galatasaray ile ilgili yaptığı son durum değerlendirmesi zihniyetin yanlışlığını belirtmesi dolayısıyla doğru olan ama samimi bulmadığım yazardır.
evet kendisi doğru demiş
galatasaray'da sorun istikrarsızlık. baskıyı kaldıramayan yönetim kaçtır anlık reaksiyonlar veriyor başarısızlıklara. ve gelecek bugüne kurban veriliyor. doğru. peki sormak istiyorum sayın demirkol'a niye şimdi bu istikrar çağrısı?
fatih terim döneminden örnek veririken şuanki hangi durumu benzetiyor o zamana? evet fatih terim de başarısız bir başlangıç yapmış ama
faruk süren kendisine sonuna kadar güvenmişti. bu başarısız başlangıç aynı bulunabilir. peki fatih terim döneminde galatasaray skorun üstüne yatma kültürüyle mi futbol oynuyordu? ya da şöyle soralım bir anadolu takımından evinde 90 dakika baskı yiyor muydu? hayır. o zaman arada dağlar kadar fark var demektir. bu yazıyı çıkıp
skibbe eleştirilirken ya da gönderildikten sonra yazsa belki inandırıcıllığı olabilirdi ama şuan benim nazarımda asla.
evet istikrar galatasaray'ın sorunu. ama istikrar diye futbolsuzluğa istikrar getirmeyi anlayamam. durup durup şimdi istikrarlı olmamız isteniyorsa anlayamam. mehmet demirkol'un bu futbolsuzluğu görmüyor olması imkansız. peki nedir vefadan dem vurup galatasaray'ın
bülent korkmaz'a borcu yok mu edebiyatı yapmasının sebebi? galatasaray elindeki müthiş kadrosuna rağmen sahada kimyası bozulmuş bir vaziyette dolaşıyor. bunun sorumlusuda sadece bülent korkmaz değil onu takımın başına getiren yönetimdir. maalesef harcanmıştır bir efsane daha. ama bunun sebebi, yönetimin getirdiği hocasına
*sağlıklı çalışma ortam vermeyip, futbol fikrini takıma tam anlamıyla yerleştirmesine izin vermeyip ona kapıyı göstermesi ve bu krizide taraftarın hayır diyemeyeceği bir isimle yatıştırmak istemesidir. şimdi yönetimin yaptığı bu hatayı galatasaray'a ödetmeye çalışmak, bülent korkmaz'ın bu görevin ağırlığını taşıyamayacağını düşünemeyen anlık kararların sahibi yönetiminin yaptıklarını galatasaray'ın geleceğini tehlike atma pahasına istikrar ile taçlandırmak yanlıştır. böyle yazarların vefa kavramını kullanarak bu durumu böyle kullanmaları da hoş ve samimi değildir.
mehmet demirkol samimi olması için şu sözü açıklamalıdır önce;
'' lincoln sebebiyle yollanan hoca sayısı iki. bülent korkmaz da perişan edilmiş durumda.''
bu nedir? analiz mi şaka mı? lincoln mü yolladı skibbe yi? ona göre, öyle sebebi de hazır. lincoln' e ayrıcalık tanıdı skibbe. yahu bu ayrıcalık ne acaba açıklayabilir mi demirkol? aa ama önce lincoln için deplasmana bilerek gitmiyor deme cürretini nasıl bulduğunu açıklamalıdır. ki ikisini de açıklayamaz. skibbe lincoln'ü ligin başında kaç kere yedek soyundurdu, ne dedi lincoln 'kötü oynuyorum, ama çalışıp formamı alacağım'. bu anekdotlar ilgilendirmez sayın demirkol'u. çünkü ona göre lincoln düzgün bir futbolcu değil. bu konudaki kanıtı nedir acaba? ha bak orda şunu diyebilir, lincoln schalke'de yumruk atmıştı, 5 maç ceza almıştı vs. vs. zaten bu oyuncunun böyle bir olayı olmasaymış pek değerli medyamız ona çamur atmak için dayanaksız kalırmış. gerçi yine farketmezdi. çünkü bugün başı sonu hepten yalan olan haberlerle o an inandıramasada çamur at izi kalsın felsefesiyle bir çok insanın bilinçaltına işledi lincoln profilini. halbuki düşünüyorum bakıyorum bu adam bu kadar damga yiyecek ne yapmış diye. bu yumruk olayından başka bir şey bulamıyorum geçmişte. ee bizdede derbiye benzemeyen bir derbi oldu geçenlerde orda da yumruk atan atana. şimdi arda yarın öbürgün avrupa ya gitse önüne bunu mu koyacaklar. şampiyonluk yolunda takımını yalnız bırakan bir oyuncu pek sağlam pabuç değil diyip sallayacaklar mı? ve sallasalar ne hissedeceğiz acaba? bu mu olmalı kıstas?
velhasıl mehmet demirkol;
emre belözoğlu'nun yaptığı onca şeyi onu cantona'ya benzeterek güzel, anlaşılır gösterirken, lincoln'ün no look pasıyla bile uğraşır haliyle benim gözümde asla dikkate değer değildir. bu kişiye göre yorumdur çünkü.
ve son galatasaray analizinde de uzunca yazsada şunu demektedir '' her şeyin sorumlusu bu lincoln, bu gıcık herifi gönderin. bülent korkmaz ile devam edin istikrar adına ama futbolsuz günlerde bir adım ilerleyemeyin''.
size kalmış galatasaray analizi, sahip çıkamaz olmuşuz oyucularımıza tabii sallarsınız süsleyerek, kılıfına uydurarak size niye kızayım ki. kızmam ama yememde.