarıyız.
    eomer: theoden artık dostla düşmanı karıştırır oldu. soyundan olanları bile...

    --- alıntı ---
  • 1
    bu evrenin dışında başka bir evrene daha inanan yazarlardır. öyle ki bu yazarlar için tolkien'in kitaplarına yeniden başlamak, peter jackson'un filmlerini başa sarıp izlemek, howard shore'un parçalarını dinlemek paralel evrene göç etmektir. tıpkı benim gibi o evreni bu evrenden de üstün tutarlar. feanor*, strider* ve eomer bilinen orta dünyalı yazarlardır.
  • 92
    daha çok film gelecek diye tahmin ediyorum orta dünya ile ilgili. zira filmler para basıyor. kapitalizm sonuna kadar sömürmeden bırakmaz bir kaynağı.

    mesela bir güç yüzüklerine dair kitabı var. işlenirse konusu çok ilginç. sauron'un hikayesini ele alıyor, yüzüklerin yapılışını anlatıyor diyebiliriz.

    sonra silmarillion var ki içerisinde 20 tane filmlik konu barındırıyor. senaristlerin en sevdikleri şey üstelik. hikayeleri istedikleri gibi işlesinler, karakterleri istedikleri gibi oluştursunlar, zira olaylar bir tarih kitabı ciddiyetinde anlatılmış.

    ama evet hobbit serisi de 3. filmle birlikte bitiyor. üzücü...
    smaug'a çok fena kanım ısınmıştı...
  • 103
    soluk yeşil bir kapağı olan, kalınca bir kitabı ilk görmemin üzerinden yıllar geçti. nedir bu ne anlatıyor filan konuşurken hayali bir alem pek de cezbetmemişti beni. ki kitap okumayı roman okumayı pek de severdim aslında. sonra kitapları okuyanlar filmleri çıkınca büyük bir mutlulukla filmlerine koştular. belki de bu yüzdendir batıya giden son gemiyi binmeyi kaçırmış bir elf gibi hissetmem.

    filmleri izlemek bu muhteşem dünyaya adım atmak biraz geç oldu ama gerçekten çok ilginç bir deneyimdi. karakterler, mekanlar, olaylar, hikayedeki uyum, sürükleyiciliği harikaydı. sonrasında kitaplarını okumak istemedim açıkçası sinema filmleri o kadar yüksek bir canlılık oluşturdu ki zihnimde bu imge yükünün dışında yeni bir şey oluşturamayacağımı düşündüm. gandalf'ı nasıl daha farklı hayal edebilirsiniz ki? orkları, elfleri , ayrık vadiyi, cüceleri başka nasıl hayal edebilirsiniz ki? bu büyük zorluğa katlanmaya üşendim ve okumadım kitapları. ne yazık...

    --- yoğun miktarda hobbit 3 içerir. izlemek isteyip henüz izlemeyenler devam etmesin ---

    yıllar geçti filmleri tekrarlamakla avunurken ortaya çıktı bu hobbit serisi. bu kitabı da okuyamadan filmlerine gitmek zorunda kaldım. enfes 2 film olabilecekken 3 filme evirmeleri pek hoş olmadı tabi. ikinci film en şanssız olandı. bu seride ejderha'nın ilk gözüktüğü sahneleri barındırmasına rağmen ejderha'nın 3. filmdeki ihtişamı yoktu 2'de. çok arada kalmış son filme bırakılan sahneler yüzünden. 3. film yayınlanır yayınlanmaz bizim sinema ulemaları durur mu durmaz tabi vay efendim izlenmez bu film berbat olmuş nerde lotr nerde bu, nerde kitap nerde film diye saydırmışlar. oyunculuklara bile giydiren var arada.

    valla ben smaug'lu sahnelere bayıldım. harika yansıtıldı o dehşet, smaug tüm ihtişamıyla karşımızdaydı. 2. filmin filozof sürüngeni gitmiş korkunç bir ejderha gelmişti yerine.

    alfrid'e çok takılmış herkes. ya ben çok ironik bir durum ama onu da çok mantıklı buldum. yok mu sizin etrafınızda da böyle karakterler? ben o kadar çok alfrid tanıyorum ki bir tanesinin 'göl kasabası'nda yaşaması da gayet olabilir bir durum.

    tauriel-kili aşkına pek çoğu takılmış. ya şimdi -kitabı bilmediğimi daha önce de belirtmiştim- bu aşk tauriel'in yaşamından sonra gayet de olabilir gibi geliyor bana. orman elfleri gayet farklılar, thranduil -oyuncu mükemmeldi bu arada- hiç de sevecen birisi değil. her aşk arwen-aragorn kalibresinde olamaz olmasın da zaten. sıradan savaşçı bir orman elfi ile cüce kralının yeğeni. çok zorlama değil. sonu kötü bitti bu üzücü tabi.

    genel savaş sahneleri kısmen kısaydı. kişisel sahneler ön plandaydı bu bence de kötü bir tercih. ama legolas'ın düşmekte olan kayalardan merdiven gibi çıkışı güzel bir sahneydi. burayı beğenmeyenler olmuş, işin daha ilginci gerçekçi bulmayanlar olmuş, işte bu çok komikti. filin tepesinde gezerken iyi kayadan atlarken niye kötü oluyor ki anlamadım. beorn az gözüktü birkaç ork kafası daha uçursaydı keşke. kartalların ortalığı dağıtmasını da beğenmemişler. ama diyorum yine lotr'da araftaki ruhlar gelip dağıtmıştı savaşı.

    thorin-azog savaşı biraz basitti. birbirlerini öldüreceklerinden emindim aslında ama, sanki daha komplike olabilirdi, çok klişe olmuş iyiler aldanır, kötüler aldatır temelinde. devlerin surlara kafayı gömmesi çok güzel bir sahneydi. thorin'in bilbo ile vedalaşması güzel oldu. thorin'in önce ejderha'nın söylediği gibi dedesinin hastalığına yakalanması sonra kendi kendine doğruyu bulması filan işte bunlar hep tolkien felsefesi.

    ama ama savaşın en özel, filmin hatta belki de tüm serinin en mükemmel sahnelerinden birisi cücelerin orklara karşı savaş pozisyonu almaları ve çok hızlı bir şekilde zırhtan oluşmuş tek bir vücut haline gelmeleri ardından savaşmayacakları sanılan elflerin onların üzerinden atlamalarıydı. burada eksik olan elflerin ok yağmuruydu.

    dol guldur sahneleri mükemmeldi. keşke biraz daha uzun olsaydı karanlık alemle ak divanın savaşı. kraliçe galadreil-sauron mücadelesi, dokuzları ile saruman-elrond savaşı harikaydı. gandalf burada biraz sönük kaldı. orta dünya büyük kraliçeye minnettar olmalı.

    orta dünyaya ait yeni bir ayrıntı daha yakalamak çok özel benim için. mesela angmar krallığı. toprakyiyenler. mesela demirayak. balin, thranduil'in geyiği... cüce kral dain cuk oturdu. cüce ordusu da görmüş olduk.

    lotr'a yapılan 2. filmdeki göndermeden daha önce bahsetmiştim (#1615452). bu filmde çok daha özel bir gönderme var ben başarılı buldum. thranduil ile legolas bozuşunca ortaya çıkıyor. oğlunu yolgezer ile tanışmaya teşvik ediyor babası. kuzeye git diyor arathorn'un onun yerine geçebilecek bir oğlu var. onu bul diye tembihliyor.

    lotr'a yapılan bir başka gönderme ise saruman'ın sauron'u bana bırakın demesi idi galiba, orası karanlık kaldı ama.

    bazı sözler, diyaloglar tüylerimizi diken diken etti. bir kaç tane alıntı iyi olacak. sözü orta dünya'ya bırakıyorum.

    --- alıntı ---

    yalnız değilsin, mithrandir...

    o burada leydim...

    kralları için savaşıyorlar...

    galadriel'i götürün burada güç kaybediyor. sauron ile ben ilgilenirim.

    senin burada bir gücün bir yüzün yok!... sauron'un ruhu kurtuldu. doğuya kaçacaktır..

    bu lanetli topraklar için yeterince elf kanı döktüm.

    evine dön, kitaplarını oku...

    şimdi herkes defolup gidebilir mi?

    goblin çukurunda bir yüzük bulduğunu biliyorum..

    --- alıntı ---

    hobbit 3 müzikleri.

    http://www.youtube.com/...HWY_iql7ATFOTpUCVapc
  • 118
    henüz orta dünya milli futbol takımı kurulmamış olan iklimden çıkagelenlerdir.

    benim de dahili olduğum coğrafyayı en iyi tanıtan internet portalı şudur: http://lotrproject.com daha iyisine denk gelmedim. bol açıklamalı zaman çizelgeleriyle, detaylı orta dünya haritalarıyla ve a'dan z'ye her bir orta dünya liderini tanıtan aile ağacıyla size ihtiyacınız olan her şeyi sunar. bi' göz atın derim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın