36
bu akşam ntv'deki programında bana gökhan zan ile coloccini'yi kıyaslamış , kıyaslamakla kalmamış "coloccini gökhan zan'ın yanına bile yaklaşamaz" diyerek eklemiştir; "hani coloccini nerde?fatih terim milan'da oynattı mı?oynatmadı.bu ayarda futbolcu sanki türkiye'de sürüsüne bereket yok mu?galatasaray bunlara mı kaldı?"
eh be kardeşim galatasaray lisesi'nde okuyup fenerli oldun diye şartlı reflekste bulunmayim diyorum ama sendeki bu büyük rahatsızlık o kadar bariz ki...samimi görünme çabası ile arada bir doğru söylüyorsun ama belli oluyor.yapma gülüm.ya delikanlı gibi fanatik fenerli olduğunu ve bu yüzden galatasaray'ı çekemediğini beyan et , ya objektif yorum yap , ya da bu işi bırak.fenerium mağazalarından birine müdür yaparlar seni kafanı yorma.anti galatasaray ürünler tasarlarsın zira yaratıcı adamsın bunu görebiliyorum.bu sayede zamanında baban tarafından galatasaray lisesine zorla kaydettirilmiş olmanın ve orada yaşadığın yalnızlığın , ezikliğin acısını çıkarmış olursun.asabiyetinden arınırsın.
ayrıca televizyon piyasasına ilk fırladığın zamanlarda yorumcusu olduğun 90 dakika adlı programda hıncal uluç tarafından egon feci derecede yerlere serildi , tutunamadın , ayrıldın."hakan şükür kötü topçudur" felsefeni (bak felsefe diyorum) empoze edemedin , ayarı yedin.bunun da bünyendeki rahatsızlıkta büyük payı var biliyorum.şimdi zedelenen egonu tamir etmeye çalışıyorsun.entelektüel ve kendinden emin imajınla son derece basit edebiyatların ardından alaycı bir surat ifadesi takınıp , gözlerini zeka fışkıran hınzır bakışlara bürümen , cümle aralarına serpiştirdiğin 3-4 saniyelik buz kesen sessizlikler çok yapmacık.biz bunları yemiyoruz.şimdi sen bi tatile çık , uzunca bi süre ortalarda gözükme.bu zaman zarfında da aynanın karşısına geçerek bol bol karızma skill puanı kas.daha inandırıcı olduğuna inandığında ekranlara yeniden çık.belki biz o eski halini unutur da samimiyetine inanırız.öptüm...
eh be kardeşim galatasaray lisesi'nde okuyup fenerli oldun diye şartlı reflekste bulunmayim diyorum ama sendeki bu büyük rahatsızlık o kadar bariz ki...samimi görünme çabası ile arada bir doğru söylüyorsun ama belli oluyor.yapma gülüm.ya delikanlı gibi fanatik fenerli olduğunu ve bu yüzden galatasaray'ı çekemediğini beyan et , ya objektif yorum yap , ya da bu işi bırak.fenerium mağazalarından birine müdür yaparlar seni kafanı yorma.anti galatasaray ürünler tasarlarsın zira yaratıcı adamsın bunu görebiliyorum.bu sayede zamanında baban tarafından galatasaray lisesine zorla kaydettirilmiş olmanın ve orada yaşadığın yalnızlığın , ezikliğin acısını çıkarmış olursun.asabiyetinden arınırsın.
ayrıca televizyon piyasasına ilk fırladığın zamanlarda yorumcusu olduğun 90 dakika adlı programda hıncal uluç tarafından egon feci derecede yerlere serildi , tutunamadın , ayrıldın."hakan şükür kötü topçudur" felsefeni (bak felsefe diyorum) empoze edemedin , ayarı yedin.bunun da bünyendeki rahatsızlıkta büyük payı var biliyorum.şimdi zedelenen egonu tamir etmeye çalışıyorsun.entelektüel ve kendinden emin imajınla son derece basit edebiyatların ardından alaycı bir surat ifadesi takınıp , gözlerini zeka fışkıran hınzır bakışlara bürümen , cümle aralarına serpiştirdiğin 3-4 saniyelik buz kesen sessizlikler çok yapmacık.biz bunları yemiyoruz.şimdi sen bi tatile çık , uzunca bi süre ortalarda gözükme.bu zaman zarfında da aynanın karşısına geçerek bol bol karızma skill puanı kas.daha inandırıcı olduğuna inandığında ekranlara yeniden çık.belki biz o eski halini unutur da samimiyetine inanırız.öptüm...