• 2551
    türlü eleştiriler yapılabilir kendileri hakkında.

    ama ölümüne övülmeleri gereken bir konu varsa o da 'maliyet'

    galatasaray'ın parasını kendi şirketlerinin kasalarıymış gibi dikkatli harcayan, ederi en fazla 1 olan futbolcuya 3 milyon vermeyen son derece dürüst bir yönetimle karşı karşıyayız.

    aysal döneminde yedek kaleci sinan'ın senelik 1.5 milyon euro kazandığı günlerden takımın as stoperi marcao'nun kemiksiz 900 bin euro kazandığı günlere. nereden nereye.

    idari anlamda türlü eleştiriler yapılabilir ama mali anlamda bu adamlara laf eden taş olur taş.
  • 2553
    --- alıntı ---

    bonservise 2,4 vererek;
    adamlar falcao’yu aldı,
    adamlar seri’yi aldı,
    adamlar nzonzi’yi aldı,
    adamlar babel’i aldı,
    adamlar lemina’yı aldı,
    adamlar andone’yi aldı,
    adamlar emre mor’u aldı,
    32lik reges’i sözleşme bitimine 1sene kala 4,5 sattı,
    bahsi geçen adam gibi adamlar ektedir
    --- alıntı ---

    https://pbs.twimg.com/...t=jpg&name=small
  • 2557
    kendileri hakkında hiçbir fikrim yokken sadece alternatifine bakarak desteklemeye başladığım, sonrasında gururla desteğimi sürdürdüğüm yönetim. mali disiplin, karlı yönetim, büyük hedeflere yönelik oluşturdukları hayal ötesi kadro gibi konularda gönlümüzü fethetmiştir. bir lafım da taraftar ikide bir kendilerinden utandıran istifa gibi söylemlere varan yangıncılığı bırakmalarını ve artık olgunlaşmalarını dilerim. örneğin falcao transferinden ders alması gereken yönetim değil, taraftardır. ya falcao ya istifa söyleminin gazına gelip bonservis dahil her şarta evet demeyen yönetim takdire şayandır. futbolcuyu bağlayıp, bunu ilan ederek monaco’yu eli kolu bağlı hale getiren de bu stratejidir. bizim şartlarımıza uygun olarak biten transfer için biraz sabır göstermeyi öğrenmeliyiz. ha geçen sene olduğu gibi bu taktik bazen tutmaz ve açıkta kalırız, o zaman elbette eleştiri hakkımız bakidir. böyle büyük operasyonlarda bazen gecikmeler ve aksamalar olabileceğini kabullenip, bize düşen desteği bu yönetime vermemiz gerektiğine inanıyorum.
  • 2558
    burada iki gün öncesine kadar istifa çağrısından tut edilmedik hakaret kalmamıştı kendilerine. abdurrahim albayrak'a transfer öğreten mi ararsın, mustafa cengize'e başkanlık öğreten mi.

    umarım bundan sonra bu yönetime bir transfer yüzünden cephe almayı bırakır, hak ettikleri desteği kendilerine verirsiniz. hem iç hem dış düşmanlar ile uğraşırken bir de taraftar olarak sizler zorluk çıkarmazsınız.

    mustafa cengiz; 1,5 yıllık yaptıklarıyla hem görev süresini doldurmayı, hem de ffp bittikten sonra bir dönem daha başkanlık yapmayı hak etmiştir. o sebeple ite köpeğe bu yönetimi yem etmeyin. kendilerini kaybedersek yerine gelecek yönetimin dö yönetiminin bir kopyası olacağını unutmayın. bu kadar imkansızlık içinde dünya takımı kuruldu, önceki yönetimler zamanında bu kulübün paraları nasıl iç edilmiş umarım hepiniz anlamışsınızdır.
  • 2559
    galatasaray'ı mali anlamda düzlüğe çıkaran ve bunun için perde arkasında canla başla çalışan yönetim. zaten kulübü mali olarak iyi yönettikten sonra elinde fatih terim gibi bir hoca varsa tek işin onun istediği kadroyu oluşturmak. bunu da geçen sezonki forvetsizlik dışında gayet iyi yürütüyorlar.

    üç gün önce birinci ağızdan duyduğumu aynen aktarıyorum;

    "eğer euro paritesi eski başkanların dönemindeki gibi olsa ve ffp cezamız olmasa şu an daha da önde bir yerlerdeydik. galatasaray zengin bir kulüp. gelir seviyesi çok yüksek. fenerbahçe ve beşiktaş'ın toplam geliri bizim gelirlerimizden az. bu kulüp yıllarca nasıl yönetilmişse göz göre göre zarar etmiş. biz bu anlamda bir devrim yarattık. her bir kademede kendi cebini dolduran ihanetçi insanlar yerleşmiş. birçoğunu kamuoyundan gizli temizledik. örneğin gs store'da stokta ne var ne yok belirsizdi. her bir malzemeyi tek tek kayıt altına aldık. galatasaray'ın her kuruşunun peşindeyiz."

    bu sözleri duyduğumda gözümün önüne dursun'un yağlı suratı geldi..

    her biriniz iyi ki varsınız. ilk defa bir yönetimi bu kadar çok benimsedim.
  • 2562
    mustafa bey, idari ibrayı alamadığı gün, gurur meselesi yapıp ''ne haliniz varsa görün'' diyip çekip gidebilirdi. ünal aysal'ın envanterdeki kıymetli arazilerinin kullanım hakkında onay alamadığın da gittiği gibi. ama sayın cengiz gitmedi zaten sayın dursun özbek'e tepki için gelmiş ve hatta teamüller gereği kendisini ibra bile eden tek oyluk hakkını da kullanmıştı. ünal aysal döneminde aidat borcunu ödemedi diye yedek üyelikten azledilen sayın özbek kendisini idari olarak ibra da etmemişti. hepsi bir yana elinde hesap makinası sürekli ffp stresini de yüklenmeye devam etti. kendisi ve yönetimi aklımın yettiği dönemden beri gördüğüm iyi niyetle çabalayan yönetici gruplarından biridir sevapları ve varsa günahları ile birlikte.
  • 2565
    2019 yaz transfer sezonunda son dakikaya da kalsalar oldukça güzel işler yapmışlardır. bundan sonrası için daha planlı olmaları gerektiğini düşünüyorum. naçizane neler yapmaları gerektiği hakkındaki fikirlerim şunlardır:

    1- bir sonraki sezon için alternatifli bir sağbek/solbek listesi hazırlamaları, bunları sene içerisinde takip etmeleri ve mümkünse sezon bitmeden transferlerini noktalandırmaları gerekiyor,

    2- seri’ye verecek 18 milyon euromuz olmadığını düşünüyorum, şimdiden onun yerine koyabileceğimiz oyuncular bulunmalı ve izlenmeli,

    3-kanatlar zannımca scout transferine en açık mevkiler. buralar için potansiyelli oyuncular takip edilmeli,

    4- gelmek üzere olan yabancı sınırı sebebiyle gurbetçi türkler ve türkiye liglerinde oynayan potansiyelli gençlerin kadroya katılması sağlanmalı.

    eğer bunları yapar ve planlı bir şekilde yollarına devam ederlerse türk spor tarihinin en başarlı yönetimlerinden biri olurlar.

    geçtiğimiz süreçte çok büyük tecrübeler kazandılar, yolları açık olsun.
  • 2566
    2019-2020 transfer sezonunu ciddi bir başarı ile kapatan topluluk. yine de alınacak dersler var mı; hem de çok:

    - her pozisyon için her daim b ve c planları bulundurmalı (örnek: batefimbi gomis'in son dakika transferi ve forvetsiz kalmak),
    - sosyal medyayı sadece resmi ve ilk ağızdan bilgilerin paylaşıldığı mecra olarak kullanmalı (örnek: meşhur foto)
    - taraftarın gazına gelip hesapsız kitapsız iş yapmamalı (örnek: mbaye diagne transferi).

    bize de taraftar olarak görev düşüyor. yönetimin üstünde gereksiz baskı kurarak hataya zorlamamamız lazım.

    başka başlıkta benzer entry'im için: (bkz: #2754867)
  • 2567
    transfer konusunda harika iş çıkardılar, tebrik etmek lazım. bu kadar az maliyetle bu kadar kaliteli bir kadroyu herkes kuramaz.
    galatasaray'ın her kuruşunu düşünüyorlar.

    kendilerinden ricam yabancı kısıtlaması, hedef29 zırvalığı ve bu sene üzerimizde oluşturulmaya çalışılan algı oyunlarıyla ilgili de gerekli çalışmaları yapmaları.

    malum şu saçma sapan ülkede futbol sadece sahadan ibaret değil, hakem atamaları, pfdk kararları vs. hepsi etkili.
  • 2568
    ilk geldiklerinde fatih hocamın desteğiyle bir güç sahibi oldular.
    zaten abdürrahim albayrak'ın içinde olması yönetime pozitif ayrımcılık sağlıyor. 1'i yarım 4 transfer dönemini ''forvet rezilliği'' dışınında güzel işlediler.
    mali konuda zaten tartışmaya açık olmayan bir başarıları var.he bu başarılarda fatih hocanın yardımı? çok.şampiyonlar liginin kazandırdığı güç ortada.(maddi anlamda)
    biraz daha akıllanıp, sistemli araştırma içerisinde transfer süreçlerini yönetirlerse tarihin en başarılı ve kupa kazanmış yönetimi olabilirler.
  • 2570
    2019-2020 sezonu yaz transfer döneminde bir galatasaray efsanesi yaratan yönetim. finansal fair play kıskacı varken, üstelik ezeli rakibini "ne olacaksa olsun" diyerek çok da bu kıstasları takmadan sansasyona yönelik transferler yaparken, iletişim konusundaki acemiliklerle taraftarın da tepksini çekmişken sabırla çalışmalarını devam ettirip hem gerçekten takıma bayağı ciddi kalite katacak takviyeler yaptılar hem de bütçeyi + seviyeye çekmeyi başardılar.

    helal olsun...
  • 2571
    yanlış yaptıklarında da hem eleştirdik hem destekledik. dogru isler yaptiklarinda da yine tebrik edip desteklenecek yönetimdir. yanlislarina ragmen iyi niyetli olduklari hep belliydi. daö gibi adini buraya dahi yazmak istemedigim bir zattan sonra galatasarayin bir kuruşu bile düşünerek hareket ettikleri çok belli. daö gibi 40 milyon euroyj verip belhandayi 10 milyon euroya maiconu 8 milyon euroya almak kolay. ama başımızda ffp varken, son yılların en iyi kadrosunu 1.5 milyon euro gibi komik gibi bi rakama kurmak dile kolay basaridir. tam 12 yildir araliksiz fm oynayan ben boyle bisey yapamadım.

    her fani gibi yonetim de hata yapti. özellikle ilk yillarinda tecrübesiz olduklari icin bu daha fazla oldu. ama kazanabilecekleri 2 sampiyonlugu da kazandilar. en büyük falsolari olan diagneyi de tam olarak elimizden çıkarırlarsa(zorunlu opsiyon vardır insallah) hatasiz devam etmiş olacaklar.
  • 2573
    ağızlarıyla kuş tuttuklarında bir kısım taraftara yaranabilecekleri bilseler inanın bana çevikliğiyle bilinen sinekkuşunu bile yakalarlar ama işte o bir kısım taraftar buna da burun kıvırır.

    1. idari/siyasi başarı: net olarak bizi hainlerin elinden kurtardılar. daö gibi şahısların aptal olduğuna inanmak saflık olur. üzgünüm ama o makamlarda ortalama zekalı adam bile zor bulursunuz. bunlar sadece planlarını uygulamak için "aptal" görünmeyi bile göze alabilecek dirayetli ve hırslı kişilerdir. dolayısıyla kulübe yaptıkları kötülüklerin tek açıklaması şahsi menfaatlerini galatasaray'ın önünde tutan hainler olmalarıdır. cengiz yönetimi olmasa hâlâ başımızda bu adamlar olacaktı.

    2. mali başarı: para para para. uzun uzadıya yazmaya gerek yok. adamların mali konuda ne kadar başarılı olduklarını herkes biliyor, kabul ediyor.

    3. sportif başarı: mali başarı sağlanırken diğer takımlar gibi "feda" deyip sportif başarıyı ikinci plana atmadılar, hatta ne kadar kupa varsa topladılar. deli gibi para saçıp bütçede kara delik açan önceki yönetim bu kadar sportif başarı göremedi. takım değer olarak yeni transferlerle yükselmeye devam ediyor. scout transferleri de, yıldız transferleri de artıyor.

    4. hukuki başarı: önceki hainler yüzünden avrupa'dan men cezası almamızı bu yönetim engelledi.

    5. sosyal başarı: özellikle başkan cengiz beyfendiliğini, saygınlığını hiçbir zaman bozmadı. ağır konuşurken bile adabıyla konuştu. sözde köklü ailelerden gelip köprü altı çocuğu ağzıyla salyalar saçanların seviyesine inmedi. buna rağmen hakkımızı da kimselere yedirmedi.

    üstüne tüm bunları dahili bedhahlar aktif olarak üzerlerine oyun oynarken yaptılar. verdikleri sözü tutup ara seçime gitmeleri ülkemizde az görülen centilmence bir duruştur. bu ülkeye fazla gelen özellikleri saymakla bitmez. süren yönetimi dahil benim gördüğüm en başarılı, en saygı duyduğum ve en sevdiğim yönetimdir.
  • 2574
    herkes faruk süren yönetimini kupalar ve üst üste gelen şampiyonluklardan dolayı en iyi yönetim olarak görebilir ve doğrudur da ben şu an kendilerini en iyi yönetim olarak görüyorum. umarım gittikleri zaman da gözüm de öyle kalırlar. çünkü bazen hepimizi çıldırtacak şeyler yapıyorlar sağolsunlar. geçen sene abdurrahim albayrak'a var konuşmaları elimiz de dediği için çok kızdık ama çok kilit hamleydi. fark ettiyseniz aşağı yukarı her maç penaltı kazandık. ilk yarı penaltımız yoktu. olaylı rize maçı. bizim lehimize verirler miydi o maçı sizce? fb ve konya maçlarından sonra şerefsiz topluluğa karşı bence de pasif kalındı ama iyi bir strateji ile hepsi itin bir tarafına monte edildi. zaten kulüpler birliğine katılmıyorlar. onlara en iyi ders bu oldu.

    örnek verirsek; dursun özbekten kurtarması ve liselilere karşı durması. 1.5 sene de 2 şampiyonluk. fatih hoca ile tartışmalarına rağmen karşılarına almamaları ve sarılmaları. geç kalmış olsalar da falcao gibi marka bir ismi takıma katmaları. seri, nzonzi gibi adamları çok iyi rakamlara erkenden takıma katmaları. geç kalsalar da fırsat transferi olarak lemina ve andone'yi rotasyon için takıma katmaları. en önemlisi finansal durumdan yavaş yavaş ve güzel bir şekilde bizi kurtarmaya çalışmaları. allah bozmasın. çok kızıyorum kendilerine ama çok saygı duyuyorum.
  • 2575
    muhtemelen şuan kulüp binasında lemina transferini nasıl yapacaklarını kara kara düşünen yönetimdir. kasımpaşa'nın linnes yamuğun dan sonra takımımızdan bir yabancı eksilmedikçe lemina'nın lisansını çıkaramıyoruz. ''paralar nerde fikret'' mahlasıyla bilinen nam-ı değer fiko biz alamadık size de yar etmem ulen diyerek kasımpaşanın aklını çelmiş olabilir. allah kolaylık versin şuan kulüp binasında ki o trafiği düşünemiyorum gerçekten.
App Store'dan indirin Google Play'den alın