resim
Mesut Özil
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:On Numara
Yaş:36
Boy:1.80
Uyruk:Almanya
  • 377
    hic kimse kendisine turk degil demiyor. ancak anlamaniz gereken bir sey var. kendisi bir tercih yapmistir ve turk olmasina ragmen, yetistigi ulkenin milli takimini secerek futbolcu olarak alman olmayi tercih etmistir. yani, futbol piyasasinda adi gectiginde 'alman futbolcu' deniliyor kendisine. alman kimligi ile futbol oynuyor. bir alman olarak kariyer yapiyor. bilmem anlatabildim mi? bu yuzden "aaa helal olsun lan amk. cok gurur duydum. aha bak bize bir tane daha gol atti. yupppii" diye sevinen sevgi pitirciklari once bunu bir dusunsun. kendi milli takimina gol atilinca sevinen bir zihniyetten de fazla bir sey beklememek lazim.

    benim mesut ozil'i sevmememin iki sebebi var. birincisi; kendisi adam gibi cikip kararinin arkasinda dur(a)madi. bu benim tercihim diyemedi. yok kapimda low yatti, f.terim bana yuz vermedi dedi. soyle dedi boyle dedi. babasi cikti konustu, amcasi cikti konustu falan. bunca seye ne gerek vardi? bunun ustune bir de istiklal marsini soyleyecek misin gibi sacma sapan bir soruya "hayir" cevabi vererek bir kez daha tutarsizligini gostermis oldu. hayir, alman milli takimini secince istiklal marsini da mi inkar ediyorsun? bunun milliyetcilik ile alakasi yok. sen, nice sehit verilerek kazanilan ulkenin istiklal marsini soylemiyorsan zaten turk degilsindir.

    ikincisi ise ezik medya ve turk insani. hepsi degil elbette. nuri'ye bu sezon oncesi neredeyse hic ilgi gosterilmiyordu. mesut'u ise son 2 yildir bildiginiz yaliyorlar. bu kadar mi eziklik olur? madem onun tercihi ne diye bizi yerin dibine sokuyorsunuz? surekli turkiye'yi asagilayip mesut'u goklere cikardilar. halkin belli bir kesimi ise mesut, turkiye'ye gol atinca zevkten 4 kose oldu. kaka'yi ne kadar seviyorsam, mesut'u da o kadar severim. turk oldugu icin biraz daha cok sevebilirim ama o futbolcu olarak alman olmayi tercih etmistir. yine mesut ile gurur duy. ama asil gurur duyulmasi gereken mesut degil nuri sahin ve hamit altintop gibi alman milli takiminda banko oynayabilecekken turk milli takimini secen oyunculardir. cunku kendilerini yetistiren, buyudukleri ulkeyi degil de 2-3 senede bir gittikleri ulkelerini secmislerdir. bizim gurur duymamiz gerekenler bu oyunculardir. elbette bizi secmeyenleri yerin dibine sokun demiyorum. onlara ilgi gostermek dogaldir ama bizi secenlere de gereken degeri verin. ama siz tam tersini yapiyorsunuz. bizi secenleri yerin dibine sokup, bizi secmeyenleri yuceltiyorsunuz. bunun adi, ezikliktir!
  • 378
    sırf kendini haklı göstermek adına saçma sapan yorumlar yapmamak lazım.

    tek bir kişi yoktur ki mesut, a milli takıma gol atınca sevinsin, "bravo mesut, iyi ki bize gol attın" desin. yok böyle bir şey.

    mesut türktür, anası babası türktür, ailesi türktür, doğduğu memleket almanya'dır, yetiştiği memleket almanya'dır, yatırım yapan ülke almanya'dır.

    bizim büyüklerimiz zamanında harekete geçip böyle bir yeteneği farketmemiş ya da elde etmek, ona yardım etmek, destek olmak, kendisini türk milli takımı'nda oynamaya ikna etmek konularında yeterli çabayı sarfetmemiştir.

    biz adama memleket olarak sırt dönmüşüz, hiç bir emeğimiz yok ama adam bizi seçecek. adam bizi seçmezse de kötü olan o olacak?

    bizim yöneticilerimizin, büyüklerimizin saçmalıklarının cezasını neden ben çekiyorum ki? oyununu izliyorum, zevk alıyorum, alkışlıyorum adamı. kanım ısınıyor adama çünkü istediği milli takımın formasını giysin, o adamın damarlarında türk kanı akıyor.

    ama o adama gereken yatırımı ve desteği almanlar göstermiş. allah vergisi yeteneğini o adamlar işlemiş ve kullanılabilir hale getirmiş, üstüne de almanya milli takımı gibi defalarca dünya şampiyonu olmuş efsanevi bir takım, 10 numarasını bu adama vermeyi taahhüt etmiş.

    siz neyin martavalını okuyorsunuz ya? üretmeden, çabalamadan her değerin üzerine konma sevdanızdan vazgeçin artık.

    kimsenin mesut'a "bizi seçmedi" diye bok atmaya hakkı yok.

    eğer mesut bizi seçmiş olsa, bugün kimse almanya'daki türklerin peşinden koşmuyor olacaktı. çünkü alışmışız, "hamit bizi seçti, halil bizi seçti, x de bizi seçer, y de bizi seçer" demeye. artık kanımıza işliyor tembelliğimiz, kanımıza işliyor boş konuşma hastalığımız.

    ulan adamlar her türlü futbol bilgisini, disiplinini aşılamışlar çocuklara. futbolcu yapmışlar futbolcu. bak real madrid'e koyuyorsun tak diye, sırıtmıyor. yapacağın iş gidip ikna etmek, almanya doğumlu o çocuğa türk olduğunu ve bizim milli takımımızın ona ihtiyacı olduğunu hatırlatmak. sonunda yine belki almanya'yı seçecek bazısı ama sen de bir çaba göstermiş olacaksın. bunu mesut olayında başaramamışız. şimdi mesut'u mu dışlayalım yani? bok mu oldu mesut şimdi, kötü mü oldu?

    ezik olan ne medya, ne de mesut'un performansına sevinen insanlar. ezik olan, genç bir insandan, hayatta bildiği her şeyi unutup, bir belirsizlikler ülkesine kendini adamasını umanlar. ezik olanlar, tercih edilmediklerinde o adamı itin götüne sokma derdine düşenler.

    mesut'tan yapmasını istediğinizi, halil'in, hamit'in yaptığını bir türk yapsa, "hayvanoğlu hayvan, yemek yediği kaba sıçtı" dersiniz.

    ama faydayı gören siz olacağınız zaman öyle demiyorsunuz. "büyüdükleri toprakları değil 2-3 senede bir gittikleri ülkeyi seçtiler, bravo onlara" diyorsunuz.

    bu eziklik, çocukluk ve hamlık kokuyor.

    hangi milletten ya da hangi topraklarda gelme tercihini yapmadan gönderildiğimiz bu dünyada, hayatı bizim sıradan hayatlarımızdan ne kadar farklı olursa olsun, bir başka insanı anlamak için, biraz empati gerek. gereklilikten de öte, şart olansa, o empatiyi kurmayı biraz olsun denemek!

    mesut onurlu bir karar vermiştir, üzerinde emek sarfeden insanlara sırtını dönmemiş ama damarında akan kanı da reddetmemiştir. gönül rahatlığıyla gurur duyabilirsiniz, merak etmeyin, hiç bir yan etkisini görmezsiniz, garantisini veriyorum. belki biraz daha evrenselleşir, belki biraz daha anlayışlı birer birey oluruz bu sayede.
  • 379
    biraz anlayış göstermek çok zor olmamalı kendisine. ben aslen alman olsam, alman milli takımını mı seçerdim? seçmezdim heralde. neden? türkiye'de doğdum, büyüdüm. kendimi türk hissediyorum kökenlerim ne olursa olsun. biraz farklı olsa da aynı şey sayılır. saygı göstermeliyiz kararına.

    he bir de başarılı olunca "niye alman milli takımını seçti yeaaa" oluyor ya, onu hiç anlamıyorum. olm avusturya milli takımında bi sürü türk var onlara laf söz etsenize.
  • 380
    nuri şahinin real madride transferinden sonra manasızca iğnelenen alman milli takım oyuncusu yarı türktür. bu çocuğun üstüne gideceğinize "adım xyz olsaydı a.ına kordum da türküz işte" diye g.tünü yaymaya felsefi anlamlar yüklemeye çalışanlara yüklenin.

    oezilken de gidiliyor, nuriyken de gidiliyor cristiano olmaya smith olmaya gerek yokmuş.
  • 381
    adam kötü futbolcu olsa, direkt alman statüsüne sokulmaya çalışılırdı.

    mesela barış özbek'e şu haliyle alman milli takımı yetkilileri "gel biz seni bir şekilde değerlendiririz" dese, buralarda şenlik olur, gitsin alman milli takımı'nda oynasın, türk milli takımı'ndan uzak dursun diye kampanya yapılır sözlükte.

    ama futbolcu yetenekli olup, bir de alman milli takımı'nı seçerse ne vatan hainliği kalır ne

    sanki bir bok verdiniz adama, bir bok kattınız da, karşılık bekliyorsunuz.

    adamın atasına koca memlekette refah sağlayamamışsın, ailesi pılını pırtını toplayıp, umuduna sarılıp elin ülkesine gitmiş. rahat yüzü görmüş, eli para görmüş, orada çoluğa çocuğa karışmış. o çocukları bile sahiplenmemişiz, en ufak bir yardımımız, desteğimiz olmamış. çocuğun türklük anlayışı memleketlilerinin düğünlerinde çekilen halaydan öteye gidememiş. ama doğduğu ülke ne gerekiyorsa vermiş, ekonomik sıkıntılardan uzak, en iyi şekilde eğitimini almış, disipline edilmiş, yeteneğinin olduğu alanda adil bir yönetimle yetiştirilmiş. şimdi memleketimin delikanlıları milliyetçilik dersi vermeye kalkıyor, işte o çocuğun üzerinde hak ve pay iddia ediyor.

    istediğiniz kadar yediremeyin üç kuruşluk gururunuza, bu çocuk alman madenlerinde çürüyerek emekli olan mustafa özil ustanın öz be öz oğludur, senin kadar benim kadar türktür. ve o çocuk ben türk değilim demiyor, "kendimi alman gibi hissediyorum, ne biliyorsam burada öğrendim, alman gibi yetiştirildim" diyor.

    burada önemli olan, mesut'un türk olması ya da olmaması değil, biz türklerin anlaşılmaz tavrıdır.

    schalke 04 kulübünün türk dostu eski başkanı (artık onursal başkan) gerhard rehberg, bu çocuğu daha 17-18 yaşındayken zamanın büyükçekmece belediye başkanı hasan akgün aracılığıyla rahmetli başkan özhan canaydın ile görüşüp hocalar görsün diye galatasaray idmanına götürüyor, "bundan futbolcu olmz, bu çok cılız" diye geri çeviriyorlar. beşiktaş'a götürüyorlar onlar daha da beter, "bunda futbolcu tipi yok" diye reddediyorlar. adamcağız mesut'u bir de fenerbahçe'ye götürmeye cesaret edemiyor.

    ve sen bu adamın türk milli takımı'nı seçmesini istiyorsun. hayatı boyunca türkiye'den en ufak bir destek görmemiş adam, galatasaray'dan, beşiktaş'dan cılız diye, tipsiz diye kovalanmış. ne bekliyorsunuz daha?

    bizdeki saçmalık bu işte. bekliyoruz ki almanlar yetiştirsin. ve adamlar yetiştiriyor. ama bekliyoruz ki ünlü olsun. bakıyoruz, yeteneği varsa adamı ikna etmeye çalışacağız. yeteneği yoksa önemli değil, bizim için çöp! ve eğer o yetenekli çocuk bizi tercih etmezse, o adinin tekidir, çöp!
  • 384
    çok garip bir futbolcu. bütün bir maç izliyorum bu adamı gözüm sadece mesut'u arıyor ama ayağına top gelmiyor resmen. lass ayağında topla koşuyor 60m başkasına pas veriyor falan mesut arkada japon balığı gibi bakıyor. içimden diyorum "lan kim aldı bu herifi real'e bir bok yaptığı yok" sonra 90dk lık maç süresinde top ayağına geliyor arada, sonra kadrajda olmayan adamın tekini görüyor, ona pas atıyor ve gol oluyor. golden sonra 20dk geçiyor ben yine aynı cümleleri kuruyorum ama adam yine asist yapıyor. hayatımda bu kadar göt olmadım lan ayıptır!
  • 388
    2010-2011 sezonunda real madrid formasını toplam 53 maçta giymiş (36 lig / 6 kupa / 11 avrupa kupası) ve 10 gol, 25 asistlik bir performans ortaya koymuştur.*

    ilk sezonundan kendisini kanıtlaması büyük başarı fakat kaka'nın sakatlığı da mesut'a yaradı. belki real madrid'de oynadığı için, belki de milli takım tercihinden dolayı kendisine karşı herhangi bir beğenim veya sempatim yok fakat real madrid'in ataklarını ciddi derecede yönlendirmesi, hiç beklenmedik anda attığı bir pas ile gol pozisyonu yaratması kendisini farklı kılan özellikler.
  • 389
    sonuç odaklı basit oyunun hakkını veren, madrid'e gittiği ilk sezonda hakkındaki soru işaretlerini, sahip olduğu istatistiklerle ve ortaya koyduğu futbolla ezen cengaver. önceki entry'de bahsedildiği gibi, kaka'nın sakatlığınında çok ciddi bir payı var, mesut'un kendisini göstermesinde. milli takım tercihine takılanlar haksızlık ediyor. schalke - bremen - almanya u19 - almanya u21. eğer, hak hukuk bilen insanlarsak, mesut özil almanya'nın hakkıydı, öyle de oldu.
  • 394
    ebru polat için iyi bir transferdir. sonuçta selçuk şahin'den mesut özil'e transfer olmak futbol camiasında akçaabat sebatspor'dan manu'ya; araba camiasında murat 131'den otomatik park eden yeni ford focus'a transfer olmak gibi bişeydir sanırım.

    mesut özil de her türk erkeği gibi "ulan şu hatunu bana verseler, eve kapatsam, sabaha kadar.. (pes oynasak)" diye düşünmüştür tv başında ki şimdi mutlu mesut pes'ini oynayıp gollerini de sıralıyordur sanırım.
  • 399
    geçen sezon ligde oynanan 2. el clasico sonrası artık emin olduğum bir şeydi mesut'un zidane sonrası real'in başına gelen en güzel şey olduğu ; bugün oynanan 14 ağustos 2011 real madrid barcelona maçı esnasında ve sonrasında yine bana bu cümleyi söyletti. topu saklaması , nokta pasları ve gol vuruşlarındaki becerisi. gerçekten kusursuz bir futbolcu.

    tanım : izlerken inanılmaz bir keyif veren futbolcu.
App Store'dan indirin Google Play'den alın