kimi galatasaray taraftarlarının takımımızın başında görmek istediği, kendileriyle şampiyonluk yarışında olduğumuz direkt rakibimiz
istanbul başakşehir futbol kulübü'nün teknik direktörü.
ben kendi adıma rakibimizin futbolcusunu da teknik direktörünü de veya bir toplu iğnesini de takımımda görmek istemiyorum. başakşehir kulübünün şu anda elde edilmiş bir şampiyonluğu olmayabilir ama son üç dört yıldır
fenerbahçe ve
beşiktaş kadar şampiyonluk yolundaki rakibimiz ve bu üç dört yılda en az onlar kadar itici bir takımdı. fenerin, bjk'nin eski teknik direktörünü takımınızın başında görmek ister misiniz diye sormak istiyorum, okan buruk'u galatasaray teknik direktörü olarak görmek isteyenlere. ya da fatih terim boşta olmasaydı
igor tudor gönderildiğinde
ersun yanal'ı takımınızın başında görmek ister miydiniz?
ayrıca okan buruk'un başarısının abartıldığını düşünüyorum.
akhisarspor ile türkiye kupası kazanması önemli bir başarı elbette ama hemen her yıl bir anadolu takımı türkiye kupasında yarı final hatta finale kadar çıkar. örneğin geçen yıl kupada fenerbahçeyi eleyen
ümraniyespor yarı finale çıktı; başakşehir'i eleyen ve bizim neredeyse elendiğimiz
hatayspor, tıpkı ümraniyespor gibi ikinci lig takımıydı.
çaykur rizespor'u ikinci yarıda ligin dibinden alıp 11. sırada ligi bitirmesi de önemli bir başarı elbette; ama çaykur rizespor arkasında siyasi desteği olan, devre arasında 7-8 futbolcu transfer edebilecek ekonomik gücü olan, hakem vurmayı düşündüğünü söyleyen başkanına doğru düzgün ceza verilmeyen dokunulmaz bir kulüp olduğu da unutulmamalı. şimdi de uefa avrupa liginde gruptan çıkma başarısını elde ettiği başakşehir kulübü de doğrudan siyasi desteği olan, ekonomik sorunu olmayan, istediği gibi futbolcu alan bir kulüp ve muhtemelen futbolcu maaşı ödemeleriyle ilgili bir sorunları yok. dikkatinizi çekmek istiyorum biz bonservis verip oyuncu alamadığımız için kiralık
steven nzonzi,
jean michael seri, vb. ile ve bonservisi olmayan
ryan babel,
jimmy durmaz ile oynamaya çalışırken onlar bonservis ödeyip
enzo crivelli,
aziz behiç gibi genç ve işe yarar futbolcu getirebildiler.
okan buruk'u sevmiyor da değilim. daha küçük bir çocukken, okan'ın galatasaray kariyerinin başında ayağı kırıldığında çok üzülmüştüm. bize bonservis kazandırmadan gitmesi, sonra beşiktaş forması giymesi biraz canımı sıkmış olsa da efsane kadronun bir parçası olması nedeniyle hep bir tarafım onu galatasaraylı gördü. geçen yıl da çaykur rizespor'u siyasi durumu nedeniyle sevmesem de sırf okan orada olduğu için destekledim. ama okan artık gayet itici bir rakibimizin elemanı. bahtı orada açık olsun diyeyim, ne diyeyim? ama galatasaray'da, doğrudan galatasaray'a karşı mücadele içine giren bir kimse görmeyi içime sindiremiyorum. eğer okan galatasaray'a teknik direktör olursa, hallerine acıma ve oh olsun deme ile baktığım
abdullah avcılı beşiktaş ile aynı duruma düşmekten, gülme komşuna gelir başına atasözünü yaşamaktan korkuyorum.
son olarak, gerçekten her şey başarı değil, değerler başarıdan daha önemli, çünkü başarıyı getiren değerler. değerlerini koruyanlar uzun vadede başarılı olur zaten. o nedenle, galatasaray değeri olan
bülent korkmaz yönetimi altında daha az başarılı olmayı okan buruk yönetimi altında çok başarılı olmaya tercih ederim.
düzenleme: iki gizli bakınız eklendi. soyut bir ifade somutlaştırıldı.